Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2023/789 E. 2023/687 K. 22.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/789
KARAR NO: 2023/687
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/03/2023
NUMARASI: 2022/790 Esas – 2023/194 Karar
DAVA: Şirketin İhyası
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 22/06/2023
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davalı … vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;davacı ile ihyası istenen … Ltd.Şti.arasında işçilik alacakları konulu İstanbul 4.İş Mahkemesinin 2020/325 esas sayılı davasının görüldüğünü, yargılama devam ederken şirketin tasfiye edildiğinin öğrenildiğini, mahkemece davalı şirketi ihya etmek üzere kendilerine süre verildiğini, şirketin 12/11/2021 tarihinde terkin edildiğine dair genel kurul kararının 18/11/2021 tarihinde ticaret sicil gazetesinde yayınlandığını, ihyası talep edilen şirketin ortaklarından olan …’ın aynı zamanda şirketin tasfiye memuru olduğunu, bu nedenlerle İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … numaralı sicilinde kayıtlı tasfiye halinde … Ltd.Şti.unvanlı şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … Sicil Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; ticaret sicil müdürlüğünün TTK m.32 ve Ticaret Sicil Yönetmeliği m.34 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluğun şirket tasfiye memurunda olduğunu, olağan tasfiye sürecinden kaynaklanan, tasfiye sürecini eksik/erken sonuçlandıran tasfiye memurunun kusurundan dolayı ticaret sicil müdürlüğünün sorumluluğu bulunmadığını, davalı, davanın açılmasına sebep olmadığından yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını beyan etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; şirketin tasfiyesi işlemlerinde davalının herhangi bir hukuka aykırı davranışı bulunmadığını, limited şirketin tasfiyesini düzenleyen TTK madde 643 atfına istinaden anonim şirketin tasfiyesine dair TTK 529 vd.maddelerine uygun olarak gerçeğe aykırı bir işlem olmadan ihyası istenen şirketin tasfiye edildiğini, şirketin tasfiye sürecine başlandığı 01/12/2020 tarihinden tasfiye sürecinin sona ererek ticaret sicilden kaydının silindiği 18/11/2021 tarihine kadar tasfiye alacaklılarına yapılan çağrılara rağmen davacı tarafından tasfiye memurluğuna herhangi bir başvuruda bulunulmadığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu kararı veren ilk derece Mahkemesince eldeki dava hakkında yapılan yargılama sonunda, “…Yapılan yargılama, tarafların iddia ve savunmaları, ticaret sicil kayıtları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlığın, sicilden terkin edilen … Ltd.Şti.’nin TTK 547 mad uyarınca İstanbul 4.İş Mahkemesinin 2020/325 esas sayılı dosyası ile sınırlı olmak şartıyla yeniden ihyasına ilişkin olduğu, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünden gönderilen sicil kayıtlarının incelenmesinde; … sicil numarasında kayıtlı şirketin son tescilini 18/11/2021 tarihinde yaptırdığı ve şirketin tasfiyesinin sona ererek 18/11/2021 tarihinde sicil kaydının terkin edildiği, şirketin son ortaklarının … ve …, yetkilisinin ve aynı zamanda müdür-tasfiye memurunun … olduğu, ihyası talep edilen şirket aleyhine İstanbul 4.İş Mahkemesinin 2020/325 esas sayılı dosyasında dava açıldığı ve yargılamanın halen derdest olduğu, açılan davaya devam edilerek hüküm kurulabilmesi için davaya konu şirketin yeniden ihyasına karar verilmesi gerektiği, dolayısıyla davanın TTK 547.maddesi uyarınca açıldığı görülmekle davacının davasının kabulü ile, … Ltd.Şti.’nin TTK. 547. Maddesi gereği İstanbul 4.İş Mahkemesinin 2020/325 Esas sayılı dosyası ile münhasır olmak üzere ihyasına, ihya olunan şirkete öncesi tasfiye memuru … T.C. Kimlik numaralı …’ın söz konusu davada şirketi temsil etmek üzere Tasfiye Memuru alarak atanmasına” dair karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı … vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu tasfiyesi sona ermiş … Limited Şirketinin ticaret sicil gazetesinin 01/12/2020 tarihli 10214 sayılı 367 sayfasında yayımlanan genel kurulu kararı ile tasfiye sürecine girildiğini, ticaret sicil gazetesinin 18/11/2021 tarihli 10454 sayılı 380 sayfasında yayımlanan genel kurulu kararı ile ticaret sicilinden kaydınin silindiğini, müvekkillinin bu süreçte tasfiyesi kapanmış … Limited Şti’nin tasfiye memurluğu görevini ifa ettiğini, limited şirketin tasfiyesi sebeplerinden birinin genel kurul kararı olduğunu, somut olayda tasfiye edilen şirketin genel kurul kararıyla tasfiye işlemine başlandığını, yine genel kurul kararıyla ticaret sicilden kaydı silindiğini, şirketin tasfiyesi işlemlerinde davacının iddialarının aksine müvekkilinin herhangi bir hukuka aykırı davranışı bulunmadığını, şirketin tasfiye sürecine başlandığı 01/12/2020 tarihten tasfiye sürecinin sona ererek ticaret sicilden kaydının silindiği 18/11/2021 tarihine kadar tasfiye alacaklılarına yapılan çağrılara rağmen davacı tarafından tasfiye memurluğuna herhangi bir başvuruda bulunulmadığını, tasfiyesi kapanmış … Limited Şirketinin tasfiyesinin hukuka uygun olarak kapatıldığını, belirtilen sebepler neticesinde yerel mahkeme kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılması gerektiğini ileri sürmüştür. Davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmadığı ve istinafa cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
GEREKÇE: Dava; TTK’nın 547. Maddesi uyarınca tasfiye sonucu ticaret sicilinden terkin edilen şirketin derdest dava nedeniyle tüzel kişiliğinin ihyası istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalı tasfiye memuru tarafından, istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. TTK’nın 547. maddesi gereğince ” (1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. (2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir”. Alacaklıların çağrılması ve korunması başlıklı 541/3 maddesinde ” şirketin, henüz muaccel olmayan veya hakkında uyuşmazlık bulunan borçlarını karşılayacak tutarda para notere depo edilir” hükümleri düzenlenmiştir. Şirketlerin tüzel kişiliği ticaret sicilinden terkin ile sona ermektedir. şirketin tasfiye işlemlerinin eksiksiz ve tam olarak yapılması halinde tüzel kişiliğin sona ermesinden söz edilecektir.Tüzel kişiliğin son bulması sonucunu doğuran fesih ve tasfiye işleminin hatalı veya eksik olması halinde gerçek anlamda tasfiyeden söz etmek mümkün olmayıp bu durumda bundan zarar görenler veya o işlemi gerçekleştirenler tasfiyenin kaldırılmasını ve şirketin ihyasını talep etme hakkına olacaktır.Ek tasfiye niteliği gereği yeni bir hukuki durum yaratmayıp,tasfiye aşamasında ihmal edilen veya eksik yapılan işlerin tamamlanmasına imkan sağlayarak tasfiyenin gerçek anlamda tamamlanmasına hizmet eden geçici bir tedbir niteliğindedir. TTK 547 . Maddesi uyarınca şirketin TTK hükümleri uyarınca genel kurulunun tasfiye kararı alması, atanan tasfiye memurları tarafından yapılan işlemler sonucu tasfiye sonu bilançosu açıklanarak sicilden şirketin terkin edilmesine yönelik davalarda ise, husumet ticaret sicil memurluğu ile son tasfiye memurlarına yöneltilir. Somut olayda ihyası talep edilen İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nde kayıtlı … Limited Şirketi’nin tasfiyeye girdiği, tasfiye memuru davalının,18/11/2021 tarihinde şirketin tasfiye kapanışı yapılarak ticaret sicilden kaydının terkin edildiği,sicilden terkin edilmeden önce davacı tarafından ihyası istenen şirket aleyhine açılan İstanbul 4.İş Mahkemesi’nin 2020/325 E. Esas sayısı ile dosyanın derdest olduğu görülmüştür. TTK 547 maddesi uyarınca açılan ihya davalarında husumet son Son tasfiye memuruna yönetilmesi isabetli olduğundan davalı vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. Tasfiye halinde bulunan bir şirketten alacaklı bulunan kişilerin yapılan ilanlara rağmen alacaklarını yazdırmamalarının alacağın düşmesini gerektirmediği gibi (Y11.H.D ‘nin 07.12.2009 tarih ve E: 2008/7980 -K: 2009/12584),şirket hakkında açılan dava derdest iken yani şirket hakkında devam eden bir dava bulunmasına rağmen davaya konu şirketin tasfiyesi tamamlanmış olup, tasfiye memurunun TTK 541/3 maddesindeki sorumluluğu da gözetildiğinde derdest bir davanın bulunması nedeniyle tasfiyenin usülune uygun eksiksiz tamamlandığından bahsedilemeyecektir. Bu hale göre davacının anılan dava dosyası nedeniyle şirketin ihyasını istemekte haklı ve hukuki hukuki yararı bulunduğundan terkin edilen şirket yönünden ek tasfiye koşulları oluştuğu anlaşılmakla, davalı tasfiye memuru vekilinin tasfiyenin usulüne uygun yapıldığı ve şirketin ihyasını gerektiren koşulların oluşmadığı yönünde ileri sürülen istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. Bu durumda mahkemece davanın kabulü ile davaya konu şirketin ihyası ile ticaret sicil müdürlüğüne tesciline karar verilmesinde ve tasfiyenin gereği gibi yapılmaması nedeniyle açılan eldeki davada tasfiye sürecinden sorumlu olan tasfiye memurunun HMK 326 maddesi uyarınca yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu olması ve yasal hasım konumunda olan davalı sicil müdürlüğünün, tasfiyenin usulsüz kapatılmasından dolayı kusur ve sorumluluğu bulunmamasına göre yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasında bir isabetsizlik bulanmamaktadır. Ancak mahkemece terkin edilen şirketin yeniden tescil kararının TTK 547/2 maddesi uyarınca ilanına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden karar verilmesi doğru bulunmamıştır. Açıklanan nedenlerle HMK ‘nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile dosyada toplanacak başkaca delil bulunmadığı ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir hususta bulunmadığından, kararın kaldırılmasına şirketin yeniden ticaret siciline tescili kararının ilanına karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; Davalı tasfiye memuru vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile; istinafa konu ilk derece mahkemesinin kararının HMK 353(1)b-2 uyarınca KALDIRILMASINA; 1-Davacının davasının KABULÜ ile, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … numarası ile sicile kayıtlı Tasfiye Halinde … Limited Şirketi’nin İstanbul 4. İş Mahkemesinin 2020/325 Esas sayılı dosyası ile münhasır olmak üzere TTK 547. Maddesi uyarınca ihyasına, 2-İhya olunan şirketi söz konusu davaya temsil etmek üzere önceki tasfiye memuru … T.C. Kimlik numaralı …’ın tasfiye memuru olarak atanmasına, 3- Kararın ticaret sicil müdürlüğünde TTK 547/2 maddesi uyarınca ilanına, 4-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile bakiye 99,20 TL’nin davalı …’dan alınarak Hazine’ye irat kaydına, 5-Davalı … Sicil Müdürlüğü davada yasal hasım olduğundan aleyhine harç, vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesine yer olmadığına, 6-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT gereğince takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacı tarafa verilmesine, 7-Davacı tarafından yapılan 219,00 TL yargılama giderinin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine, 8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde halinde ilgili tarafa iadesine, 9-İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları; a-İstinaf yoluna başvuran davalı tasfiye memuru vekili tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde ilk derece mahkemesince iadesine,b-Davalı vekili tarafından istinaf aşamasında sarfedilen yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.22/06/2023