Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/154 E. 2021/196 K. 25.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/154 Esas
KARAR NO: 2021/196
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul(kapatılan) 4.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 12/04/2017
NUMARASI: 2013/24 E. – 2017/54 K.
DAVANIN KONUSU: Faydalı Model Belgesi (Faydalı Model Belgesinin Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/02/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Davacı …’nin, Danimarka menşeli olduğunu, faaliyet alanı olan oyun ekipmanları konusunda dünyanın önde gelen şirketlerinden olduğunu, davacı şirketin 40 yıl önce kurulduğunu, alanında dünya lideri konumuna sahip olduğunu, davacının beş kenarlı modüler tırmana yapısından oluşan …, tırmanma oyun yapıları ile birlikte kullanılan denge sağlayıcı ve dinamiek yapılardan oluşan …, iki yan kısmında orijinal temaların bulunduğu oyun yapılarından oluşan …, örümcek ağı şeklinde tırmanma yapılarından oluşan olan … ve bir çok farklı fonksiyonel ürünün bir araya getirildiği … gibi oyun, konsept, ekipmanlarının ve ürün grubunun yaratıcısı ve dünya çapında öncelikli hak sahibi olduğunu, oyun ekipmanları üretimi, dağıtımı ve ithalatı yapan bir firma olduğunu, öğrenildiği kadarıyla davalı şirketin, davacının yaptığı, patent hakkı sabibi ve dünyada ve Türkiye’ de ilk kullananı olduğu ürünleri ve ürün gruplarını, neredeyse bire bir aynı konsept ve tasarımlar ile piyasaya sürmekte olduğundan ve bu yollar ile davacının orijinal ürün gamının büyük bir kısmının neredeyse birebir kopyalandığından haberdar olunduğunu, davacının ürünlerinin kopyalanması sonucu oluşan tecavüz ve haklarına son verilmesi talebiyle davalıya noterden ihtarname gönderdiğini, bunun üzerine İstanbul 12. Sulh Hukuk Mahkemesi’nden davalı şirketin internet sitesindeki tecavüz ve haksız rekabet yaratan kullanımlarının tespiti için talepte bulunduğunu, bilirkişi tespit raporunda bu durumun tespit edildiğini, davacının anılan patentlerin tümünün ücretlerini TPE’ ye ödediğini, davacının her üç patent başvurusunun da ülkemizde ulusal paten başvurularına verilen hakları sahip olduğunu, davacının yaratıcısı ve öncelikli hak sahibi olduğu, davalının adına tescilli tüm endüstriyel tasarım ve faydalı model tescillerinin hükümsüz kılınmasının gerektiğini, davalı şirketin kötü niyetli olduğunu, davalıların davacı aleyhine tecavüz ve haksız rekabet nedeniyle, davacıya ürün ve markasından dolayı haksız olarak büyük kazançlar elde ettiğini, bu nedenlerle davalı ürünlerinin kullanımının önlenmesine, davalı ürünlerinin ambalaj, kutu, display ve sair tanıtım malzemesinde kullanılmasının, bu ürünlerin imalinin, satışının, dağıtımının ve www…com.tr internet sitesindeki kullanımları da dahil her türlü tanıtım ve satışa arzın önlenmesini, yurt içi ve yurt dışında satışının önlenmesine, davalının ürünlerinin toplanmasını, tecavüz ve haksız rekabetin teşkiline, tespitine, önlenmesine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, TPE de davalı adına tescilli … sayılı endüstriyel tasarımın tescil edilebilirlik şartlarını taşımaması nedeniyle hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine, hükmün kesinleşmesine müteakip Türkiye çapında yayınlanan tirajı yüksek gazetelerden her hangi ikisinde yayınlanmasına, masraf ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının delil ve iddialarının temelsiz olduğunu, davacının bu davada 3 adet patentinin bulunduğunu, EPO nezdinde tescilinin olmadığını, EPO sürecindeki inceleme raporlarının genel olarak aleyhe olduğu üzerinde uyuşmazlığın olmadığını, bu ürünleri dünyada ilk piyasaya sunanın davacı tarafın olmadığını bunları farklı şirketlerin de ürettiğini, davacı taraf ilk kez kullanma koşulunu ispatlayamadığını, “…” ürünü patente dayandırılmıştır, Epo nezdinde dünyada yenilik taşımadığı bildirilmiştir, bunun yanı sıra haksız rekabete girdiğini belirtmiştir ancak dünyada yeni olmayan ilk kez kullanıma girmeyen bir ürünün Türkiye’ de ilk kez kullanılması Haksız Rekabete girmediğini, “…” nin patente dayandırıldığını ama Epo inceleme raporunda yenilik, buluş basamağı olmadığı belirtilmiştir, haksız rekabete dayandırılması haksız rekabet koşullarına havi olmayacağını, davacının ürünlerine benzemediğini, “… ve …” haksız rekabete dayandırılmasının soyut kaldığını, davacının iddialarının temelsiz olduğunu, bu nedenlerle davanın reddini, yargılama masraflarının davacı tarafa tahmiline, karar verilmesini arz ve talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; “Dosya üzerinde yapılan tüm inceleme ve değerlendirmeler dikkate alınarak; lahiyalar telatisinde tarafların sunmuş olduğu dilekçeler tarafların sunmuş olduğu deliller, mahkememizce alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamında anlaşıldığı üzere davacı vekili 2012/11283 patent tescil başvuru nolu patentine tecavüzden dolayı açtığı davadan feragat ettiğinden bu talebi yönünden red kararı vermek gerekmiştir. Davalıya ait … Sayılı tescilli faydalı modelin davacıya ait … Sayılı patente göre çok küçük farklılıklar taşıdığı ancak bu küçük farklılıkların 554 Sayılı KHK’nin 567-43. Maddeleri anlamında yeni ve ayırt edici kabul edilemeyeceğinden davacının davalıya ait endüstriyel tasarımın hükümsüzlüğüne karar vermek gerekmiş, Davalıya ait … sayılı faydalı modelin davacıya ait … Sayılı ABD menşei ile patentle karşılaştırıldığında ve davacıya ait … sayılı patentle karşılaştırıldığında davalının çizim ve tasarımlarının tasarımda kullanılan temel bağlantı elemanıyla birebir aynı olması ve bu bağlantının 01/04/2001 tarihinden bu yana davacı tarafça kullanılmış olması sebebiyle davalıya ait faydalı modelin hiçbir isteminin yenilik unsuru taşımadığı değerlendirilmiştir. Davalının … nolu ürünlerinin davacıya ait … ve … no lu patentlerle aynı olmadığı, benzeşmediği ve farklılık arz ettiğinden davalının bu ürünlerinin davacının söz konusu patentlerine tecavüz etmediğinin tespitine, davalıya ait ve dava konusu olan diğer ürünlerin ise davacının dava konusu ürünleriyle iltibas yaratacak şekilde benzer olduğu ve bu ürünler açısından kullanımın dosya kapsamına göre davalı tarafından ısrarlı ve bilinerek kullanılması sebebiyle davacının patentlerine tecavüz oluşturduğunun tespiti ve haksız rekabet oluşturduğu tespitine, men’ine, ref’ine bu ürünlerin toplatılmasına, imhasına, bu ürünlere ilişkin görsellerin, reklamların, tanıtım unsurlarının engellenmesine, bu ürünlerin ithalat ve ihracatın önlenmesine, ve haksız rekabeti oluşturan www…com.tr internet sitesinden tanıtım ve görsellerin çıkarılmasına, satışının yasaklanmasına, ilanına karar verilerek” hüküm tesis edilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İstanbul 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2013/24 Esas ve 2017/54 Karar sayılı kararı ile, … nolu patent müracaatının ve … nolu patent müracaatının başvuru belgesinde yer alan istemleri üzerinden bilirkişi incelemeleri yapılmış olup, tescil edilen mezkur patent belgelerinde olmayan istemleri davalı şirketin ihlal ettiği tespit edilmiş olması, Davanın ön inceleme aşaması geçildikten ve tahkikatın sonuna yaklaşırken feragat yapılmış olmasına rağmen ve kısmen davanın reddine karar verilmiş olmasına rağmen taraflarına vekalet ücretine hükmedilmemiş olması nedeniyle kararın bozulmasını, – … nolu Avrupa patent belgesinin Türkiye’de validasyonla geçerli kılındığı … nolu patent müracaatının bilirkişi incelemesinin yanlış yapıldığını, … nolu patent müracaatının Türkiye’ye ilk olarak 21.06.2012 tarihinde henüz Avrupa patent başvurusu iken giriş yaptığını, bu başvurunun resmi inceleme sürecini tamamlamadığı için o tarihte sadece istem yayını olarak geçmekte olduğunu, başvuru Avrupa patent ofisinde inceleme sürecini istemlerin belirli değişiklikler yapılarak tamamlanması sonrası 29.07.2015 tarihinde belge dokümanı olarak Türkiye’ye giriş yaptığını, bilirkişi heyeti raporunda … numaralı belge dokümanının istemleri ile karşılaştırma ve değerlendirme yapması gerekirken, ilgili başvurunun Türk Patent ve Marka Kurumu resmi sitesi online……gov.tr de yer alan ilk başvuru haliyle istem değerlendirmesi yaptığını, bu durumun aslında henüz belge almamış bir patent başvurusunun değerlendirmesi olduğunu ki ilgili belge şu an o ilk istem yapısı haliyle kalmadığını, ilk başvuru esnasında istem sayısı 38 iken Avrupa Patent ofisinin inceleme raporu sonrası 14 isteme düşmüş yani koruma kapsamını daraltarak belge alabildiğini, iş bu durumda bilirkişi incelemesinin 38 istemli ilk başvuru dökümanından gerçekleştirildiğini ve değerlendirmenin de bu 38 istem üzerinden yapıldığını, gerekçeli kararda da belirtildiği gibi 1-20 arası istemlerle, 26, 27, 29, 30, 31, 32, 34 nolu istemleri ihlal ettiği ifade edildiğini, oysa ki … numaralı Avrupa patent belgesinde toplamda 14 istem olduğunu, yani 1-20 arasında yer alan 15, 16, 17, 18, 19, 20, 26, 27, 29, 30, 31, 32, 34 nolu istemler orijinal belge dokümanında yer almadığını, aynı zamanda istem sayısı azaltılarak buluşun koruma kapsamının da değiştiğini, yani patent başvurusunun inceleme yapılmadan önceki ilk istemlerine olası tecavüz durumu, belge halindeki koruma kapsamı daraltılmış ve istem sayısı 14 e düşürülmüş son haline tecavüz olacağı anlamını taşımadığını, çünkü buluşun koruma kapsamının değiştiğini ve bilirkişinin değerlendirmeyi ilk başvuru halindeki koruma kapsamına göre yaptığını, bu sebeple bu değerlendirmenin yanlış olduğunu, -… nolu Avrupa patent belgesinin Türkiye’de validasyonla geçerli kılındığı 2012/11284 nolu numaralı patent müracaatının bilirkişi incelemesi yanlış yapıldığını, 2012/11284 nolu patent müracaatının Türkiye’ye ilk olarak 06.11.2012 tarihinde henüz Avrupa patent başvurusu iken giriş yaptığını, bu başvuru resmi inceleme sürecini tamamlamadığı için o tarihte sadece istem yayını olarak geçmekte olup, istemlerin ilk başvuru haliyle yayınlandığını, aynı başvuru Avrupa patent ofisinde inceleme sürecini istemlerin belirli değişiklikler yapılarak tamamlanması sonrası 24.02.2017 tarihinde belge dökümanı olarak Türkiye’ye giriş yaptığını, bilirkişi heyetinin raporunda … numaralı belge dökümanının istemleri ile karşılaştırma ve değerlendirme yapması gerekirken, ilgili başvurunun Türk Patent ve Marka Kurumu resmi sitesi online…gov.tr de yer alan ilk başvuru haliyle istem değerlendirmesi yaptığını, ilk başvuru esnasında istem sayısı 15 iken Avrupa Patent ofisinin inceleme raporu sonrası 7 isteme düşmüş yani koruma kapsamını daraltarak belge alabildiklerini, bilirkişi raporunda Gerekçeli kararda da belirtildiği şekilde 15 istemin tamamı ihlal ettiği ifade edilmiştir. oysa ki … numaralı Avrupa patent belgesinde toplamda 7 istem olduğunu, 8-15 arası istemlerin orijinal belge dökümanında yer almadığını, istem sayısı 7’ye düşürülmüş olması nedeniyle son haline tecavüz olacağı anlamını taşımadığını, çünkü buluşun koruma kapsamının değiştiğini, bu sebeple bilirkişi raporlarının hatalı evrakalar üzerinden incelemeye alındığını, -Davalıya ait olan … nolu faydalı model belgesinin yeni olmadığı gerekçesi ile iptal edilmesi hükmüne varıldığını, gerekçe olarak ise … nolu ABD patent ve … nolu Avrupa patent başvurularının gösterildiğini ancak … nolu faydalı model belgesinin bir tasarım belgesi olmadığını, yani çizimlerin veya tasarımların koruma altına alınmadığını, … nolu faydalı model belgesi fonksiyonel bir koruma sağladığını, iptal edilmesi için … nolu faydalı modelin istemlerinde yer alan unsurların önceki tarihli dökümanlarda yer alması gerektiğini, oysa ki bilirkişi değerlendirmesinde ana istemde yer alan unsurların hiçbiri için bir değerlendirme yapılmadan sadece çizim ve tasarım benzerliğinden bahsedildiğini, çizim ve tasarım benzerliği tasarım tescilin konusu olup … nolu faydalı modelin koruma kapsamı olan istemlerle bir ilgisi bulunmadığını, -Feragat ve “Davalının …, …, …-…-…-…-… nolu ürünlerinin davacının patentine tecavüz etmediği, haksız rekabet oluşturmadığı sebebiyle bu ürünler yönünden davacının talebinin REDDİNE,” ilişkin kararlar neticesinde taraflarına vekalet ücretine hükmedilmemesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu tüm gerekçelerle kararın kaldırılmasına talep etmiştir. Davacı vekili katılma yoluyla sunduğu istinaf dilekçesinde özetle, Davacı …, Danimarka menşeli olup faaliyet alanı olarak oyun parkları ve ekipmanları konusunda dünyanın önde gelen şirketlerinden biridir. Davacı şirket …, …, …, … ve … ana ürün grupları altında onlarca üründen oluşan çocuk parkı oyun konsept elemanlarının yaratıcısı, dünya çapında öncelikli hak sahibi ve ülkemizde ilk kullananı olduğunu, Davalı tarafın da aynı şekilde oyun ekipmanları üretim, dağıtım ve ithalat yapan yerli bir firma olduğunu, davacının, Türkiye ve dünya çapında piyasaya sürmekte olduğu bu beş ürün grubunun, ürün gruplarım oluşturan ürünlerin neredeyse tamamı ile birlikte davalı … tarafından kopyalandığından haberdar olunduğunu, bunun üzerine davacının, davalı …’e 23 Mayıs 2012 tarihinde ihtarname keşide ederek, söz konusu kullanım ve ihlallere son verilmesini talep ettiğini, …’den olumsuz yanıt alan davacı şirketin bunu takiben 4 Temmuz 2012 tarihinde İstanbul 12. Sulh Hukuk Mahkemesi’nden delil tespiti talebinde bulunduğunu ve Mahkeme kararı ile dosyaya sunulan 19 Temmuz 2012 tarihli bilirkişi tespit raporu ile davalı tarafın davaya konu ürünleri piyasaya arz etmekte olduğunun Mahkeme aracılığıyla kesin olarak tespit edildiğini, bunun üzerine davacının söz konusu ürünler üzerindeki öncelikli haklarını ve yaratılmakta olan iltibas ve tecavüz halini açıkça ortaya koyan, üç klasörü bulan delilerimizle 28 Ocak 2013 tarihinde ihtiyati tedbir talebi ile birlikte ikame edilen davada; -davacı şirketin öncelikli hak sahibi ve ilk kullananı olduğu ürünler ve ürün grupları ile iltibas teşkil eder nitelikle olan davalı ürünlerinin, davacı aleyhine yarattığı haksız rekabetin tespiti, önlenmesi ve sonuçlarının ortadan kaldırılması; -davalı ürünlerinin, davacı şirketin Türk Patent ve Marka Kurumu (TürkPatent) nezdinde yapılmış … sayılı “Oyun Alan Ekipmanı”, … sayılı “Oyun Alân Ekipmanı” ve … sayılı ‘Tırmanma Aleti” patentli başvurularına tecavüz ettiğinin ve haksız rekabet oluşturduğunun tespiti, önlenmesi ve sonuçlarının ortadan kaldırılması; -Davalı adına TürkPatent nezdinde tescilli 07.07.2011 tarih ve … sayılı “Oyun Ekipmanları Bağlantı Küresi” endüstriyel tasarım tescilinin hükümsüzlüğü ve sicilden terkini ve Davalı adına TürkPatent nezdinde tescilli 12.07.2011 tarih ve … sayılı “Oyun Ekipmanları Bağlantı Küresi” faydalı model tescilinin hükümsüzlüğü ve sicilden terkinini talep ettiklerini, -İhtiyati tedbir talepleri üzerine hazırlanan bilirkişi raporunda, davalı …’in tedbire konu 5 üründen 4’ünün ve bu ürün gruplarını oluşturan 20 üründen sadece 2 tanesi dışında tüm ürünlerinin davacının ürün grupları ve ürünleri ile benzer ve iltibasa sebep verecek nitelikte olduğunun tespit edildiğini, 06.04.2013 tarihli ilk bilirkişi raporunun sonuç kısmında özetle: davalının delil listemiz ek 10.1 altında sunulan ürün kataloğunda yer alan …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … ve … kodlu ürünlerin, davalının ipli tırmanma kataloğunda yer alan CC 201 ve CC 107 kodlu ürünlerin, davalı tarafa ait web sayfasındaki katalogda (PDF dosyası) yer alan ürün tasarımının, davalı tarafa ait ürün kataloğunda yer alan …, … ve … kodlu ürünlerin tasarımlarının davacının gerçek hak sahibi ve ilk kullananı olduğu ürünleri ile tasarım yönünden benzer olduğu ve bu durumun iltibas oluşturduğu yönünde tespitlerde bulunulduğunu, -İlk Derece Mahkemesi, tahkikat aşamasına gelindiğinde, 06.08.2013 tarihli ara kararı ile davalının davaya konu … sayılı faydalı model belgesindeki istemlerin yeni olup olmadığının, varsa yeniliği kaldıran dokümanın, açıklamanın veya ürünlerin ne olduğunun, davalının … sayılı endüstriyel tasarım tescil belgesindeki tasarımların yeni ve ayırt edici olup olmadığının tespiti ve tarafların sorularının cevaplanması amacıyla dava dosyasını Yrd.Doç. …, Yrd. Doç. … ve patent vekili …’tan oluşan üç kişilik bilirkişi heyetine tevdi ettiğini ve 11.02.2014 tarihli ikinci bilirkişi raporunun sonuç kısmında özetle; somut dosya kapsamında davalının eylemlerinin TTK’nın haksız rekabet kavramına yani dürüstlük kuralına aykırılık teşkil ettiğini, Davalı yana ait ürün kataloğunda yer alan … serisi … ve … no lu ürünlerin davacı … isimli tırmanma aleti ürününe iltibas yaratacak derece benzer olduğu ve haksız rekabetin oluştuğu, davalı yana ait … kodlu ürünün davacının … ürünlerine benzer olduğu ve haksız rekabetin oluştuğu, davalı yana ait …, …, …, …, … ve … kodlu ürünlerin davacının … isimli ürün tasarımına iltibas yaratacak derecede benzer olduğu ve haksız rekabetin oluştuğu, davalı yana ait … kodlu ürünün davacının … isimli ürünü ile benzer olduğu ve haksız rekabetin oluştuğu, davalı yana ait CC 107 ve CC 201 kodlu ürünlerin davacının … ürün grubuna benzerlik teşkil ve haksız rekabetin oluştuğu, davalı yana ait …, … ve … kodlu ürünlerin davacının … isimli ürünlerine benzerlik teşkil ettiği ve haksız rekabetin oluştuğu, Davalının … sayılı faydalı model belgesinin ilk iki istemi yeni olmadığından, 551 Sayılı KHK m.165/a uyarınca hükümsüz kılınması gerektiği, Davalının 2011 04548 sayılı endüstriyel tasarım belgesine konu olan tasarımın 554 Sayılı KHK m.43/a uyarınca hükümsüz kılınması gerektiği, yönünde tespitlerde bulunulduğunu, -01.07.2014 tarihinde tebliğ edilen üçüncü bilirkişi raporunda da yine aynı şekilde, Davalı yana ait … kodlu ürünlerin müvekkilin … isimli ürün tasarımına İltibas yaratacak derecede benzer olduğunu ve haksız rekabetin oluştuğunu, Davalı yana ait … kodlu ürünün müvekkilin … isimli urunu ile iltibas yaratacak derecede benzer olduğu ve haksız rekabetin oluştuğunu, Davalı yana ait … kodlu Ürünün müvekkilin … ürün serisinde yer alan (a), (b), ve (c) kodlu ürünler ile; davalı yana ait … kodlu ürünün müvekkile alt … ürün serisinde yer alan (d) kodlu ünün ile; davalı yana ait … kodlu ürünün müvekkile ait … ürün serisinde yer alan (e) kodlu ürün ile iltibas yaratacak derecede benzer olduğu ve haksız rekabetin oluştuğunu, Davalı yana ait … kodlu ürünün davacının … kodlu ürünü ile; davalı yana ait … kodlu ürünün davacının … kodlu ürünü ile; davalı yana ait … kodlu ürünün davacının … kodlu ürünü ile; davalı yana alt … kodlu ürünün davacının … kodlu ürünü ile davalı yana ait … kodlu ürünün davacının … kodlu ürün ila iltibas yaratacak derecede benzer olduğu ve haksız rekabetin oluştuğunu, Davalı yana ait … kodlu ürün ile davacının …-…-… SERİSİ, … ve ek olarak … kodlu ürünler ile iltibas yaratacak derecede benzer olduğu ve haksız rekabetin oluştuğunu, Davalı yana ait … kodlu ürün ile davacının … kodlu ürünün iltibas yaratacak derecede benzer olduğu ve haksız rekabetin oluştuğunu, Davalı yana ait … kodlu ürün ile davacının … kodlu ürünün iltibas yaratacak derecede benzer olduğu ve haksa rekabetin oluştuğunu, Davalı yana ait … ve … kodlu ürünleri le müvekkilin … kodlu ürünün iltibas yaratacak derecede benzer olduğu ve haksız rekabetin oluştuğunu, Davalı yana ait … kodlu ürün ile davacının … kodu ürünün iltibas yaratacak derecede benzer olduğu ve haksız rekabetin oluştuğunu, Davalı yana ait “İpli Tırmanma Kataloğunda bulunan ürünlerin müvekkilin … İsimli ipli tırmanma serisi ürünler ile iltibas yaratacak derecede benzeri olduğu ve haksız rekabetin oluştuğu, Davalıya ait … sayılı faydalı model belgesinin hiçbir isteminin yenilik unsuru taşımadığı, Davalıya ait … sayılı endüstriyel tasarımın yeni ve ayırt edici olmadığı yönünde tespitlerde bulunulduğunu, -İlk Derece Mahkemesi son olarak 02.09.2014 tarihli ara kararıyla, patent tecavüz iddiaları yönünden de bir değerlendirme yapılabilmesinin sağlanması amacıyla, davacının …, … ve … sayılı patentlerdeki istemlerin suçlanan ürünleri kapsayıp, kapsamadığı, eğer suçlanan ürünler bu patent istemlerinin koruma kapsamına giriyorsa, hangi ürünün, hangi istem koruma alanına girdiği ve eğer varsa istemin ne şekilde ihlal edildiği hususlarında rapor alınmasına karar vermiş ve dava dosyasına sunulan ve tarafımıza 01.07.2014 tarihinde tebliğ edilen dördüncü bilirkişi raporunda, davacının 2012/07247 sayılı patent belgesi ve buna tekabül eden Avrupa Pateni Ofisi resmi web sitesi kayıtlarının (…) davalı tarafa ait … ve … katalog sayılı ürünle kıyaslanması neticesinde 1 ve 20 arasındaki istemlerle 26. 27, 29. 30. 31. 32 ve 34 numaralı istemlerde korunan teknik özelliklerin davalıya alt ürünlerde aynen kullanıldığı, davacıya ait … sayılı Patent dokümanı ve buna tekabül eden Avrupa Patent Ofisi orijinal kayıtlarının (…) davalı tarafa ait … katalog numaralı ürünle kıyaslanması neticesinde 15 adet İstemin tamamında korunan teknik özeliklerin davalıya ait ürünlerde aynen kullanıldığı, davacıya ait … sayılı Patent dokümanı ve buna tekabül eden Avrupa Patent Ofisi orijinal kayıtlarının (…) davalı tarafa ait …, …, … ve … ürünleri kıyaslanması neticesinde 11 ve 12 numaralı İstemlerin kısmen ihlal edilmiş olduğu yönünde sonuç ve kanaate varıldığını, -İlk Derece Mahkemesi tarafından dava dosyası üzerinde özetlendiği üzere dört kez bilirkişi incelemesi yapıldığını ve dava konusu uyuşmazlığa yönelik nihai kararın verilmesi için 20 Ocak 2015 tarihinden itibaren yalnızca davacının patent tecavüz iddiasına gerekçe gösterilen patentlerinden 2012/11283 sayılı “Oyun Alan Ekipmanı” başlıklı patent başvurusunun tescil sürecini beklemeye başladığını, bunun üzerine, tescil sürecinin henüz tamamlanmamış olması sebebiyle, yargılamanın 3.5 yılı aşkın süredir devam ettiği de göz önünde bulundurularak davanın sürüncemede kalmasını engellenmesi adına, davalı ürünlerinin, davacının … (…) sayılı “Oyun Alan Ekipmanı” patent başvurusuna tecavüz ettiğinin tespiti, önlenmesi ve sonuçlarının ortadan kaldırılması yönündeki taleplerinden feragat ettiklerini, -bunun üzerine davalarının kısmen kabulü ile; Müvekkilin 2012 11283 sayılı patent başvurusuna tecavüzden dolayı açılan davadan feragat edilmesi nedeniyle bu talebin reddine;Davalının … tescil sayılı endüstriyel tasarımının hükümsüzlüğüne; Davalının … tescil sayılı faydalı model tescil belgesinin hükümsüzlüğüne; Davalının, dava konusu ürettiği ürünler sebebiyle müvekkilin … ve … tescil sayılı patentlere tecavüz ettiğinin tespitine; Davalının …, …, …-…-…-… nolu ürünlerinin davacının tescilli patenlerine tecavüz edilmemesi ve haksız rekabet oluşturmaması nedenleriyle bu ürünler yönünden davanın reddine, dava konusu diğer ürünler açısından haksız rekabetin tespitine, menine, refine, bu ürünlerin toplatılmasına, imhasına, bu ürünlere ilişkin görseller, reklam vs. tanıtımların engellenmesine, haksız rekabet oluşturacak ürünlerin ithalât ve ihracatının önlenmesine, haksız rekabet oluşturan ürünlerin www…com.tr internet sitesinden tanıtım ve görsellerinin çıkartılmasına ve satışının yasaklanmasına karar verildiğini, -İş bu dilekçe ile istinafa karşı cevaplar ile birlikte, … (…) sayılı patent başvurusuna dayalı patent tecavüz iddiasından feragat edilmiş olması nedeniyle davanın bu yönden reddi kararı haricinde, istinaf incelemesine konu kararda yer alan “davalının …, …, …-…-…-… nolu ürünlerinin davacının tescilli patentlerine tecavüz etmediği ve haksız rekabet oluşturmadığı gerekçesiyle bu ürünler yönünden davanın reddine yönelik” kısmın kaldırılarak; davalının tüm ürünlerinin haksız rekabet teşkil ettiğinin tespiti, önlenmesi ve sonuçlarının ortadan kaldırılması yönündeki karşı istinaf talebi ve halihazırda haksız rekabet teşkil ettiği ettiği İstanbul 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 12.04.2017 tarih, 2013/24 E. ve 2017/54 K. sayılı kararı ile tespit edilen ve davalı tarafından istinafa konu edilmemesi sebebiyle kesinleşmiş sayılan davalı ürünleri ile yaratılan haksız rekabet sonucu ortaya çıkan zararın devamının önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesi yönünde talepleri olduğunu, -Davalının Mesnetsiz İstinaf Gerekçelerine Karşı Cevaplarının ise, istinaf talebinde bulunan davalı, 28.06.2016 tarihinde tarafımıza tebliğ edilen istinaf dilekçesinde gerekçe olarak, ” davacının … ve … sayılı pateni müracaatlarının başvuru belgesinde yer alan istemler üzerinden bilirkişi incelemeleri yapıldığını, tescil edilen mezkur patent belgelerinde yer almayan istemlerinin davalının ihlal ettiğinin tespit edilmiş olduğunu, Davalının … sayılı faydalı model belgesinde yer alan istemlerin değerlendirilmeksizin, sadece çizim ve tasarım benzerliği tespitine yer verilen bilirkişi raporu yönünde oluşturulan kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, belirterek İstanbul 4. FSHHM’nin 2013/24E. ve 2017/54 K. sayılı kararının haksız ve hukuka olduğunu iddia etmiş ve bu kararın “bozulmasını” ” talep ettiğini, -Davalının Davaya Konu Ürünlerinin Haksız Rekabet Yaratığının Tespiti ile ve Davalının 2011/04548 Sayılı Endüstriyel Tasarımının Hükümsüzlüğüne Dair ilk Derece Mahkemesi Kararına Karşı Herhangi Bir İstinaf Gerekçesi Sunmadığı ve Bu İtibarla Kararın Bu Yönleriyle Kesinleşmiş Sayılması Gerektiğini, Davalının 20.06.2017 tarihli istinaf dilekçesi 33 sayfadan ibaret olduğunu, İstanbul 4. FSHHM’nin 2013/24E. ve 2017/54 K, sayılı kararma karşı sunulan bu istinaf dilekçesinde yalnızca yukarıda yer verilen istinaf gerekçelerine yer verildiğini ancam ilk derece Mahkemesi’nin Davalının 2011 04548 tescil sayılı endüstriyel tasarımının hükümsüzlüğü İle Davalının …, …, …-…-…-… nolu ürünler haricinde kalan diğer tüm ürünler acısından haksız rekabetin tespitine, menine, refine, bu ürünlerin toplatılmasına, imhasına, bu ürünlere İlişkin görseller, reklam vs. tanıtımlarının engellenmesine, haksız rekabet oluşturacak ürünlerin İthalat ve ihracatının önlenmesine, haksız rekabet oluşturan ürünlerin www…com.tr internet sitesinden tanıtım ve görsellerinin çıkartılmasına ve satışının yasaklanmasına dair karar verdiğini ve bu karara karşı herhangi bir istinaf gerekçesi sunulmadığını, istinafın sebepleri ve gerekçeleri ile sınırlı olarak inceleme yapmakla görevli olduğunu, davalı şirketin işbu istinaf dilekçesinde, ilk derece Mahkemesi’nin davalıya ait …, …, …-…-…-… nolu ürünler haricinde kalan tüm ürünlerin davacının ürünleri aleyhine haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine ve davalının … tescil sayılı endüstriyel tasarımının hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine dair kararına karşı hiçbir itirazda ve açıklamada bulunmadığı dikkate alınarak davalı tarafından zımnen kabul edilmiş olduğunu ve istinaf dilekçesinde ilk derece Mahkemesinin bu kararına karşı herhangi bir istinaf gerekçesi sunulmadığı hususu da dikkate alındığında, kararın bu yönden incelenmeksizin kesinleşmiş sayılması gerektiğini, -Davalının davacının 2012/11284 Sayılı Patent istemlerine ilişkin iddialarına karşı ise, davacının … sayılı patentinin, TürkPatent nezdinde EP 2347811 A2 sayılı Avrupa Patentinin istemlerinin yayınlandığı haliyle kayıt altına alındığını, Avrupa Patent Ofisi nezdindeki patentlenme süreci sonunda ise, B1 versiyonunun yayınlanması ile Türkiye’de 21.04.2017 tarihinde Avrupa patent fasikülün ilanı gerçekleştiğini, bu süreç sonunda her ne kadar davacının patentine konu istem sayısı 15’den 7ye düşmüş olsa da, sadece istem sayısının azaltılmasının, başvurunun veya patentin kapsamının değiştiği anlamına gelmeyeceğini, burada patentin kapsamı değerlendirilirken başvuru halinde açıklanan unsurların, patentin tescil edildiği halinde de mevcut olup olmadığının aranması gerektiğini, davacının Avrupa Patent Ofisi nezdindeki … sayılı patentin B1 versiyonundaki istem seti ile bilirkişilerin incelemeyi gerçekleştirdikleri istem seti karşılaştırıldığında hangi unsurların tescil edilen patentte bulunduğu ve bu unsurların ihlale konu üründe olup olmadığının belirlenmesinin yeterli olduğunu, davacının patentindeki istem sayısı değişmiş olsa dahi, ilk ve bağımsız olan istemin kapsamı birebir aynı olduğu için başvuru ve patent arasında davalının iddiasının aksine herhangi bir kapsam değişikliği olmadığını, dava dosyasına sunulan bilirkişi raporunda, bilirkişilerin ilk istem bakımından yaptığı değerlendirme incelendiğinde istemde yer alan unsurlar ile davalının ürününde yer alan unsurların eşleştirildiğini, her iki ürün birbirinin birebir aynısı olduğunu ve iki ürünün birebir aynı olduğu bilirkişi heyetinin rapordaki açıklamaları ile de açıkça ortaya konduğunu, davacıya ait … sayılı Patent dokümanı ve buna tekabül eden Avrupa Patent Ofisi orijinal kayıtlarının (…) davalı tarafa ait … katalog numaralı ürünle kıyaslanması neticesinde 15 adet istemin tamamında korunan teknik özelliklerin davalıya ait ürünlerde aynen kullanıldığının açıkca tespit edildiğini, tüm bu bilgiler ışığında … sayılı patentin istemleri bakımından en geniş kapsamı belirleyen bağımsız ilk istemin birebir aynı kalması nedeniyle … sayılı patentte herhangi bir kapsam değişikliği olmadığının sabit olduğunu, bu nedenle bilirkişi heyetinin başvurunun istemleri üzerinde yaptığı değerlendirme geçerliliğini korumakta ve davalı … katalog numaralı ürününün davacıya ait patenti ihlal ettiği gerçeği değişmemekte olduğunu, 2012/07247 Sayılı Patent İstemlerine ilişkin iddiaların da aynı şekilde olduğunu bilirkişi incelemesinde Avrupa Patent Ofisi resmi web sitesi kayıtlarının (…) davalı tarafa ait DHGS 03 ve 04 katalog sayılı ürünle kıyaslanması neticesinde 1 ile 20 arasındaki istemlerle 26. 27, 29, 30, 31. 32 ve 34 numaralı istemlerde korunan teknik özelliklerin davalıya ait ürünlerde aynen kullanıldığı tespit edildiğini, önemli hususun patentin tescil aşamasında kaç isteme düştüğü değil, davalı ürünlerinin kalan istemlere tecavüz edip etmediğinin tespitine ilişkin olduğunu, davacının 2012/07247 sayılı patent belgesinin başvuru aşamasındaki istemleri ile tescilden sonraki istemlerin koruma kapsamının bilirkişi raporunda yer verilen karşılaştırmalı tablodan da görüleceği üzere değişmediğini; patentin 1 no’lu istemlerinin başvurunun 7, 12, 14 ve 30-32 no’lu istemlerinin bir kombinasyonu olduğunu, bu doğrultuda düzenlenen bilirkişi raporunda söz konusu istemlerin davalıya ait ürün ile ihlal edildiğinin tespit edilmiş olması nedeniyle, bu istemlerin kombinasyonun da ihlal edilmiş olacağının açık olduğunu, bu bakımdan davalıya ait üründe aranması gereken özellikler tırmanma aletinin Çok köşeli levhalardan (2) ve köşe parçalarından (6) oluşan birkaç blok, En a2 dört geometrik yüzeyi sınırlandıran çok köşeli levhalar (2). Bu levhaların en az üç yüzeyinde, bîr yüzey diğer iki yüzeyin bulunduğu zemin üzerinde belirli bir açıyla konumlanmıştır. Burada en az İki blok (1) birbirine bu yüzeyler üzerinden birbirine bağlanmıştır, Köşe parçalarının (6) çok köşeli levhaları (2) birbirine bağlaması ve Köşe parçalarının (6) blokların (1) dış kısmında konumlandırılmış olması İle karakteriz edilir, bu bakımdan Bilirkişi Heyeti tarafından hazırlanan rapordan anlaşıldığı üzere, davalı tarafa ait üründe bulunması gereken ilk unsur poligonal levhalardan (2) ve köşe parçalarından (6) yapılmış bloklar ihtiva etmesidir. Poligonal levhalar (2) yukarıda da belirtildiği üzere istem 12’de açıklanmıştır. İstem 12’nin ise davalıya ait ürün tarafından ihlal edildiği bilirkişilerce tanzim edilen raporda açıkça teyit edildiğini, diğer yandan patent başvurusunda açıklanan tırmanma aletinde bulunan her bloğun köşelerle donatılmış olduğu, esasen küresel olan bir gövde oluşturduğu istem 5’te, her bloğun yüzeyinin birçok poligon oluşturduğu da istem 6’da açıklanmıştır. Her iki istem için de bilirkişiler, davalıya ait üründe blok formlarının böyle bir yapıya sahip olduğu ve istem 5-6’yı ihlal ettiği yönünde tespitte bulunduğunu, ayrıca, istem 14’te geometrik yüzeylerin köşelerde bağlantı araçlarıyla teçhiz edildiği ve böyle bir yapının istem 14’ü açıkça ihlal ettiği söz konusu raporda belirtildiğini, hem bilirkişi raporunda hem de istemlerin orijinal halinde, mevcut patentte 1 no’lu istemde açıklanan ilk unsur olan tırmanma âletinin “poligonal levhalardan (2) ve köşe parçalarından (6) yapılmış blokları ihtiva etmesi” açıklandığını, davalı tarafa ait üründe bulunması gereken ve davacının patentinde ilk istemde açıklanan ikinci unsur “En az dört geometrik yüzeyle tanımlanan birçok blok içeren, bu yüzeylerden en az üçünün normallere sahip olduğu, bu normallerden birinin, diğer iki normalin konumlandığı yüzeyle bir açı yaptığı tırmanma aleti olup, burada en az iki blok (l), bu yüzeylerde birbirine bağlanmıştır” şeklinde ifade edildiğini, bu ifade başvurunun orijinal istem setinde 7 no’lu istemde yer alan ifadenin birebir aynısı olup ve dolayısıyla ilk istemde açıklanan ikinci unsur başvuruya ait istem setinde, 7 no’lu istemde açıklandığını, bilirkişi Heyetinin, istem 7ye ilişkin yapmış olduğu değerlendirmede, davalıya ait ürünlerde blok yüzeylerinin tamamının geometrik yapıda (beşgen) ve normali olan düzgün yüzeyler olduğunun görüldüğü ve bu yapısıyla söz konusu ürünün istem 7yi ihlal ettiğine karar verilmiştir. Sonuç olarak mevcut patentte açıklanan ikinci unsurun da davalıya ait üründe bulunduğu tespit ve teyit edildiğini, davalıya ait üründe bulunması gereken diğer bir unsur “köşe parçalarının (6) poligonal levhaları (2) birbirine bağladığı ve köşe parçalarının blokların (1) dışında düzenlendiği” şeklinde açıklanan unsur olduğunu, bilirkişilerin başvuru istemleri üzerinde yaptığı incelemeye bakıldığında istem 3Cda blokların modüler kısımlardan kurulmuş olduğunun açıklandığını, Bilirkişiler davalıya ait üründe beşgen plakalar ve bunları blok köşelerinde birleştiren parçalardan oluşturulma özelliğine birebir uyduğu ve dolayısıyla bu istemin ihlal edilmiş olduğunu tespit ettiğini, istem 31’de blokların yüzleri ve bağlantı parçalarım oluşturan levhalardan oluşan bir konstrüksiyon setinden meydana geldiği, istem 32’de ise blokların bağlantı parçalarının sadece köşelerde konumlandırıldığı açıklandığını, bilirkişiler yüzeyleri oluşturan beşgen plakaların ve bu plakaların bloğu oluşturmak üzere köşelerinden üçgen parçalara birleştirildiklerinin açıkça gösterildiğini, davalıya ait blokların da “beşgen hdpe” elemanlarından oluştuğu, plakaların köşelerde üçgen şeklindeki parçalarla birleştirilerek bloğu oluşturduklarının saptandığını tespit etmiş, istem 30,31 ve 32’nin ihlal edildiğini teyit ettiğini, sonuç olarak davalının iddialarının aksine, dava dosyasına sunulan bilirkişi raporunda, davacının patentinin ilk isteminde “köşe parçalarının (6) poligona! levhaları (2) birbirine bağladığı ve köşe parçalarının blokların (1) dışında düzenlendiği” şeklinde açıklanan mevcut unsurun, davalıya ait üründe bulunduğunun tespit ve teyit edildiğini, bu nedenle davalının ürünü mevcut patentin de ilk istemi kapsamında kalmakta ve davacıya ait patenti ihlal ettiğini, ilk derece mahkemesi tarafından 2012/07247 sayılı patente ilişkin verilen hükmün yerinde olduğunu,-Davalının ilk Derece Mahkemesi Kararı ile Hükümsüz Kılınan 2011 06940 Sayılı Faydalı Model Belgesine ilişkin Yapılan incelemeye ilişkin iddialara Karşı olarak, davalı faydalı model belgesindeki ana istemde yer alan unsurlar için değerlendirme yapılmadan sadece çizim ve tasarım benzerliği bulunduğundan bahsedildiğini iddia etmiş ve bu yönde oluşturulan kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu iddia ederek, ilk derece Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiş ise de, bilirkişi raporunda, davalının iddia ettiği gibi sadece çizim ve tasarım benzerliğinden söz edilmemiş, son derece detaylı bir şekilde davalının 12.07.2011 tarih ve … sayılı faydalı model belgesinde açıklanan unsurlar tek tek incelenmiş, 06.03.1990 tarihinde yayınlanan … sayılı patente konu istemlerde yer alan ve bu unsurlara karşılık gelen unsurlar bir tablo halinde sunulmuş ve son derece detaylı ve teknik bir inceleme yapıldığını, Bilirkişi Heyeti tarafından tanzim edilen raporda, TR 2011 06940 Y sayılı faydalı model belgesinin, oyun grubunu veya park ekipmanını ayakta tutan dikmelerin istenildiği zaman sabitlendiği konumdan ayrılıp başka yere monte edilebilmesini sağlayan bir bağlantı elemanıyla ilgili olduğu ve bir bağımsız (birinci sistem) ve bu bağımsız istemlere bağlı beş adet bağımsız istemden oluştuğu belirtildiğini, bilirkişi heyeti tarafından davalının … sayılı faydalı model belgesinde yer alan ilk isteminde açıklanan bağlantı küresinin … sayılı patentte “node member” a karşılık geldiğinin tespit edildiği ve görsellerle de bu durumu teyit etmiş olduğu; … sayılı patentte açıklanan “connecting member” unsurunun davalının faydalı model belgesinde yer alan istem l’de açıklanan bağlantı küresi, bağlantı noktası ve diğer bağlantı elemanlarını içeren bir yapı olduğunu yine patentin şekilleri üzerinden göstererek tespit etmiş ve sonuç olarak, faydalı model belgesinde ver alan birinci ve ikinci istemlerin önceki tarihli … sayılı Birleşik Devletler patenti koruması kapsamına girdiği ve bu istemlerin hükümsüz kılınması gerektiği sonucuna vardığını, dolayısıyla davalının iddialarının aksine, Bilirkişi Heyeti faydalı modelin istemlerinde açıklanan her unsurun … sayılı patentte tespit ettiğini, bu incelemeyi faydalı modelin her istemi için tek tek gerçekleştirdiğini, resimleri ise teyit amaçlı olarak daha iyi anlaşılması açısından tespitlerini desteklemek için kullandığını, yenilik incelemesi yönünden aranacak kriter ise tekniğinde uzman kişinin önceki tür dokümanını okur okumaz doğrudan ve şüpheye yer bırakmayacak şekilde buluşun öğretisine erişemeyecek olmasıdır, tüm bu bilgiler ışığında Bilirkişi Heyeti tarafından yapılan değerlendirme incelendiğinde, bilirkişi heyetinin karşılaştırmalı olarak sunduğu tabloda faydalı modelin 1 no’lu isteminde açıklanan tüm unsurlarının … saydı patentte açıklanmış olduğu aşikârdır. Bu nedenle istem 1 ve buna bağımlı olan faydalı modelin 1-6 no’lu istemleri … sayılı doküman karşısında yeni olmadığı ve ilk derece Mahkemesinin davalının faydalı model belgesinin hükümsüzlüğüne dair kararının yerinde olduğunun açık olduğunu, dava dosyasına sunulan üçüncü bilirkişi raporunda, davalının faydalı model belgesindeki bağımsız istem l’deki tüm unsurların, davacının … kodlu ürününde kullanılan bağlantı elemanından hiçbir farklı unsur ve yenilik germeyecek kadar benzer, başka bir ifade ile birebir aynı olduğu tespitlerine yer verildiğini, aksi yönde sunulan davalı beyanlarının reddi gerektiğini – İlk derece Mahkemesi tarafından dosya kapsamına alınan tüm bilirkişi raporlarında davalıya ait …, …, …, … ve … kodlu ürünler haricindeki tüm ürünlerin müvekkilin ürünleri ile benzer olduğu ve haksız rekabet teşkil ettiği açıkca tespit edildiğini, dosya kapsamına alınan tüm raporlarda, dava konusu ürünlerin çoğunluğunun, davacı şirketin öncelikli hak sahibi ve ilk kullananı olduğu ürünler ve ürün grupları ile iltibas yaratacak derecede benzer olduğunu ve haksız rekabet oluşturduğunu ve davalı eylemlerinin bütünüyle haksız rekabet kurallarına aykırılık teşkil ettiği sonucuna varıldığını, ancak davalının ilk derece Mahkemesinin davalı ürünlerinin haksız rekabet teşkil ettiğine dair kararına karşı herhangi bir itirazda bulunmadığını; davaya konu ürünlerinin davacı aleyhine haksız rekabet yarattığının zımnen de olsa ikrar ettiğini, Haksız rekabete dayalı iddialarının bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiğini ve dava konusu ürünlerin çoğunluğunun haksız rekabet oluşturduğu gözönünde bulundurulduğunda, davacının ürünlerin tek tek ve tüm ürün grubu olarak birebir taklit eden davalının tüm kullanımlarının haksız rekabet oluştuğunun kabul gerektiğini, her ne kadar aksi karar verilmiş olsa da davalının bu ürünlerinin de davacının ürün ve ürün gruplarına iltibas yaratacak derecede benzerlik teşkil ettiğini, ufak farklılıkların ürün grupları arasındaki iltibası önleyemeyeceği ve davaya konu ürünlerin bütünüyle haksız rekabet teşkil ettiğinin kabul edilmesi gerektiğinini açık olduğunu, Davalı şirketin davacının buluşlarını ve ürünlerini münferiden taklit etmekle kalmayıp, bu ürünlerin oluşturdukları ürün gruplarını da bütünüyle taklit ettiğini, davaya konu davalı ürünlerinin tamamının haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine karar verilmesini, verilecek kararın icra edilebilirliğini garanti altına almak ve davalının haksız rekabete konu ürünleri farklı kod numaraları altında kullanarak davayı dolandırmasını engellemek adına, İlk derece Mahkemesinin 05.03.2013 tarihli duruşmada vermiş olduğu 3.nolu ara karar uyarınca dava dosyası kapsamına alınan ve davacının ürünleri ile davalının delil Listemiz ek 10.01 altında sunulan haksız rekabet yarattığı iddia edilen ürünlerinin renkli görsellerinin yan yana gösterilerek karşılaştırıldığı ekte sunulan bilirkişi raporunda yer alan davalı ürünlerine ait görsellerin kararın ekine eklenmesini, haksız rekabet kararı yönünden kararın bu yönden kesinleşmiş sayılması gerektiğinden, tedbir taleplerinin yeniden değerlendirilmesini, dolayısıyla kararın bu yönden kesinleştiğinin kabulü ile davacının kararın kesinleşmesine kadar geçecek olan istinaf ve temyiz sürecinde daha fazla zarara ve kayba uğramaması amacıyla bu aşamada, davalının …, …, …, … ve … kodlu ürünleri haricinde kalan TÜM ÜRÜNLERİ nin kullanımlarının önlenmesi, imal edilmiş, depolanmış veya dağıtılmış bulunan ürünler, kutular ve tanıtım malzemelerinin bulundukları yerlerden toplanması ve karar kesinleşinceye kadar emin bir yerde muhafaza altına alınması, davalı ürünlerine ilişkin imal edilmiş, depolanmış veya dağıtılmış bulunan ambalajlar, kutular, kataloglar, broşürler ve sair tanıtım malzemelerinin bulundukları yerlerden toplanmasına ve dava sonuna kadar emin bir yerde muhafaza altına alınması husuflarında ihtiyati tedbir kararı verilmesini, Davalının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun istinaf taleplerinin reddine, davalı ürünlerinin yarattığı haksız rekabet sonucu ortaya çıkan maddi durumun devamının önlenmesi için, Davalının, Müvekkil aleyhine haksız rekabet yarattığı tespit edilen ve işbu dilekçe ekinde görsellerine yer verilen ürünlerinin kullanımının önlenmesi, Davalının, Müvekkil aleyhine haksız rekabet yarattığı tespit edilen ve işbu dilekçe ekinde görsellerine yer verilen ürünlerinin ambalaj, kutu, display ve sair tanıtım malzemesinde kullanılmasının, bu ürünlerin imalinin, satışının, dağıtımının ve www….tr internet sitesindeki kullanımları da dahil her türlü tanıtım ve satışa arzın önlenmesi, Davalının, Müvekkil aleyhine yarattığı tespit edilen ve işbu dilekçe ekinde görsellerine yer verilen davalı ürünlerinin gümrük bölgesine girmesi, gümrükçe onaylanmış bir işlem veya kullanıma tabi tutulması ve bu cümleden olmak üzere ithalinin ve ihracının, yurtiçinde ve yurt dışında satışa sunulmasının önlenmesi, Keza imal edilmiş, depolanmış veya dağıtılmış bulunan ürünler, kutular ve tanıtım malzemelerinin bulunduktan yerlerden toplanması ve dava sonuna kadar emin bir yerde muhafaza altına alınması, Müvekkil aleyhine haksız rekabet yarattığı tespit edilen ve işbu dilekçe ekinde görsellerine yer verilen davalı ürünlerine ilişkin imal edilmiş, depolanmış veya dağıtılmış bulunan ambalajlar, kutular, kataloglar, broşürler ve sair tanıtım malzemelerinin bulunduktan yerlerden toplanmasına ve dava sonuna kadar emin bir yerde muhafaza altına alınması hususlarında ihtiyati tedbir kararı verilmesine; İstanbul 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 12.04,2017 tarih, 2013/24 E. ve 2017/54 K. sayılı kararının kısmi istinaf taleplerimiz doğrultusunda kısmen kaldırılarak davalının …., …, …, … ve … kodlu ürünlerinin de müvekkilin ürünleri aleyhine haksız rekabet yarattığının tespitine ve bu itibarla haksız rekabete dayalı davamızın tümden kabulüne, dairece verilecek kararın icra edilebilirliğini garanti altına almak adına, ilk derece Mahkemesinin 05.03.2013 tarihli duruşmada vermiş olduğu 3’nolu ara karar uyarınca dava dosyası kapsamına alınan bilirkişi raporunda yer verilen davaya konu ürünlerin renkli görsellerinin verilecek olan kararının ekine eklenmesine karar verilmesini talep etmişlerdir. İnceleme, 6100 Sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde, … ve … nolu Avrupa patent belgesine konu … ve … sayılı patent müracaatlarının Türkiye’de inceleme sürecini geçirdiği, patent başvurunun TPE kayıtlarına girdiği andan sonraki işlemlerin Türk Hukukuna göre sürdürülmesinin zorunlu olduğu, uluslararası kuruluşun yaptırdığı istem sayısı dikkate alınarak raporun düzenlendiği, davacı tarafça her ne kadar bu incelemenin yapıldığı ileri sürülmüş ise de, raporda tüm istemlerin değerlendirildiği ve istemlerin kapsamının belirlendiği ve değerlendirilen kapsamdaki bazı istemlerin patent buluşunu kapsamadığı sonucuna varıldığı ancak Türkiye’de son halinin hangi istemlere ilişkin olduğuna ilişkin değerlendirmenin bulunmadığı, istem sayısının azalmasıyla koruma kapsamının değişip değişmediğinin anlaşılamadığı, bu durumda 551 Sayılı KHK’ya göre; yeni, tekniğin bilinen durumunu aşan ve sanayiye uygulanabilir olan buluşların patent verilerek korunabileceği, 551 sayılı KHK’nın 62. maddesine göre Türkiye’de ki başvurunun yenilik arz edip arzetmediğinin tespit edilmesi gerektiği, Karar tarihinde yürürlükte bulunan HUMK.’un 286. ve HMK 282. maddesi uyarınca hâkim, bilirkişi raporu ve görüşü ile bağlı olmamakla beraber, HUMK.’un 275. ve HMK’nun 266 ncı maddesi gereği, çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir, somut olayda dava konusu uyuşmazlığın hâkimin hukuki bilgisi ile çözümü mümkün olmayıp özel ve teknik bilgiyi gerektirdiği, davacı tarafça verilen istinafa cevap dilekçesinde sunulan karşılaştırmalı tablonun bilirkişi raporunda bulunmadığı, bu nedenle denetiminin de yapılamadığı kabul edilerek mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırıldıktan sonra ya da yeterli görüldüğü takdirde ek rapor alınarak, bilirkişi raporunun yeterli olmadığı kanaatine varılması halinde uyuşmazlığın çözümü yönünde gerektiğinde yeni bir bilirkişi kurulundan görüş alınarak karar verilmesi gerekirken davanın tüm istemlere ilişkin düzenlenen rapor dikkate alınarak kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, davalının istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK 353/1-a/6 maddesi gereğince eksik inceleme nedeniyle kabulüne, bu aşamada diğer davacı ve davalı istinaf istemlerinin incelenmesine yer olmadığına, mahkeme kararının kaldırılmasına, yargılamaya devam olunarak eksiklikler giderildikten sonra karar verilirken istinaf istemleri arasında yer alan vekalet ücreti hususunun da incelenerek yeniden karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalı vekilinin istinaf isteminin KABULÜ ile, 2- İstanbul (Kapatılan) 4. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 12/04/2017 gün ve 2013/24 Esas, 2017/54 Karar sayılı kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a/6 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA, 3- Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4- Kararın kaldırılması gerekçesine göre davacı vekilinin istinaf talebinin incelenmesine YER OLMADIĞINA, 5- İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40 TL maktu istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine İADESİNE, 6- İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40 TL maktu istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine İADESİNE, 7- Dosya üzerinde inceleme yapılması sebebiyle vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 8- İstinaf yasa yoluna başvuran taraflarca istinaf aşamasında yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a/6 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 25/02/2021