Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2022/886 E. 2022/710 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/886
KARAR NO: 2022/710
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/03/2022 (ara karar)
NUMARASI: 2022/24 Esas
TALEP: Davalıdır Şerhi Konulması
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 02/06/2022
İlk derece Mahkemesince davalıdır şerhi konulması talebinin reddine dair verilen ara karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmakla, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Talep, menfi tespit istemli olarak açılan dava sırasında ipotek konulan aile konutunun satılması halinde ise davacının kanunun tanıdığı haklarını kullanamayacağını ve davacının sokağa atılmış olacağını, çok ucuz değer üzerinden davacıya ait taşınmazın satılma olasılığının çok yüksek olduğundan geri dönüşü zor telafisi imkansız zararların meydana gelebileceğini böyle bir durumun ise davacı açısından ağır mülkiyet ve aile hayatına saygı ve anayasanın 20. Ve 141. Maddeleri açısından katlanılması zor yük ve hak ihlali soncunu doğuracağını tüm bu nedenlerle satışa çıkarılan davacıya ait taşınmazın tapu kaydına devri önleyici davalıdır şerhi konulması istemidir. Mahkemece 18/03/2022 tarihli ara karar ile davalıdır şerhi konulmasına ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı vekilince bu karara karşı istinaf yoluna başvurulmuştur. Taşınmazın tapu kaydı üzerine davalıdır şerhi tesisi HMK’nın 389 vd.maddeleri kapsamında düzenlenen ihtiyati tedbir niteliğinde değildir. 6100 sayılı HMK’nın 341/1. maddesine, ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilineceği şeklindeki açık düzenleme karşısında, ara kararların istisnalar hariç olmak üzere istinafı mümkün değildir. Her ne kadar İlk derece Mahkemesinin davalıdır şerhi konulması talebinin reddine dair kararına karşı istinaf yoluna başvurulmuş ise de; bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulması mümkün değildir. Bu nedenle davacı vekilinin istinaf dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf dilekçesinin HMK’nın 341/1 ve 346/1. Maddesi uyarınca REDDİNE, 2-İstinaf yoluna başvuru sırasında alınan istinaf karar harcı ile istinaf başvuru harcının istemi halinde davacıya iadesine, 3-İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 02/06/2022