Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2022/855 E. 2022/630 K. 18.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/855
KARAR NO: 2022/630
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/03/2022 (ARA KARAR)
NUMARASI: 2021/707 Esas
TALEP: Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 18/05/2022
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı şirketin 22/10/2021 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların icrasının geri bırakılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARI: Mahkemece; savunma ve dosya kapsamında mevcut deliller değerlendirildiğinde, ihtiyati tedbir kararı verilmemesi halinde davacının hakkını elde etmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden şu aşamada bahsedilmesinin mümkün olmadığı, tedbir kararı verilmemesi halinde ciddi bir zararın doğacağına dair emarelerin de bulunmadığı, ayrıca dosyanın geldiği aşama itibariyle davacı tarafın haklılığının yaklaşık olarak ispatının sağlanmamış olduğu, taraf menfaatleri de gözetildiğinde ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığı sonuç ve kanaatine varılmış olup, açıklanan nedenlerle ihtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin dava konusu 22/10/2021 tarihli genel kurulda alınan kararların icrasının durdurulması talebinin reddine karar verilmiştir. Bu karar karşı ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin 16.03.2022 tarihli ara karar neticesinde gerekçesiz, denetime elverişsiz, belirsiz ve hukuka aykırı olarak taleplerimizin reddi kararının kaldırılmasına karar verilmesini, davalı şirketin malvarlığında bulunan istanbul ili, maltepe ilçesi, bağdat caddesi, … mah. … pafta, … ada … parselde kayıtlı taşınmazların, davacının tüm taleplerine rağmen toplu olarak elden çıkarılmasının önlenmesi için, sorgusunun yapılarak teminatsız olarak tapu sicili üzerine ihtiyati tedbir şerhi konulmasını, aksi halde davalıdır şerhi konulmasını, şirket müdürlerine ödenecek aylık 20.000-tl +15.000-tl ücrete ilişkin 7 nolu genel kurul kararının dava süresince tedbiren durdurulmasını ve yargılama sonunda iptaline her halükarda yasaya ve usule aykırı 22.10.2021 tarihli genel kurul kararlarının tamamının tedbiren durdurulmasını, talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE: Talep, şirket genel kurul kararının iptali davasında TTK’nın 449.maddesi uyarınca, 22/10/2021 Tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısında alınan kararların uygulanmasının tedbiren geriye bırakılması ve şirket adına kayıtlı taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulması istemine ilişkindir. Mahkeme TTK.nın 449.md uyarınca yönetim kurulu üyelerinin görüşü alındıktan sonra sonra tedbir talebinin reddine karar vermiş ve bu ara karara karşı davacı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur, Sicil kayıtlarına göre davalı şirket 3 ortaklı, 20.000-TL sermayeli toplam 800 adet hissenin 280 adedinin davacı adına kayıtlı olduğu ve davaya konu genel kurul kararlarının davacının olumsuz oyu sonucu oy çokluğu ile alındığı görülmüştür. TTK 449.maddesine göre, genel kurul kararlarının iptali ve butlanı davası açıldığı taktirde mahkeme, yönetim kurulu üyelerinin görüşünü aldıktan sonra dava konusu kararların yürütmesinin geri bırakılmasına karar verebilir. TTK 449.maddesine göre, genel kurul kararlarının iptali ve butlanı davası açıldığı taktirde mahkeme, yönetim kurulu üyelerinin görüşünü aldıktan sonra dava konusu kararların yürütmesinin geri bırakılmasına karar verebilir.Anılan maddede mahkemeye tanınan takdir hakkı tamamlayıcı hukuk kuralı HMK 389 vd.maddelerinde yapılan düzenleme kapsamında ve buna uygun olarak kullanılması gerekir. HMK’nın 389. maddesi uyarınca, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Aynı yasanın 390/3 maddesi,” Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkca belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır” düzenlemesini içermektedir. Buna göre, tedbir talep edenin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. Somut olayda davacı davalı şirket adına kayıtlı taşınmaz hakkında ihtiyati tedbir talep etmiş ise de mahkemece bu talep yönün den ara kararda bir değerlendirme yapılmadan ihtiyatı tedbir talebinin reddine karar verildiği görülmüştür. Bir davada ancak uyuşmazlık konusu hakkında tedbir kararı verilebilecek olup Genel kurul kararının iptali istemine ilişkin davada şirket adına kayıtlı taşınmaz uyuşmazlık konusu olmadığından hakkında ihtiyati tedbir kararı verilemez. Ayrıca dosyanın geldiği aşama itibariyle davacının ileri sürdüğü iptal sebepleri yönünden davacı haklılığının yaklaşık olarak ispatı ölçüsünde delil bulunmadığından mahkemece davaya konu genel kurul kararının icrasını geri bırakılması için yasal koşulların oluşmadığı gerekçesi ile ilk derece mahkemesinin davacının tüm tedbir taleplerinin reddine karar verilmesi sonucu itibarı ile isabetli olduğundan, ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; 1-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-İhtiyati tedbir talep eden davacı tarafından başvuru sırasında istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)f maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.18/05/2022