Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2023/1511 E. 2023/1335 K. 30.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1511
KARAR NO: 2023/1335
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/08/2023
NUMARASI: 2023/247 D.İş – 2023/245 Karar
DAVA: İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/11/2023
Taraflar arasında görülen değişik iş talebi neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün ihtiyati hacze itiraz edenler vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
TALEP: İhtiyati haciz talebinde bulunan vekili talep dilekçesinde özetle … Bankası A.Ş. Hadımköy Yolu Şubesi’ne ait … Seri Numaralı 17/08/2023 Keşide Tarihli, 1.000.000,00 USD bedelli çek nedeniyle borçluların taşınır ve taşınmaz malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczini istemiştir.Bakırköy 4.Asliye Ticaret Mahkemesi 22/08/2023 tarih 2023/247 D. İş -2023/245 karar sayılı kararıyla ihtiyati haciz talebin kabulüne karar verilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:İstinaf incelemesine konu ek kararı veren ilk derece Mahkemesi tarafından ihtiyati hacze itiraz hakkında yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda, “..İtiraz eden vekilinin aleyhine ihtiyati haciz verilen … yönünden itirazı incelendiğinde geriye ciro edenin cirosu çizilmemiş ise yetkili hamile karşı sorumlu olur.(Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 19/01/2021 tarih 2020/3608 Esas 2021/112 Karar sayılı ilamı v.b) bu sebeple bu itiraz kabul görmemiştir. …’ın tefecilik yaptığı çekin bu sebeple verildiği aralarında ticari ilişki bulunmadığı ticari defter ve kayıtlarda olmadığı, çekin kambiyo vasfında olmadığı itirazı incelendiğinde ise çekin kambiyo vasfında olduğu diğer itirazların ise menfi tesbit davası konusu teşkil edeceği, 2004 sayılı İİK265. Maddesinde belirtilen ihtiyati hacze itiraz nedenleri arasında yer almamadığı, bu sebeple Mahkememizce verilen ihtiyati haciz kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından ve itiraz eden vekilinin itirazları yerinde görülmediğinden itirazların reddine….” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:İhtiyati hacze itiraz edenler vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili … bakımından ihtiyati haciz kararının herhalde kaldırılması gerektiğini, zira çek arkasına yapılan cironun, geriye ciro niteliğinde olup senet metninden anlaşılan defi niteliğini haiz bu durum sebebiyle …’ın müvekkillerden …’a başvurma hakkı ve alacağı bulunmadığını, ayrıca karar gerekçesinde belirtildiği şekilde Mahkemece karar gerekçesinde belirtilenin aksine geriye ciro halinde cironun üzerinin çizilmemiş olmasının işin esasına etkisi bulunmadığını, ihtiyati haciz kararına konu edilen çekin, başvuran … tarafından müvekkillerden TCK kapsamında da suç teşkil eder şekilde tefecilik faaliyeti kapsamında alındığını, taraflar arasındaki bir ticari ilişki bulunmadığını, bu hususun müvekkiline ait ticari defter ve kayıtlar ile sabit olduğunu, ticari ilişki olmadan alınan çeklerin kambiyo vasfını taşımadığını, bu nedenle kambiyo vasfını taşımayan çekin dolayısıyla verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını gerektiğini, ayrıca huzurdaki olayda ihtiyati haciz kararı verilmesini gerektirecek bir sebebin mevcut olmadığını, henüz ispatlanmamış, varlığı ve haklılığı belirsiz olan alacak talepleri nedeniyle ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini, bu yüzden de verilen ihtiyati haciz kararın hukuka aykırı olduğunu, karşı tarafın Mahkemece verilen ihtiyati haciz kararını hukuka aykırı ve kötü niyetli bir şekilde icra ettiğini ve etmeye de devam ettiğini, karşı tarafın ihtiyati haciz kararını Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden uygulamaya koyduğunu, ihtiyati haciz kararına dayanarak 04.09.2023 tarihinde “… Mah. … Sokak .. Blok Kat:… D:…-… Büyükçekmece / İstanbul” adresinde fiili haciz işlemi yapıldığını, ancak söz konusu adresin, ihtiyati haciz kararının borçlularına ait bir adres olmadığını, buna rağmen karşı tarafın, kötü niyetli olarak ihtiyati haciz kararının sınırlarını aşmakta ve dürüstlük ilkesine aykırı davrandığını, Mahkemece verilen 22.08.2023 tarihli ihtiyati haciz kararına karşı itirazlarının reddine dair 2023/247 D.İş ve 2023/245 karar sayılı, 27.09.2023 tarihli ek kararın kaldırılmasına ve yeniden yapılacak yargılama sonucunda ihtiyati hacze itirazlarının kabulü ile 22.08.2023 tarihli ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, yargılama giderlerinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İhtiyati haciz talep eden vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; cirantanın cirosunun ve imzasının bulunmasının sorumluluk için yeterli olduğunu, geriye ciro edenin cirosu çizilmemiş ise yetkili hamile karşı sorumlu olduğunu, bu nedenle hem … Anonim Şirketi hem de … aleyhine verilen ihtiyati haciz kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, ciranta …’ın, … Anonim Şirketi’nin münferiden sorumlu yönetim kurulu başkanı olduğunu, davaya konu çekin şirket yetkilisi olan davalı … tarafından keşide edildiğini, davalı tarafından çekin arkası da imzalanarak müvekkiline teslim edildiğini, davaya konu çekin müvekkiline teslim edilmeden önce çekin arkasının da imzalanması yapılan cironun çeki davalıya iade etme amacı ile yapılmadığını açıkça ortaya koyduğunu, …’ın, müvekkiline yetkilisi olduğu şirketin borcundan kişisel olarak da sorumlu olduğunu göstermek için çekin arkasını da imzaladığını söylediğini ancak taraflarınca yapılan işlemlere karşı kötü niyetli olarak süreci geciktirmek maksadıyla istinaf kanun yoluna başvurulduğunu, çekin tefecilik faaliyeti kapsamında alındığını iddiasının kesinlikle gerçeği yansıtmadığını, müvekkilinin 80 yaşında olup, bu zamana kadar hakkında tefecilik yaptığı iddiasıyla herhangi bir soruşturma ya da kovuşturma yapılmadığını, kötü niyetli olarak, borcunu ödememek amacıyla müvekkili hakkında haksız isnatlarda bulunulmuş olup, taraflarınca tüm hukuki ve cezai yollara başvurulacağını, istinaf dilekçesinde ileri sürülen tüm iddiaların sürecin geciktirilmesini amaçlayan kötü niyetli iddialar olup haksız ve hukuki dayanaktan yoksun istinaf başvurusunun reddine, Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/247 D. İş 2023/245 K. sayılı kararının onanmasına, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Talep, kambiyo senedine (çeke) dayalı olarak verilen ihtiyati haczin kaldırılması istemine istemidir. İlk derece mahkemesince ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmiş, karara karşı itiraz edilmesi üzerine ilk derece mahkemesince duruşma açılarak yapılan inceleme sonucunda 27.09.2023 tarihli ek karar ile itirazın reddine karar verilmiş, karara karşı ihtiyati hacze itiraz eden-karşı taraf vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, ihtiyati haczin şartlarının bulunup bulunmadığı noktasındadır. Borçlu tarafından kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati hacze karşı İİK’nın 265/1. maddesine uyarınca, ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzurunda yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edilebilir. İİK’nın 265/3. Maddesinde ise Mahkemenin, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddedeceği düzenlenmiştir. Buna göre mahkemece ihtiyati hacze vaki itiraz, ancak kanunda gösterilen ve itiraz eden tarafından ileri sürülen itiraz sebepleriyle sınırlı olarak incelenebilir. İhtiyati hacze itiraz eden- karşı taraf vekili, ihtiyati haciz talep edenin tefecilik yaptığını, çekin bu sebeple verildiği aralarında ticari ilişki bulunmadığını, ticari defter ve kayıtlarda olmadığını, çekin kambiyo vasfında olmadığını beyan ederek ihtiyati hacze itiraz etmiş ise de bu hususlar kanunda sayılan ihtiyati hacze itiraz nedenleri arasında sayılmayıp, menfi tespit davasına konu olabilecek nitelikte olduğundan Mahkemece keşideci şirket … Anonim Şirketi yönünden ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmesi isabetli görülmüştür. Türk Ticaret Kanunu’nun 687.maddesinde poliçeden dolayı kendisine başvurulan kişinin, düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan def’ileri hamilin poliçeyi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket ettiği ispat edilmedikçe başvuran hamile karşı ileri süremeyeceği düzenlenmiştir. Bu nedenle kural olarak senedi ciro yoluyla devralan kişi kendisinden önce gelen keşideci ve cirantalara karşı rücu hakkını haizdir. Ancak, geriye ciro durumunda, kendisine geriye ciro yapılan cirantanın, çeki devraldığı cirantaya karşı müracaat hakkına sahip olmadığı öğretide ve yargı kararlarında kabul görmektedir. Zira, geriye ciro eden cirantanın da geriye ciro yoluyla devralana karşı müracaat hakkı bulunduğunda, geri ödemek zorunda kalacağı bir senet bedelini talep etmesi anlamsızdır. (Öztan Fırat: Kıymetli Evrak Hukuku, Ankara 1997, s.637)(Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 18.09.2008 tarih 2008/6706-2008/8519 Esas ve Karar sayılı kararı) Somut olayda çeki geriye ciro yoluyla devralan ciranta, çeki bankaya ibraz etmiş olup, çekin karşılıksız çıkması üzerine hamil sıfatıyla ihtiyati haciz talebinde bulunmuştur. Ancak kendisine geriye ciro yapılan ihtiyati haciz talep eden …, çeki devraldığı ciranta …’a karşı müracaat hakkına sahip olmadığından ciranta yönünden ortada muaccel bir para alacağının varlığından söz edilemeyecektir. Bu durumda ciranta … yönünden İİK 257 md. uyarınca ihtiyati haczin yasal koşulları oluştuğu kabul edilemeyeceğinden mahkemece ihtiyati hacze itiraz eden … yönünden ihtiyati hacze itirazın kabulü ile hakkında verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmemesi isabetli görülmemiştir. HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; ilk derece mahkemesi ek kararına ihtiyati hacze itiraz eden … Anonim Şirketi’nin yaptığı istinaf başvurusunun reddine, … yönünden mahkemece ihtiyati hacze itiraz üzerine verilen ek karar hukuka uygun olmadığı anlaşıldığından ihtiyati hacze itiraz eden … vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati hacze itiraz eden … Anonim Şirketi yönünden istinaf başvurusunun reddine, ihtiyati hacze itiraz eden … yönünden istinaf başvurusunun KABULÜ İLE istinaf incelemesine konu 22.08.2023 tarihli ihtiyati haciz kararına yapılan itiraza ilişkin İlk Derece Mahkemesinin 27.09.2023 tarihli 2023/247 D. İş -2023/245 karar sayılı ek kararının HMK’nın 353(1)b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 1- Mahkemenin 22/08/2023 tarih 2023/247 D. İş -2023/245 kararı ile verilen ihtiyati haciz kararına … Anonim Şirketi tarafından yapılan itirazın reddine, … tarafından yapılan itirazın kabulü ile hakkında verilen ihtiyati haciz kararının tüm neticeleri ile birlikte KALDIRILMASINA, 2-İhtiyati hacze itiraz eden … kendini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 5.900,00 TL vekalet ücretinin ihtiyati haciz talep edenden alınarak ihtiyati hacze itiraz edene verilmesine, 3-İstinaf Yargılamasına İlişkin Olarak;a-İhtiyati hacze itiraz eden vekilince yatırılan istinaf karar harcının istemi halinde kendisine iadesine, b-İhtiyati hacze itiraz eden tarafça istinaf aşamasında yapılan istinaf başvuru harcı 738,00 TL, posta ve tebligat gideri 179,00 TL olmak üzere toplam 917,00 TL yargılama masrafının ihtiyati haciz talep edenden alınarak ihtiyati hacze itiraz edene verilmesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362(1)-f maddesi ve İİK’nın 258/3. maddeleri uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.30/11/2023