Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2023/239 E. 2023/720 K. 13.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/239
KARAR NO: 2023/720
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/02/2022
NUMARASI: 2020/557 Esas – 2022/165 Karar
DAVA: Şirketin İhyası
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 13/07/2023
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkil kurum sigortalısı … 19.08.2010 tarihinde geçirmiş olduğu iş kazası sonucu malul kalması nedeniyle ilk peşin sermaye değerli gelir bağlandığını, geçici iş göremezlik ödeneği ödenmiş ve tedavi masrafları yapılmış olması nedeniyle kurum zararının tahsili amacıyla ihyası talep edilen … Ticaret Ltd. Şti.’ye karşı İstanbul Anadolu 29. İş Mahkemesi 2020/113 E. sayılı dosyası ile rücuen alacak davası açıldığını, ancak … Ticaret Ltd. Şti.’nin resen terkin edildiğin,, bu nedenle İstanbul Anadolu 29. İş Mahkemesi nezdinden görülen rücuen alacak dosyasının ilk celsesinde ihya davası açmak için tarafımıza 2 haftalık süre verilmiş olup bu minvalde huzurdaki davayı açma zarureti hasıl olduğunu belirterek, İstanbul Anadolu 29. İş Mahkemesi’nin 2020/113 Esas Sayılı dava dosyası yönünden yargılama, kesinleşme ve infaz işlemleri ile sınırlı olmak üzere ihyasını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap, beyan veya delil sunmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil nosunda numarası ile kayıtlı sicilden terkin edilen Tasfiye Halinde … Limited Şirketi aleyhine İst. Anadolu 29. İş Mahkemesinin 2020/113 Esas sayılı dosyası ile açılan derdest dava nedeniyle davacının hukuki yararının bulunduğu ve davalı tasfiye memuru tasfiyenin usulüne uygun tamamlamadığı gerekçesiyle davanın kabulü şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına, tasfiye memuru olarak eski tasfiye memuru davalının atanmasına,ve tasfiye memuruna 1 defeya mahsus 1000-TL ücret takdirine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın kabulüne karar verilmiş ancak davalılar aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesinin ve davalı gerçek kişi/ tasfiye memuruna 1000 TL cret takdir edilmesinin kanuna aykırı olduğunu ve davalının sorumlu olacağını, kurum sigortalısı …’nın 19/08/2010 tarihinde geçirmiş olduğu iş kazası sonucu malul kalması nedeniyle ilk peşin sermaye değerli gelirin bağlanmış olduğun ve geçici iş göremezlik ödeneğinin ödenmiş ve tedavi masraflarının yapıldığını, bunun sonucunda kurumun zarara uğradığını, oluşan kurum zararının ilgililerinden tahsili için 2020 yılında dava açılmışsa da kurumun zararına sebebiyet veren iş kazasının 19/08/2010 tarihinde gerçekleştiğini, böyle durumlarda TTK madde 541/3 e göre ” şirketin henüz muaccel olmayan veya hakkında uyuşmazlık bulunan borçlarını karşılayacak tutarda para notere depo edilir…” düzenlemesi gereğince henüz muaccel olamayan veya hakkında uyuşmazlık bulunana borçları karşılayacak tutarların henüz muaccel olmayan veya hakkında uyuşmazlık bulunana borçları karşılayacak tutarların notere depo edilmesi gerektiğini ve söz konusu düzenlemenini emredici olduğunu, beyanla, ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak; davacı kurum lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdir edilmesine, tasfiye memuru lehine takdir edilen 1.000 TL’lik ücretin kaldırılarak tasfiye masraflarının tasfiye memuru üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE: Dava, TTK’nın 547. Maddesi uyarınca tasfiye sonucu ticaret sicilinden terkin edilen şirketin derdest dava nedeniyle tüzel kişiliğinin ihyası istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalı tasfiye memuru tarafından, istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. TTK’nın 547. maddesi gereğince “(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. (2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir”. Alacaklıların çağrılması ve korunması başlıklı 541/3 maddesinde ” şirketin, henüz muaccel olmayan veya hakkında uyuşmazlık bulunan borçlarını karşılayacak tutarda para notere depo edilir” hükümleri düzenlenmiştir. Şirketlerin tüzel kişiliği ticaret sicilinden terkin ile sona ermektedir. şirketin tasfiye işlemlerinin eksiksiz ve tam olarak yapılması halinde tüzel kişiliğin sona ermesinden söz edilecektir. Tüzel kişiliğin son bulması sonucunu doğuran fesih ve tasfiye işleminin hatalı veya eksik olması halinde gerçek anlamda tasfiyeden söz etmek mümkün olmayıp bu durumda bundan zarar görenler veya o işlemi gerçekleştirenler tasfiyenin kaldırılmasını ve şirketin ihyasını talep etme hakkına olacaktır. Ek tasfiye niteliği gereği yeni bir hukuki durum yaratmayıp,tasfiye aşamasında ihmal edilen veya eksik yapılan işlerin tamamlanmasına imkan sağlayarak tasfiyenin gerçek anlamda tamamlanmasına hizmet eden geçici bir tedbir niteliğindedir. Somut olayda ihyası talep edilen … Ticaret Limited Şirketi’nin İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nde kayıtlı iken tasfiyeye girdiği, tasfiye memuru davalının,30/12/2011 tarihinde şirketin tasfiye kapanışı yapılarak ticaret sicilden kaydının terkin edildiği, SGK tarafından ihyası istenen şirket aleyhine İstanbul Anadolu 29 .İş Mahkemesinin 2020/113 Esas sayılı dosyası ile davanın temelini oluşturan iş kazası nedeniyle açtığı rücu davasının derdest olduğu görülmüştür. Bu hale göre davacıların anılan dava dosyası nedeniyle şirketin ihyasını istemekte haklı ve hukuki hukuki yararı bulunduğu ve terkin edilen şirket yönünden ek tasfiye koşulları oluştuğu anlaşılmakla mahkemece davaya konu şirketin derdest dava dosyası ile ilgili ek tasfiye işlemleri ile sınırlı olarak şirketin yeniden ticaret siciline kayıt tesciline karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davanın temelini oluşturan iş kazası nedeniyle davacı kurumun açtığı derdest rücu davası davaya konu şirketin tasfiyesi tamamlandıktan sonra açılmış ise de iş kazasının şirketin tasfiyesinden önce meydana gelmesi ve tasfiye memurunun TTK 541/3 maddesindeki sorumluluğu da gözetildiğinde derdest bir davanın bulunması nedeniyle tasfiyenin usulüne uygun eksiksiz tamamlandığından bahsedilemeyecektir. Davalı tasfiye memuru bu durumda HMK 326 maddesi uyarınca yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu olup, yasal hasım konumunda olan davalı sicil müdürlüğünün, tasfiyenin usulsüz kapatılmasından dolayı kusur ve sorumluluğu bulunmadığından yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu olmayacaktır. Buna göre mahkemece tasfiyenin gereği gibi yapılmaması nedeniyle açılan eldeki davada tasfiye sürecinden sorumlu olan tasfiye memurunun HMK 326 .maddesi uyarınca yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu olduğu hususu gözetilmeden ayrıca ek tasfiye sürecinden tasfiye memuru tasfiyenin gereği gibi yapmaması nedeniyle sorumlu olduğu hususu göz ardı edilerek ihya edilen şirket tarafından ödenmek üzere tasfiye memuruna ücret takdir edilmesi ve tasfiye memurunun yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması doğru bulunmamıştır. Açıklanan nedenlerle HMK ‘nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile dosyada toplanacak başkaca delil bulunmadığı ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir hususta bulunmadığından, kararın kaldırılmasına, davacı kurum lehine davalı tasfiye memurundan yargılama gideri ve maktu vekalet ücreti tahsiline karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE; istinaf incelemesine konu İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353(1)b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 1-Asıl ve birleşen davanın KABULÜ ile; İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı Tasfiye halinde … Ticaret Limited Şirketi’nin İstanbul Anadolu 29. İş Mahkemesi’nin 2020/113 Esas sayılı dava dosyasının sonuçlandırılması ile sınırlı olarak TTK 547 maddesi uyarınca ek işlemler sonuçlanıncaya kadar şirketin yeniden ticaret siciline TESCİLİ suretiyle İHYASINA, 2-Tasfiye memuru olarak son tasfiye memuru …’ın atanmasına, ücret takdirine yer olmadığına, 3- Kararın Ticaret Sicil Müdürlüğü’nde TTK 547/2 maddesi uyarınca ilanına, 4-Alınması gereken 269,85 TL karar harcının davalı tasfiye memurundan alınarak Hazineye irad kaydına, 5-Davacı tarafından yapılan 135 TL yargılama giderinin davalı tasfiye memurundan alınarak davacıya verilmesine, 6-Davacı taraf duruşmada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T.’ne göre hesaplanan 9200,00-TL.’nin davalı tasfiye memurundan alınarak davacıya verilmesine, 7-İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü yasal hasım olup, davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 8-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının HMK 333 maddesi gereğince yatıran tarafa iadesine, 9-İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları; a-Davacı SGK harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, b-Davacı vekili tarafından istinaf aşamasında sarfedilen 141,00 TL yargılama giderinin davalı tasfiye memurundan alınarak davacıya verilmesine, 10-Kararın, HMK’nın 359/4 maddesi uyarınca Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraflara resen tebliğine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 13/07/2023