Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/1691 E. 2023/1084 K. 12.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1691 Esas
KARAR NO: 2023/1084
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/09/2019
NUMARASI: 2018/482 E. – 2019/711 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 12/10/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafça, müvekkili hakkında 25/11/2014 tanzim tarihli ve 25/12/2014 vadeli 17.000,00TL lik bonodan dolayı İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takipte bulunulduğunu, takibe konu 17.000,00 TL lik bono altındaki imzaların müvekkiline ait olmadığını beyan ederek bonolardan dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Takibe konu bonodaki imzanın davacıya ait olup olmadığının bilirkişi incelemesi sonucunda ortaya çıkacağını, senetteki imzanın davacıya ait çıkması halinde lehlerine %20 den aşağı olmamak üzere icra-inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesince; “davaya konu senetteki keşideci imzasının davacının eli ürünü olmadığı gerekçesiyle, menfi tespit davasının kabulüne,” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 22.04.2019 tarihli bilirkişi raporu incelendiğinde, karşılaştırmaya esas alınan belgelerin sadece; Beyoğlu … Noterliği’nin 25.12.1996 tarihli … yevmiye sayılı imza beyannamesi aslı, 10.06.2015 tarihli … “Bireysel Müşteri Bilgi Formu” aslı, …’ın huzurda alınan isim yazı, rakam ve imza örnekleri olduğunun görüldüğünü, takibe konu senetler incelendiğinde, senetlerin tanzim tarihinin 25.11.2014 olduğunu, Yüksek Mahkeme içtihatları gereğince imza incelemesinin sıhhatli olarak tespit edilebilmesi için davacı borçlunun senedin tanzim tarihine en yakın tarihte atılmış imza asıllarının ilgili kurumlardan celbi gerektiğini,Mukayese belgelerin sayıca çok az olduğunu, daha fazla evrak aslının celbi ile inceleme yapılması gerekliyken eksik inceleme ile rapor tanzim edildiğini,Dosyaya sunulan raporun tek bilirkişi tarafından hazırlandığını, oysa uzmanlardan oluşan bir kurul tarafından rapor alınması gerektiğini, bilirkişi raporunun bu haliyle hüküm kurmaya elverişli olmadığını beyan ederek, Mahkemece verilen kararın kaldırılmasına, davanın reddine, davacının % 20 oranında tazminata mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Dava, kambiyo senedinden kaynaklanan menfi tespit davasıdır.Davacı 25/11/2014 tanzim tarihli ve 25/12/2014 vadeli 17.000,00 TL bedelli senetteki keşideci imzasının kendisine ait olmadığını iddia etmiş, Mahkemece, dosyaya sunulan bilirkişi raporuna itibar edilerek senetteki imzanın davacıya ait olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, bu karar yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilince istinaf edilmiştir. Kambiyo senedindeki imzanın davacı borçluya ait olduğu yönündeki ispat yükü, senedi elinde bulundurup icra takibine girişen ve senette yer alan imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden davalı alacaklıya düşmektedir. (HGK’nun 24.06.2020 tarih, 2017/19-829 Esas, 2020/471 Karar) Bu kapsamda Mahkemece, yeter miktarda ilgilinin davaya konu senedin düzenleme tarihine yakın önceki ve sonraki tarihli samimi imzalarını içeren resmi kurumlarca da onaylatılmış belge asıllarının getirtilerek senet üzerinde Yargıtay uygulamalarına uygun bir biçimde imza incelemesi yaptırılması gerekmektedir.Ancak, dava konusu senedin keşide tarihi 25.11.2014 olup, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda mukayeseye esas alınan belgelerden Beyoğlu … Noterliği’nin … yevmiye sayılı imza beyannamesi aslının 25.12.1996 tarihli olarak senetten çok öncesine ait olduğu, … “Bireysel Müşteri Bilgi Formu” aslının ise 10.06.2015 tarihli olup, senedin düzenlenmesinden sonraki tarihli olduğu, başkaca mukayeseye esas olarak getirtilen belge aslı bulunmadığı, bu haliyle yapılan incelemenin yukarıda belirtildiği şekliyle uygulamaya ve Yargıtay içtihatlarına aykırı olduğu anlaşıldığından, Mahkemece davacının, davaya konu senedin düzenleme tarihine yakın önceki ve sonraki tarihli samimi imzalarını içeren resmi kurumlarca da onaylatılmış bol miktarda belge asıllarının getirtilerek senet üzerinde Yargıtay uygulamalarına uygun bir biçimde imza incelemesi yaptırılması gerekmesine rağmen, eksik belgeye dayalı yetersiz bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması doğru görülmemiştir.Yukarıda açıklanan sebeplerle, ilk derece mahkemesince esasa münhasır delil toplanmadan, eksik inceleme ve değerlendirmeye dayalı olarak karar verilmesinin, usul ve yasaya aykırı olması ve ilk derece mahkemesi kararının tüm istinaf sebepleriyle birlikte değerlendirilmesinin gerekmesi karşısında, istinaf istemine konu karara yönelik denetim yapılması mümkün bulunmamakla 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince davalının istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1- Davalı vekilinin istinaf isteminin KABULÜ ile;2- İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/09/2019 tarih, 2018/482 E. 2019/711 K. Sayılı Kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,3- Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4- İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine iadesine,5- Dosya üzerinde inceleme yapılması sebebiyle vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,6- İstinaf yasa yoluna başvuran tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. ve 362/1/g. maddeleri gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 12/10/2023