Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1051
KARAR NO: 2023/1007
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/06/2023
NUMARASI: 2022/648 Esas – 2023/432 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 12/10/2023
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafın İcra Müdürlüğü’ne yapmış olduğu itiraz haksız ve kötü niyetli olduğunu, davacı şirketin alacağının tahsili amacıyla Beykoz İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile davalı borçlu hakkında ilamsız icra takibine başlanıldığını, borçlu davalının icra takibine itiraz edildiğinden takibin durduğunu beyan ederek davanın kabulüne, fazlaya ilişkin hak ve alacak talep etme hakları saklı kalmak kaydı ile; davalının haksız ve mesnetsiz itirazının iptaline ve takibin takip tarihi itibariyle işleyecek faiz, vekalet ücreti ve tüm ferileri ile birlikte devamına, davalı aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinin asile tebliği gerektiğini, davalının teminat göstermesi gerektiğini, süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, ürünlerde eksiklik bulunmayıp zarar ortaya konamadığını, davalının bir kusuru bulunmadığını, davanın külliyen reddi ile, dava konusunun %20’sinden aşağı olmamak üzere haksız icra tazminatına mahkum edilmesi, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılması talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu İlk Derece Mahkemesince dava hakkında, “Dava; denizyolu taşımacılığından kaynaklı alacağın tahsiline ilişkin başlatılan icra takibe yapılan itirazın iptaline ilişkindir. Taraflar arasındaki ihtilafın 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun Beşinci Kitabında düzenlenen deniz yoluyla yapılan taşımadan kaynaklandığı ve ihtilafı çözmekle görevli mahkemenin de aynı Kanunun 5/2.maddesi kapsamında HSK tarafından İstanbul ilindeki deniz ticaretine ve deniz sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilen İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi ( Denizcilik İhtisas Mahkemesi)’ ne ait olduğu anlaşılmıştır. Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 114/1-c uyarınca görev bir dava şartıdır. Yine aynı kanunun 115. maddesine göre, dava şartlarının mevcut olup olmadığının davanın her aşamasında Mahkemece re’sen araştırılması, bulunamadığı takdirde davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğinden Mahkememizin görevsiz olması nedeniyle dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usûlden reddine, davaya bakmaya İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görevli olduğunun tespitine,” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yargı çevresinde, Asliye Ticaret Mahkemesi bulunmayan yerlerde bir ticari uyuşmazlığın çözümü için Asliye Hukuk Mahkemesine genel mahkeme sıfatıyla dava açılması halinde mahkemece görevsizlik kararı verilmeksizin işin görülmesi gerektiğini, mahkemenin kararının usul ve yasaya aykırı olup kararına konu edilen HSK nın 24.03.2005 tarih ve 188 sayılı kararı gereğince de mahkeme tarafından görevli mahkeme açısından usul ve yasaya aykırı karar verildiğini beyanla, ilk derece mahkemesi görevsizlik kararının kaldırılmasını ve İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görevli olduğuna karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE: Dava, eksik ürün teslimine dayalı olarak alacağın tahsili istemi ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, görevin hangi mahkemeye ait olduğu noktasındadır. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu(TTK)’nun 4/1. maddesine göre, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. TTK’nın 5/1. Maddesine göre de, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın tüm ticari davalara asliye ticaret mahkemesi bakmakla görevlidir. Ancak TTK’nın 5/2. Maddesinde ise, bir yerde ticaret davalarına bakan birden çok asliye ticaret mahkemesi varsa, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca, asliye ticaret mahkemelerinden biri veya birkaçı münhasıran bu Kanundan ve diğer kanunlardan doğan deniz ticaretine ve deniz sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilebileceği düzenlenmiştir. HSYK ‘nın 20/07/2004 tarih ve 370 sayılı kararı ile İstanbul ‘da kurulup faaliyete geçirilen denizcilik ihtisas mahkemesinin yargı alanının İstanbul İli mülki sınırları olarak belirlenmiş ve yine 09/09/2014 tarihli ticaret mahkemesi hakimleri ile bazı yer adli yargı hakimlerinin müstemir yetkilerinin düzenlenmesine ilişkin yetki kararnamesi ile 6102 sayılı TTK 5/2 maddesi gereğince İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi TTK ‘dan ve diğer kanunlardan doğan deniz ticareti ve deniz sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmak üzere münhasıran görevlendirilmiştir. Somut olayda, uyuşmazlık 07/06/2012 tarihli konişmentodaki yüke ilişkin olup uyuşmazlığın çözümünde TTK’nın 5. Kitabında düzenlenen deniz ticaretine ilişkin hükümler uygulanacağından Deniz Ticaret Mahkemesi görevlidir. Davalının istinaf dilekçesinde dayandığı düzenlemelerin somut olayda uygulanma yeri yoktur.HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Davalı tarafından başvuru sırasında istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)a maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.12/10/2023