Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2022/951 E. 2022/838 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/951
KARAR NO: 2022/838
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/03/2022
TALEP: Zayi Belgesi Verilmesi
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/06/2022
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
TALEP: Talep eden vekili dilekçesinde özetle; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, 10/2020 dönemine ait e-defterlerin ikincil kopyalarının ( Yevmiye, Defteri kebir ve E defter berat raporu) dosyalardaki teknik, sistemsel hatalar nedeniyle sisteme yüklenemediğini yeni öğrendiğini, davacı , e-defter işlemlerini özel entegratör firması olan … Tic. A.Ş yaptığını, bu konuda mahkemeye sunulmak üzere … Tic. A.Ş. den belge talep edilmiş ancak yasal mevzuat gerekçe gösterilerek bu belgenin verilemeyeceğini ancak mahkemece talep edilmesi halinde mahkemeye sunacaklarını bildirdiğini belirterek davacı vekili zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu kararı veren ilk derece Mahkemesince eldeki talep hakkında yapılan yargılama sonunda, “TTK 82. madde gereğince bir tacire ziya belgesinin verilebilmesi için saklamakla yükümlü olunan defter ve belgelerin yangın, su baskını, yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle zayi olması ve ziyaın da kanuni saklama süresi içinde gerçekleşmesi gerekir.Davacı taraf zayi talep edilen belgelerin kayıp olduğunu,davacı tarafça ziyaın yangın, su baskını, yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle meydana geldiği, iddia ve ispat edilmemiştir. İş bu sebeple davanın reddine, ” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin zayi talep ettiği belgelerin kayıp olduğunu iddia ederek hükmüne gerekçe yaptığını, ancak böyle bir iddialarının olmadığını, iddia ve talebin aynen “…müvekkil şirketin 10/2020 dönemine ait e-defterlerin ikincil kopyalarının (Yevmiye, Defteri kebir ve E defter berat raporu) zayii olduğunun tespiti ile bu konuda tarafımıza zayii belgesi verilmesi zaruri olmuştur…” şeklinde olduğunu, ortada kaybolan bir belge bulunmadığını, aksine tüm belgelerin bulunmakta ancak yasal mevzuat gereği bu belgelerin elektronik defter olarak ikincil kopyaları yüklenirken oluşan teknik, sistemsel, mekanik, yazılımsal v.b. hatalar yüzünden ikincil kopyaların yüklenemediğini, bu durumu yeni fark eden davacının hemen iş bu davayı ikame ettiğini, 213 sayılı Vergi usul Kanununun Mükerrer Madde 242. “Elektronik ortamdaki kayıtlar ve elektronik cihazla belge düzenleme” başlıklı maddesi ile 2.’nci fıkrada; Elektronik defter, elektronik belge ve elektronik kayıt tanımlarının yapılmasından sonra 213 sayılı Yasanın ve diğer vergi kanunlarının defter, kayıt ve belgelere ilişkin kurallarının, elektronik defter, elektronik belge ve kayıtlar için de geçerli olduğu kurala bağlanmış; Maliye Bakanlığına, elektronik defter, belge ve kayıtlar için diğer defter, belge ve kayıtlara ilişkin usul ve esaslardan farklı usul ve esaslar belirleme ve bu defter ve kayıtların oluşturulması, kaydedilmesi, iletilmesi, muhafaza ve ibrazı ile defter ve belgelerin elektronik ortamda tutulması ve düzenlenmesi uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye ve elektronik ortamda tutulmasına ve düzenlenmesine izin verilen defter ve belgelerde yer alması gereken bilgileri, internet de dahil olmak üzere her türlü elektronik bilgi iletişim araç ve ortamında Maliye Bakanlığına aktarma zorunluluğu getirmeye ve bu aktarımda uyulacak format ve standartlar ile uygulamaya ilişkin usul ve esasları tespit yetkisi tanındığını, aynı şekilde Madde 226/A ile de aynen ; “…TTK 64./3. md. yer alan yetki kapsamında Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Ticaret Bakanlığınca müştereken belirlenen usul, esas ve süreler dahilinde elektronik ortamda tutulan defterler için berat alınması, elektronik ortamda tutulan diğer defterlerin ise Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından belirlenen usul, esas ve süreler dahilinde onaylanması bu Kanun uygulamasında tasdik hükmündedir…” denildiğini, yine aynı md.de “…Fiziki ortamda veya elektronik ortamda tutulan ticari defterlerin nasıl tutulacağı, defterlere kayıt zamanı, onay yenileme ile açılış ve kapanış onaylarının şekli ve esasları Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile Maliye Bakanlığınca müştereken çıkarılan tebliğle belirlenir….” denildiğini ve TTK md 64/5 “…(5) Bu Kanuna tabi gerçek ve tüzel kişiler, 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun defter tutma ve kayıt zamanıyla ilgili hükümleri ile aynı Kanunun 175 inci ve mükerrer 257 nci maddelerinde yer alan yetkiye istinaden yapılan düzenlemelere uymak zorundadır. Bu Kanunun defter tutma, envanter, mali tabloların düzenlenmesi, aktifleştirme, karşılıklar, hesaplar, değerleme, saklama ve ibraz hükümleri 213 sayılı Kanun ile diğer vergi kanunlarının aynı hususları düzenleyen hükümlerinin uygulanmasına, vergi kanunlarına uygun olarak vergi matrahının tespit edilmesine ve buna yönelik mali tabloların hazırlanmasına engel teşkil etmez…” denildiğini, iş bu dava konusunun bir yönüyle teknik, özel bilgi gerektiren bir konu olduğunu, bu konuda uzman bir bilirkişiye tevdi edilerek davacının, 10/2020 dönemine ait e-defterlerinin ikincil kopyalarının ( Yevmiye, Defteri kebir ve E defter berat raporu) sisteme neden yüklenilemediği, teknik, sistemsel, mekanik, yazılımsal vb. hangi sorunların olduğu açıkça tespit ettirilmesi gerekmekte olup, TTK 82/7 maddesi, V.U.K. 13. md., E.D.G.T 7/1. md. ve diğer maddeler; e-Defter Uygulama Kılavuzu birlikte değerlendirildiğinde, davacı şirketin 10/2020 dönemine ait e-defterlerin ikincil kopyalarının ( Yevmiye, Defteri kebir ve E defter berat raporu) zayii olduğunun tespiti ile bu konuda zayii belgesi verilmesi zaruri olduğunu, bu zayii belgesi ile Gelir İdaresi Başkanlığına başvurularak davacının 10/2020 dönemine ait e-defterlerin ikincil kopyalarının ( Yevmiye, Defteri kebir ve E defter berat raporu) sisteme yeniden yüklenmesinin sağlanacağını, her türlü talep, dava, itiraz, hakları ve yasal tüm haklarını saklı tuttuğunu beyanla, ilk derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE: Talep, tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgelerin kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğradığı iddiasına dayalı zayi belgesi verilmesi istemidir.İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, zayi belgesi verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasındadır. Talep eden tarafça, 10/2020 dönemine ati e-defter ikincil kopyalarına teknik ve sistemsel hatalar nedeniyle erişilemediğinden bahisle e-defterlerin ikincil kopyalarının zayi olduğunun tespiti ve zayi belgesi verilmesi talep edilmiştir. 6102 sayılı TTK’nın 82/7. Maddesinde; Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebileceği düzenlenmiştir. Ticari defterlerin elektronik ortamda tutulması halinde de aynı düzenleme geçerlidir. Talep ve istinaf dilekçesinde belirtildiği gibi istem konusu ticari defterlerin ikincil örneklerine ilişkindir. Bu halde ticari defterlerin asıllarına ilişkin bir zayi durumunun söz konusu olmadığı anlaşılmaktadır. Bu halde, talep konusu hakkında zayi belgesi verilmesi mümkün değildir. Talep eden taraf Elektronik Defter Genel Tebliği’nin 7.1. Maddesine dayanarak e- defterlerin ikincil örnekleri hakkında zayi belgesi verilmesini istemiş ise de, bahsi geçen madde, e-defter tutanların, Vergi Usul Kanununda belirtilen “mücbir sebep” halleri nedeniyle e-defter veya beratlarına ait kayıtlarının bozulması, silinmesi, zarar görmesi veya işlem görememesi hallerinde e-defter ve berat dosyalarının muhafaza edildiği e-defter saklama hizmeti veren özel entegratör kuruluşlardan veya Başkanlıktan ikincil örneklerinin temin edilemediği durumlara ilişkin bir düzenleme getirmekte olup, ikincil örneklere ulaşılamaması hali e-defter asıllarının zayi olması durumunda önem arz etmektedir. Tek başına ikincil örneklere ulaşılamaması zayi belgesi verilmesi için yeterli değildir. Bu nedenle mahkemece davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Davacı tarafından başvuru sırasında istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)ç. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 30/06/2022