Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2023/1256 E. 2023/1009 K. 12.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1256
KARAR NO: 2023/1009
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/06/2023 (Ara Karar)
NUMARASI: 2023/136 Esas (Derdest)
TALEP: İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 12/10/2023
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
TALEP: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalı şirketin %6 oranında hissedarı olduğunu, 14/09/2022 tarihinde yapılan “… Sanayi ve Ticaret A.Ş 2019-2020-2021 yılları olağanüstü genel kurul toplantısının 7.maddesinde “Geçmiş yıllar karlarının dağıtılması hususunun görüşülmesine geçildi; Şirketin 2014-2015-2016-2017-2018-2019-2020 yılları karlarının yasal yedekler ve vergilerin düşürülmesi akabinde peyderpey dağıtılmasına oy birliği ile karar verilmiştir.” maddesi bulunduğunu, buna rağmen davalı şirket tarafından kar payının dağıtılmasına yönelik herhangi bir işlem yapılmadığını, sözlü uyarılara rağmen netice alınamaması üzerine Kadıköy … Noterliği’nin 04/10/2022 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin gönderildiğini, ihtiyati tedbir talebine ilişkin olarak; davalı şirketin yetkilisinin, müvekkil ile aralarında husumet bulunan dava dışı müvekkilinin babası … ile aralarında devam eden hukuki ve cezai sürecin mevcut olduğunu, bu husumet sebebiyle kar payının müvekkiline ödenmemesi durumu olduğunu düşündüklerini, devam eden davalar olduğunu, kar payının müvekkiline ödenmemesi sonucu müvekkilinin maddi zarara uğrayacağını yahut iflas edeceğini, buna ilişkin olarak HMK 389.maddesi kapsamında davalı şirketin taşınır ve taşınmaz satış ile alış işlemlerinin durdurulması, banka hesaplarına tedbir konulması istemi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu kararı veren ilk derece Mahkemesince ihtiyati tedbir talebi hakkında yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda, “HMK 389. Maddesi gereğince mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceğinden somut davada davacı vekilinin davalı şirketin taşınır ve taşınmaz satış ile alış işlemlerinin durdurulması, banka hesaplarına tedbir konulması isteminin yargılamaya muhtaç olması, HMK 389.maddesinde belirtilen yaklaşık ispatın sağlanamamış olması göz önüne alınarak ihtiyati tedbir talebinin reddine,” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı şirketin, 14.09.2022 tarihinde yapılan “… San. Ve Tic. A.Ş. 2019-2020-2021 Yılları Olağan Genel Kurul Toplantısı”nın 7. Maddesi ile alınan “Geçmiş yıllar karlarının dağıtılması hususunun görüşülmesine geçildi; Şirketin 2014- 2015- 2016- 2017- 2018- 2019- 2020 yılları karlarının yasal yedekler ve vergilerin düşürülmesi akabinde peyderpey dağıtılmasına oy birliği ile” karar verildiğini, davalı şirketin; müvekkiline, hak kazanmış olduğu kar payını ödememesi için hukuku yahut usuli hiçbir neden bulunmadığını, kar payının ödenmemesinin tek nedeninin davalı şirket tarafından cezalandırma amacıyla ödenmemesi olduğunu, 02.06.2023 tarihli beyan dilekçesinde belirtilen hususlar araştırılmadan tedbir kararının reddinin hukuka ve usule aykırı olduğunu, dosyaya sunulan deliller kapsamında yaklaşık ispattan fazlaca ispatlanan, müvekkilinin hukuki yararının bulunduğu, husumet nedeniyle de müvekkilinin alacağını almasında zor duruma düşmesi ve davaya konu olmayan mal, taşınır ve taşınmazlar için istenmesi nedenleriyle ilk derece mahkemesinin tedbir reddine yönelik ara kararının kaldırılarak davalı şirket aleyhine somut olaya uygun bir tedbirlerin teminatsız olarak konulması gerektiğini beyanla, İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını ve ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE: Talep, kar payı alacağının tahsili istemiyle başlatılan icra takibine itiraz edilmesi üzerine açılan itirazın iptali davasında ihtiyati tedbir kararı verilmesi, istemidir. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, talep konusuna ilişkin olarak ihtiyati tedbir şartlarının oluşup oluşmadığı noktasındadır. İhtiyati tedbir isteyen taraf, genel kurul tarafından ödenmesine karar verilen kar payının ödenmediğinden bahisle davalı şirketin taşınır ve taşınmaz satış ile alış işlemlerinin durdurulması ve banka hesaplarına tedbir konulması suretiyle incelemeye konu ihtiyati tedbir kararı verilmesine ilişkin talebi yapmıştır. 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu(HMK)’nun 389/1. Maddesi, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir, şeklindedir. İhtiyati tedbirler hali hazırda görülmekte olan veya ileride açılacak bir davanın sonucunun etkisiz veya anlamsız kalmasını önlemek için başvurulan geçici nitelikte ve kural olarak kanunla belirlenmiş önlemlerdir. Özel düzenlemeler bir kenara bırakılacak olursa ihtiyati tedbirlere ilişkin temel düzenleme Hukuk Muhakemeleri Kanununun 389 ve devamı maddelerinde yer almaktadır. İhtiyati tedbirde ferdileştirilmiş muayyen bir talebin teminini hedef tutulmaktadır. Bu nedenle para alacağına ilişkin bir davada ihtiyati tedbir kararı verilmesi hukuka uygun değildir. Ayrıca, HMK’nın 389/1. Maddesinde belirtildiği gibi ihtiyati tedbir ancak uyuşmazlık konusu hakkında verilebilir. Somut olayda ihtiyati tedbir yargılaması devam eden bir dava içerisinde talep edilmiş olup, yargılamaya konu dava bir para alacağına ilişkindir. Bu halde, para alacağı hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesi mümkün değildir. Ayrıca davalı tarafın üzerine tedbir konulması talep edilen taşınmazları uyuşmazlık konusu değildir. Buna göre ihtiyati tedbirin şartları oluşmamış olup, mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir. HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; 1-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-İstinaf karar harcı ihtiyati tedbir talep eden davacı tarafından peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yapılacak yargılama sırasında değerlendirilmesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)f maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 12/10/2023