Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/1022 E. 2022/833 K. 23.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1022
KARAR NO: 2022/833
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 03/05/2018
NUMARASI: 2016/70 E. 2018/155 K.
DAVANIN KONUSU: Fikir Ve Sanat Eseri (Maddi Tazminat İstemli)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/05/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı arasında 14.04.2015 tarihinde, “Ajans Oyuncu Sözleşmesi” imzalandığını, sözleşmede “oyuncunun her zaman işi ve görüşmeleri reddetme hakkı saklı olup dilediği hususları da sözleşmeye ekletme imkanı bulunduğu” na yer verilerek, oyuncunun iş seçme özgürlüğüne sahip olduğunun altının çizildiğini, uygulamada her proje için oyuncunun almış olduğu toplam bütçe üzerinden değerlendirme yapılarak, davacı ajansın hak edeceği komisyon miktarının tarafların mutabakatı ile yapılan sözleşmelere eklendiğini, davalının 25.02.2016 tarihinde Beşiktaş … Noterliği’nin … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile sözleşme veya mevzuat gereği haklı sebep yokken sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğini, Beyoğlu … Noterliği’nin 09.03.2016 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname ile oyuncunun tek taraflı fesih bildiriminin geçerliliği olmadığının belirtildiğini, davalının fesih bildiriminin hemen akabinde … Tic. Ltd. Şti ile oyuncu sözleşmesi imzaladığını, davalının sözlemeyi sırf bu şirket ile sözleşme yapabilmek adına haksız şekilde sona erdirdiğinin aşikar olduğunu, bu sebeplerle sözleşmenin tek taraflı feshinin geçersizliğinin tespitine, MK 24 ve BK 58. maddeleri gereğince 10.000,00 TL manevi tazminat ile TBK 57. madde gereğince şimdilik 300,00 TL maddi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davaya konu 14.04.2015 tarihli sözleşmeyi davacının “kendisi ile ajans sözleşmesini imzalamazsa … isimli dizide rol verdirmeyeceği” şeklindeki beyan ve zorlaması ile imzalamak zorunda kaldığını, davacının müvekkili için herhangi bir medya, basın, piar, ropörtaj gibi tanıtıcı faaliyetlerde bulunmadığını, … isimli dizi dışında başka bir iş-hizmet verilmediğini, müvekkilinin oynadığı bu diziden davacı şirketin ciddi gelir elde ettiğini, herhangi bir kazanç kaybı bulunmadığını, TV dizilerinde oyuncuların ücretlerinin ortalama 4 hafta içinde ödenmesine ve müvekkilinin oynadığı … isimli dizinin 03.02.2016 tarihinde bitmesine rağmen, alacaklarının Şubat, Mart, Nisan, Mayıs ve Haziran aylarına yayıldığını, dizinin bitiminden 6 ay geçtiği halde son bölüm ücretini alamadığını, davacının ajans servis ücreti adı altında davalının alacağı tüm oyunculuk ücreti üzerinde kendisini de hak sahibi yaptığını, yapımcılardan alacağı hizmet bedelini kötü niyetli şekilde sözleşmeye yazmadığını, müvekkilinin kendisi dışında başka kişilerle çalışmasının yasaklandığını, sözleşmenin yasaya aykırı olduğunu ve çok ağır hükümler içerdiğini, açılan dava haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğundan, reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; “Davanın taraflar arasında imzalanan “Ajans Oyunculuğu Sözleşmesinin” davalı tarafından tek taraflı gerçekleştirilen fesih işleminin geçersizliğinin tespiti ile maddi ve manevi tazminata ilişkin olduğu, Taraflar arasında 14.04.2015 tarihli Ajans Oyuncu Sözleşmesi imzalandığı, davalı tarafından davacı şirkete keşide edilen Beşiktaş … Noterliği’nin 25.02.2016 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname ile “M.K.’nun 2. maddesi ile B.K.’nun 20, 21, 25, 27 ve 28.maddeleri gereğince haksız ve aleyhe olan, oyuncuyu ağır çalışma şartlarına mecbur bırakan ve başka bir işte çalışmasını engelleyen, yasaklayan, çalışma özgürlüğünü kısıtlayan sözleşmenin geçersiz ve yok hükmünde olduğu” beyan edilerek sözleşmenin feshedildiği, Davalının taraflar arasındaki Ajans Oyuncu sözleşmesinde icracı sanatçı olarak yer aldığı, FSEK 80. maddesince icracı sanatçıların bağlantılı hak sahibi olarak, sahip olduğu haklarının düzenlendiği, uyuşmazlığın Ajans Oyuncu sözleşmesinin feshinden kaynaklandığı ve 5846 sayıl FSEK 80. madde ile 76. madde gereğince mahkeme görevli olduğundan, görev itirazının reddine karar verildiği, Davalı tarafça, keşide edilen Beşiktaş … Noterliği’nin 25.02.2016 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinde, sözleşmenin baskı altında imzalandığı, sözleşme imzalanmaması halinde … … isimli dizide rol verdirilmeyeceğinin söylediği, oyuncunun ücretinin davacı şirket tarafından tahsil edileceğinin sözleşmeye yazıldığı, sözleşme kopyasının verilmediği, tek taraflı fesih hakkının sadece muhatap /davacı şirkete tanındığı, muhatabın sözleşmeyi ihlali halinde cezai şart öngörülmediği, kendisi için 250.000 Amerikan doları, fahiş ve haksız tek taraflı cezai şart yazıldığı, muhatabın ajans servis ücreti adı altında tüm oyunculuk ücreti üzerinde kendisini hak sahibi yaptığı, şahsına vereceği ajans, menejerlik ücreti olarak işveren yapımcılardan alacağı hizmet bedelini “hizmet yüzdesini” kötü niyetli şekilde sözleşmeye yazmadığı, tahsil yetkisini hukuka aykırı şekilde kendisine aldığı, muhatap dışında başka bir kişi ile çalışmasının yasaklandığı, sözleşmenin yasaya aykırı olduğu, sözleşme serbestisi ilkesini ve çalışma özgürlüğünü kısıtladığı, kişilik haklarına aykırı olduğu, genel işlem şartlarından olduğu bildirilerek sözleşmenin fesh edildiği, Sözleşmenin 14/04/2015 tarihli olduğu, TBK 30 ve devamı maddelerinde düzenlenen “irade bozuklukluğu” sebebiyle fesih hakkının doğup doğmadığı yönünden yapılan incelemede; davalı tarafın sözleşmenin baskı altında imzalandığını ispat yönünden delil sunmadığı, davacı tanıklarının sözleşmenin imzası sırasında birlikte olan veya aynı dizide oynayan yada diziye sonra katılan oyuncular olduğu, oyunculara baskı yapılmadığını, davalının da bu yönde bir beyanı yada şikayetinin olmadığını söyledikleri gözönüne alınarak, irade sakatlığı sebebiyle sözleşmenin feshine yönelik savunmanın yerinde olmadığı kanatına varıldığı, Davacı tanıklarının ifadelerinden, oyunculara sözleşmenin okunması imkanının verildiği, birer suretinin aynı gün kendilerine teslim edildiği, davalı tarafça sözleşmenin imzalandığı, TBK 22 madde gereğince, sözleşmede genel işlem koşulları bulunması halinde sadece bu koşulları içeren maddelerin geçersiz sayılacağı sözleşmenin tamamının geçersiz olduğunun ileri sürülemeyeceği, diğer hükümlerin geçerli olduğu bu sebeple davalının genel işlem şartları bulunduğunu ileri sürerek sözleşmenin tamamını fesh edemeyeceği tespit edilmekle birlikte, iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerden olan “Ajans Oyunculuk Sözleşmesinin” taraflarca, tek taraflı irade beyanı ile fesh edilebileceği, davalının da taraf olduğu sözleşmeyi tek taraflı olarak fesh ettiği, fesih beyanının davacı şirkete ulaştığı, ulaşma tarihinden itibaren sonuç doğuracağı, davalı tarafça ileri sürülen sebeplerin haklı olup olmadığının sonuca etkili olmadığı, bu sebeple feshin geçersizliğine ilişkin talep yerinde olmadığından, feshin geçersizliğine ilişkin davanın reddine, Davalının Beşiktaş … Noterliği’nin 25.02.2016 tarih ve … yevmiye numaralı fesih ihtarnamesindeki beyanlarının davacı şirketin M.K. 24. madde de düzenlenen kişilik haklarını zedeleyici nitelikte olmadığı, davalının yasadan kaynaklanan sözleşmeyi fesih hakkını kullandığı, hakkın kullanılmasının manevi tazminat doğurmayacağı, ihtarname içeriğinde kişilik haklarını zedeliyici ibarelerin bulunmadığı, TBK 58. madde de düzenlenen manevi tazminat koşullarının oluşmadığı, gözönüne alınarak manevi tazminata ilişkin davanın reddine” karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 1-Taraflar arasındaki “Ajans Oyuncu” sözleşmesinin, güven ilişkisine dayalı atipik bir sözleşme olup, TBK gereğince atipik sözleşmelerde uygulanacak doğrudan bir hukuk kuralı olmadığından hakimin Medeni Kanun’un 1. maddesi gereğince hukuk yaratarak sonuca ulaşması gerektiğini, bu tip sözleşmelerde Ajansın asli yükümlülüğünün oyuncuyu temsil iken, oyuncunun asli yükümlülüğünün münhasıran bir ajans/menajerle çalışması olup, tüm sektörün yıllardır bu şekilde işlediğini, tellallık ve vekalet sözleşmelerine benzeseler dahi bu sözleşmelerden farklı olarak ajans/menajerin ayrıca oyuncuya zaman ve finansman yatırımı yapmasıyla beraber taraflar arasında, bu sözleşme tiplerinden dahi daha güçlü bir bağ oluşturduğunu, ajansın birçok yükümlülük altına girdiği bu sözleşmelerin, kendilerine has yapısı gereği iki taraflı sözleşmeler altında değerlendirilemeyeceğini, ajansın aldığı risk ve üstlendiği sorumlulukların, yapılan yatırımın göz ardı edilemeyeceğini, tarafların sözleşme serbestisi içerisinde imzaladığı, “ajans oyuncu” sözleşmesinin mahkemece iki tarafa borç yükleyen sözleşme olduğundan bahisle tek taraflı feshedilebilir şeklindeki değerlendirmesinin yanlış olduğunu, sui generis nitelikteki sözleşmenin tek taraflı feshinin kabul edilemeyeceğini, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2013/1913 E. 2015/1260 K., 22/04/2015) tarihli kararında vurgulandığı üzere tarafların anayasal özgürlüğü olan sözleşme özgürlüğü dahilinde belirlemiş oldukları kuralları tip sözleşmelere uydurmaya zorlamanın, hakkın özüne zarar vereceğini, sözleşme serbestisi gereğince tarafların mutabık kaldıkları metinde yer alan düzenlemelerin dikkate alınması gerektiğini, tarafların sözleşme serbestisi içerisinde okuyup anlayarak imzalamış oldukları bu metnin herhangi bir borçlar kanunu emredici düzenlemesine aykırı olmadığını, mevcut durumda sözleşmenin süreye dair hükümleri uygulanabilecekken mahkemenin sözleşmenin tek taraflı olarak feshedilebileceğine dair değerlendirmesinin yerinde olmadığını, 2-Sözleşme süresini düzenleyen; 8.1- 8.2 ve 8. 4 maddelerindeki düzenlemeler dolayısıyla devam eden bir proje olsun olmasın süre sonuna kadar haklı sebep olmadıkça sözleşmenin tek taraflı feshinin mümkün olmaması gerektiğini, ayrıca proje devam ettiği sürecede sürelerin uzamasının piyasada teamül olduğunu, davalının ajans sözleşmesinde yer alan feshe ilişkin hükümleri dikkate almadığından sözleşmeyi ihlal ettiğini, 3-Gerçek kişilik teorisine göre, organlar tüzel kişiliği temsil eden, kurulmasıyla beraber bir kişi gibi hak ve borçlara sahip olan yapılar olduğuna göre manevi zararı da hissettiği kabul edilerek, Varsayım Teorisine göre ise; tüzel kişilikleri de şahıslar oluşturur ve bu şahısların mevcut üzüntüsü, tüzel kişiliğin de manevi zararı olarak nitelendirilebileceği varsayılarak, tüzel kişilerin, manevi tazminat talep edebileceklerinin kabul edildiğini, TBK’da manevi tazminata karar verilmesi için kusurlu olma halinin yeterli görüldüğünü, davacının bilerek ve isteyerek sözleşmeyi, sözleşmede mutabık kalınan maddelere rağmen feshetmesinin ve uyarılarına rağmen ısrarcı davranmasının, kasıtlı ve kusurlu bir hareket olduğunu, davalının kusurlu eylemleriyle, müvekkilinin yıllarca sektörde kendisine edindiği yeri zarara uğrattığını, yaşanan bu tatsız olay sonrasında diğer oyuncuların, davalıdan edindikleri kulaktan dolma bilgilerle ajansa güvenlerini yitirdiklerini, yapımcı ve yayıncılar ile ilişkilerinde de müşteriler nezdinde küçük düşürüldüğünü, prestij kaybına uğradığını, doktrin ve Yargıtay’ın, prestij kaybına sebebiyet verildiği hallerde manevi taazminata hükmedilmesi gerektiğini kabul ettiğini, (Danıştay 10. Dairesi 1997/3081 E. 2000/1961 K. 27.04.2000 tarihli ve Yargıtay 4. H.D. 2007/8212 E. 2008/3486 K. 17/03/2008 tarihli kararları) manevi tazminat talebinin reddinin yasa ve içtihatlara aykırı olduğunu, açıklanan sebeplerle, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın esastan kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK)355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davacı tarafın talebi; Davalı ile aralarındaki 14.04.2015 tarihli “Ajans Oyuncu Sözleşmesi” nin geçerli ve haklı sebep olmaksızın gönderilen Beşiktaş … Noterliği’nin 25.02.2016 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile tek taraflı olarak feshinin, geçersizliğinin tespitine, MK 24 ve BK 58. maddeleri gereğince 10.000,00 TL manevi tazminat ile TBK 57. madde gereğince şimdilik 300,00 TL maddi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesine ilişkindir. Mahkemece; Davacı tanıklarının ifadelerinden, oyunculara sözleşmenin okunması imkanının verildiği, birer suretinin aynı gün kendilerine teslim edildiği, davalı tarafça sözleşmenin imzalandığı, TBK 22. madde gereğince, sözleşmede genel işlem koşulları bulunması halinde sadece bu koşulları içeren maddelerin geçersiz sayılacağı, diğer hükümleri geçerli olduğundan, davalının genel işlem şartları bulunduğunu ileri sürerek sözleşmenin tamamını fesh edemeyeceği tespit edilmekle birlikte, iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerden olan “Ajans Oyunculuk Sözleşmesinin” taraflarca, tek taraflı irade beyanı ile fesh edilebileceği, ulaşma tarihinden itibaren sonuç doğuracağı, davalının da taraf olduğu sözleşmeyi tek taraflı olarak fesh ettiği, fesih beyanının davacı şirkete ulaştığı, ileri sürülen sebeplerin haklı olup olmadığının sonuca etkili olmadığı, feshin geçersizliğine ilişkin talep yerinde olmadığından davanın reddine, Davacı ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini geri çektiğinden, davalının fesihte haklı olup olmadığı ve fesih sebebiyle zarara uğrayıp uğramadığının incelenmediği,Davalının Beşiktaş … Noterliği’nin 25.02.2016 tarih ve … yevmiye numaralı fesih ihtarnamesindeki beyanlarının davacı şirketin M.K. 24. madde de düzenlenen kişilik haklarını zedeleyici nitelikte olmadığı, davalının yasadan kaynaklanan fesih hakkını kullandığı, hakkın kullanılmasının manevi tazminat doğurmayacağı, ihtarname içeriğinde kişilik haklarını zedeliyici ibarelerin bulunmadığı, TBK 58. madde de düzenlenen manevi tazminat koşulları oluşmadığından, manevi tazminatın reddine karar verilmiştir. Karar aleyhine davacı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. HMK 355.maddesi gereğince kamu düzenine ilişkin olarak yapılan inceleme; Taraflar arasındaki 14/04/2014 tarihli “Ajans Oyuncu Sözleşmesi” nde; 2.6. SANATÇI, her türlü defile, ekspozisyon, show, fuar, sergi, festival, şenlik, yarışma ve buna benzer organlzasyonlarda mankenlik yapan, fotomodel olarak, gazete, dergi, kitap, broşür, etiket, pankart, poster, kartpostal, afiş, kutlama kartı, billboard, ambalaj, takvim ve buna berizer her türlü basın ve yayın organlarmda fotoğrafı ve görüntüsü kullanılanı, oyuncu olarak televizyon ve sinema filmlerinde veya reklam filmlerinde yada tanıtım filmlerinde rol alan, sinema, tiyatro sahnelerinde, televizyonda, her türlü araçla yapılan reklamlarda veya benzeri yerlerde rol alan, gazinolarda, müzikhollerde, televizyon, tiyatro veya sinemada ve diğer açık ve kapalı ezlence yerleri ve buna benzer mekanlarda müştereken veya münferiden şarkı söyleyen, dans ederek görev alan, televizyon programlarında, gazino ve benzeri yerlerde haberleri sunan, konuşma yapan veya programları takdim eden, hostes, asistan veya diğer değişik İsimlerde görev alan kişilerdir. 2.7. AJANS, yukarıda sayılan ve tanımlanan işleri yapan kuruluşlar ve kişiler ile, sanatçı arasında sözleşme yapılmasına veya yapılmış sözleşmelerin icrasına aracılık yapan, veyahut bu işleri doğrudan doğruya düzenleyen ve gerçekleştiren gerçek veya tüzel kişidir tanımı yapıldıktan sonra, Ajansın Hak ve Sorumluluğu; 3.1. Ajansın asıl yükümlülüğü, yukarıda tanımlanan işlerin yurt içinde veya yurt dışında gerçekleştirmesi için firma ile sanatçı arasında sözleşme akdedilmesine aracılık etmektir. Ajans, yukarıda betirtilen işlerle ilgili sanatçı adına fiyat belirleme, pazarlık etme konularında tam ve tek yetkilidir. 3.2. Ajans yukarıda tanımlanan iş kollarında sanatçı’nın başarılı ve verimli olmasını sağlayacak ve kendisine iş imkânları yaratacak; tanıtım kataloğu, afiş, broşür, CD-rom, internet sayfası, set kart ve kast kartları gibi faaliyetlerin bir veya birden fazlasını sanatçı için organize eder. Ayrıca sanatçı’nın belirtilen tanıtım malzemeleri için gerekli olacak fotograf çekimlerini organize eder. 3.3. Ajans, sanatçı’ya iş imkânları yaratacak tanıtım malzemelerinin bir veya birden fazlasının işverenlere dağıtımından sorumludur. 3.4. Bu tanılım sonucunda sanatçıyı belli bir iş için seçecek ve ona iş teklif edecek olan sadece işyeren’dir. Ajans, sanatçı’nın işveren’ere yönlendirilmesini, müşteri portföyüne ve gelen iş tekliflerine göre yapar ve sanatçı’nın işveren’ler nezdinde tanıtımını sağlar. bu tanıtım sonucunda iş: alacak olan kişi, performansı ve görüşmeye gittiği hal ve tavırlarıyla, sanatçı’nın kendisidir. Bu sebeple sanatçı hiçbir zaman, ajans tarafından kendisine iş imkânlarının sağlanmasının garanti edilmesini isteyemez ve bu beklentide bulunamaz. Sözleşme dönemi içinde sanatçı’ya herhangi bir işin sağlanamaması durumunda ajans sorumlu olmadığı gibi, bu neden sözleşmeyi fesih gerekçesi olamaz. 3.5. Ajans, işverenler tarafından yapılan bu iş tekliflerini değerlendirerek, sanatçı ıçin bir teklif gelir ise sanatyçı’yı bu konularda haberdar etmekle ve dağru yönlendirmekle yükümlüdür. 3.6. Ajans, sanatçının sözleşme kapsamındaki işleriyle ılgili sorunlarını ve dileklerini her zaman paylaşacak ve kendisine yardırm etmeye çalışacaktır. 3.7. Ajans, sanatçıyı şahsi kariyeri için doğru ve faydalı projelere yönlendirir, sanatçı’nın maddi ve manevi haklarını müşteri işveren’lere karşı korur. 3.8. Ajans, sanatçı’nın başarılı ve verimli olmasını sağlamak ve kendisine iş imkanları yaratmak için organize ettiği fotoğraf çekimleri sonucunda sanatçı’yı başarısız bulur ise, başarılı sonuca ulaşana kadar bu çalışmaların yenilenmesini talep edebilir. 3.9. Ajans kendi reklamı amacıyla sanatçı’lara ilişkin her türlü fotoğraf ve benzeri eserleri, sanatçı’ya herhangi bir ödeme yapmaksızın süresiz olarak kullanma hakkına sahiptir. Sanatçının Hak ve Sorumluluğu; 4.1, Sanatçı bu sözleşmeye konu olabilecek işlerden yapmak istemediklerini özel koşullar maddesinde belirtebilir. 4.2. Sanatçı, ajans’ın bu sözleşmeye uygun olarak sağladığı iş ve iş görüşmelerini kabul edip etmeme hususunda özgürdür, kendi arzusuyla reddedebilir. 4.3. Sanatçı kast direktörlerinin, reklam ajansı yada prodüksiyon firmalarının ve diğer işveren’lerirn kendisi ile direk irtibata geçtiği durumlarda, derhal ajansı bilgilendirmek durumundadır. sanatçı bu sözleşme süresince kesinlikle bağımsız bir anlaşma yapmayı kabul edemez, 4.4. Sanatçı, mücbir sebepler dışında, belirlenen gün ve saatte kabul ettiği işe gitmediği veya geciktiği veyahut işi aksattığı durumlarda ve işveren’lerle yapılan sözleşmeleri ihlal ettiği durumlarda üçüncü kişinin uğradığı her türlü zararı karşılayacağı gibi işveren üçüncü klşilerin ajans’tan talep edebileceği tazminat bedelleri ile 7.3. maddesindeki cezai şartı ödeyecesini kabul ve taahhüt eder, 4.5, Sanatçı yarışına ve benzer organlzasyonlar için önceden ajans’ının yazılı onayını alacaktır. 4.6, Sanatçı, ajans ile aynı iş kolunda hizmette bulunan mankenlik, foto modellik, kast ve ptadüksiyon ajanslarının veya buna benzer firmaların katalog, tanıtım broşürü, afiş, CD-rom, internet sayfası, set kart ve kast kartları v.s yer alamaz. 4.7. Sanatçı, ajans’ın açık ve yazılı onayı olmadan doğrudan doğruya her hangi bir basın ve medya kuruluşu, TV kanalı, moda dergisi, aylık veya haftalık aktüalite dergiler v.b işveren ile ticari veya ticari olmayan röportaj ve fotoğraf çekimleri yapamaz. 4.8. Sanatçı, ajans’ın itibarını ve onurunu kıracak, iş alma şanısını özaltacak, sadakat borcuna, toplumun değer yargılarına ve ahlak kurallarına aykırı davranışlarda bulunamaz. Ajans ile ilgili gerçeğe aykırı bilgi veremez. Ajansın sırlarını ifşa edemez, 4.9. Sanatçı bu sözleşme ile ajans’ın kendisini tüm dünya üzerinde temsil edeceğini kabul ve beyan eder şeklinde düzenlenmiştir. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi, 551 Sayılı KHK, 554 Sayılı KHK, 555 Sayılı KHK, 556 Sayılı KHK’ öngörülen davalar ile 5846 Sayılı Yasanın düzenlediği hukuki ilişkilerden doğan davalara bakmakla görevlidir. Davanın Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nde görülebilmesi için 5846 Sayılı Yasada belirtilen eserlere ve 5846 Sayılı Yasada düzenlenen mali ve manevi haklara ilişkin düzenlenmiş sözleşmeden doğması gerekir. 5846 Sayılı Yasada mali haklar; işleme, çoğaltma, yayma, temsil, işaret ses ve/veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma iletim hakkı, manevi haklar; umuma arz, adın belirtilmesi, eserde değişiklik yapılmasını men etme, olarak düzenlenmiştir. Taraflar arasındaki menajerlik sözleşmesinin konusu bir esere ilişkin olmadığından, 5846 Sayılı Yasada; işleme, çoğaltma, yayma, temsil, işaret ses ve/veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma iletim hakkı olarak belirtilen mali haklara ilişkin olmadığı gibi, umuma arz, adın belirtilmesi, eserde değişiklik yapılmasını men etme, olarak düzenlenen manevi haklara ilişkin de olmadığından, davanın bu hali ile Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesinde görülmesi mümkün değildir. Davanın TBK’daki hükümler ile sözleşme dikkate alınarak Asliye Ticaret Mahkemesince çözümlenmesi gerekir (Hukuk Genel Kurulu’nun 2009/15-459 esas ve 2009/541 karar sayılı kararı, İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılan, menajerlik sözleşmesinin haksız feshi sebebiyle tazminat davasını esastan ret eden ilk derece mahkemesi kararını onayan Yargıtay 11. HD’nin 2016/5561 esas ve 2018/164 karar sayılı kararı, tashihi karar talebinin reddine ilişkin, 2018/1908 esas ve 2019/6623 sayılı kararı, kapatılan İstanbul 44. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 29/04/2014 tarihli 2013/318-2014/112 esas ve karar sayılı menajerlik sözleşmesinden kaynaklanan davada verilen görevsizlik kararının bozulmasına ilişkin Yargıtay 11. HD’nin 2014/12172-14215 esas ve karar sayılı kararı). 6100 Sayılı HMK’nın 114/1-c. maddesi gereğince mahkemenin görevli olması dava şartı olup, dava şartlarının mahkemece re’sen incelenmesi gerekir. Menajerlik sözleşmesinden kaynaklanan davada Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesin görevli olmadığı, görevli mahkemenin 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/(1)-d. maddesi gereğince Asliye Ticaret Mahkemesi olması sebebiyle davanın, görevsizlikten dolayı dava şartı eksikliği sebebiyle usulden reddine karar verilmesinin gerektiğinin düşünülmemesi usule aykırı olmakla istinaf talebinin kamu düzenine ilişkin olarak kabulüne, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a/3. maddesi gereğince kararın görev sebebiyle kaldırılmasına, kaldırma sebebi dikkate alınarak bu aşamada davacı vekilinin istinaf sebeplerinin incelenmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacı vekilinin istinaf isteminin KABULÜ ile, 2- İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 03/05/2018 tarih ve 2016/70 E. 2018/155 K. Sayılı Kararının 6100 Sayılı HMK’ nın 353/1-a/3. maddesi gereğince KALDIRILMASINA, 3- Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine, 4- İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90 TL maktu istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine iadesine,5- Dosya üzerinde inceleme yapılması sebebiyle vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,6- İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a/3-362/(1)/g. maddeleri gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 23/05/2022