Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/138 E. 2020/417 K. 10.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/138 Esas
KARAR NO: 2020/417
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/04/2017
NUMARASI: 2015/1069 E. 2017/345 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 10/12/2020
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkilinin özel catering hizmeti veren firmanın sahibi olduğunu, davalı şirkete vermiş olduğu hizmet karşılığında kesilen faturaların tebliğ edildiğini cari hesap olarak 2013 yılı itibariyle 12.510,36 TL alacaklı olduklarını başlatılan icra takibine yöneltilen itirazın zaman kazanmaya yönelik olduğunu belirterek itirazın iptali ile inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, aralarında cari hesap mutabakatı bulunmadığını davacının iddia ettiği alacakları ve faturaların müvekkil şirket kayıtlarında yer almadığını, faturaların usulüne uygun olarak kendilerine tebliğ edilmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur. İlk derece mahkemesince; gerek davacının takibe ekli hesap dökümü, gerekse de her iki tarafın ticari defter kayıtları nazara alınarak cari hesap ilişkisine dayalı olarak 1.010,60 TL davacının alacaklı olduğu, alacağın cari hesap ilişkisinden kaynaklandığı, taraflarca hesaplanabilir ve belirlenebilir nitelikte bulunduğu, buna göre inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği, kötüniyetin ispatlanamaması nedeniyle tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerektiği yönündeki gerekçeyle davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; dosyaya sunulan bilirkişi raporunda, davacı defterlerine göre davalıdan 12.590,60 TL alacaklı olduklarını, Ödeme yapıldığına dair davalı tarafça bir ispat vasıtası sunulmadığını beyan ederek mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava, cari hesap temelinde fatura alacağından kaynaklı olarak yürütülen icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır. Davacı, davalıdan cari hesap alacağı bulunduğunu iddia ederken, davalı, borcu inkâr etmiştir. İlk Derece Mahkemesince tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde sunulan raporda, davacı defterlerine göre davacının davalıdan 12.590,60 TL alacaklı olduğu, davalının defterlerine göre ise, davacıya 1.010,36 TL borçlu olduğu, aradaki farkın, davacıya yapıldığı iddia olunan ödemelerin (toplam 11.500,00 TL) davacı defterlerinde kayıtlı olmamasından kaynaklandığının belirtildiği, anılan raporun bilimsel ve teknik açıdan hüküm kurmaya yeterli ve elverişli olduğu, diğer yandan davacı tarafça sunulan cari hesap ekstresinde de, davacıya yapılan ödemenin kayıtlı olduğu, böylelikle davalının davacıya 1.010,36 TL borçlu olduğunun taraf kayıtları ile sabit olduğu, dolayısıyla ilk derece mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığı, bu nedenlerle davacının istinaf başvurusunun yerinde olmadığı anlaşılmıştır. Dosyadaki belgelere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklar ve gerekçe içeriğine göre, ilk derece mahkemesi kararında davanın esasıyla ilgili tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 26/04/2017 tarih ve 2015/1069 E. 2017/345 K. sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 54,40 TL maktu harcın, peşin alınan 31,40 TL’nin mahsubuyla bakiye kalan 23,00 TL harcın davacıdan tahsiliyle Hazine’ye gelir kaydına, 3- İnceleme duruşmasız olarak yapıldığından taraflar yararına avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4- Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerilerinde bırakılmasına, 5- Davacı tarafça yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın kendisine iadesine, 6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 10/12/2020