Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/141 E. 2020/398 K. 10.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/141
KARAR NO: 2020/398
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 19/07/2017
NUMARASI: 2015/172 E. 2017/173 K.
DAVANIN KONUSU: TESPİT-TAZMİNAT |
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 10/12/2020
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin İstanbul Teknik Üniversitesi Deprem Mühendisliği ve Afet Yönetimi Enstitüsü’nde öğretim görevlisi olarak çalıştığını, davalıların da aynı üniversitenin inşaat ve mimarlık fakültelerinde öğretim görevlisi olduklarını, müvekkilinin 2013 yılında … aracılığıyla … ile tanıştığını, davalılardan …’ın müvekkiline daha önce yazdığı ancak herhangi bir hakemli dergide yayınlanması için yeterli kabul edilmeyen bir makalesinin bulunduğunu, dergide yayınlanmayan çalışmasını hakemli bir dergide yayınlanması için üzerinde beraber çalışma başlattıklarını, …’ın makalesinin ilk haline önemli katkılar vererek yepyeni bir makale ortaya çıkardığını ve makale sorumlu yazarı olmasından dolayı eseri …’a gönderdiğini, … dergisine gönderilen makalenin teslim haberinin ve teyidinin dergi tarafından davalıya da yapıldığını, dergi tarafından yapılan inceleme sonucunda makalenin ilginç ve iyi yazılmış bir makale olduğunun tespit edildiğini, ancak çeşitli yazım ve vurgu eksikliklerinden dolayı düzeltmelerin gerektiğinin belirtildiğini, makalede değişiklik yapılmasının dergi editörleri tarafından istendiğini, dergi tarafından istenilen değişikliklerin müvekkili tarafından yapılarak …’a gönderildiğini, yayıncı derginin istediği değişikliklerden başka değişiklikler de talep ettiğini, ancak kendisinin bu değişiklikleri yapmayacağını, yayıncı kuruluşun istemesi halinde ilave değişiklikleri yapacağının belirttiğini, sonraki süreçte dergiye son hali müvekkili tarafından verilen makalenin teslim edildiğini, sorumlu yazar …’ın kendisini sorumlu yazarlıktan çekerek yerine …’nu atadığını ve …’un ismini yazar listesinden çıkardığını, bu değişikliklerin müvekkilinin rızası dışında gerçekleştiğini, müvekkilinin dava konusu eserin sahibi olduğunu, davalılar … ve …’in makalenin yazılmasına hiçbir katkılarının olmadığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkilinin dava konusu “…” isimli eserin sahibi olduğunun tespitine, müvekkilinin adının eserden rızası dışında çıkartmaları sureti ile gerçekleşen tecavüzün sona erdirilmesine, müvekkilinin uğramış olduğu manevi zararın tazmini için 50.000,00-TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline, davalılar … ve …’in dava konusu eserin sahibi olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili cevap dilekçesi ile; davalı … ve …’nun ulusal ve uluslararası seviyede yayınlanmış birçok eserlerinin olduğunu, ikisinin de Profesörlük kadrosu beklediklerini, …’in ise doktora öğrencisi olduğunu, buna karşı davacı …’un, akademik kariyeri ile ilgili küçültücü ifadeler kullanıp, akademik yayının nasıl yapıldığını bilmediğini iddia ettiğini, çalışmaya konu olan binalarla ilgili olarak … ve …’in hak sahibi olduğunu, davacının …’nun ricasıyla çalışmaya dahil edildiğini ve makaleye teknik bilgi ve orijinal buluş anlamında katkıda bulunmadığını, davacının makaleyi düzenlediğini ve yaptığı katkının redaksiyon niteliğinde olduğunu, çalışmada kullanılan binanın projesinin davacının elinde olmadığını, davacının, dergi hakemi tarafından istenilen değişiklikleri yapamayacağını belirttiğini, makalenin davacı katkısıyla gönderilen dergiden düzeltme aldığını, davacının, davalılar … ve …’in eser sahibi olmadığına dair iddiasının ise tartışmaya kapalı olduğunu, zira …’ın her ikisinin de eser hak sahipliliğini kabul ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; temin edilen bilirkişi raporları da gözönünde bulundurularak, dava konusu makalenin eser olduğu ve davacı ile davalıların ortak eser sahibi oldukları, davacının eserde ikinci sırada eser sahibi olarak adının belirtilmesi gerektiği ve adının bulunmadığı, eserlerin toplatılması ve web ortamındakilerinin içerikten çıkartılması ve eserde davacı isminin belirtilmesi gerektiği, davacının FSEK 15. maddesindeki adın belirtilmesi manevi hakkının ihlaline dayalı olarak takdiren belirlenen 15.000,00-TL manevi tazminatın davalılardan alınarak davacıya verilmesi gerektiği gerekçesiyle; “1-Davacı … tarafından davalılar aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile davacı ile davalıların davaya konu “…” isimli makalede ortak eser sahibi olduğunun tespitine ve davacının eserde ikinci sırada olarak eser sahibi olarak adının belirtilmesine, 2-Davalıların eser sahibi olmadığının tespitine ilişkin talebin reddine, 3-Davacının adının bulunmadığı makalenin web ortamı yayınlanmış veya basılmış eserler bulunduğu takdirde bunların içerikten çıkartılmasına, ve söz konusu varsa yayınların toplanarak eserde davacı isminin belirtilmesine, 4-5846 sayılı yasanın 15. maddesi uyarınca davacının adın belirtilmesi manevi hakkının ihlali nedeniyle manevi zararına yönelik takdiren 15.000 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 5-Fazlaya dair manevi tazminat talebinin reddine,” karar verilmiş, karara karşı davalılar vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Davalı … vekilinin istinaf sebepleri; Mahkemece, tahkikat aşaması sona ermediği halde ıslah ve isticvap talebinin reddine karar verilmesinin, HMK 176/1 ve 177/1 maddelerine aykırı olduğu, davaya konu makalenin sorumlu yazarının müvekkili olmadığı, sorumlu yazarın diğer davalı … olduğu, bu durumun tespiti için ilgili ayıncı kuruluşa müzekkere yazılması gerektiği, davacının adının eserde yer alması için diğer davalı … tarafından ilgili yerlere başvuru yapıldığı için davanın konusuz kaldığı, Mahkemece verilen kararın hatalı olduğu hususlarına ilişkindir. Davalılar … ve … vekilinin istinaf sebepleri; davacı tarafından, ilgili makalede değişiklik yapılması istendiği halde bunların çoğunu yapmayıp çalışmadan çekildiği, bilirkişi raporlarının yeterli olmadığı, davacının makaleye sadece teknik ve biçimsel manada katkı sağladığı, davacının makalede yer alan katkısının eser hak sahipliği doğuracak nitelikte omladığı, makaleden davacının isminin çıkarılmasındaki sorumluluğun diğer davalı …’a ait olduğu, davanın reddi yerine kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu hususlarına ilişkindir. Dava, 5846 Sayılı Kanunun gereğince eser hak sahipliğinin tespiti ve tazminat talebine ilişkin bulunmaktadır. Dosyanın incelenmesinden Mahkemenin 15/06/2017 tarihli duruşması (4) nolu ara kararı ile “Gelecek celse tahkikatın bitirilerek aynı gün sözlü yargılamaya geçileceği hususunda taraf vekillerine ihtarat yapılmasına(yapıdı)” karar verildiği, bir sonraki duruşma gününün 19/07/2017 günü olarak belirlendiği, bu anlamda henüz tahkikat aşamasının bitirilmediği, davalı … vekilince 13/07/2017 tarihinde cevap dilekçesinin tamamen ıslah edildiğine ilişkin ıslah dilekçesinin dosyaya sunulduğu, alınması gerekli ıslah harcının yatırıldığı, ıslah dilekçesi ile yeni delil listesi sunulduğu, özellikle davalı …’nun sorumlu yazar olduğu hususunun ileri sürüldüğü, bu hususta ilgili davalının isticvabına karar verilmesinin talep edildiği, yine diğer davalı … tarafından, davacının ilgili eserde eser sahibi olması için gerekli başvurunun yapıldığı, bu sebeple davanın konusuz kaldığı, bu hususta gerekli araştırmanın yapılmasının talep edildiği anlaşılmıştır. 6100 Sayılı HMK’nun 176/1. maddesi; “Taraflardan her biri, yapmış olduğu usul işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir.” hükmünü, aynı Kanunun 177/1. maddesi; “Islah, tahkikatın sona ermesine kadar yapılabilir.” hükmünü içermektedir. Davalı … vekili tarafından, heniz tahkikat aşaması sona ermeden ıslah dilekçesi sunulmuş olmasına ve dilekçede belirttikleri hususlarda gerekli araştırma ve inceleme yapılması, delillerinin toplanması talep edilmesine rağmen, Mahkemece, 19/07/2017 tarihli duruşmada davalı … vekilinin taleplerinin reddine karar verilmesi hatalı bulunmaktadır. Bu sebeplerle, davalı … vekilinin istinaf talebinin kabulüne, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a/6 maddesi gereğince Mahkemece verilen kararın kaldırılmasına, davalı … vekilince sunulan ıslah dilekçesi ve içeriğindeki talepler doğrultusunda gerekli araştırma ve inceleme yapılmak suretiyle yeniden değerlendirme yapılarak karar verilmesi amacıyla dosyanın Mahkemesine geri gönderilmesine, kararın kaldırılma gerekçesine göre diğer davalılar … ve … vekilinin istinaf taleplerinin bu aşamada değerlendirilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davalı … vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun gerekçede açıklanan nedenlerle KABULÜ ile, istinaf istemine konu olan ve başlıkta yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a/6 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA, 2- Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, davalılar … ve … vekilinin istinaf talebinin bu aşamada değerlendirilmesine YER OLMADIĞINA, 3- İstinaf yasa yoluna başvuran davalı … tarafından peşin olarak yatırıldığı anlaşılan 256,50 TL istinaf karar ve ilam harcının talep halinde davalı …’a İADESİNE, 4- İstinaf yasa yoluna başvuran davalı … tarafından istinaf aşamasında yapılan diğer giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, 5- Davalılar … ve …’in istinaf talepleri ile ilgili olarak inceleme yapılmadığından bu davalılar tarafından yatırılan 257,00 TL istinaf karar ve ilam harcı ile 85,70-TL istinaf yoluna başvurma harcının talep halinde kendilerine İADESİNE, 6- Dosya üzerinde inceleme yapılması sebebiyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a/6 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 10/12/2020