Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/142 E. 2020/403 K. 10.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/142
KARAR NO : 2020/403
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/07/2017
NUMARASI : 2017/86 E., 2017/796 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 10/12/2020
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; Müvekkili hakkında davalı … tarafından Bursa …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takibi başlatılmış ise de; icra takibine konu edilen senet bedelinin müvekkili davacı tarafından banka kanalı ile son yetkili hamil … isimli kişiye 04/11/2015 tarihinde … Bankası Kanalı ile 6.000,00-TL senet bedelini ödediğini, ancak senedin ne davalı son yetkili hamil olan ve ödemeyi banka yoluyla … tarafından ne de davalı lehtar tarafından müvekkiline geri verilmediği, bu konuya ilişkin olarak davalı taraflar hakkında bedelsiz kalan senedi kullanma suçu sebebiyle Bursa C. Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmuş olup 2016/93187 sayılı soruşturma dosyası ile soruşturma başlatıldığını, yine müvekkili tarafından borcun Banka kanalı ile ödenmesine ilişkin borcun İtfası nedeni ile Takibin İptaline ilişkin Bursa 3. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2016/742 esas sayılı dosyası ile dava açılmış ise de; davanın reddine karar verildiğini, icra takibine konu 25/10/2015 vade tarihli 27/06/2015 Keşide tarihli, 6.000,00-TL bedelli senedin lehdarının … olup keşidecisinin de … olduğunu, son cirantanın ise … olduğunu, müvekkili tarafından senedin … Bankası Özlüce Şubesi’nden 04/11/2015 tarihinde ödeme yapıldığını, son hamile yapılan ödeme ile kıymetli evrakın artık bedelsiz hale gelmiş olup bu senedin müvekkile iade edilmesi gerekirken son hamil … tarafından bedeli alındığı halde lehdar …’ye verilerek bu kez davalı … tarafından ödemenin yapıldığı tarihten uzun bir zaman sonra 06/09/2016 tarihinde kötü niyetli olarak icra takibine konulduğunu, müvekkilinin söz konusu olayda ödeme def’ini yazılı belge ile ispat etmiş olduğunu belirterek, icra takibine konu edilen 27/06/2015 Keşide tarihli 25/10/2015 vade tarihli 6.000,00 TL Bedelli Senedin iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … cevap dilekçesi ile; 25/10/2015 vade tarihli ve 6.000,00 TL bedelli bononun tahsiline yönelik olarak Bursa …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlattıklarını, davacı tarafça her ne kadar söz konusu senet borcunun 04/11/2015 tarihinde… Bankası Kanalı ile 6.000,00 TL olarak ödendiği iddia olunarak buna ilişkin dekont sunulmuş ise de, yapılan ödemenin 3. şahıs … adına yapıldığını, bu nedenle ödemenin kendisini bağlayıcı nitelikte olmadığını, davacı iddialarının soyut ve geçersiz olduğunu, Bursa 3. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2016/742 Esas sayılı dosyası ile davacının açmış olduğu davanın da aynı nedenle reddine karar verildiğini, ödeme iddiası halinde senedin davacıya iade edimesi gerekeceğini, bunun dışında her ne kadar diğer davalı … ile birlikte hareket ettiği ve kötü niyetli olduğu iddia edilmiş ise de söz konusu senedin kendisi tarafından …’ya ciro yoluyla teslim edildiğini, ancak diğer davalı … tarafından senet bedeli tahsil edilemediği için söz konusu borcun kendisince ödenerek senedin geri alındığını ve senet bedelini ödemeyen davacı borçlu hakkında icra takibi başlatıldığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … beyanında; diğer davalı … ile yapmış oldukları ticaret karşılığında diğer davalının kendisine toplam 12.000,00 TL’lik 2 adet senedi ciro edip verdiğini, sonrasında senet bedellerini ödediğini, senetleri geri aldığını, 2 adet senet için banka yolu ile ödeme emri gönderdiğini, 25/09/2015 tarihli olan senedin ödendiğini, diğer senet ödenmeyince … geri verdiğini, …’nin de …’dan alacağını alamadığı için icra takibi başlattığını, kendisinin davacı … ile herhangi bir ticari münasebeti olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; Bankadan gelen cevabi yazılara göre, senetlerden 25/09/2015 vade tarihli 6.000,00-TL bedelli senedin 29/09/2015 tarihinde Noterde Protesto ettirilerek 05/10/2015 tarihinde …’ya teslim edildiği, 25/10/2015 vade tarihli 6.000,00-TL bedelli senedin 28/10/2015 tarihinde Noterde Protesto ettirilip 09/11/2015 tarihinde …’ya teslim edildiğinin anlaşıldığı, davacı tarafından dosya içerisine sunulan … Bankası AŞ ‘ye ait 04/11/2015 İşlem tarihli …’nun Ertuğrulgazi Bursa Şubesindeki hesabına yapılan 6.000,00-TL’lik havale tutarının “25/10/2015 tarihli …- … Senet ödemesi ” açıklaması ile yapıldığının anlaşıldığı, dava konusu senede ilişkin ödeme iddiasının bu şekilde ispat edildiği, 04/11/2015 tarihinde senedin son ve yetkili hamili olan ve senedi Protesto ettiren …’ya yapılan ödemenin geçerli olup, davacı taraf bu ödeme ile bu senede ilişkin borçtan kurtulmuş olduğundan anılan senedin ödenmediği iddiası ile yeniden önceki ciranto lehtar …’ye iade edilip … tarafından yaklaşık 1 yıl kadar sonra 06/09/2016 tarihinde yeniden icra takibine konu edilmesinin davalı taraflar bakımından kötü niyet oluşturacağı, davacının senet bedelini ödemesi nedeniyle hakkında yeniden İcra takibi başlatılmasının yerinde bulunmadığı gerekçesiyle; “Davacının davalılar … ve …’ya Bursa …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takibine konu 25/10/2015 tarihli 6.000,00 TL bedelli senetten dolayı borçlu bulunmadığının TESPİTİNE, Davacının Kesinleşen İcra takibi nedeniyle ödemek durumunda kaldığı Fazlaya ilişkin kısmı saklı tutularak 6.000,00 TL nin davalı …’den İSTİRDATINA,” karar verilmiş, karara karşı davalı … tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Davalının istinaf sebepleri; Davanın ödeme sebebiyle istirdat davasına dönüşmüş olmasına rağmen davaya menfi tespit davası olarak devam edilmesinin hatalı olduğu, 04/11/2015 tarihinde yapılmış olan ödemenin tarafına değil …’ya yapılmış olduğu, bu ödemenin kendisini bağlamadığı, davacının aynı taleple açmış olduğu İcra Hukuk Mahkemesi’ndeki davanın reddine karar verildiği, takibin kötü niyetli olarak başlatılmadığı, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu hususlarına ilişkindir. İnceleme, 6100 Sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Dava, 2004 Sayılı İİK’nın 72/3. maddesi gereğince menfi tespit talebine ilişkin bulunmaktadır. İstinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenine, dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına, icra hukuk mahkemelerince icra takibinin iptaline yönelik olarak verilen kararların kesin hüküm niteliğinde bulunmamasına, takibe konu senedin davacı tarafından keşide edilerek lehdar …’ye verilmesine, lehdar tarafından ciro yoluyla üçüncü kişi …’ya verilmesine, senet …’nun elinde iken davacı tarafından senet bedeli olan 6.000,00 TL’nin senedin hamili olan …’nun .. Bankası A.Ş. Ertuğrulgazi/Bursa şubesindeki hesabına “25/10/2015 tarihli …- … Senet ödemesi ” açıklaması ile gönderilmiş olmasına, yapılan bu ödemenin geçerli bir ödeme niteliğinde olmasına, yapılan ödeme ile davacının bu senet sebebiyle olan borcundan kurtulmasına, senedin yapılan ödeme tarihinden sonra tekrar ciro yoluyla lehdar …’ye devredilmesi ve icra takibine konu edilmesinin haksız bulunmasına, Mahkemece, yargılama sırasında icra takip borcunun ödenmesi sebebiyle menfi tespit hükmü ile birlikte istirdat hükmü de kurulmuş olmasına göre, Mahkemece yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamakta olup, davalının istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Usûl ve yasaya uygun Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/07/2017 tarih ve 2017/86 E., 2017/796 K. sayılı kararına karşı davalı … tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 409,86TL nisbi istinaf karar ve ilam harcından davalı tarafından yatırılan 102,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 307,36 TL harcın davalıdan tahsiliyle Hazineye gelir kaydedilmesine, 3- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle taraflar yararına avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4- İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin takdiren kendi üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 24/11/2016 tarihli ve 6763 sayılı Kanunun 42 nci maddesi ile değişik 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a hükmü gereğince kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 10/12/2020