Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2022/635 E. 2022/738 K. 09.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/635
KARAR NO: 2022/738
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/02/2022
NUMARASI: 2020/268 Esas-2022/93 Karar
TALEP: Kayyımlık
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 09/06/2022
İlk derece mahkemesince verilen konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen hükmün davacılar vekilince istinaf edilmesine üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin yaklaşık %44,0037 oranında paya sahip oldukları davalı şirketin 25.10.2007 tarihli 2006 yılı Olağan Genel Kurul Toplantısında, şirketin sermayesinin arttırılmasına karar verildiğini ve bu kapsamda sermaye artırımının enflasyon düzeltmesi olumlu farklarından ve ortaklarca oluşturulan sermaye artırımı fonundan karşılandığını, sermaye artırımı sonunda hissedarlara payları oranında bedelsiz hisse senedi verilmesinin kararlaştırıldığını; 10/05/2013 tarihli genel kurulda şirket esas sözleşmesinde değişikliğe gidildiğini; şirket pay bedellerinin tamamının ödenmiş olmasına ve yapılan ihtara rağmen pay senetlerinin bugüne kadar bastırılmadığını ve müvekkillerine teslim edilmediğini ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle davalı şirket pay senetlerinin basılarak pay sahiplerine dağıtılması için şirkete kayyım atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; dilekçede açıklanan nedenlerle pay senetlerinin basımının yapılamadığını ancak, çalışmalara başlandığını ve halen devam ettiğini, şirket yönetiminin yapmaktan imtina ettiği görev veya yükümlülük olmadığını ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle davanın reddini ve pay senetlerinin basım ve dağıtımı için şirket yönetim kuruluna makul bir süre verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; davalı şirketin 08/02/2021 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısında alınan karara istinaden, dava konusu yapılan hisse senetlerinin basıldığı ve pay sahiplerine dağıtılmasına ilişkin ilanın yapıldığı, dolayısıyla eldeki davanın konusuz kaldığı, konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığı ve dava konusu yapılan pay senetlerinin dava açıldıktan sonra bastırılmış olması gerekçeleriyle konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davalı tarafın sunduğu tek taraflı belgeler esas alınarak bir hüküm tesis yoluna gidildiğini, sunulu belgelerin sıhhati ile ilgili olarak hiçbir araştırma yapılmadığını, şirket nezdinde 2007 yılında gerçekleşen sermaye artışından sonra basılan ve müvekkillere teslim edilen bir hamiline pay senedinin söz konusu olmadığını, bu haliyle bu paylarında nama yazılı olarak kaldığı ve nama yazılı payların bulunduğu bir şirketin pay defteri düzenlemesi gerektiğinin açık olduğunu, davalı tarafın 2007 yılından bu yana 15 sene boyunca bir pay defteri tanzim edip etmediği, ettiyse nerede olduğunun bilinemediğini, bu haliyle davalı tarafın eski pay defterinin zayi sebebiyle iptal edildiğine dair bir mahkeme kararı da elinde yokken, 2022 yılında tanzim ettiği bir pay defterinin usul ve yasaya uygun gerçek bir pay defteri olduğunun kabulünün hukuken mümkün görülmediğini,16.12.2021 tarihli genel kurulda müvekkillerin mülkiyet haklarını ihlal eder şeklilde, sermaye paylarını düşük gösterilmesi nedeniylek pay sahipliği oranının tespiti için açılan İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/47 E. sayılı dosyasının sonucu ile davalı şirketin hisselerin bastırılmasına dayanak gösterdiği 08.02.2021 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısında aldığı kararların iptaline yönelik olarak açılan İstanbul 20. Asliye Ticaret 2020/162 E. Sayılı dosyalarının soncunu bu bekletici mesele yapılması gerektiğini, hisse senetlerinin teslim alınmamasında müvekkillerinin haklı sebebi olduğunun da aşikar olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi’nin 03/02/2022 tarihli kararın ortadan kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava genel kurul kararı uyarınca bastırılmasına karar verilen hamiline yazılı hisse senetlerinin basımı için şirkete kayyım atanması istemine ilişkindir. Mahkemece konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş bu karara karşı davacılar vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı şirket 08/02/2021 tarihli genel kurul kararının 3 nolu maddesi ile şirket ana sözleşmesinin 6. maddesinin “Şirketin pay senetleri nama yazılıdır. Pay senetleri Türk Ticaret Kanunu’nun 487. maddesi hükümlerine uygun şekilde ihraç edilecek” şeklinde değiştirilmesine karar verildiği, davacıların bu genel kurul karının iptali için İstanbul 20. ATM’nin 2020/668 Esas-2022/93 Karar sayılı dosyası ile açtığı davanın 03/02/2022 tarihinde reddine karar verildiği yine davacılar tarafından davalı şirket aleyhine İstanbul 5. ATM. 2022/47 Esas sayılı dava dosyası ile açılan hissedarların pay sahipliği oranının tespiti ile tespit edilen paylarının pay defterine kaydedilmesi istemli derdest davada, şirket hisselerinin 3. kişilere teslimi veya ciro edilmesi yoluyla devrinin önlemesi amacıyla pay defteri ve hisse senetleri üzerine tedbir konulmasına ve bastırılmış olup da henüz dağıtılmayan hisse senetlerinin tedbiren mahkeme kasasına alınmasını talep ettiği görülmüştür. Bu hale göre davalı şirketin hisse senetlerini bastırdığı ve dağıtım için gerekli ilanın yapıldığı anlaşıldığı gibi esasen bu husus taraflar arasında da ihtilaflı değildir. Davacılar şirketteki pay oranlarını tespiti için açılan dava ile anılan genel kurul kararının iptali için açılan davanın sonucunun eldeki davada bekletici mesele yapılması gerektiğini ileri sürmektedir. Somut olayda davalı şirkete hisse senetlerini bastırılıp dağıtılması işi için kayyım atanması talep edilmiş olup, kayyım atanması talep edilen iş şirket yönetim kurulu tarafından yerine getirilmiş olup dava konusuz kalmıştır. Bekletici mesele yapılması talep edilen davaların sonucu verilecek kararlar davayı konu işin yapıldığı ve davanın konusuz kaldığı hususu ortadan kaldırmayacağından başka bir anlatımla eldeki davanın sonucuna bir etikisi olmayacağından davacıların buna yönelik istinaf sebebi yerinde görülmemiş ve mahkemece davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamıştır. Açıklanan bu nedenlerle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle 1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-İstinaf karar harcı başlangıçta peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Kararın, HMK’nın 359/4 maddesi uyarınca Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraflara resen tebliğine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 09/06/2022