Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1216
KARAR NO: 2023/1140
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/04/2019
NUMARASI: 2019/223 Esas – 2019/222 Karar
TALEP: İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 02/11/2023
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün İhtiyati hacze itiraz eden vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
TALEP: İhtiyati haciz talebinde bulunan vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile borçlu arasındaki ticari ilişki sonucu borçlunun müvekkiline … Avcılar Şb., 17/04/2017 ödeme tarihli, 60.000 TL çek ve … Güneşli Çarşı Şb., 17/04/2019 ödeme tarihli 65.000 TL çekleri verdiğini, vadesi gelmesine rağmen borcun ödenmediğini, borçlunun mal kaçırma olasılığının bulunduğundan bahisle ihtiyati haciz talebinde bulunmuştur.
İHTİYATİ HACİZ KARARI: Mahkemece talebin kabulü ;alacağın %15 oranında teminat karşılığında İİK.nun 257/1 maddesi gereğince 120.940,00- TL alacak yönünden borçlunun taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarından borca yeter miktarı üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar vermiştir.
İHTİYATİ HACZE İTİRAZ:İhtiyati hacze itiraz eden vekili itiraz dilekçesinde özetle; kararın kanuna ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkil şirketi hakkında Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/246 E. Sayılı dosyası ile konkordato tasdik edildiğini, bu nedenle dosyadaki ihtiyati hacizlerin kaldırılması gerektiğini, beyanla ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ EK KARARI: Mahkemece; “İİK 287. vd. maddeleri uyarınca verilen söz konusu ihtiyati tedbir, geçici ve kesin mühlet kararları, İİK’nın 294. maddesi kapsamında ihtiyati haciz kararı verilmesini değil uygulanmasını engellemektedir. Geçici hukuki koruma kararı niteliğindeki ihtiyati haciz kararı, icra takip işlemi sayılmadığından, itiraz eden vekilinin itiraz nedenleri incelendiğinde ihtiyati haciz kararı verilmesine engel teşkil edecek nitelikte bulunmadığı” gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı ihtiyati hacze itiraz eden vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:İhtiyati hacze itiraz eden vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket aleyhine alacaklı şirket tarafından çeklere dair takip başlatıldığını, kanuna ve mahkeme kararına aykırı takibin durdurulması ve iptaline yönelik icra müdürlüğüne dilekçe sunulmuş ve icra müdürlüğünce 17/09/2021 tarihinde takibin durdurulması kararı verildiğini, ancak ihtiyati haciz yönünden kaldırılması yetkisinin kendisinde olmadığı belirtildiğini, müvekkil şirket hakkında Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/246 E. Sayılı dosyası ile konkordato tasdik edildiğini, bu nedenle dosyadaki ihtiyati hacizlerin kaldırılması gerektiğini, bu noktada ilk derece mahkemesince verilen karar hukuka aykırı olduğunu, bu kapsamda mahkemece verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılması gerektiğini, dolayısıyla ilk derece mahkemesince verilen haksız ve hukuka aykırı olduğunu, ilk derece mahkemesince gerekçe olarak belirtilen hususlar somut uyuşmazlığa uygun olmadığını, zira ilk derece mahkemesi geçici mühlet ve kesin mühlet açısından uyuşmazlığı değerlendirildiğini, ancak uyuşmazlığın temeli yukarıda da ifade ettiğimiz üzere konkordatonun tasdiki olduğunu, bu noktada ilk derece mahkemesince yapılan değerlendirme kanuna ve hukuka aykırı olduğunu, fazlaya dair tüm hak, alacak ve itirazlarımız saklı kalmak kaydıya; Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/223 D.İş, 2019/222 Karar sayılı 15/05/2023 tarihli kararının kaldırılmasını, yapılacak olan yeniden yargılamada sonucunda ihtiyati hacze itirazımızın kabulüne karar verilerek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını, masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini vekaleten talep ve arz ederiz.
GEREKÇE: Talep İİK 265. maddesi uyarınca ihtiyati hacze itirazın reddine ilişkin ek kararın kaldırılması istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen çeke istinaden ihtiyati haciz kararına borçlu keşideci tarafından yapılan itiraz üzerine mahkemece ek karar ile itirazın reddine karar verilmiş bu ek karara itiraz eden karşı borçlu vekili istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, konkordato geçici mühleti içinde ihtiyati haciz kararı verilip verilemeyeceği ve ihtiyati haciz şartlarının bulunup bulunmadığı noktasındadır. İhtiyati haciz talebinin dayanağı itiraz eden şirketin keşideci olduğu çek ciranta ve hamil olarak ihtiyati haciz talep eden tarafından 22/04/2019 tarihinde muhatap bankaya ibraz edilmiş ve çeklerin karşılıksız olması nedeniyle çek sorumluluk bedelleri ödenerek karşılıksız çek işlemine tabii tutulması üzerine ihtiyati haciz talep edildiği görülmüştür. Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/246-2020/675 K sayılı dosyası ile ihtiyati hacze itiraz eden şirket hakkında 10/04/2019 tarihinde 3 ay geçici mühlet verilmiş ve bu çerçevede mühlet içinde ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz ve muhafaza işlemlerinin yapılmasının tedbiren durdurulmasına ve 21/10/2020 tarihinde de şirketin konkordato projesinin tasdikine karar verilmiştir. İhtiyati haciz, alacaklının bir para alacağının zamanında ödenmesini güvence altına almak için mahkeme kararı ile borçlunun mallarına geçici olarak el konulmasıdır.İtiyati haciz talep edebilmek için, İİK’nın 257/1.maddesine göre alacağın para alacağı olması, vadesi gelmiş ve rehinle temin edilmemiş olması ya da İİK’nın 257/2.maddesindeki şartların bulunması gerekir. İİK’nın 258/1.maddesinin ikinci cümlesinde “Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebebi hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur.” şeklinde yapılan düzenleme ile alacaklının ihtiyati haciz talep edebilmesi ve ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın varlığı ve istenebilir olduğunun tam ve kesin olarak ispat edilmesi gerekliliği aranmamış olmakla birlikte bu konuda mahkemeye kanaat getirecek delillerin sunulması gerektiği kabul edilmiştir. Yani ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için ispat gerekmez, yaklaşık ispat için delil sunulması yeterli olup, alacaklının ilişkisinin varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin olarak ispat etmesi aranmamaktadır (Yargıtay 19. HD’nin 12/12/2019 Tarih, 2019/2300 E-2019/5531 K). İİK’nın 265. Maddesi uyarınca; borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir. Mahkeme, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddeder. 7101 Sayılı Yasa’nın 16. maddesi ile değişik İİK’nın 287. maddesi gereği konkordato talebi üzerine mahkemece derhal 3 ay süre ile geçici mühlet verileceği, İİK’nın 288. maddesine göre ise geçici mühletin, kesin mühletin sonuçlarını doğuracağı, bu bağlamda kesin mühletin alacaklılar bakımından sonuçlarını düzenleyen İİK’nın 294/1. maddesi uyarınca mühlet içinde ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir kararlarının uygulanmayacağı düzenlenmiştir. Düzenlemelerden anlaşılacağı üzere konkordato istemiyle açılan davada mahkemece verilen geçici mühlet kararı ihtiyati haciz kararı verilmesini engellememekte, verilen ihtiyati haciz kararının infazını önlemektedir. İİK nun 289 maddesinde; mühlet içinde borçlu hakkında 6183 sayılı kanuna göre yapılan takipler dahil olmak üzere hiç bir takip yapılamayacağı, evvelce başlayan takiplerin duracağı, ihtiyati haciz kararlarının uygulanamayacağı düzenlenmiş olup, madde de engellenen husus ihtiyati haczin infazına ilişkindir.İİK 308/c maddesi uyarınca tasdik kararı ile bağlayıcı hale gelen konkordato, konkordato talebinden önce veya komiserin izni olmaksızın mühlet içinde doğan bütün alacaklar içir mecburidir. İİK 308/ç maddesinde konkordatonun taraflar için bağlaycı hale gelmesi,gecici mühlet kararından önce başlatılmış takiplerde konulan ve henüz paraya çevrilmemiş olan hacizleri hükümden düşüreceği düzenlenmiştir. Somut olayda, Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/246 Esas sayılı dosyasında 10/04/2019 tarihli tensip zaptı ile borçlu aleyhine her türlü ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz ve muhafaza işlemleri de dahil tüm takip işlemlerinin yapılmasının uygulanmaması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmiş ise de, İİK 287. vd. devamı maddeleri uyarınca verilen söz konusu ihtiyati tedbir kararı, İİK’nın 294. maddesi kapsamında ihtiyati haciz kararı verilmesini değil uygulanmasını engellemektedir. Geçici hukuki koruma kararı niteliğinde ki ihtiyati haciz kararı icra takip işlemi sayılmadığından geçici mühlet içerisinde ihtiyati haciz kararı verildikten sonra itiraz eden şirket hakkında konkordato projesinin tasdik edilmesi de ihtiyati haczin kaldırılması sebebi değildir.Buna göre mahkemece geçici mühlet içinde verilen ihtiyati hacze vaki itirazın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda htiyati hacze itiraz eden borçlu vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-İhtiyati hacze itiraz eden borçlu vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-İstinaf karar harcı ihtiyati hacze itiraz eden borçlu tarafından peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-İhtiyati hacze itiraz eden borçlu tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)f. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.02/11/2023