Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/161 E. 2020/426 K. 17.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/161
KARAR NO: 2020/426
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/11/2016
NUMARASI: 2015/676 E., 2016/901 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 17/12/2020
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin davaya konu çek aslını iyi niyetli 3. kişi olarak ciro yoluyla … – …’tan bir alacağına karşılık aldığını, borcundan dolayı da Samandıra İstanbul’da bulunan … firmasına verdiğini, müvekkilinin müşterisi olan muhataba ibraz günü ödenmeyen çekin davalı borçlunun ödememe talimatına istinaden arkası yazılmadığından Gebze … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra işlemine konu edildiğini ve borçluya yapılan tebligat neticesinde davalı borçlunun vekili aracılığı ile süresinde ödeme emrine itiraz ederek takibi durdurduğunu, icra takibine yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olup müvekkilinin alacağını sürüncemede bırakma gayesi güttüğünü, davalı borçlunun icra takip dosyasına yaptığı itirazlarının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu çünkü takip dayanağı davalı borçluya ait çek yaprağı olup çek üzerindeki imzanın borçlu tarafından inkar edilmediği gibi çek bedelinin ödendiği yahut çekin iptal edildiğine dair de yazılı bir belge sunulmadığını belirterek, davalı tarafından Gebze … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasındaki icra takibine yapılan itirazın iptaline, davalı borçlunun % 40’tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacı …’un hiçbir şekilde iyi niyetli 3. şahıs olmadığını, icra dosyasının diğer borçlusu olarak gösterilen ciranta … ile davacının, muvazaalı ve kötü niyetli işlem yaparak haksız kazanç elde etmenin çabasına girdiğini, davacı vekilinin kanuna aykırı ve kötü niyetli olarak almış olduğu ihtiyati haciz kararı ve icra takip dosyası taraflarınca öğrenildikten sonra Gebze 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin 2012/2 D.İş sayılı dosyası ile usulsüz olarak verilen ihtiyati haciz kararına itiraz edildiğini ve Gebze 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/284 Esas ve 2012/3 Karar sayılı ilamı ile sehven verilen ihtiyati haciz kararının aynı gün kaldırıldığını, kambiyo vasfını haiz olmayan dava konusu çekten dolayı kambiyo takibi yapıldığı için Gebze İcra Hukuk Mahkemesi’ne başvurularak takibin iptalinin istendiğini, Gebze İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2012/602 Esas sayılı dosyası ile yapılan yargılama sonunda şikayetlerinin kabulüne karar verildiğini, davacının Gebze …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında takip yaptığını ve diğer bor çlu …’ın mallarının üzerine haciz yaptırmamasının kötü niyetini gösterdiğini, davacının yetkili hamil olmadığını, tüm bu sebeplerle davanın reddine, davacının % 20′ den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; davacının sebepsiz zenginleşmeye dayalı, ibraz süresinde muhatap bankaya ibraz edilmediği için çek vasfını yitiren … Bankası Maltepe E-5 Şubesine ait, 25.000,00-TL bedelli, … nolu, 05/08/2012 keşide tarihli çekten kaynaklanan alacak dolayısıyla yapılan takibe itirazın iptali davası açtığı, davacının dava konusu çekte ciranta olduğu, kendisine bu çekin lehtar olan dava dışı …-…’tan ciro yoluyla geçtiği, iş bu çekin yazılı delil başlangıcı mahiyetinde olduğu, davalı … tarafından Gebze 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/511 E, 2014/268 Karar sayılı dosyasında dava dışı …’a karşı dava konusu iş bu çekten dolayı çekin teminat çeki olduğundan bahisle menfi tespit davası açtığı, yapılan yargılama sonucunda davada ispat yükü davacıda olduğundan ve davacının davasını ispat edemediğinden bahisle …’ın açtığı menfi tespit davasının reddedildiği ve bu kararın kesinleştiği, mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemeleri sonucunda davalı … ile dava dışı lehtar olan …-… arasında ticari bir ilişkinin olmadığı, ticaret dışı bir ilişkinin olduğunun bildirildiği, … Bankası İstanbul Kurtköy Şubesine ait, keşidecisi … AŞ’ye ait … nolu, 30/07/2012 keşide tarihli, 25.000,00-TL bedelli çek sureti getirtilerek incelenmesi sonucunda iş bu çekin … tarafından tahsil edildiği ve bu çekin …’a …- … tarafından ciro edilmiş olduğu, böylelikle bilirkişinin dosyaya sunduğu son raporundan ve tanık …’ın beyanından da anlaşıldığı üzere davaya konu çek karşılığında davalıya … tarafından üçüncü kişiye ait müşteri çeki tabir edilen … Bankası İstanbul Kurtköy Şubesine ait, keşidecisi … AŞ’ye ait … nolu, 30/07/2012 keşide tarihli, 25.000,00-TL bedelli çekin verildiği ve bu çekin davalı tarafça tahsil edildiği, böylelikle davalının dava dışı … aleyhine ve ondan çeki devralan davacı aleyhine sebepsiz zenginleşmiş olduğu, bu nedenlerle davacının davasında haklı olduğu, her ne kadar davalı taraf davalı … tarafından tahsil edilen … Bankası İstanbul Kurtköy Şubesine ait, keşidecisi … AŞ’ye ait … nolu, 30/07/2012 keşide tarihli, 25.000,00-TL bedelli çekin verilme sebebinin …’tan önce ciranta olarak gözüken … AŞ.Nin temsilcisi …’ın davalıya olan borcundan dolayı verildiği ve bakiye alacak için de dosyaya suretlerini ibraz ettikleri … AŞ.’den bonoların alındığını bildirmiş iseler de, iş bu çekte dava dışı … AŞ.nin hiç bir şekilde lehtar, keşideci ve ciranta olarak taraf olmadığı, …’tan sonra …’ın ciranta olduğu ve davalıya …’tan çekin devrolduğu, yani alacağın davalıya …’tan geçtiği, iş bu çekte hamil olan davalı …’ın önceki cirantalar arasındaki hukuki ilişkinin tarafı olmadığı ve böylelikle bu çekin davalıya …’tan geçmediğinin sabit olduğu, bonolarda da borçlunun … olmadığı, tüm bu sebeplerle davalı tarafın bu yöndeki savunmalarına itibar edilemeyeceği gerekçesiyle; “1-Davacının davasının KABULÜNE, Gebze … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, 2-Davalı borçlu itirazında haksız ve kötüniyetli olduğundan takip konusu asıl alacağın %20′ si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,” karar verilmiş, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Davalı vekilinin istinaf sebepleri; bilirkişi raporunda davalı ile …-… arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığı, taraflar arasında dava konusu dönemde herhangi bir mal-hizmet alışverişinin bulunmadığı, bakiye alacak-borç miktarının olmadığı yönünde tespitte bulunmuşlarsa da, gerçekte dava dışı …’ın davalıya markette satılabilecek bir takım mallar getireceği iddiası ile dava konusu çeki almış olduğu, ancak herhangi bir mal teslim etmediği, tanık beyanlarının da kendi iddialarını doğruladığı, dava dışı …’ın abisi olan …’ın davalıya olan 54.000,00-TL’lik borcuna karşılık … Bankası İstanbul Kurtköy Şubesi’ne ait keşidecisi … A. Ş.’ye ait 30/07/2012 keşide tarihli 25.000,00-TL’lik çekin verildiği, …’in gerçekte …’a ait olduğu, sebepsiz bir zenginleşme durumunun söz konusu olmadığı, verilen kararın hatalı olduğu hususlarına ilişkindir. Dava, 2004 Sayılı İİK 67/2. maddesi gereğince itirazın iptali talebine ilişkin bulunmaktadır. İstinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenine, dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına, davacının takibe konu senette ciranta olmasına, davalı tarafından takibe konu senedin teminat senedi olarak verildiğinin ispat edilememesine, davalı … tarafından dava dışı lehdar …’a karşı dava konusu çekten dolayı çekin teminat çeki olduğundan bahisle menfi tespit davası açılması üzerine Gebze 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/511 E, 2014/268 Karar sayılı dosyası kapsamında yapılan yargılama sonunda …’ın açtığı davayı ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesine ve bu kararın Yargıtay tarafından onanması karşısında …’ın …’a borçlu olduğuna yönelik kesin hüküm bulunmasına, takibe konu senedin lehdar … tarafından davacıya ciro edilmesi, senet bedelinin ödendiğine yönelik olarak davalı tarafından dosyaya herhangi bir delil sunulmaması karşısında davacının davalıdan alacaklı olduğunun kabulü gerekmesine göre, Mahkemece yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamakta olup, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1 maddesi gereğince davalı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Usûl ve yasaya uygun Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 29/11/2016 tarih ve 2015/676 E., 2016/901 K. sayılı kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Davalıdan alınması gerekli 1.707,75 TL nispi istinaf karar ve ilam harcından davacı tarafından yatırılan 426,94 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 1.280,81 TL harcın davalıdan tahsiliyle Hazineye gelir kaydedilmesine, 3- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle taraflar yararına avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4- İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 24/11/2016 tarihli ve 6763 sayılı Kanunun 42 nci maddesi ile değişik HMK.m.362/1-a hükmü gereğince kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 17/12/2020