Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2023/588 E. 2023/494 K. 11.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/588
KARAR NO: 2023/494
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/01/2023 (Ara Karar)
NUMARASI: 2022/36 Esas
TALEP: İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 11/05/2023
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün ihtiyati haciz isteyen davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
TALEP: İhtiyati haciz talep eden eden davacı vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı ile Limited şirket pay devri sözleşmesini noter huzurunda yaptığının ve toplamda 807.100,00 TL ödeme yapmış olduğunun Noter tasdikli Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesi ve davalının imzalamış olduğu bir nüshası Farsça bir nüshası Türkçe olarak düzenenen adi yazılı senet ile sabit olduğunu, devir sözleşmesine konu … San. Tic. Ltd. Şti. İsimli firmanın tek müdürü ve tek ortağının dava açıldığı tarihte davalının kendisi olduğunu, dava esnasında, davalı şirketin yarı payını başkasına devrettiğini, güncel olarak … San. Tic. Ltd. Şti. İsimli firmanın İTO kayıtları sorgulandığında davalının şirkette bulunan %50 payını da devrettiğini ve şirketin tamamının … isimli dava dışı şahsa devredildiğini, davalının şirketteki mallarını kaçırdığını, davalı tarafından tamamen zaman kazanmak için İcra Dosyasına itiraz edildiğini, müvekkilinin alacağının noter sözleşmesi, davalının imzasından sadır olan adi yazılı senet ve ihtarnameler ile sabit olduğunu, ayrıca gönderilen ihtarnameler ile de alacağın muaccel hale geldiğini, alacağın muaccel hale gelmediği varsayımında dahi ortada bir alacak olduğu ve dava esnasında davalının mallarını şirketi devrederek kaçırdığının sabit olduğunu, davalının mal kaçırması yüzünden de davanın kazanılması durumunda alacağın tehlikeye düştüğünü, mahkemenin belirleyecek olduğu Teminat karşılığında davalı hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu kararı veren ilk derece Mahkemesince ihtiyati haciz talebi hakkında yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda, “Somut olayda, talep sahibi tarafından ibraz edilen bilgi ve belgeler göz önüne alındığında mahkemece yaklaşık ispat ölçüsüne varan delil değerlendirmesi yapılmasına yeterli bulunmadığı, davacının talebinde yukarıda belirtilen yasal şartların gerçekleşmediği, davalının mal kaçırdığı ya da kaçırmaya teşebbüs ettiği yönünde delil sunulmadığı, alacağın tahsilini olanaksız kılacak şekilde davalının mal kaçırdığı hususunun yaklaşık olarak ispat edilemediği, yargılama aşamasında değişen bir bir durum olmadığı da anlaşılmakla aşağıdaki şekilde talebin reddine,” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati haciz talep eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davada İİK 257/1’in koşullarının oluştuğunu, davacı ve davalı arasında Limited Şirket Pay devri sözleşmesi imzalandığını, ödemelerin kendisine yapıldığını, şirket devrinin gerçekleşmemesi üzerine ihtarname keşide edilerek alacağın muaccel hale getirildiğini, davalı tarafından muaccel hale gelen alacağın ödenmediğini, mahkemece tarafından alacağın muaccel hale gelmediği varsayımında da İİK 257/II’nin koşulları oluştuğunu, müvekkilin alacağının noter sözleşmesi, davalının imzasından sadır olan adi yazılı senet ve ihtarnameler ile sabit olduğunu, ayrıca gönderilen ihtarnameler ile de alacak muaccel hale geldiğini, alacağın muaccel hale gelmediği varsayımında dahi ortada bir alacak olduğu ve dava esnasında davalının mallarını şirketi devrederek kaçırdığını, davalının mal kaçırması yüzünden davanın kazanılması durumunda alacağın tehlikeye düştüğünü beyanla, İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını ve ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE: Talep, hisse devir bedelinin iadesi istemli itirazın iptali davasında ihtiyati haciz kararı verilmesi, istemidir. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, talep konusuna ilişkin olarak koşullarda değişiklik olup olmadığı ve bu kapsamda ihtiyati haciz şartlarının oluşup oluşmadığı noktasındadır.İhtiyati haciz isteyen taraf, hisse devir bedelinin ödenmesine rağmen hisselerin devredilmediği iddiasıyla ödenen devir bedelinin kendisine iadesi istemli davada incelemeye konu ihtiyati haciz kararı verilmesine ilişkin talebi yapmıştır. Davacı tarafça ilkin, dava dilekçesi ile ihtiyati haciz talep edilmiş ve bu talep mahkemece 24/01/2022 tarihli ara karar ile yaklaşık ispat şartı gerçekleşmediğinden reddedilmiştir. Bu karar, ihtiyati haciz talep eden davacıya 09/02/2022 tarihinde tebliğ edilmiştir. Bunun üzerine, değişen koşullar göz önünde bulundurularak ihtiyati haciz talebinin yeniden değerlendirilmesi ve kabul edilmesi talep edilmiştir.Davacı vekilince, ihtiyati haciz talebini yeniden incelemeyi gerektirecek durum ve koşullarda değişiklik olarak davalının şirket hisselerini dava sırasında devretmiş olması hususu ileri sürülmüştür. Ancak bu husus, ihtiyati haczin şartlarına ilişkin olmayıp ilk ara kararın verildiği ana göre durum ve koşulların değiştiğini göstermez. Davacının alacağını dayandırdığı noter sözleşmesi, adi yazılı senet ve ihtarnameler ise dava dilekçesi ile dosyaya sunulmuştur. Bahsi geçen bu belgeler Mahkemenin 24/01/2022 tarihli ara karar ile ilk ihtiyati haciz talebini reddettiği aşamasında dosyada mevcut olup, mahkemece bunlar değerlendirilerek ihtiyati haciz talebi reddedilmiş ve bu karara karşı istinaf yoluna başvurulmamış olup, bu haliyle ihtiyati haczin reddedilmesine ilişkin Mahkemenin 24/01/2022 tarihli ara kararı kesinleşmiş durumdadır. Dolayısıyla kesinleşen ihtiyati haczin reddine ilişkin ara karadan önceki mevcut durum ve koşullar hakkında yeniden değerlendirme yaparak ihtiyati haczin koşullarının bulunup bulunmadığı istinaf aşamasında incelenemez. Elbetteki yeni bir hukuki sebebe dayanarak veya Kanunun yeni delil sunulmasına icazet verdiği durumlarda yeni delil ibrazı ile tekrar ihtiyati haciz talep edilmesi mümkündür. Ancak eldeki istemde öne sunulan hususlar daha önce dava dosyasına sunulmuş hususlara ilişkin olup, Mahkemenin kanaatini değiştirmeye elverişli yeni bir delil veya başka bir hukuki sebep niteliğinde değildir. Bu nedenle, mahkemece yargılama aşamasında değişen durum olmadığından bahisle şartları oluşmayan ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir. HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından ihtiyati haciz isteyen davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; 1-İhtiyati haciz isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-İhtiyati haciz isteyen davacı tarafından başvuru sırasında istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-İhtiyati haciz isteyen davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)f maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.11/05/2023