Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2022/68 E. 2022/331 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/68
KARAR NO: 2022/331
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARETMAHKEMESİ
TARİHİ: 17/03/2021
NUMARASI: 2020/543 Esas-2021/239 Karar
DAVA: Şirketin İhyası
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 17/03/2022
İlk derece mahkemesince verilen davanın kabulüne yönelik hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı şirket ile müvekkili kurum arasında Yalova İş Mahkemesi’nin 2016/444 E sayılı dosyasında görülmekte olan rücuen tazminat davasına …’nün 22/11/2019 tarih ve 239147 sayılı yazısı ile davalı şirketin ticaret sicil kaydının terkin olduğunun bildirildiğini, Mahkemece 18.12.2019 tarihli ara karar ile şirketin ihyası için dava açmak üzere taraflarına süre verildiğini beyanla … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: 1)Davalı …’ne dava dilekçesi ve öninceleme duruşma günü usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı … tarafından davaya cevap verilmediği gibi temsilen duruşmalara da katılan olmamıştır. 2)Davalı tasfiye memuru … ‘a dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davaya cevap vermemiş ancak,17/03/2021 tarihli öninceleme duruşmasında; şirketi 1997 yılında tasfiye ettiğini, şirketi aleyhine açılan davalardan yeni haberdar olduğunu, bir kusurunun olmadığını beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; Yalova İş Mahkemesi’nin 2016/444 (Birleşen 2019/368) Esas sayılı dosyası celbolunarak yapılan incelenmesinde dava konusunun sigortalı …’ın geçirdiği iş kazası neticesinde kurumun uğradığı zararın tahsiline ilişkin olduğu, …’nün … sicil nosunda kayıtlı olan ve sicilden 31/12/1997 tarihinde resen terkin edilen şirketin Yalova İş Mahkemesi’nin 2016/444 (Birleşen 2019/368) Esas sayılı dava dosyasının sonuçlandırılması ile sınırlı olarak TTK 547. maddesi uyarınca ek işlemler sonuçlanıncaya kadar Ticaret Sicil Müdürlüğüne yeniden tesciline, şirketin ek tasfiye işlemlerini yapması için son tasfiye memuru …’ın tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; müvekkili kurum lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi ve yargılama giderinin müvekkili kurum üzerinde bırakılmasının hatalı olduğunu, davalı tasfiye memurunun yasal hasım olmamakla yargılama giderlerinden kural olarak sorumlu tutulması gerektiğini, sigortalının, ihyası istenen şirkete ait işyerindeki çalışmaları sırasında gerekli iş sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınmaması nedeni ile meslek hastalığına yakalandığını, bu durumun müvekkili kurum tarafından düzenlenen teftiş raporu ile de sabit olduğunu, yapılan ödemelerin rücüen tahsili için açılan davada ihyası istenen şirketin sicilden tasfiye sonucu terkin olduğunun tespit edildiğinden şirketin ihyası için bu davanın açılmış olup, müvekkili kurumun dava açmakta haklı olduğunu, davanın açılmasına tasfiyesi istenen şirketin kusurlu eylemlerinin neden olduğunu, müvekkili kurum tarafından açılan rücuen tazminat davasında taraf teşkilinin sağlanabilmesi ve davanın görülebilmesi için şirketin ihyasının zorunlu olduğunu belirterek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, TTK’nın 547. maddesi uyarınca tasfiye sonucu ticaret sicilinden terkin edilen şirketin derdest dava nedeniyle tüzel kişiliğinin ihyası istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalı tasfiye memuru tarafından, istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. TTK’nın 547. maddesi gereğince ” (1)Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. (2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir”. Alacaklıların çağrılması ve korunması başlıklı 541/3 maddesinde” şirketin, henüz muaccel olmayan veya hakkında uyuşmazlık bulunan borçlarını karşılayacak tutarda para notere depo edilir” hükümleri düzenlenmiştir. Şirketlerin tüzel kişiliği ticaret sicilinden terkin ile sona ermektedir. şirketin tasfiye işlemlerinin eksiksiz ve tam olarak yapılması halinde tüzel kişiliğin sona ermesinden söz edilecektir.Tüzel kişiliğin son bulması sonucunu doğuran fesih ve tasfiye işleminin hatalı veya eksik olması halinde gerçek anlamda tasfiyeden söz etmek mümkün olmayıp bu durumda bundan zarar görenler veya o işlemi gerçekleştirenler tasfiyenin kaldırılmasını ve şirketin ihyasını talep etme hakkına olacaktır. Ek tasfiye niteliği gereği yeni bir hukuki durum yaratmayıp,tasfiye aşamasında ihmal edilen veya eksik yapılan işlerin tamamlanmasına imkan sağlayarak tasfiyenin gerçek anlamda tamamlanmasına hizmet eden geçici bir tedbir niteliğindedir. Somut olayda ihyası talep edilen … Limited Şirketi’nin İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nde kayıtlı iken tasfiyeye girdiği, tasfiye memuru davalının,31/12/1997 tarihinde şirketin tasfiye kapanışı yapılarak ticaret sicilden kaydının terkin edildiği, SGK tarafından ihyası istenen şirket aleyhine Yalova İş Mahkemesinin 2016/444 Esas sayılı dosyası ile davanın temelini oluşturan iş kazası nedeniyle açtığı rücu davasının derdest olduğu görülmüştür. Bu hale göre davacıların anılan dava dosyası nedeniyle şirketin ihyasını istemekte haklı ve hukuki hukuki yararı bulunduğu ve terkin edilen şirket yönünden ek tasfiye koşulları oluştuğu anlaşılmakla mahkemece davaya konu şirketin derdest dava dosyası ile ilgili ek tasfiye işlemleri ile sınırlı olarak şirketin yeniden ticaret siciline kayıt tesciline karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davanın temelini oluşturan iş kazası nedeniyle davacı kurumun açtığı derdest (birleşen) rücu davası davaya konu şirketin tasfiyesi tamamlandıktan sonra açılmış ise de iş kazasının şirketin tasfiyesinden önce meydana gelmesi ve tasfiye memurunun TTK 541/3 maddesindeki sorumluluğu da gözetildiğinde derdest bir davanın bulunması nedeniyle tasfiyenin usülune uygun eksiksiz tamamlandığından bahsedilemeyecektir. Buna göre mahkemece tasfiyenin gereği gibi yapılmaması nedeniyle açılan eldeki davada tasfiye sürecinden sorumlu olan tasfiye memurunun HMK 326 maddesi uyarınca yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu olduğu hususu gözetilmeden ayrıca davacı lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdir etmeme nedenini gerekçede açıklaması gerekirken hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait hiçbir söz tekrar edilmeyeceğine yönelik HMK 297/2 maddesine de aykırı olacak şekilde hüküm sonucunda açıklayarak yazılı şekilde davacı lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi ve yine tescil kararının TTK 547/2 maddesi uyarınca ilanına karar verilmemesi doğru bulunmamıştır. Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile dosyada toplanacak başkaca delil bulunmadığı ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir hususta bulunmadığından, kararın kaldırılmasına, tescil kararının ilanına ve davacı kurum lehine davalı tasfiye memurundan yargılama gideri ve maktu vekalet ücreti tahsiline karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı SGK vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ;istinafa konu ilk derece mahkemesinin kararının HMK 353(1)b-2 uyarınca KALDIRILMASINA; 1-Davanın KABULÜ ile; …nün … sicil numarasında kayıtlı “TASFİYE HALİNDE … LİMİTED ŞİRKETİ’nin Yalova İş Mahkemesinin 2016/444 (Birleşen 2019/368) Esas sayılı dava dosyasının sonuçlandırılması ile sınırlı olarak TTK.’nın 547 maddesi uyarınca ek işlemler sonuçlanıncaya kadar şirketin yeniden ticaret siciline TESCİLİ suretiyle İHYASINA, 2-Tasfiye memuru olarak son tasfiye memuru … ‘ın atanmasına, ücret takdirine yer olmadığına, 3- Kararın ticaret sicil müdürlüğünde TTK 547/2 maddesi uyarınca ilanına 4-Alınması gerekli 80,70-TL karar harcının davalı tasfiye memurundan alınarak Hazineye irad kaydına, 5-Davacı tarafından yapılan posta tebligat gideri olan 229,15-TL yargılama giderinin davalı tasfiye memurundan alınarak davacıya verilmesine, 6-Davacı taraf duruşmada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T’ye göre hesaplanan 5.100,00-TL’nin davalı tasfiye memurundan alınarak davacı tarafa verilmesine, 7-… yasal hasım olup, davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 8-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının HMK 333 maddesi gereğince yatıran tarafa iadesine, 9-İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları; a-Davacı SGK harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, b-Davacı tarafından istinaf aşamasında sarfedilen 88- TL yargılama giderlerinin davalı tasfiye memuru alınarak davacıya verilmesine 10-Kararın, HMK’nın 359/4 maddesi uyarınca Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraflara resen tebliğine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.17/03/2022