Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/181 E. 2021/117 K. 11.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/181
KARAR NO: 2021/117
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 13/06/2017
NUMARASI: 2015/153 E. 2017/597 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 11/02/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile davalı borçlu aleyhine başlatılan Anadolu … İcra Dairesinin … takip sayılı ilamsız takibe davalının yetki, borca ve tüm fer’ilerine itiraz ettiğini, takibe konu borcun para borcu olup yetkili icra dairesinin müvekkilinin ikamet yeri olduğunu, ödeme emrindeki asıl alacağa yakın tutarın harici olarak itiraz tarihinden sonra ödenmiş olmasının açıkça itirazın kötü niyetli olduğunu ortaya koyduğunu iddia ederek İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali ile % 20 oranında icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir. Davalı vekilinin süresinde verdiği cevap dilekçesi ile ticari ilişki nedeni ile müvekkili tarafından keşide edilen 2 adet çekin davacıya teslim edildiğini, davacının zilyetliğinde bulunan çekleri zayi edip çek iptali kararı aldığını ve ilamsız takip başlattığını, yetkili mahkemenin borçlunun ikametgah mahkemesi olan Gaziantep Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, davacının zayiye ilişkin ihtar göndermediğini, iptal davasını ihbar etmediğini, asıl tutarın davacı şirkete ödendiğini, faiz, vekalet ücreti ve diğer fer’ilerin yerinde olmadığını savunarak davanın reddi ile % 20 oranında tazminata karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; Dava, genel haciz yolu ile başlatılan takipte yetkiye ve borca yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olarak tespit edilerek, davacının, … Güneydoğu Anadolu Kurumsal Şubesi’nin … nolu, 15/03/2014 tarihli, 7.615,00 TL tutarlı çek ile … nolu, 15/04/2014 tarihli, 3.781,00 TL bedelli çeklerin zayi olduğunu beyan ederek çeklerin iptali için İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/168 E. 2014/207 K. sayılı dava açtığı, mahkemece 10/04/2014 tarihinde çeklerin iptaline karar verildiği, 08/01/2015 tarihinde davacı tarafından bu çeklere istinaden, davalı keşideci ve dava dışı cirantalar hakkında İstanbul Anadolu … İcra Dairesi’nin … sayılı takip dosyasında icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz ederek, yetkili icra dairesi olarak ise Gaziantep icra dairelerini gösterdiği, çeklerin incelenmesinde, keşidecisinin davalı şirket, lehtarının … olduğu, hamil olan davacı ile keşideci olan davalı arasında sözleşmeden kaynaklanan bir ilişki bulunmadığı, bu nedenle sözleşmenin ifa yeri icra dairesi yetkisinin geçerli olmadığı, takibe konu çeklerin kambiyo senedi vasfını kaybettiğinden, yetkili icra dairelerinin davalının ikametgahı olan Gaziantep icra daireleri olduğu, davalı borçlunun icra dairesinin yetkisine yönelik itirazının yerinde olduğu anlaşıldığından, davanın usul yönünden reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesi ile TBK 89/1. maddesi gereğince sözleşmeden doğan rapa borçlarında ifa yerini ödeme zamanında alacaklının ikametgahı olarak gösterildiğini, HMK 10 md. Uyarınca sözleşmeden doğan davaların sözleşmenin ifa yeri mahkemesinde açılabileceğini, davacının ikametinin Ümraniye -İstanbul olduğundan Anadolu İcra Daireleri ile mahkemelerinin yetkili olduğundan kararın hatalı olduğu gibi, takibe konu çek kambiyo senedi vasfını yitirmiş olup para alacağına dönüştüğünden, borçlu şirket borcu ikrar edip 12.203,37TL lik kısmını 19/01/2015 tarihinde ödediğinden, borçlunun, çek iptali kararının ilanı ile kayıptan haberdar olduğundan, davalının iyi niyetli olmadığını, yapılan ödemenin TBK 100 md. uyarınca asıl alacak ve ferilerinden düşülmesi gerekirken düşülmediğini kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İnceleme 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK)355. Maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davacı tarafça, Anadolu … İcra Dairesinin … takip sayılı dosyası ile 08/01/2015 tarihinde … Güneydoğu Anadolu Kurumsal Şubesinin 15/03/2014 tarih ve … sayılı 7.615,00TL, 15/04/2014 tarih ve … sayılı 3.781,00TL, tutarlı çeklere dayanarak 09/09/2014 tarihinde ilamsız takip başlattığı, davalıya ödeme emrinin 15/11/2014 tarihinde tebliğ edildiği, 7 günlük süresi içinde kalan 21/11/2014 tarihinde icra dairesinin yetkisine ve borca yapılan itiraz ile takibin durduğu, mahkemeye 1 yıllık süresi içinde kalan 28/01/2015 tarihinde itirazın iptali davası açıldığı, takibe konu çeklerin Anadolu 13. ATM’nin 2014/168-207 E. Ve K. Sayılı kararı ile 10/04/2014 tarihinde zayi nedeniyle iptal kararı verildiği, tespit edilmiştir. Davalı taraf süresinde verdiği cevap dilekçesi ile davaya bakmaya yetkili mahkemenin Gaziantep Mahkemeleri olduğunu, ileri sürmüştür. Mahkemece davaya bakma yetkisine yapılan itiraz tartışılmadan takibin yetkili icra dairesinde başlatılmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiştir. HMK 138 md. uyarınca mahkemece öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında karar verilmesi gerekip, kamu düzeninden olmayan yetki itirazı HMK 116/1-a uyarınca ilk itirazlardandır. Davacı vekili tarafından verilen 11/02/2016 havale tarihli dilekçe ile; müvekkilinin çeki … Ltd. Şti. den ciro yolu ile aldığını ve hamili olduğu sırada çeklerin kaybolduğunu beyan ettiği tespit edilmiştir. Bu hali ile davacı ile davalı taraf arasında sözleşmeden doğan hukuki ilişki bulunmadığından,TBK’nun 89 md. delaleti ile HMK 10 maddesindeki sözleşmenin ifa yeri kuralı uygulanamayacağından, çekler iptal edilmekle kambiyo hukukundan doğan kurallar uygulanamayacağından, HMK’nun 6 md. Genel kural uyarınca yetkili icra dairesi ve yetkili mahkeme davalının ikametgahı mahkemesi olup, davalı borçlunun takip tarihi ve dava tarihi itibariyle ikametgahı Gaziantep ilinde olduğundan yetkili icra dairesi Gaziantep İcra Daireleri ile Gaziantep Mahkemeleridir. Davalı taraf süresinde verdiği cevap dilekçesi ile davaya bakmaya yetkili mahkemenin Gaziantep Mahkemeleri olduğunu, ileri sürmüştür. HMK 138 md. uyarınca mahkemece öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında karar verilmesi gerekir. Dava şartları HMK 114. maddesinde sayılmış olup, 2. fıkrasında diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümlerin saklı olduğu belirtilmiştir. Yerleşmiş Yargıtay uygulamaları uyarınca, itirazın iptali davalarında yetkili icra dairesinde yapılmış usulüne uygun icra takibinin bulunması dava şartıdır (Yargıtay 19. H.D.’nin 11/10/2017 tarih ve 2016/12622 Esas 2017/6826 Karar sayılı kararı ile Yargıtay 11. H.D.’nin 21/10/2020 tarih ve 2020/3291 Esas 2020/4308 Karar sayılı kararı ). Kamu düzeninden olmayan yetki itirazı ise 6100 Sayılı HMK’nın 116/1-a maddesi gereğince ilk itirazlardandır. HMK’daki sıralamaya göre öncelik dava şartlarına ilişkin olduğundan, davacı tarafça HMK 6. maddesi gereğince yetkili icra dairesi olan Gaziantep İcra Dairesi’nde başlatılmış takip bulunmadığından, mahkemece davalı tarafın yetki itirazından önce “yetkili icra dairesinde yapılmış usulüne uygun icra takibinin bulunmaması” dava şartı eksikliği sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığından, istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/06/2017 tarih ve 2015/153 E. 2017/597 K. sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Davacıdan alınması gerekli 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından davacı tarafından yatırılan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 27,90 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye GELİR KAYDINA, 3- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 4- Davacı taraflarca istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 5- Davacı tarafça yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde İADESİNE, 6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine GETİRİLMESİNE, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-c maddesi gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.11/02/2021