Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2023/325 E. 2023/189 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/325
KARAR NO: 2023/189
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/11/2022
NUMARASI: 2022/381 D.İş – 2022/378 Karar
TALEP: İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/02/2023
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen ihtiyati haciz kararına itiraz eden … vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
TALEP: İhtiyati haciz talep eden vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, borçlular tarafından keşide edilmiş muhatabı …/Sirkeci olan … seri numaralı 28/02/2022 tarihli çek ile 100.000,00 USD, muhatabı …/Sirkeci olan … seri numaralı 31/03/2022 tarihli çek ile 100.000,00 USD, muhatabı …/Sirkeci olan … seri numaralı 30/04/2022 tarihli çek ile 100.000,00 USD, muhatabı …/Sirkeci olan … seri numaralı 30/06/2022 tarihli çek ile 100.000,00 USD, muhatabı …/Sirkeci olan … seri numaralı 31/07/2022 tarihli çek ile 100.000,00 USD, muhatabı …/Sirkeci olan … seri numaralı 31/08/2022 tarihli çek ile 140.000,00 USD, muhatabı … Bankası A.Ş./Tahtakale olan … seri numaralı 30/09/2022 tarihli çek ile 100.000,00 USD ve muhatabı … Bankası A.Ş./Tahtakale olan … seri numaralı 31/10/2022 tarihli çek ile 100.000,00 USD, borçlulardan toplam 840,000.00 USD (15,664,236.00 TL) alacaklı bulunduğunu, söz konusu çeklerin ibraz müddeti içerisinde muhatap bankaya sunulduğunu, ancak karşılığının olmadığını, borcun ödenmesi için yapılan sözlü taleplerin neticesiz kalması, borçluların mal kaçırma hazırlığı içerisinde olması, alacağın rehinle de temin edilmediği sebebiyle haciz kararı talep etmekte olduklarını belirterek 840,000.00 USD (15,664,236.00 TL) alacağın tahsili amacıyla borçluların taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczi için gerekli kararın verilmesini talep etmiştir.
İHTİYATİ HACİZ KARARI: İstinaf incelemesine konu kararı veren ilk derece Mahkemesince eldeki dava hakkında yapılan yargılama sonunda; “…Yukarıdaki hüviyeti yazılı alacaklının, borçlulardan yukarıda miktarı yazılı alacağının tahsilinin ifasının temini bakımından vaki isteği İİK’nun 257.maddesinin 1. fıkrasına uygun bulunan alacak rehinle temin edilmemiş olduğundan, adı geçen borçluların malları ile hak ve alacaklarının, İİK’nun da muayyen tahditler dairesinde ihtiyaten haczine” karar verilmiştir.
İTİRAZ: Bu karara karşı borçlu … vekili tarafından itiraz edilmiş olup, itiraz dilekçesinde özetle; müvekkilinin alacaklıdan 250 ton kumaş bedelini ödeyerek mal sipariş ettiğini, bu sipariş için dava konusu çeklerin davalıya teslim edildiğini, sipariş konusu kumaşların müvekkiline teslim edilmediğini, ayrıca bu kumaşlar için toplam 3.634.000,00 TL ödeme yaptığını belirterek ihtiyati hacizin şartlarına itiraz etmiştir.
EK KARAR:İlk Derece Mahkemesince verilen 2022/381 D.İş – 2022/378 Karar sayılı ve 21/12/2022 tarihli ek kararı sonucunda; “…2004 sayılı İİKnun 265.maddesinde “Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir.Mahkeme, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddeder. İtiraz eden, dilekçesine istinat ettiği bütün belgeleri bağlamaya mecburdur. Mahkeme, itiraz üzerine iki tarafı davet edip gelenleri dinledikten sonra, itirazı varit görürse kararını değiştirebilir veya kaldırabilir. Şu kadar ki, iki taraf da gelmezse evrak üzerinde inceleme yapılarak karar verilir.” hükmü bulunmakta olup, dosyanın tetkikinde; borçlunun itirazının ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı olmadığı, bu bağlamda borçlunun itirazının 2004 sayılı İİKnun 265.mad belirtilen itiraz şartlarından olmadığı anlaşılmakla borçlu vekilinin ihtiyati hacze itirazlarının reddine” karar verilmiştir. Bu karara karşı itiraz eden … vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati haciz kararına karşı itiraz eden … vekili istinaf dilekçesinde özetle; İhtiyati haciz talep eden, … Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. ile müvekkili firma arasında uzun dönemden beri devam eden ticari ilişkinin mevcut olduğunu, müvekkilinin iç giyim üzerine ve çeşitli tekstil ürünlerini kendi firması ile üretmekte ve satışını gerkçekleştirdiğini, ürünleri patentli ve gerek yurt içinde gerek yurt dışında önemli firmalara satışların sağlandığını, davalı firmanın da kumaş üzerine faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin davalı firmaya yüklü derecede kumaş siparişi verdiğini, müvekkili ile davalı tarafın da bu hususta anlaştığını, müvekkilinin sipariş verdiği 250 ton kumaş bedellerini nakden dolar çeklerini vererek 250 ton kumaş bedelini ödediğini, çeklerin davalı tarafa cirolanarak verilmiş olduğunu, ancak davalı tarafın çeklerini almasına rağmen teslim etmesi gereken kumaşı teslim etmediğini, müvekkili şirket ile davalı tarafın, kumaş alıp verme üzerine müvekkili tarafından çeklerin cirolanması tarihine kadar ticari ilişkilerinin devam ettiğini, ancak müvekkilinin çekleri teslim etmesine rağmen davalı tarafından kumaş teslim edilmemesi nedeniyle daha sonradan gerçekleşen bir ticari ilişkilerinin bulunmadığını, edimini ifa edemeyen davalı tarafın haksızca bedeli talep etme hakkı olmadığından işbu davanın açılmasının zorunlu hale geldiğini, ancak müvekkilinin alacaklı fiili haciz ile ikinci kez tekrar mağdur olduğunu, işbu haciz kararı ile müvekkilinin ticari itibarının fazlasıyla zedelendiğini, belirtilen sebepler neticesinde yerel mahkeme tarafından verilen ihtiyati hacze itiraz talebinin reddine yönelik kararının bozulmasını ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür. İhtiyati haciz talep eden vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; icra ve iflas kanununun 265. maddesinde yer almayan itiraz sebeplerine dayanılarak ihtiyati hacze itiraz edilmesinin mümkün olamayacağını, değişik iş dosyası kapsamında dikkate alınamayacağının da sabit olduğunu, ihtiyati haciz talebine konu çeklerin müvekkiline olan borcuna binaen borçlu tarafından düzenlenip teslim edildiğinin açıkça kabul edildiğini, müvekkilin alacağının varlığının ispatlandığını, belirtilen sebepler neticesinde ihtiyati haciz kararına karşı itiraz eden tarafın istinaf taleplerinin reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
GEREKÇE: Talep, kambiyo senedine(çek) dayalı olarak verilen ihtiyati haczin itirazen kaldırılması, istemidir. İlk derece mahkemesince ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmiş, karara karşı borçlular vekili tarafından ihtiyati hacze konu çeklerin davalıya verilen sipariş nedeniyle düzenlenip verildiği, sipariş konusu malların teslim edilmediği, ayrıca alacaklı tarafa bu ilişki nedeniyle 3.634.000,00 TL ödeme yapıldığı gerekçeleri ile ihtiyati haczin şartlarına itiraz edilmesi üzerine ilk derece mahkemesince duruşma açılarak yapılan inceleme sonucunda 22/12/2022 tarihli ek karar ile itirazın reddine karar verilmiş, karara karşı borçlu istinaf yasa yoluna başvurmuştur. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, ihtiyati haczin şartlarının bulunup bulunmadığı noktasındadır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 257/1. Maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. İİK’nın 258/1. maddesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin ”alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması” yeterlidir. Mahkemenin ”alacağın varlığına kanaat edinmiş olmasından” anlaşılması gereken alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin veya tam olarak ispat edilmesi değildir. Diğer hukuki himaye tedbirlerinde olduğu gibi ihtiyati hacizde de amaç davaya ilişkin yargılamadan farklı olarak, maddi hukuka dayanan hak bakımından nihai bir karar verip, uyuşmazlığı esastan sona erdirmek değildir. Yani ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için kesin ispat gerekmez, yaklaşık ispat için delil sunulması yeterli olup, alacaklının ilişkisinin varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin olarak ispat etmesi aranmamaktadır (Yargıtay 19.HD’nin 12/12/2019 Tarih, 2019/2300 E-2019/5531 K). Borçlu tarafından kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati hacze karşı İİK’nın 265/1. maddesine uyarınca, ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzurunda yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edilebilir. İİK’nın 265/3. Maddesinde ise, Mahkemenin, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddedeceği, düzenlenmiştir. Buna göre mahkemece ihtiyati hacze vaki itiraz, ancak kanunda gösterilen ve itiraz eden tarafından ileri sürülen itiraz sebepleriyle sınırlı olarak incelenebilir. Somut olayda: İhtiyati hacze itiraz eden tarafından ihtiyati hacze dayanak çeklerin sipariş edilen mallar karşılığı verildiği, ancak malların kendilerine teslim edilmediği ayrıca bu ticari ilişki nedeniyle 3.634.000,00 TL ödeme yapıldığı ileri sürülmüştür. Dosyaya sunulan ödemeye ilişkin belgelerin hiçbirinde ihtiyati hacze konu çeklere karşılık ödeme yapıldığına dair bir kayıt bulunmamaktadır. İhtiyati hacze itiraz edenlerin yapılan ödemelerin yargılama konusu çeklere ilişkin olduğu ve sipariş edilen malların teslim edilmemesi nedeniyle çeklerin karşılıksız kaldığı iddialarının menfi tespit davasında incelenip değerlendirilecek hususlar olup ihtiyati hacze itiraz aşamasında değerlendirilmesi mümkün değildir. Bu nedenle ilk derece mahkemesince ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından ihtiyati hacze itiraz eden borçlular vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle;1-İhtiyati hacze itiraz eden … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-İhtiyati hacze itiraz eden tarafından başvuru sırasında istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-İhtiyati hacze itiraz eden tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)f maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.23/02/2023