Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/1110 E. 2022/937 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1110
KARAR NO: 2022/937
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/04/2018
NUMARASI: 2014/952 E. 2018/365 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 07/06/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalılardan … Ltd Şti arasında 17 Haziran 2013 tarihli sözleşme ile 25 adet Tekstil dikiş makinasının 64.000,00 TL karşılığı alımı ve makinaların 11 Kasım 2013 tarihinde teslimi için anlaşıldığını, müvekkili şirketin sözleşme gereği, malların bedeli olan 64.000,00 TL için davalı şirkete … Bankası Mecidiyeköy Şubesi’nin … çek numaralı, 24/12/2013 tarihli, 32.000,00 TL bedelli, … çek numaralı, 25/01/2014 tarihli 32.000,00 TL bedelli çekleri verdiğini, davalı şirketin malları süresinde teslim edemediğini ve teslim edemeyeceğini bildirdiğinden, tarafların 18/11/2013 tarihinde sözleşmenin feshi ve çeklerin iadesi konusunda anlaştıklarını, fesih sözleşmesine göre, tarafların sözleşmeden döndüğünü, davalı … Ltd. Şti.’nin kendisine teslim edilen çekleri, diğer davalı … firmasına verdiğini ve 2 gün içinde faktoring firmasından geri alıp iade edeceğini beyan ve taahhüt ettiğini, fakat çeklerin bugüne kadar taraflarına teslim edilmediği gibi, diğer davalı …tarafından bankadan tahsil cihetine gidilmesinin muhtemel olduğunu, kambiyo senetlerinin faktoring firmasına ciro edilmesinin mevcut yasalara göre alacağın temliki hükümlerine tabi olduğundan, asıl alacaklıya karşı ileri sürülen itiraz ve def’ilerin, alacağı temlik alana karşıda ileri sürülebileceğini, bu nedenle … San.ve Tic. Ltd. Şti’ne karşı haiz oldukları hakları diğer davalı … firması olan …’ye karşı da haiz olduklarını beyanla davalılara anılan çeklerle ilgili bir borçları kalmadığının tespitine, karşılıksız kalmış çeklerin iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, müvekkilinin müşterisi diğer davalı … ile yaptığı faktoring işlemi ile davacıdan olan ve irsaliyeli faturaya dayanan alacağı devir ve yine bu alacağın ödeme vasıtası olan çekleri ciro suretiyle aldığını, yapılmış olan factoring işleminin yasanın usul ve esasına uygun olduğunu, yapılan faktoring işleminden haberdar olan davacı şirketin dava açılıncaya kadar herhangi bir itirazı olmadığını, müvekkilinin faktoring işlemi nedeniyle ciro suretiyle aldığı çeklerden 24/12/2013 keşide tarihli 32.000,00 TL meblağı havi çeki de yine hiçbir itirazda bulunmaksızın ödediğini, davacı ile diğer davalı arasında akdedilen makine alım- satım anlaşmasının feshedildiğinden müvekkili haberdar olmadığı gibi, aralarındaki feshin müvekkilini ilgilendirmediğini, çekin şarta bağlı bir ciroyu içermemesi, kambiyo senedi niteliği ve ödeme aracı olarak kaydı para özelliği olması yanında, mevcut bir borcun varlığını göstermesi bakımından üçüncü şahıs durumundaki müvekkili aleyhine haksız açılan davanın reddini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; “… Tektil yönünden açılan davanın takip edilmemesi sebebiyle işlemden kaldırıldığı ve bu dosyadan tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedildiği, … Bankası yazıl cevabından, … nolu çekin 02/01/2014 tarihinde, … nolu çekin 03/02/2014 tarihinde davalı … şirketi tarafından ibraz edilerek ödendiği, davacı tarafça sunulan sözleşme ile fesih protokolünde yer alan imzaların aidiyeti hususunda … Tekstil’e çıkarılan isticvap davetiyesine rağmen şirket yetkilisi duruşmaya katılmadığından imzanın ve sözleşme ile fesih protokolünün içeriğinin kabul edildiğinin varsayıldığı, Tüm dosya kapsamı ile; davacı ile … Tekstil arasında imzalanan 17/06/2013 tarihli sözleşme ile 64.000,00 TL bedelli 25 adet dikiş makinasının satımı hususunda anlaşmaya varıldığı, sözleşmede dava konusu edilen çeklerin sözleşme tarihinde davacı tarafından … Tekstil’e teslim edildiğinin sözleşmede kabul edildiği, 17/06/2013 tarihli fesih protokolünde de malların … Tekstil tarafından teslim edilmesi gereken tarihte teslim edilmemesi nedeniyle tarafların sözleşmenin feshi ve karşılıksız kalan çeklerin davacıya teslimi hususunda anlaştıkları, bu şekilde dava konusu çekler nedeniyle davacının davalı …’e borcu olmadığının anlaşıldığı, 6361 Sayılı yasanın 9/3 maddesindeki hükmün Faktoring işleminin köşeleri olan fatura alacaklısı, fatura borçlusu ve Faktoring şirketi dışındaki kambiyo senedinde ciro silsilesinde yer alan diğer kambiyo borçluları bakımından getirilmiş bir hüküm olduğu, Kanunun 9/3. maddesinin faktoring işleminin tarafları arasında yer almayan kambiyo borçlularını ilgilendirdiğinin madde gerekçesinden anlaşıldığı, gerekçenin son cümlesinde “bu bağlamda 6102 sayılı TTK’nun def’iler başlıklı 687. maddesi ile paralellik sağlanması hedeflenmiştir” dendiği, 6102 Sayılı TTK’nun 687/2. maddesinde “alacağın temliki hükümleri saklıdır” hükmünün yer aldığı, 6361 sayılı kanunun 9/2. maddesi hükmünden hareketle faktoring işleminin taraflarından olan kambiyo borçluları hakkında alacağın temliki hükümlerinin uygulanacağının, aynı kanunun 9/3. Maddesi hükmünün ise Faktoring işleminin taraflarından olmayan ve ciro silsilesinde yer alan diğer kambiyo borçluları bakımından uygulanabileceğinin anlaşıldığı, Davacının Faktoring işleminin taraflarından olan kambiyo borçlusu olduğu, dava konusu çeklerin bedelsiz kaldığı anlaşılmakla Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2015/18300 Esas 2016/9294 Karar sayılı emsal kararı nazara alınarak takip konusu çekler nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine ve ödenen çek bedelinin istirdadına karar verilmiştir. Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davalı müvekkili … ile diğer davalı … San ve Tic. Ltd. Şti. arasında aktedilen Faktoring Sözleşmesi muvacehesinde, … Tekstil Ltd. Şti.’nin davacı şirketten 26.08.2013 tarihli ve … no’ lu İrsaliyeli Fatura’ya dayanan 64.260,00 TL’sı alacağını devir temlik- ettiğini ve bu alacağın ödeme vasıtası olan, davacı şirketin keşidecisi olduğu 24.12.2013 keşide tarihli 32.000 TL, 25,01.2014 keşide tarihli 32.000,00 TL olmak üzere 2 adet çeki hiç bir şarta bağlı olmaksızın ciro ederek müvekkiline verdiğini, Yapılan faktoring işlemi, usul ve esasa uygun olduğu gibi, müvekkili …’ nin kötü niyetli olmadığını, davacının bu yönde iddiasının bulunmadığını, 1.Dava, … Tekstil Ltd. Şti. ve … aleyhinde açıldığı halde yerel Mahkemenin, yalnızca … A.Ş. davalıymış gibi karar / hüküm tesis ettiğini, 2.Usule ilişkin savunmalarının baştan itibaren yerel mahkeme tarafından dikkate alınmadığını, 3.Delillerinin, denetime açık ve elverişli olmayan bilirkişi raporuna karşı itirazlarının yeterince değerlendirilip dikkate alınmadığını, 4.Müvekkili … A Ş. ile … Tekstil Ltd. Şti. arasında yapılmış faktoring işleminde irsaliyeli faturaya dayanan alacak devir ve yine bu alacağın ödeme vasıtası olan çeklerin ciro suretiyle alındığını, faktoring işleminin yasaya, işin usul ve esasına uygun olduğunu, 5.Faktoring işleminden işin başından beri haberdar olan davacı şirketin, dava açıncaya kadar herhangi bir itirazda bulunmadığını, hiç bir çekince koymadan 24.12.2013 keşide tarihli 32.000.-TL meblağı havi çeki dahi ödediğini, davacı ile diğer davalı arasında makine alım – satımı anlaşmasının, daha sonra aralarında muvazaalı olarak feshedildiğini iddia ettiklerini, yerel mahkemenin bu fesih işlemine hukuki değer yüklediğini, ancak iyi niyetli davalı müvekkili …’nin bu fesihten haberdar olmadığını görmezden geldiğini, 6.Davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarını bilirkişi incelemesi için sunmadığını, yalnızca defter noter- tasdik bilgilerini verdiğini ve raporda bu eksikliğin belirtildiğini, bu haliyle bilirkişi raporu eksik incelemeye dayalı olduğu halde yerel mahkemenin bu eksikliğe ve itirazlarına itibar etmediğini, bilirkişi raporunu esas alarak karar tesis ettiğini, 7.Davacının 6361 Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’nun 9/3. maddesi hükmünün aksi yönde bir iddiası olmadığının mahkeme tarafından dikkate alınmadığını, 8.Davacı ile aynı grup şirketlerinden … Sanayi Ltd. Şti. tarafından aynı talep ve iddialarla İstanbul 6, Asliye Ticaret Mahkemesi’nde 2014/897E sayıyla açılmış olan emsal davada mahkemenin, davalı müvekkili … yönünden davanın reddine karar verdiğini, dosyaya sunulan emsal kararın dikkate alınmadığını, izah ettikleri haklı nedenlerle istinaf itirazlarının kabulünü, usul ve esasa uygun olmayan kararın kaldırılmasını, … yönünden davanın reddine karar verilmesini, talep etmiştir. İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK)355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Karar aleyhine davalı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. 1-Dava … Tekstil Ltd. Şti. ve … aleyhinde açılmış ise de; tarafların ve vekillerinin 20/09/2016 tarihli oturuma katılmadıkları, mahkemece dava dosyasının HMK 150. maddesi uyarınca işlemden kaldırıldığı, davacı vekilinin 23/09/2016 tarihinde sisteme kaydedilen tarihsiz dilekçesi ile davasını sadece … yönünden yenilediği, mahkemece; davacı ve davalı … Ltd. Şti.’nin katılmadığı oturumda, … vekili tarafından davanın takip edilmesi üzerine, … Tekstil Ltd. Şti. hakkındaki davanın aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı ve takip edilmediği gerekçesi tefrikine, ayrı esasa kayıt edilmesine karar verdiği tespit edildiğinden, mevcut davada davalı olarak … kaldığından, sadece … A.Ş. hakkında hüküm kurulmasında usule aykırılık bulunmadığından istinaf sebebinin reddine karar verilmiştir. 2- Davalı vekili tarafından dava dilekçesinin HMK 119,121 ve devamı maddelerine aykırı olduğu iddia edilmiş ise de; somut aykırılık nedenleri belirtilmediği gibi, dava dilekçesinin HMK 119 ile 121 ve devamı maddelerine uygun olduğu, bu hususların re’sen araştırılması gerekip, mahkemenin tensip zaptında 2 numaralı ara kararda, dava dilekçesinin HMK 119. maddesinde düzenlenen unsurları taşıdığı anlaşılmakla dava dilekçesi ve ekinde sunulan davacı taraf delillerinin ve tensip tutanağının gideri HMK 120. maddesi gereğince davacı tarafça yatırılan gider avansından karşılanmak suretiyle HMK’nın 122. maddesi gereğince davalı tarafa tebliğine, karar verildiğinden istinaf sebebinin reddine karar verilmiştir. Diğer usuli itiraz, çeklerin faktoring sözleşmesi uyarınca, faturaya dayanan alacağı devir sözleşmesi ve ciro yolu ile alındığından, yasal düzenlemelere uygun devir olduğu ve faktoring şirketine husumet yöneltilemeyeceğine ilişkindir. Davacı taraf faktoring sözleşmesine konu ve bizzat kendisi ile ticari ilişki içinde bulunan şirkete borcu olmadığını iddia ederek dava açtığından, ihtilaf, borçlu davacı şirket ve alacaklı … Tekstil Ltd. Şti.ile … Tekstil ile alacağın temliki niteliğindeki faktoring sözleşmesinin tarafı ve çeklerin son hamili … A Ş. arasındaki hukuki ilişkiye dayandığından, bedelsizlik sebebi ile menfi tespit ve çek istirdadı davasının son hamile karşı açılması gerektiğinden, bu husular mahkemece gerekçeli kararda karşılandığından, usule ilişkin savunmalarının dikkate alınmadığına yönelik istinaf sebebinin reddine karar verilmiştir. 3- Mahkemece dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, taraf vekillerinin itirazı üzerine, itirazları karşılar şekilde ek rapor alındığı, raporun mahkeme denetimine açık olduğu tespit edildiğinden, delillerinin, denetime açık ve elverişli olmayan bilirkişi raporuna karşı itirazlarının, yeterince değerlendirilip dikkate alınmadığına ilişkin istinaf talebinin reddi gerekmiştir. 4- Davalı tarafın çekleri; davası ayrılan … Tekstil Ltd. Şti. ile arasındaki 01/04/2013 tarihli faktoring sözleşmesi, alacak bildirim formu, 26/08/2013 tarihli … ve … seri ve sıra numaralı irsaliyeli faturaları dayanak yaparak teslim aldığı, irsaliyeli faturalarda teslim eden ve teslim alan imzasının bulunmadığı dosya kapsamı ile sübuta ermiştir. Fatoring işleminin, faktorig sözleşmesi ile çek tevdi bordosu tarihi itibariyle yürürlükte bulunan yönetmeliğin 22/2. maddesine uygun olduğu, mahkemenin faktoring işleminin yasal düzenlemelere uygun olmadığına ilişkin tespiti bulunmadığından, istinaf sebebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 5- Davalı vekili, davacı ile dava dışı … Tekstil Ltd. Şti. arasında yapılmış 18/11/2/13 tarihli fesih sözleşmesinin muvazaalı olduğunu iddia etmiş ise de, bu konuda ispat yükü HMK 190. maddesi uyarınca davalı … Faktorig A.Ş.’e ait olup, 24/12/2013 keşide tarihli çekin, … A.Ş.ile … Tekstil Ltd. Şti. arasındaki 01/04/2013 tarihli faktoring sözleşmesi ve ekindeki alacak bildirim formu ile teslim edildiği davalı tarafın sunduğu belgeler ile sabit olduğundan, çekin ileri tarihli keşide edildiği sübuta ermiş olup, çekin ödenmesi tek başına 18/11/2013 tarihli sözleşmenin muvazaalı olduğunu kanıtlamayacağından, davalı tarafça muvazaaya ilişkin başka delil sunulmadığından, … Tekstil Ltd. Şti. ile arasındaki faktoring sözleşmesi uyarınca alacağın temliki hükümleri tatbik edileceğinden, davalı şirketin fesihten haberdar olmaması sorumluluğunu etkilemediğinden, istinaf sebebinin reddine karar verilmiştir. 6- Bilirkişinin 03/11/2015 tarihli raporunun son sayfasında, 320 satıcılar hesabının sunulmadığını bildirdiği tespit edilmiş ise de, 20/09/2016 tarihli ek raporda 320 satıcılar hesabının 18/02/2013-10/03/2013 tarihlerini kapsayan 55 no dan 107 nolu sayfaya kadar olan kısmının sunulduğu ve inceleme sonucu faturaların kayıtlı olduğunun tespit edildiği belirtildiğinden, bu suretle eksikliğin tamamlandığı, … Tekstil Ltd. Şti. tarafından ihtara rağmen defterler sunulmadığından, davacının sunduğu delillerin aksini gösterir bir kayıt ve belge bildirilmediğinden, davacının … Firması’na borçlu olduğunun tespit edilmediğinin bildirildiği görülmüş olup, mahkemece başkaca yapılacak işlem kalmadığından, tahkikatın eksik olduğuna ilişkin istinaf sebebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 7- 6361 Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’nun 9/3. maddesi; Bir kambiyo senedinin ciro yoluyla faktoring şirketine devri hâlinde, kambiyo senedinden dolayı kendisine başvurulan kişi, düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan def’ileri faktoring şirketine karşı ileri süremez; meğerki faktoring şirketi kambiyo senedini iktisap edereken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun. Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamaları ve Yargıtay 19. HD’nin 2015/18300 esas ve 2016/9294 karar sayılı ilamında da belirtildiği gibi; 6361 S. Kanun’un 9/3. maddesindeki hüküm, faktoring işleminin tarafları olan borçlu, önceki alacaklı ve temlik alan faktoring şirketi dışındaki kambiyo senedinde ciro silsilesinde yer alan diğer kambiyo borçluları bakımından getirilmiş bir hükümdür. Kanunun 9/3 maddesi hükmünün, faktoring işleminin tarafları arasında yer almayan kambiyo borçlularını ilgilendirdiği, madde gerekçesinden de anlaşılabilmektedir. Zira gerekçenin son cümlesinde “Bu bağlamda 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’ nun defi’ ler başlıklı 687. maddesi ile paralellik sağlanması hedeflenmiştir.” denmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’ nun 687/2 maddesinde “Alacağın temliki hükümleri saklıdır.” hükmü yer almaktadır. 6361 Sayılı Kanun’ un 9/2. maddesi hükmünden hareketle faktoring sözleşmelerinde de alacağın temliki hükümleri uygulanacağından, gerek 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’ nun 687/2. maddesi, gerekse 6361 Sayılı Kanun’ un 9/2. maddesi karşısında faktoring işleminin taraflarından olan kambiyo borçluları hakkında alacağın temliki hükümlerinin uygulanacağı, aynı kanunun 9/3 maddesi hükmünün ise faktoring işleminin tarafı olmayan ve ciro silsilesinde yer alan diğer kambiyo borçluları bakımından uygulanabileceği anlaşılmaktadır. Bu açıklamalar karşısında; davacı temlik edilen alacağa dayanak faturalarda ve çeklerde borçlu konumunda, davası ayrılan davalı … Ltd. Şti. davalı … şirketine davacıya ait borcu devreden alacaklı ve faktorin sözleşmesinin tarafı olduğundan, dava konusu olayın değerlendirilmesinde; taraflar faktoring ilişkisi içinde bulunduklarından, 9/3. maddesinin olayda uygulanma yeri olmadığından, mahkemece nazara alınmamasında yasal düzenlemelere aykırılık bulunmadığından, istinaf sebebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 8- Aynı talep ve iddialarla İstanbul 6, Asliye Ticaret Mahkemesi’nde 2014/897E sayıyla açılmış olan emsal davada verilen kararın nazara alınmadığı iddia edilmiş ise de; her davadaki koşullar kendi içinde değerlendirileceğinden, emsal olabilmesi için, olayların birebir aynı olması yanında, üst yargı denetiminden geçerek kesinleşmesi gerekip, kararın üst yargı denetiminden geçerek kesinleştiği iddia ve ispat edilmediğinden, mahkemece emsal alınmamasında usule aykırılık bulunmadığından istinaf sebebinin reddine karar verilmiştir. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dosyadaki tespitlere ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, 6100 Sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda ilk derece mahkemesi kararında esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf talebinin, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 04/04/2018 tarih ve 2014/952 E. 2018/365 K. Sayılı kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Davalıdan alınması gerekli 4.371,84 TL nispi istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 1.183,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.188,84 TL harcın davalıdan tahsiliyle Hazineye gelir kaydedilmesine 3- Davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, 5-Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine, 6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a ve 362/1-g maddeleri gereğince, miktar itibariyle KESİN olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 07/06/2022