Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2023/1011 E. 2023/819 K. 14.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1011
KARAR NO: 2023/819
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİH: 25/03/2022 (Ara Karar)
NUMARASI: 2022/222 Esas (Derdest)
DAVA: Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 14/09/2023
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün ihtiyati tedbir talep eden vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
TALEP: İhtiyati tedbir talep eden vekili dilekçesinde özetle; davaya konu … Limited Şirketi’nin yetkilerini şirket müdürü olan davalının kötüye kullanma suretiyle yasadan, esas sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini ihlal etmesi nedeniyle azline, bu sebeple şirketin ve müvekkilin uğradığı doğrudan ve dolaylı zararların tespiti ile tazminine, şirkete kayyım atanmasına ile ihtiyati tedbire karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu kararı veren ilk derece Mahkemesince eldeki dava hakkında yapılan yargılama sonunda, “…Kanun koyucu, ihtiyati tedbir hakkında karar verecek olan Hakime geniş bir taktir alanı bırakmış ise de, Hakim her somut olayda, ihtiyati tedbir şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğini dikkatlice incelemeli ve hangi yasal sebebe ve hangi somut duruma göre, ihtiyati tedbir kararı verdiğinin kararında belirtilmelidir, ihtayit tedbir şartları mevcut değilse kanunun ön gördüğü ölçüde ıspat edilememişse, veya yaklaşıkda olsa ıspatı yargılamayı gerekiyorsa ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmelidir.HMK’nun 389. maddesindeki şartların mevcut olması ve talep halinde ihtiyati tedbire karar verilmelidir.Bu itibarla ileri sürülen iddiaların yargılamayı gerektirdiği, mevcut delil durumu itibariyle davacının iddiaları ile bağlı kalınarak; … Limited Şirket müdürü olan …’un yönetim hakkının ve temsil yetkisinin kaldırılarak azline ve kayyım atanmasına yönelik bu kapsamda mevcut delil ve koşul durumu ile davacı yan iddiasının yaklaşık dahi olsa ispatlanmadığı ve HMK 389 ve devamı madde hükümlerinde ön görülen koşullar gerçekleşmediği değerlendirilerek ihtiyati tedbir istemine konu taleplerin bu aşamada reddine” karar verilmiştir.Bu karara karşı ihtiyati tedbir talep eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçelerinde delilleriyle izah edilen sebeplerin HMK 389. madde ve devamında öngörülen koşulların gerçekleşmiş olması karşısında davanın mahiyeti bakımından ivedilikle ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerektiğini, söz konusu şirkete dava süresince kayyım atanmasının zorunlu olduğunu, tarafların çıkar dengesi ve ihtiyati tedbirin amacının da bunu gerektirdiğini, davalı şirket müdürünün temsil ve imza yetkisini kötüye kullanarak şahsi çıkarları doğrultusunda şirketi ve müvekkilin ortaklık haklarını usulsüz işlem ve kayıtlarla kasten zarara uğratmış olduğunu, bu ve benzeri Yasaya, esas sözleşmeye ve içtihatlara aykırı olan zarar veren çok sayıdaki menfi fiilleri icra ettiğini, her yolu deneyerek süregelen biçimde gerçekleştirmiş olduğunu, davalının kar payı dağıtımını da engelleyerek milyonlarca TL tutarındaki kasa bakiyelerini bir takım işlemlerle yok etmiş olmasının da ihtiyati tedbirin ve şirkete ivedilikle kayyım tayininin gereklililiğini açıkça gösterdiğini, HMK 389 ve devamı maddelerindeki koşulların da gerçekleşmiş olduğunu, belirtilen sebepler neticesinde yerel mahkeme kararının ihtiyati tedbir taleplerinin reddine ilişkin verilen ara kararın kaldırılmasını, dava kesinleşinceye kadar davalının yönetim ve temsil yetkisinin geçici olarak sınırlandırılmasını veya kaldırılması gerektiğini ve ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür. Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; davacının cevaba cevap dilekçesindeki hukuki dayanaktan yoksun ve mesnetsiz iddia ve taleplerinin reddine karar verilmesini, dava ile ilgisi bulunmayan deliller yönünden muvafakatlarının bulunmadığını, davaya dayanak delil olarak gösterilen inceleme haciz tutanağının cevaba cevap dilekçesinde gerçeğe aykırı şekilde beyan edilmesi sebebiyle yeminli mali müşavir …’ın tanık olarak dinlenilmesini talep ve beyan etmiştir.
GEREKÇE: Talep; derdest 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 630/2 maddesine dayalı olarak limited şirket müdürünün haklı nedenle azli davasında şirkete kayyım atanması talebine ilişkindir.Davacı vekilince dava dilekçesi ile tedbiren şirket yöneticisinin dava süresince davalının yönetim ve temsil yetkisinin kaldırılmasına, kayyım atanmasına, kayyımın atanması, görevleri, mahkemece verilen temsil yetkisi ve bunların sınırlarının mahkemece resen tescil ve ilanına ilişkin ihtiyati tedbir talep edilmiş ilk derece mahkemesince 25/03/2023 tarihli ara kararı ile tedbir isteminin reddine karar verilmiş, verilen karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. TTK 630 maddesi dava açıldığında hangi tedbirlerin alınacağına dair bir düzenleme içermediğinden talep hakkında 6100 sayılı HMK 389 ve devamı maddelerinin nazara alınması gerekmektedir. İhtiyati tedbir HMK’nın 389 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş bulunan geçici hukuki korumadır. 389. maddeye göre mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi halinde uyuşmazlık konusus hakkında ihtiati tedbir kararı verilebileceği düzenlenmiştir. Ayn yasanını 390 Maddesi uyarınca tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.İhtiyati tedbir kararına itiraz HMK’nın 394. Maddesinde düzenlenmiş olup, maddenin 2. fıkrasına göre ihtiyati tedbirin şartlarına, mahkemenin yetkisine ve teminata itiraz edilebilecektir. ihtiyati tedbire itiraz sebepleri sınırlı olarak sayılmış olup bu sebepler dışında bır nedenle ihtiyati tedbire itiraz edilemeyecektir.TTK 625. ve 626.maddelerine göre, müdürler görevlerini tüm özeni göstererek yerine getirmek ve şirketin menfaatlerini dürüstlük kuralı çerçevesinde gözetmekle yükümlüdürler. Müdürler, kanunların ve şirket sözleşmesinin genel kurula görev ve yetki vermediği bütün konularda görevli ve yetkilidirler. Kural olarak şirketler genel kurul tarafından seçilen yöneticileri tarafından temsil ve ilzam edilir. TMK’nın 427/4. Maddesi uyarınca bir tüzel kişinin gerekli organlarından yoksun kalması ve yönetiminin başka yoldan sağlanamaması durumunda yönetim kayyımı atanacağı düzenlenmiştir. Şirket yönetiminin genel kurulca seçilmiş yöneticilerle yapılması, zorunluluk olmadıkça şirket yönetimine müdahale edilmemesi esastır.Somut olayda;dosyaya sunulan deliller yargılamanın geldiği aşama itibarıyla davacı iddialarının varlığı ihtilaflı ve tespite muhtaç olduğu, bu durumda eldeki davanın ve ihtiyati tedbirin konusu da dikkate alındığında mevcut müdürün tedbiren görevden alınmasını gerektirir herhangi bir olgu yaklaşık olarak ispatlanmış değildir.TMK’nın 427/4. Maddesi uyarınca bir tüzel kişinin gerekli organlarından yoksun kalması ve yönetiminin başka yoldan sağlanamaması durumunda yönetim kayyımı atanacağı düzenlenmiştir. Bu durumda davalı şirketin seçilmiş müdürünün tedbiren görevden alınarak şirkete kayyım atanması isteminin reddine yönelik verilen kararda bir isabetsizlik yoktur. HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; ilk derece mahkemesi ara kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle;1-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 269,85 TL istinaf karar harcından peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 189,15‬ TL harcın ihtiyati tedbir talep eden taraftan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, 3-İhtiyati tedbir talep eden tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.14/09/2023