Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/1784 E. 2023/1159 K. 19.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1784
KARAR NO: 2023/1159
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/06/2019
NUMARASI: 2017/924 E. – 2019/522 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 19/10/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı Şirket vekilinin düzenlemiş olduğu 25/10/2017 tarihli harç ikmal makbuzlu dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirket ile davalı arasında 30/01/2014 tarihinde Faktoring Sözleşmesi akdedildiğini, davalı … Kartal … Noterliği 24/02/2015 tarih … yevmiye numaralı temlik sözleşmesi ile Maltepe Belediye Başkanlığı Nezdinde bulunan alacağının 694.000,00TL kısmını bütün hakları ile birlikte kayıtsız şartsız ve gayrikabili rücu olarak müvekkili şirkete devir ve temlik ettiğini aynı temlikname ile 31/12/2014 tarihli 4,5,6, numaralı faturalardan doğan alacağının Maltepe Belediyesi tarafından 15/07/2015 tarihinde 250.000,00TL 15/08/2015 tarihinde 250.000,00TL ve 15/09/2015 tarihinde 194.000,00TL ödenmek üzere vadelendirildiğinin beyan edildiğini, Maltepe Belediyesi tarafından temlik konusu alacağa istinaden 18/06/2015 tarihinde 135.562,61TL ödeme yapıldığını, alacağın ödenmemesi sebebiyle davalıdan Beyoğlu … Noterliğinin 19/11/2015 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile bakiye borcun ödenmesi talep edildiğini daha sonra Maltepe Belediyesi tarafından 03/05/2016 tarihinde 100.000,00TL, 04/05/2016 tarihinde 50.000,00TL 09/05/2016 tarihinde 100.000,00TL ve 30/05/2016 tarihinde 208.000,00TL olmak üzere toplam 593.562,61TL ödeme yapıldığını, bakiye borç tutarı olan 166.611,27TL’nin ödenmesi için davalıya Beyoğlu … Noterliğinden 20/03/2017 tarih … yevmiye numaralı ihtarname keşide edildiğini, davalının borcunu ödememesi üzerine alacağın tahsili için İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe davalının itiraz ettiğini, işleyecek faiz oranının sözleşme ile kararlaştırılmış olduğunu, açıklanan nedenlerle davalı itirazının iptaline takibin devamına borçlu hakkında %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin Maltepe Belediyesinden alacaklı olduğu toplam 699.682,35TL’lik fatura alacağının davacı şirkete temlik etmiş olduğunu, Maltepe Belediyesinin 25/02/2015 tarihli yazısı ile temlik konusu alacak ve ödeme planının onaylandığını, davacının yetkisiz icra takibinde bulunduğunu, temlik edilen alacak sahibinin Maltepe Belediyesi olduğunu, davanın Maltepe Belediyesine ihbarı gerektiğini ve borcun belediye tarafından ödenmesi gerektiğini, davacının aynı alacağa istinaden Maltepe Belediyesine de icra takibi başlattığını, açıklanan nedenlerle davanın reddine davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini ve davanın reddini talep etmiştir.İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; “…davacının faktoring sözleşmesinden kaynaklı usulüne uygun temlik sözlemesi uyarınca devir alınan alacağı bulunduğu davacının asıl alacak ve işlemiş faiz ayrımı yapmaksızın takip talebinde 180.154,27 TL alacaklı olduğunu ileri sürerek davalı hakkında icra takibi başlattığı ancak asıl alacak tutarının 120.574,43 TL olduğu dikkate alınarak davacının talebinin bu tutar üzerinden kabulüne karar vermek gerekmiş, alacağın sözlemeden kaynaklı likit nitelikte alacak olduğu anlaşılmakla koşulları bulunan icra inkar tazminatı talebinin de kabulüne…” karar verilmiştir.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; -Davacı … A.Ş. ile yapmış oldukları Kartal … Noterliğinin 24/02/2015 tarihli … yev no’lu temlik sözleşmesi ile 694.000 TL’lik alacağın davacıya temlik edildiğini, temlik edilen alacağın Maltepe Belediyesinden talep edilmesi gerektiğini, temlik sözleşmesi ile müvekkilinin alacağa ilişkin sorumluluğunun bittiğini, -Maltepe Belediyesi’nin temlik edilen alacağı davacı … eksik ödediğini, davacının yetkisiz olan İstanbul Anadolu … İcra Dairesinin … E. Sayılı dosyası ile müvekkiline haksız olarak yöneltildiğini, temlik sözleşmesinde yetki anlaşması bulunduğunu, temlik sözleşmesinden kaynaklanacak uyumsuzluklar için yetkili mahkemelerin İstanbul Mahkemeleri olduğunu, icra takibinin İstanbul Anadolu Adliyesinde yapıldığını, öncelikle icra takibinin yetkisizliğine karar verilmesi gerektiğini, -Temlik edilen alacağın muhataptan alınamaması halinde müvekkilinin garanti sorumluluğu olup olmadığı hususunun tartışılması gerektiğini, Maltepe Belediyesinin alacak miktarını onayladığını ve dava konusu temlik sözleşmesi yapıldıktan sonra alacağı onayladığını, kamu kurumu Maltepe Belediyesi’nin kötü niyetli olarak 25/02/2015 tarihinde onayladığı ödemeyi yapmayarak müvekkilini mağdur ettiğini, davanın Maltepe Belediyesine ihbarı gerektiğini, davacının aynı alacağa istinaden 2 ayrı İstanbul adliyesinde 2 ayrı icra takibi yaptığını, İstanbul Anadolu … İcra Dairesinin … E. Sayılı dosyası ile Maltepe Belediyesine, bu dosyaya karşı itirazın iptali davasının da İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/1160 E. Dosyası olduğunu, birleştirilmesi gerektiğini, -İcra inkar tazminatı borçlunun kötü niyetli olmasından kaynaklı olarak alacaklıya ödenen bir tazminat olup davalının kötü niyetli olmadığını, tüm bu nedenlerle kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.Davacı vekilinin katılma yolu ile istinaf dilekçesinde özetle; -Taraflar arasında akdedilen 30.01.2014 tarihli Faktoring Sözleşmesi’nin 3. maddesinin 3. paragrafında “İhtilaf halinde ULUSAL defter ve kayıtları ile uygulamaları esas alınır ve yegane delil teşkil eder.” şeklinde “delil sözleşmesi” bulunduğunu, defterlere göre müvekkilinin takip tarihi itibarı ile davalıdan 180.154,27-TL alacaklı olduğunu, müvekkili şirket ticari defter ve kayıtlarının münhasır delil teşkil edeceği kabul edilmese dahi yerel mahkeme tarafından hükme esas alınan faiz hesaplamasının hukuka aykırı olduğunu, Mahkemenini aksi kanaatte olması halinde ise, ek raporda hesaplanan taraflar arasında akdedilen sözleşme ve Türk Ticaret Kanunu’nun 8. Maddesi gereğince yürütülen faiz oranına ve 163.924,26-TL’ye hükmedilmesi gerektiğini bu yönden kararın kaldırılmasına karar verilmesini, -İcra dosyasına davalı yan tarafından sunulan itiraz dilekçesinde usule ve yasaya uygun bir yetki itirazı olmadığını, icra müdürlüğü tarafından verilen kararda da yetki itirazının kabul edilmediğini, akdedilen sözleşmelerde alacağını temlik eden davalının, devredilen alacakların ödenmemesi halinde müvekkil şirkete karşı müşterek ve müteselsil sorumlu olacağının kararlaştırıldığını, davalının icra takibine haksız itiraz ettiğini bu yönlerden istinaf istemin reddine karar verilmesini talep etmiştir.İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Dava, faktoring sözleşmesinden kaynaklı temlik edilen faktoring alacağının tahsili istemiyle başlatılmış icra takibinde itirazın iptali ile takibin devamına ilişkindir. İlamsız bir takipte yetkili icra dairesi de İİK 50. maddesinin yollaması ile HMK genel hükümlerine göre belirlenecektir.Takibin Maltepe Belediyesine karşı yapıldığı, temlik eden davalı ile davacı taraflar arasında imzalanmış olan Faktoring sözleşmesinin 10. Maddesine göre yetki sözleşmesi bulunduğu, yetki sözleşmesine göre İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğu belirlenmiştir. HMK’nın 6. maddesine göre genel yetkili icra dairesi, davalı gerçek veya tüzel kişinin takibin yapıldığı tarihteki yerleşim yeri icra dairesidir. Aynı Kanunun 10.maddesine göre ise sözleşmeden doğan takiplerde, sözleşmenin ifa edileceği yer icra dairesi de yetkilidir. Bu da özel yetkiye ilişkin bir düzenlemedir. Takip davacının seçimine göre, hem genel ve hem de özel yetkili mahkemede açılabilir. 6100 sayılı HMK’nın 17. maddesinde tacirler ve kamu tüzel kişilerinin aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşme ile yetkili kılabilecekleri, taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça davanın sadece sözleşme ile belirlenen bu mahkemelerde görülebileceği şeklinde düzenleme yapılmıştır. Yetki sözleşmesi de ancak kesin yetki bulunmayan hallerde ve tarafların tacir veya kamu tüzel kişisi olmaları halinde geçerli olarak yapılabilir.Somut olayda, davalının adresi “İstanbul Anadolu” ise de, yetki sözleşmesi ve temliknamedeki yetki kaydına göre “İstanbul ” Mahkemelerinin yetkili kılındığı ancak davalının usulüne uygun şekilde icra dairesine yetki itirazında bulunmadığı, yetkili icra dairesini göstermediği, bu nedenle yetkiye ilişkin itirazının dinlenemeyeceği bu konudaki istinaf isteminin reddinin gerektiği anlaşılmıştır. Davacı ve davalı arasında imzalanmış olan 24/02/2015 tarihli temlik sözleşmesinin 3. Maddesi gereğince temlik edilen borç ödenmediğinde, temlik edene başvurulmasının kabul edildiği, Maltepe Belediyesinin borcu ödemediği anlaşılmakla sözleşme hükmü gereği davalının borçtan sorumlu olduğu ve hakkında takip başlatıldığı bu nedenle husumete yönelik istinaf isteminin yerinde olmadığı anlaşılmıştır. İcra inkar tazminatı için kötüniyet aranmadığı, alacağın likit olması koşulu arandığı bu nedenle bu konudaki istinaf isteminin de reddinin gerektiği anlaşılmıştır. İstanbul Anadolu … İcra Dairesinin … E. Sayılı dosyası ile Maltepe Belediyesine, bu dosyaya karşı itirazın iptali davasının da İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/1160 E. dosyası olduğu iddiasına yönelik olarak Maltepe Belediyesine açılan davada, davacı vekili “tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile” şerhinin düşülmesinin talep edildiği bu nedenle tahsilde tekerrür oluşmayacağından dava dosyasının birleştirilmesine de gerek olmadığı istinaf istemlerinin reddinin gerektiği anlaşılmıştır.Davacı vekilinin istinaf istemi yönünden yapılan incelemede;Taraflar arasındaki sözleşme hükümleri incelendiğinde, faktoring sözleşmesi ile alacağın temliki karşılığında finansman sağlandığı, ödünç sözleşmesi niteliğinde olmadığı, TTK 8. Maddesine göre üç aydan aşağı olmamak üzere, faizin ana paraya eklenerek birlikte tekrar yürütülmesi şartının yalnız cari hesaplarla her iki taraf bakımından da ticari iş niteliğinde olan ödünç sözleşmelerinde geçerli olduğu bu nedenle faize ilişkin istinaf isteminin yerinde olmadığı, asıl alacağa ilişkin değerlendirme yapılırken ticari defter ve kayıtlarda davacının kayıtlarının esas alınacağı belirtildiği ancak yapılan hesaplamanın faiz alacağına ilişkin olduğu, bu nedenle davacının kayıtlarının esas delil olarak alınmamasında hukuka aykırılık bulunmadığı, faiz hesabının denetime elverişli bilirkişi raporu ile hesaplandığı, bu nedenlerle davacının katılmalı istinaf isteminin reddinin gerektiği anlaşılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Usûl ve yasaya uygun İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/06/2019 tarih ve 2017/924 E., 2019/522 K. sayılı kararına karşı davacı vekili ile davalı vekili tarafından yapılan istinaf taleplerinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE, 2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından peşin yatırılan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 225,45 TL harcın davacıdan tahsiliyle Hazineye gelir kaydedilmesine, 3-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 8.236,43 TL nispi istinaf karar ve ilam harcından peşin yatırılan 2.059,10 TL harcın mahsubu ile bakiye 6.177,33 TL harcın davalıdan tahsiliyle Hazineye gelir kaydedilmesine, 4-Taraflarca istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,5-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,6-Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,7-Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince, miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 19/10/2023