Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/1830 E. 2023/1229 K. 26.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1830
KARAR NO: 2023/1229
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/09/2019
NUMARASI: 2015/525 E. – 2019/1186 K.
DAVANIN KONUSU: 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktöring Ve Finansman Şirketleri Kanunundan Kaynaklanan (Alacak)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 26/10/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında 6361 sayılı “Finansal Kiralama Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu” çerçevesinde, Beyoğlu … Noterliğinde, … yevmiye no’lu 25.02.2014 tarihli … sözleşme numaralı Finansal Kiralama Sözleşmesi akdedildiğini, davalının sözleşme hükümlerine aykırı davrandığından şirkete ihtarname keşide edilerek 60 günlük yasal süre içinde kira borcunun ödenmesi, aksi takdirde sözleşmenin fesih edileceği ve fesih süresi sonundan itibaren 5 gün içerisinde sözleşme konusu malların tesliminin ihtar edildiğini, ihtara rağmen süre içerisinde şirketin borçlarını ödemediğini, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, 6361 sayılı finansal kiralama faktoring ve finansman şirketler kanunu ve finansal kiralama sözleşmesi gereğince mülkiyeti davacı şirkete ait finansal kiralamaya konu malların üzerindeki davalının haksız ve kötü niyetli zilyetliğine son verilerek dava sonuçlanıncaya kadar ihtiyati tedbir kararıyla davacı şirkete teslimine, finansal kiralama konusu malların davacıya aynen iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, Zamanaşımı ve yetki itirazlarının olduğunun davanın reddine karar verilmesini istediklerini beyan etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararı:Mahkemece; “Davanın kabulü ile;10 adet 2013 model … kod nolu Binicili Otomat (…)15 Adet 2013 model … kod nolu Buharlı Makina (…)
12 Adet 2013 Model … kod nolu Akülü Otomat Orta Boy(…)5 Adet 2013 Model … akülü otomat Küçük boy (…)1 Adet 2013 Model … kod nolu Cila Makinası (…) 5 Adet 2013 Model … kod nolu Parlatma Makinası (…)4 adet 2013 Model … kod nolu Dış Alan Yol Süpürme Makinası(…)22 adet 2013 Model … kod nolu elektrik Süpürgesi(…)7 Adet 2013 Model … kod nolu Halı Yıkama Makinası(…)11 Adet 2013 Model … kod nolu Santipelektrik Süpürgesi (…)’ nin davalıdan alınarak davacıya aynen iadesine Dava konusu makinalar ile ilgili, mahkememizce 22/05/2015 tarihinde verilen, ihtiyati tedbirin kararının, karar kesinleşinceye kadar devamına, ” karar verilmiştir.
İleri Sürülen İstinaf Sebepleri: Davalı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulmuş olup, davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; … A.Ş. ile …. arasında, Beyoğlu … Noterliği’nin 25.02.2014 tarih ve … yevmiye no’lu Finansal Kiralama Sözleşmesi akdedildiğini, … A.Ş.’nin sözleşme konusu kira bedellerini ödemediği iddiasıyla …. tarafından, Beyoğlu … Noterliği’nin 19.01.2015 tarih ve … yevmiye no’lu ihtarnamesi keşide edilmiş ve 60 günlük yasa süre içerisinde kira bedellerinin ödenmesi gerektiği belirtilerek, ödenmediği takdirde sözleşmenin feshedileceği ve fesih tarihinden itibaren 5 gün içinde sözleşme konusu malların teslim edilmesi gerektiği ihtar edildiğini, yargılama sırasında, 11.03.2019 tarihli oturumda, dava ve sözleşme konusu malların teslime hazır olduğu bildirilerek, bu hususta mahkemeden süre talep edilmiş, mahkemece süre verilmemesine rağmen bir kısım mallar 22.03.2019 tarihinde davacı şirkete teslim edildiğini, malların bir kısmı, eksper nezaretinde davacı vekiline teslim edildiği halde yargılama sırasında davacı tarafça bu husustan hiç bahsedilmemiş, bir kısım mallar bakımından dava konusuz kaldığı halde, sanki teslim olgusu hiç vuku bulmamış gibi davanın kabulüne karar verildiğini, bu sebeplerle istinaf talebinin kabulüne yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İstinafa Cevap: Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; İstanbul …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası ile davalının adresine gidilmiş ancak adreste davalı/borçluya ya da dava konusu mallara rastlanmadığını, mahkemenin davalıya tebligat yapabilmesi dahi 2 yıla yakın zaman geçtiğini, davalı borçlu yaptığı adres değişikliğini ne tarafa ne de yetkili makamlara bildirmediğini, teslim belgesinde ne müvekkile mallar üzerinde tasarrufta bulunması için herhangi bir yetki verilmiş ne de davayı kabul ettiklerine ilişkin bir bayanda bulunmadığını, bu sebeplerl davalı tarafın istinaf taleplerinin gerçeği yansıtmadığını belirterek istinaf taleplerinin reddine, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede;Dava finansal kiralama sözleşmesinin feshi nedeniyle finansal kiralama konusu malın iadesi istemine ilişkindir. 6361 finansal kiralama kanununun 31.maddesi hükmüne göre ” Kiralayan, finansal kiralama bedelini ödemede temerrüde düşen kiracıya verdiği otuz günlük süre içinde de bu bedelin ödenmemesi hâlinde, sözleşmeyi feshedebilir. Ancak, sözleşmede, süre sonunda mülkiyetin kiracıya geçeceği kararlaştırılmış ise, bu süre altmış günden az olamaz. Bir yıl içinde sözleşmede yer alan kira bedellerinden üçünü veya üst üste ikisini zamanında ödememesi nedeniyle ihtara muhatap olan kiracılarla yapılan sözleşmeler kiralayan tarafından feshedilebilir.” Aynı kanunun 23/1 maddesi uyarınca ” Finansal kiralama konusu malın mülkiyeti kiralayana aittir.” Sözleşmenin kiralayan tarafından feshi durumunda kiracı malı iade ile yükümlüdür (6361m.33).Dosyada mevcut 18/01/2019 tarihli bilirkişi heyet raporunda ; ” davalı tarafın sözleşmedeki taahhütlerine uymaması sebebiyle davacı lehine bir alacak oluştuğu, sözleşmenin fesih olmasıyla, davalının muaccel hale gelen borç tutarının 19/01/2015 tarihi itibarıyla 437.342.86 TL olduğu, muaccel hale gelen bu tutara 18/01/2019 tarihi itibarıyla hesaplanan 157.443,43-TL yasal faizin eklenmesiyle toplam tutarının 594.786,29 TL’ye ulaştığı, dava konusu makine ve ekipmanın 20/05/2015 dava tarihi itibarıyla rayiç bedelinin 240.362,50 TL olduğu…” tespit edilmiştir. Somut olayda; taraflar arasında Beyoğlu …. Noterliğinde, … yevmiye no’lu 25.02.2014 tarihli … numaralı finansal kiralama sözleşmesi düzenlendiği, kira borcunun ödenmemesi üzerine davacı tarafından davalıya keşide edilen Beyoğlu … Noterliğinin 19/01/2015 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile davalı şirkete, finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklanan kira borçlarının 60 günlük ödeme süresi içinde ödenmesi , ödenmediği takdirde sözleşmenin feshedileceği ve fesih tarihinden itibaren 5 gün içinde sözleşme konusu malların teslim edilmesi gerektiğinin ihtar edildiği, ihtarnamenin 22.01.2015 tarihinde tebliğ edildiği görülmektedir. Dosya kapsamına göre, davalının vadesi gelmiş ve ödenmemiş finansal kiralama sözleşmesine konu kira borcunun bulunduğu , tebliğ edilen ihtarname ile verilen 60 günlük ödeme süresi içinde ödeme yapıldığına ilişkin dosyada delil bulunmadığı, verilen 60 günlük sürenin dolduğu tarihi itibariyle sözleşmenin haklı nedenle feshedildiği, fesih tarihinden itibaren kiralama konusu malların iadesinin sağlanmadığı, tebliğ edilen ihtarname sonucunda davalı şirketin temerrüde düştüğü, , 6361 Sayılı Kanununun 23. Maddesi uyarınca mülkiyeti davacıya ait kiralama konusu malların aynı kanunun 33. Maddesi gereğince teslim alındığı şekilde kiralayana iadesi şartlarının oluştuğu ,davalı tarafça 22.03.2019 tarihinde bir kısım dava konusu malın davacı şirkete teslim edildiği , teslim edilen mallar yönünden davanın konusuz kaldığı istinaf sebebi olarak ileri sürülmüş ise de ; mahkemece 22/05/2015 tarihinde verilen finansal kiralamaya konu malların dava sonuçlanıncaya kadar davacı şirkete yediemin sıfatıyla teslimine dair ihtiyati tedbirin kararının davalı tarafça yerine getirilmiş olmadığı, bu malların ihtiyati tedbir kararı gereği fiilen davacıya yargılama aşamasında teslim edilmesinin tedbir kararının infazı niteliğinde olduğu ve malları koruma amaçlı teslim alan davacı yönünden mal üzerinde serbestçe tasarruf olanağı sağlamadığı, tedbiren teslimin taraflar arasındaki dava konusu uyuşmazlığı sonuçlandıran nihai bir karar olmadığı dolayısıyla davanın kısmen konusuz kaldığından söz etme olanağı bulunmadığı, bu nedenlerle mahkemece teslime dair nihai hüküm kurulmasında hukuka aykırılık söz konusu değildir. Sonuç olarak , dosya kapsamında iddia ve savunmaya, saptanan dava niteliğine ve toplanıp değerlendirilen delillere, delillerin takdir, tahlil ve tartışımına ilişkin kararda gösterilen yasal ve yeterli gerekçeye göre kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmadığı, davalı vekilinin, istinaf başvuru sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır. Davalı vekilinin İstinaf başvurusunun6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Usûl ve yasaya uygun İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 30/09/2019 tarih ve 2015/525 E. 2019/1186 K. sayılı kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 16.419,16 -TL nispi istinaf karar ve ilam harcından peşin yatırılan 4.104,80 TL harcın mahsubu ile bakiye 12.314,36-TL harcın davalıdan tahsiliyle Hazineye gelir kaydedilmesine, 3-Davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,4-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,5-Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20/07/2017 tarih ve 7035 Sayılı Kanunun 31. maddesiyle değişik 6100 Sayılı HMK’nın 361/1. maddesi gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 26/10/2023