Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/1866 E. 2023/1314 K. 02.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1866
KARAR NO: 2023/1314
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 14/11/2019
NUMARASI: 2018/142 E. – 2019/383 K.
DAVANIN KONUSU: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 02/11/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin polyester parça üretimi konusunda uzmanlaşmış bir firma olduğunu, müvekkilinin bütün ticari faaliyetlerini Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde aldığı marka, patent ve faydalı model başvurusunda bulunmak suretiyle sürdürmekte olduğunu ve sektördeki diğer yenilikleri takip edebilmek adına, diğer firmalar tarafından başvuruları takip ettiğini, bu bağlamda davalı tarafından … sayılı başvuruyla yapılan “…” başlıklı buluşun, Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde faydalı model olarak 23/01/2017 tarihinde tescil edilen faydalı model belgesine konu ürün ile aynı olduğunu, yenilik ve ayırt edicilik vasıflarına haiz olmadığını iddia ederek, davalı adına … sayı ile tescilli faydalı model belgesinin hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin katlanır kapı sistemli duşakabin kapısın bulduğunu iddia etmediğini, müvekkili buluşunun mevcut sistemi geliştirmeye dayandığını, söz konusu buluşun tekniğin bilinen durumundaki dezavantajları gidermekte olduğunu, müvekkiline ait buluşun, ekstra işçilik ve zaman kaybını ortadan kaldırdığı gibi, mevcut sistemlere göre çok fazla alan yaratılmasını sağladığını, iddia edilenin aksine davacı adına tescilli olan … sayılı faydalı model belgesinin yenilik kriterlerine haiz olmadığı gibi, söz konusu buluşun kimsenin tekelendi olmayacak derecede anonim olduğunu iddia ederek, asıl davanın reddini, davacı-k.davalı adına … sayı ile tescilli faydalı model belgesinin hükümsüzlüğünü talep ve karşı dava etmiştir.İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; “…Dosyanın Mahkemece yapılan 25/04/2019 tarihli duruşmasında, davacı vekilinin mazeretsiz olarak katılmaması ve duruşmaya gelen davalı/karşı davacı vekilinin de asıl davayı takip etmeyeceğini bildirmesi üzerine asıl davanın HMK’nın 150. Maddesi gereği işlemden kaldırıldığı ve işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren 3 ay içerisinde asıl davanın yenilenmediği anlaşıldığından, asıl davanın HMK’nın 150/5 maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiştir. Karşı dava yönünden yapılan değerlendirmede ise; tüm dosya kapsamı, deliller, alınan bilirkişi raporu ve yukarıda değinilen yasal düzenleme topluca değerlendirildiğinde, bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, video paylaşım sitesi olan www…..com sitesindeki “…” başlıklı videonun, hükümsüzlüğü talep edilmiş olan davacı/karşı davalı adına … sayı ile tescilli faydalı model belgesinin başvuru tarihi olan 2015 yılından çok önce, yani 2012 yılında siteye yüklendiği ve söz konusu video incelendiğinde, hükümsüzlüğü talep edilen faydalı model belgesinin ana istemindeki bütün unsurların bu videoda var olduğu, bu videodaki duşakabin sisteminde de bir çerçeve, katlanabilir bir yan kapak, hareketli menteşe, sabit menteşe ve mıknatıs bulunduğu, bu durumun hükümsüzlüğü talep edilen … sayılı faydalı model belgesinin istem-1’in yenilik kriterlerinden yoksun olduğunu göstermekte olduğu, … sayılı faydalı model belgesinin yenilik kriterini ortadan kaldırdığı ve bundan dolayı bütün istemler bakımından hükümsüzlük koşullarının oluştuğu anlaşılmakla, karşı davanın kabulü ile, davacı/karşı davalı adına … sayılı faydalı model belgesinin hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine” karar verilmiştir.Davacı-karşı davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; -Davalı-karşı davacınını dava açmakta hukuki yararın olmadığını,-Müvekkilinin faydalı model tescil tarihinin 03.08.2015 olup, 551 sayılı KHK’nın 165. Maddesine göre taraf tespitinin yapılması gerektiğini, davacının zarar gören üçüncü kişi, Savcılık aracılığıyla resmi makamlar veya faydalı model belgesi isteme hakkına sahip kişilerden olmadığını, taraf sıfatı yokluğundan davanın reddinin gerektiğini, -Davalı karşı davacının dilekçesinde video kayıtlarından ve katalogdan bahsettiğini ancak HMK 140/5 md. gereği ihtar edilen 2 haftalık kesin sürede de delillerini ibraz etmediğini, 2. Ek raporda bunların sunulduğunu, dosyaya sunulan 2. Raporun bu nedenle hükme esas alınamayacağını ancak hükmün bu rapor üzerine kurulduğunu, -Dava konusu duşakabin sisteminin mucidinin müvekkili olduğunu, duşakabin sisteminin satışının youtube video kayıt tarihinden önce de yapılmakta olduğunu, 18.02.2012 yılına ait faturanın ve tanık dinletme taleplerinin dikkate alınmadığını, duşakabin sistemini Çinli müşterilerine de ihraç ettiklerini, sözleşmenin bulunduğunu ancak sözleşme belgelerinin … Gayrımenkul Şirketi ve yetkilisinden ve …’dan teslim alınamadığı ve şahıslar hakkında suç duyurusunda bulunduklarını, savcılık soruşturma süreçlerinin bekletici mesele yapılması gerektiğini, -Video kaydındaki ürün ile müvekkilinin ürününün aynı olduğundan bahisle hükümsüzlük koşulunun gerçekleştiğine kanaat getirilmiş ise de, videoda herhangi bir açıklama, bir yazı veya sistemin işleyişine ilişkin görsel şemalar gösterilmediğini bu nedenlerle kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı-karşı davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesi ile iddia ve savunmanın genişletildiğini, müvekkilinin, alüminyum profil ve duşakabin malzemeleri üretimi ve ticareti yapmakta olan ve alanında tanınan saygın bir şirket olduğunu, dava açmakta hukuki yararının olduğunu, davanın … ’in açmış olduğu davada müvekkilinin adına tescil edilen “…” adlı faydalı modelin … adına tescil edilen “…” adlı faydalı modelin birebir aynısı olduğu iddiası üzerine, … adına tescil edilen faydalı modelin yenilik kriterine haiz olmadığı ve anonim olduğunun belirlenmesi amacıyla açıldığını, … şirketi her ne kadar vazgeçilen bir delilin Bilirkişi Raporu’na esas alındığı iddiasında ise de bu iddiaların gerçeği yansıtmadığını, davacı karşı davalıya ait faydalı modelin yenilik unsurunu taşımadığını, davacının sunmuş olduğu belge dikkate alınsa dahi söz konusu faturanın faydalı modelin mucidinin davacı/karşı davalı olduğunu göstermediğini, bilirkişi raporu ile de başvuru tarihi itibariyle … no’lu faydalı modelin ana istem ve bağımlı istemlerdeki unsurlarının hepsinin tek seferde bilindiğini gösterdiği ve bu sebeple tüm istemler bakımından hükümsüzlük koşullarının oluştuğunun açık olduğunu, Davacı/karşı davalının önceki avukatı ile aralarında olan problem ve husumetin müvekkili şirketi de Mahkemeyi de ilgilendirmediğini, istinaf başvurusunun esastan reddedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Dava, faydalı model belgesinin hükümsüzlüğü davasıdır. Davacı/karşı davalı … tarafından Bakırköy 1. Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde, davalı-karşı davacı şirkete ait … tescil numaralı faydalı modelin hükümsüzlüğü istemiyle dava açıldığı, karşı davanın ise davacı/karşı davalıya ait … tescil numaralı faydalı modelin hükümsüzlüğü istemiyle açıldığı, asıl davanın açılmamış sayılmasına, karşı davanın kabulüne karar verildiği, karşı davada davacı/karşı davalının istinaf istemiyle geldiği anlaşılmıştır. SMK’nın 144/2. maddesi gereğince menfaati olanlarca hükümsüzlük davasının açılabileceğinin düzenlendiğini, tarafların aynı sektörde faaliyet gösterdiği gibi, davacı/karşı davalı tarafça faydalı modele dayanarak hükümsüzlük talebinde bulunulduğu, hukuki yararı bulunmadığına yönelik istinaf sebebinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.İstinaf istemine konu faydalın modelin asıl davaya ilişkin olmadığı, davacı-karşı davalı adına kayıtlı … sayılı faydalı model belgesinin hükümsüzlüğünün talep edildiği, davacı taraf dava konusu duşakabin sisteminin mucidinin müvekkili olduğunu ve dava konusu faydalı model ile ilgili suç duyurusunda bulunduklarını, savcılık soruşturma süreçlerinin bekletici mesele yapılması gerektiğini beyan etmiş ise de, bu hususların … tescil numaralı faydalı modelin hükümsüzlüğü istemi yönünden değerlendirilecek hususlardan olması, davacı/karşı davalı tasarımının yenilik unsurunda değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmakla bu konudaki istinaf isteminin de reddinin gerektiği anlaşılmıştır.Dosyaya sunalan bilirkişi raporunda, hükümsüzlüğü talep edilmiş olan … nolu faydalı model belgesinin video paylaşım sitesi www…..com sitesindeki … başlıklı videonun … nolu faydalı model belgesinin yenilik kriterini ortadan kaldırdığı, ana sistemdeki ve bağımlı istemlerdeki unsurlarının hepsinin tek seferde bilindiğini göstermesi ve bundan dolayı bütün istemler bakımından hükümsüzlük koşullarının oluştuğu belirtilmişi olup, davacıya ait faydalı modelin yenilik kriterine haiz olmadığı, yenilik ve ayırt edicilik özelliklerine sahip olmadığı, bilirkişi raporunun ayrıntılı incelemeyi içerdiği gibi istinaf denetimine de elverişli nitelikte bulunduğundan hükme esas alınmasında bir isabetsizlik bulunmamıştır.Saptanan ve hukuksal durum bu olunca; tarafların dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dosyadaki tespitlere ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, 6100 Sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda ilk derece mahkemesi kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davacı-karşı davalı vekilinin istinaf taleplerinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Usûl ve yasaya uygun Bakırköy 1. Fikri Ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 14/11/2019 tarih ve 2018/142 E., 2019/383 K. sayılı kararına karşı davacı karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince asıl dava yönünden alınması gereken 269,85 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından peşin yatırılan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 215,45 TL harcın davacı karşı davalıdan tahsiliyle Hazineye gelir kaydedilmesine, 3-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince karşı dava yönünden alınması gereken 269,85 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından peşin yatırılan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 215,45 TL harcın davacı karşı davalıdan tahsiliyle Hazineye gelir kaydedilmesine, 4-Davacı karşı davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,5-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,6-Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20/07/2017 tarih ve 7035 Sayılı Kanunun 31. maddesiyle değişik 6100 Sayılı HMK’nın 361/1. maddesi gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 02/11/2023