Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2022/778 E. 2022/1400 K. 20.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/778
KARAR NO: 2022/1400
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/09/2021
NUMARASI: 2021/619 Esas – 2021/780 Karar
DAVA: Alacak (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 20/12/2022
Taraflar arasındaki Alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili … A.Ş.’ni uzun yıllardır gümrük müşavirliği hizmetinin yanında gümrükleme operasyonlarındaki başarısına entegre olarak kara, deniz, hava yolu taşımacılığı ve depoculuk faaliyetleri sürdürmekte olduğunu, Davalı … Dış Tic. A.Ş. ile arasındaki süre gelen ticari ilişkiden dolayı davalıya verilen gümrük müşavirliği başta olmak üzere verdiği hizmetlerden kaynaklı olarak 19.320-Euro ve 2.243,81-TL ticari defter ve kayıtlarından doğan fatura cari hesap alacağı bulunduğunu, deniz yolu ile yapılan taşımalardan kaynaklı işbu dava konusu alacağının19.320-Euro ve 1.773,81-TL olduğunu, müvekkili şirketin ticari defter ve kayıtlarında alacaklı olarak yer alan bakiye alacağına ilişkin dava ve talep haklarını saklı tuttuklarını beyanla, 19.320-Euro ve 1.773,81-TL alacağın temerrüt tarihlerinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: “..Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun 24.03.2005 tarih ve 188 sayılı kararının 18. maddesi ile İstanbulda kurulup faaliyete geçirilen Deniz İhtisas Mahkemeleri’nin yargı alanı, İstanbul il mülki hudutları olarak belirlendiğinden, İstanbul ili mülki hudutları içerisinde bulunan Anadolu mahkemeleri bakımından da Deniz Ticaret ve Deniz Sigortaları’ndan kaynaklanan uyuşmazlıklarda HSK tarafından görevlendirilen Ticaret Mahkemeleri ihtisas mahkemesi olarak görevli olduğu anlaşılmakla, görev hususu re’sen ve davanın her aşamasında incelenmesi gereken hususlardan olduğundan, davaya bakmaya mahkememiz değil HSK tarafından deniz hukukundan doğan davalara bakmak üzere görevlendirilen İstanbul Deniz İhtisas Mahkemesi (Deniz ihtisas mahkemesi olarak ise İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi görevlendirilmiştir.) görevli olmakla, mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK nun 114(1)/c maddesinin yollaması ile HMK nun 115(2) maddesi uyarınca..” davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Tarafların her ikisinin de ticaret şirketi olup tacir olduklarını, uyuşmazlık da tarafların ticari işletmeleri ile ilgili hususlardan doğduğunu ve tarafların ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde davanın açıklığa kavuşacağını, bu nedenle açılan davaya bakma görevinin ticaret mahkemelerine ait olduğunu, İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16.09.2021 tarihli ve 2021/619E., 2021/780K. sayılı kararının, istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasına karar verilmesini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı yan üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava,fatura alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur.6100 sayılı HMK. 114-(1)-c) maddesi uyarınca; görev mahkemeye ilişkin olumlu dava şartıdır. HMK. 1 maddesi uyarınca; mahkemelerin görevi ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir.Mahkeme tarafından dava şartlarının bulunup bulunmadığı, davanın her aşamasında re’sen araştırılır. Dava şartının bulunmaması halinde, HMK.’nın 115/2. maddesi uyarınca; davanın usulden reddine, karar verilir. Ticari davalar TTK. 4. maddesinde; mutlak ve nispi ticari dava olarak düzenlenmiştir. Uyuşmazlığın Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen bir hususa ilişkin olması veya davanın Ticaret Mahkemesinde görüleceğine dair açık bir yasal düzenlemenin bulunması halinde mutlak ticari dava, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan uyuşmazlıklarda ise; nispi ticari dava sözkoınusu olup, ticaret mahkemesi görev alanı içinde kalacaktır. TTK.’nın 5. maddesine göre; Asliye Ticaret Mahkemeleri, tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ile özel kanunlardan doğan özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer dava ve işlere bakmakla görevlidir. TTK’nun 5. Kitap bölümünde ‘Deniz Ticareti’ başlığı altında yapılan düzenlemelere ilişkin davalar ise Denizcilik İhtisas Mahkemesinin görev alanına girmektedir. HMK 138. maddesi uyarınca mahkemenin öncelikle dava şartları hakkında dosya üzerinden karar vereceği düzenlemesi karşısında davanın dosya üzerinden, dava dilekçesi tebliği edilmeden görev dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi mümkün olup, bu durum hukuki dinlenilme hakkının ihlali niteliğinde değildir. (YHGK 11/04/2019 tarih E:2017/15-2141-K:2019/442) Somut olayda davacı davaya konu alacağın deniz taşımasından kaynaklı alacak ve bu taşıma için verilen müşavirlik hizmetine ilişkin olduğu iddiasıyla deniz ticaret mahkemesi sıfatıyla eldeki davayı açmış olmasına göre uyuşmazlık TTK 4. maddesinde uyarınca TTK da düzenlenen taşıma sözleşmesinden kaynaklanan mutlak ticari dava olup, Deniz Ticaret Hukukuna göre Özel İhtisas Mahkemesi olan Ticaret Mahkemesinin Deniz İhtisas Dairesinde çözümlenmesi gerektiğinden esasında gönderme kararı niteliğinde mahkemece dosya üzerinden davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle;1-Davalı vekilinin istinaf başvurularının HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Davalı tarafından başvuru sırasında istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)a maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 20/12/2022