Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2023/1263 E. 2023/1142 K. 02.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1263
KARAR NO: 2023/1142
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: TEKİRDAĞ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/03/2023
NUMARASI: 2023/69 Esas (D.İş) – 2023/67 Karar
TALEP: İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 02/11/2023
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün İhtiyati tedbire itiraz eden vekilinin istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ TALEP: İhtiyati tedbir isteyen vekili Mahkememize sunduğu 23/03/2023 tarihli dilekçesinde özetle; talep eden ile davalı … arasında akdedilen Beyoğlu … Noterliği’nin … yevmiye numarası ile tasdikli 27.10.2022 tarihli limited şirket pay devri sözleşmesi ile davalı ticari merkezi “… …. Mahallesi … Cad. … No:… Ergene/ Tekirdağ” adresinde bulunan ve Çorlu Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasında kayıtlı … Limited Şirketi unvanlı şirkette bulunan 500 adet payını 12.500,00 TL bedel karşılığında talep edene devrettiğini, talep edenin sözleşme uyarınca yüklendiği edimini yerine getirdiğini ve devir bedelini davalıya nakden ödediğini, sözleşmenin akdedilmesi ile birlikte söz konusu şirkette ortaklar kurulu toplandığını ve yine Beyoğlu … Noterliği’nin … yevmiye numarası ile tasdikli 27.10.2022 tarihli ortaklar kurulu kararını aldıklarını, ortaklar kurulu tarafından; devrin kabulüne …’ın ortaklıktan ayrıldığına, şirket sermayesinin tamamında 750 paya karşılık 18.750,00 TL’sinin talep edene ait olduğuna karar verildiğini ve söz konusu karar davalıyı vekaleten … tarafından imzalandığını, akabinde bahse konu karar tescil için Çorlu Ticaret Sicil Müdürülüğüne sunulduğunu ve Çorlu Ticaret Müdürlüğü tarafından verilen karar ile tescil işlemi gerçekleştirilemediğini, bahse konu karar akabinde tarafınca her ne kadar davalı devir eden ile iletişime geçilmiş ve yeniden ortaklar kurulu kararının alınması ve bu sefer yeniden alınacak ortaklar kurulu kararını asaleten imzalaması talep edilmiş ise de davalı tarafından vekili aracılığı ile tarafına bildirildiği üzere ısrarlı bir şekilde imzadan imtina edildiğini, bu nedenle Çorlu Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2022/346 Esas Sayılı dosyası nezdinde hükmen tescil davası açılmak zorunda kalındığını, söz konusu bu dosya kapsamında görevsizlik kararı verildiğini, davanın 29.12.2022 tarihli gerekçeli kararının, davalı …’ın yurt dışında yaşaması sebebiyle tebliğe çıkarılması için 17.02.2022 tarihinde ilgili Bakanlığa üst yazı yazılmış olsa da herhangi bir ilerleme kaydedilemediğini, talebin kabulüne, fazlaya ilişkin her türlü dava ve talep hakkı saklı kalmak kaydıyla, davalılardan … tarafından bedeli alınarak Beyoğlu … Noterliği’nin … yevmiye numarası ile tasdikli 27.10.2022 tarihli limited şirket pay devri sözleşmesi ile talep edene devredilen … Limited Şirketi’nin 500 adet payı üzerinde, talep edenin hakkını elde edememesinin kuvvetle muhtemel olması sebebiyle 3. kişilere devir ve temlikini önler şekilde; icra kanalı ile satışını engeller biçimde ihtiyati tedbir uygulanmasına karar verilmesini talep etmiştir. ihtiyati tedbir talebinin kabulüne kararı verilmiştir.
İHTİYATİ TEDBİR KARARI: Mahkemece 23/03/2023 tarihli 2023/67 D. İş kararı ile 15.000,00-TL teminat karşılğında Çorlu … sicil numarasında kayıtlı bulunan … Limited Şirketi’ndeki karşı taraf …’ın 500 adet hissesinin üçüncü bir şahısa devredilmesinin önlenmesine ve icra kanalı ile cebri satışı engellemeye yönelik ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmiş.
İTİRAZ:Karşı taraf vekili itiraz dilekçesinde özetle; Türkiye Noterler Birliği sistemi üzerinden karşı tarafın şahsına ait herhangi bir işlem yapması da kısıtlanmış ve karşı tarafın gerek günlük gerekse dava konusu şirket dışındaki ticari hayatı durma noktasına geldiğini, gelinen bu durumun karşı taraf açısından telafi edilemez geri dönülemez, büyük mağduriyetlere yol açtığını, bu şekilde hakkaniyete aykırı, ölçülülük ilkesini tamamen hiçe sayan uygulanan bir tedbiri hukuk sistemimizin himaye etmesi söz konusu olmadığını, bu nedenlerle haksız ve hukuka aykırı tedbirin ivedilikle kaldırılmasını, mahkeme aksi kanaatteyse, tedbirin yalnızca … Limited Şirketi’ndeki hisseleri üzerinde olacak şekilde uygulanması için Türkiye Noterler Birliği dahil ilgili yerlere müzekkere yazarak karşı tarafın mağduriyetinin giderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
EK KARAR:İlk derece mahkemesince 2023/386 Esas sayılı dava dosyası ile esas hakkında dava açıldığından tedbire karşı yapılan itirazların esas dosya üzerinden değerlendirileceğinden itiraz hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Karşı taraf vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Tekirdağ Asliye Ticaret Mahkemesi yukarıda dosya numarası yazılı 23.03.2023 tarihli değişik iş kararı kapsamında Müvekkil aleyhine müvekkil hisselerine tedbir konmasına karar verildiğini ve tarafımızca bu karara itiraz edilerek itirazın kaldırılmasını talep edildiğini, ancak bu itirazlarımız da 20.07.2023 tarihli ek karar ile reddedildiğini, söz konusu karar ve ek karar hukuka ve usule aykırı olup, kabul edilmesi mümkün olmadığını,bu kararın uygulanması dolayısıyla müvekkil gerek günlük gerekse dava konusu şirket dışındaki ticari hayatı durma noktasına geldiğini, gelinen bu durum müvekkil açısından telafi edilemez geri dönülemez, büyük mağduriyetlere yol açtığını, bu şekilde hakkaniyete aykırı, ölçülülük ilkesini tamamen hiçe sayan uygulanan bir tedbiri hukuk sistemimizin himaye etmesi söz konusu olmadığını, kaldı ki müvekkil üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirmiş, hisse deviri gerçekleştirilmiş, ortaklıktan ayrıldığını, bu sebeple, müvekkil’in … Limited Şirketi ile ilişiği kesildiğini, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemekle beraber Müvekkil’in imzasının alınmış olduğunun bir anlık kabulünde dahi artık hiçbir yetkisi olmadığı için ilgili evrakların Çorlu Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne tarafından kabul edilip edilmeyeceğini, müvekkil’in şirkette daha önceden mevcut bulunan yönetim yetkileri 2021 yılında sona ermiş olduğundan, şirket adına hiçbir işlem yapma ve imza atma yetkisi bulunmadığını, nitekim Müvekkil’in imza yetkilisi olarak atandığı ve 06.10.2011 taraih 7915 sayılı ticaret sicil gazetesinde yayınlanmış olan kararda görüldüğü gibi Müvekkil’in bu yetkileri yalnız 10 yıl süre ile verilmiş olup bu süre 2021 yılında sona erdiğini, sonrasında ise kendisine herhangi bir yetki tayin edilmemiş oluğundan Müvekkil mevcut durumda şirket adına yetkili durumda olmadığını, şirket adına hiçbir işlem yapamaz ve imza atılamadığını, bu nedenle de asla kabul anlamına gelmemekle bir an için Müvekkil’in kendi imzası ile işlem yaptığı düşünülse bile bu durumda dahi yapacağı herhangi bir işlem bağlayıcı olmayacağını, tüm bu açık hususlara rağmen ihtiyati tedbir uygulanması ve ihtiyati tedbire ilişkin itirazlarımızın nazara alınmaksızın hüküm kurulması Müvekkil’i geri dönülemez zararlara uğratıldığını, açıklanan nedenlerle müvekkil üzerindeki tedbirin ivedilikle kaldırılmasını, kaldırılmaması halinde ise tedbirin sınırlarının düzeltilerek yalnızca Müvekkil’in … Limited Şirketi’ndeki hisseleri üzerinde uygulanmasını ve Müvekkilin bu konu ile ilgili olmayan diğer tüm işlemler üzerinde herhangi bir şekilde kısıtlı/ sakıncalı bırakılmaması gerektiğini talep ve arz ederiz.
GEREKÇE: Talep ihtiyati tedbir talep edilenden devralındığı iddia edilen davadışı limited şirketin hisselerinin 3.kişilere devir ve temlikinin ve icra yolu ile icra kanalı ile cebri satışının önlenmesi yönünde mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararının itirazen kaldırılması istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesi ihtiyati tedbire konu esas hakkındaki davanın mahkemelerinin 2023/386 Esas sayılı dosyası ili açılası nedeniyle itirazın bu dosya üzerinden değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle itirazın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermiş,bu karara karşı itiraz eden vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur.6100 Sayılı HMK 394 . Maddesi “1) Karşı taraf dinlenmeden verilmiş olan ihtiyati tedbir kararlarına itiraz edilebilir. Aksine karar verilmedikçe, itiraz icrayı durdurmaz.(2) İhtiyati tedbirin uygulanması sırasında karşı taraf hazır bulunuyorsa, tedbirin uygulanmasından itibaren; hazır bulunmuyorsa tedbirin uygulanmasına ilişkin tutanağın tebliğinden itibaren bir hafta içinde, ihtiyati tedbirin şartlarına, mahkemenin yetkisine ve teminata ilişkin olarak, kararı veren mahkemeye itiraz edebilir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/42 md.) Esas hakkında dava açıldıktan sonra, itiraz hakkında, bu davaya bakan mahkemece karar verilir.”şeklinde düzenlenmiştir.Somut olayda ilk derece mahkemesince D.İş dosyası üzerinden ihtiyati tedbir kararı verildikten sonra aynı mahkemede 2023/386 Esas sayılı dava dosyası ile esas hakkında dava açılmış olup,HMK 394 maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararına karşı yapılan itiraz bu dosya üzerinden değerlendirileceğinden mahkemece yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.Açıklanan nedenlerle HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda itiraz eden vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-(b)/1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-İhtiyati tedbire itiraz eden vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-İstinaf karar harcı başlangıçta peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,3-İhtiyati tedbire itiraz eden tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)f. maddesi uyarınca KESİN olarak oy birliğiyle karar verildi. 02/11/2023