Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2022/457 E. 2022/907 K. 08.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/457
KARAR NO: 2022/907
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/11/2021
NUMARASI: 2021/810 Esas – 2021/1038 Karar
DAVA: Zayi Belgesi Verilmesi
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 08/09/2022
Taraflar arasındaki Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirketin işyerinde 13/09/2021 “elektrik dalgalanması” sebebiyle bilgi işlem cihazlarının arızalanmış olduğunu, müvekkili şirketin bilgi işlem cihazlarının … uygulamaları, SQL veri tabanı ve dosya saklama amaçlı olarak kullanılmakta olup yaşanan elektrik dalgalanması sebebiyle elektronik verilerde oluşan hasarın giderilememiş olduğunu, müvekkili şirketin elektronik verilerinde oluşan hasarın giderilemediği ve bu verilerin kurtarılamadığına dair … A.Ş. Belgi Teknolojileri Uzmanı… tarafından rapor tanzim edildiğini, yaşanan olay sebebiyle müvekkili şirketin 2019 yılı Temmuz, Ağustos, Eylül, Aralık 2020 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Eylül, Ekim, Kasım aylarının Elektronik ortamdaki Yevmiye, Kebir defterleri ve Beratları zarar görmüş olup ulaşılamamakta olduğunu beyanla; TTK md 87/7 ve Elektronik Defter Genel Tebliği Sıra No:1 md 7.1 gereğince müvekkili şirketin; 2019 yılı Temmuz-Ağustos-Eylül-Aralık 2020 yılı Ocak-Şubat-Mart-Nisan-Mayıs- Haziran- Eylül- Ekim-Kasım aylarının Elektronik ortamdaki Yevmiye, Kebir defterleri ve Beratları için zayi belgesi düzenlenmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Davacılar vekili müvekkili şirketin bilgisayarlarında elektrik dalgalanması sonucunda ticari defterlerin tutulduğu kayıtlarda hasar oluştuğu ve hasarın giderilmediğini, davacı şirketlerin 2019 ve 2020 yıllarına ait bir kısım defterlerinin elektronik ortamda zayi olduğundan dolayı tarafına zayi belgesi verilmesini talep etmiştir. Elektronik Defter Genel Tebliğinin 7.1 maddesi ve TTK’nun 82/7. maddesi gereğince bu davanın söz konusu durumların öğrenilmesinden itibaren 15 gün içerisinde açılması gerekmektedir. Her ne kadar tebliğde “söz konusu durumların öğrenilmesinden itibaren” ibaresi kullanıldığı ve söz konusu durumdan anlaşılması gerekenin açık olarak belirtilmediği görülmüş ise de, kanun lafzı dikkate alındığında söz konusu durumların ibaresinden e-Defter ve berat dosyalarının muhafaza edildiği e-Defter saklama hizmeti veren özel entegratör kuruluşlardan veya Başkanlıktan ikincil örneklerinin temin edilemediğinin anlaşılması gerektiği, buna göre dava açılmadan önce Gelir İdaresi Başkanlığından veya Gelir İdaresi Başkanlığının sınırlı olarak belirtttiği özel entegratör kuruluşlardan alınan defterlerin ikincil örneklerinin temin edilmediği tevsik edici belgelerin sunulması gerektiği, söz konusu başvurunun dava açılmadan önce yapılması gerektiği ve ikincil örneklerin temin edilemeyeceğinin tespitinden itibaren 15 içerisinde zayi davasının açılması gerektiği sonucuna varılmaktadır. Ne var ki davacı tarafından sunulan belgelerden anlaşıldığı üzere davanın açılmasından sonra, mahkememiz muhtırası ile Gelir İdaresi Başkanlığına ve entegratör kuruluşlara başvurulduğu görülmektedir. Dava dilekçesi ekinde sunulan arıza tespit tutanağının alındığı … Anonim Şirketi ise Gelir İdaresi Başkanlığı’nın belitmiş olduğu özel entegratör kuruluşlar arasında yer almamaktadır. Açıklanan bu nedenlerle açılan davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davanın 15 günlük yasal hak düşürücü sürede açıldığını, 24/09/2021 tarihli Arıza Tespit Tutanağı ile verilerin kurtarılmasının mümkün olmadığı kesin olarak öğrenildiği andan itibaren yasal hak düşürücü süre içerisinde zayi belgesi verilmesi talepli dava açıldığını, istinaf konusu kararın bozularak ortadan kaldırılmasını, davanın kabulü ile taraflarına zayi belgesi verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, TTK’nun 82/7 maddesi uyarınca zayii belgesi verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece yukarıda açıklanan gerekçe ile davanın reddine karar vermiş, karara karşı davacı vekili istineaf yasa yoluna başvurmuştur. TTK’nun 82/7 maddesi “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir.” düzenlemesini içermektedir. Anılan yasa maddesinde zayi belgesi verilmesini gerektiren afet halleri sınırlı şekilde sayılmamış ise de zayi belgesi verilebilmesi için maddede belirtilenler gibi hallerden birinin olayda mevcut olması ve defterlerin zayi olmasında kusur ve sorumluluğunun bulunmaması, tedbirli bir tacir gibi davranmasına rağmen zayi olayına engel olamamış durumda olması gerekir. Ticari defterlerin elektronik ortamda tutulması halinde de aynı düzenleme geçerlidir. Elektronik Defter Genel Tebliği’nin 4.4.1.e) maddesine göre e-defter dosyaları ile bunlara ilişkin berat dosyalarının ikincil kopyalarının, gizliliği ve güvenliği sağlanacak şekilde e-defter saklama hizmeti yönünden teknik yeterliliğe sahip ve Başkanlıktan bu hususta izin alan özel entegratörlerin bilgi işlem sistemlerinde ya da Başkanlığın bilgi işlem sistemlerinde 1/1/2020 tarihinden itibaren asgari 10 yıl süre ile muhafaza edilmesi zorunludur. Tebliğin 7.1. Maddesine göre ise, e-defter tutanlar, Vergi Usul Kanununda belirtilen “mücbir sebep” halleri nedeniyle e-defter veya beratlarına ait kayıtlarının bozulması, silinmesi, zarar görmesi veya işlem görememesi ve e-defter ve berat dosyalarının muhafaza edildiği e-defter saklama hizmeti veren özel entegratör kuruluşlardan veya Başkanlıktan ikincil örneklerinin temin edilemediği hallerde, söz konusu durumların öğrenilmesinden itibaren tevsik edici bilgi ve belgeleri ile birlikte 15 gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yetkili mahkemesine başvurarak kendisine bir zayi belgesi verilmesini istemelidir. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 13. maddesinde, sahibinin iradesi dışındaki sebepler dolayısiyle defter ve vesikalarının elinden çıkmış bulunması mücbir sebepler olarak kabul edilmiştir. Ancak Vergi Usul Kanunundaki bu düzenleme vergisel yükümlülüklerle ilgili olup, TTK’nın 82/7. maddesinde ticari defterlerin sahibinin elinden rızası dışında çıkmış olması hali, zayi belgesi verilmesini gerektiren bir olay olarak sayılmamış olduğu gibi tadadi olarak sayılan bu sebeplerle de benzerlik göstermediğinden sırf ticari defterlerin sahibinin elinden rızası dışında çıkmış olmasının ticari defterlerin TTK’nın 87/2 maddesinin aradığı şartlarda zayi olduğunun kabulü mümkün değildir. Elektronik Defter Genel Tebliği’nin 7.1 maddesinde sadece Vergi Usul Kanununda belirtilen “mücbir sebep” ve ikincil örneklerin temin edilememesi halinin aranmış olması TTK’nın 82/7. maddesindeki hususların aranmayacağı anlamına gelmez. Zira Elektronik Defter Genel Tebliği’nin 7.1 maddesindeki düzenleme TTK’nın 82/7. maddesindeki düzenlemenin kapsamını değiştirecek nitelikte değildir. Dolayısıyla tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgelerin kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğradığı iddiasına dayalı zayi belgesi verilmesi isteminde TTK’nın 82/7. koşullar aranmalıdır. Somut olayda, davacı şirket talebe konu ticari e-deftere yönelik verilerin kurtarılması için yaptığı başvuru bilgilerin teknik bir arıza nedeniyle kurtarılamayacağı hususunda düzenlenen 24/09/2021tarihli bilimsel uzman raporu alınmış ve eldeki dava 28/09/2021 tarihinde açılmış olup, talebe konu ticari defter beratlarının zayi olduğunu bu rapor tarihi itibarıyla öğrendiği kabulu gerekmiştir. Tebliğin 7.1. maddesine göre e-defter saklama hizmeti veren özel entegratör kuruluşlardan veya Başkanlıktan ikincil örneklerinin temin için gerekli başvurunun dava açıldıktan sonra yapılması davanın hak düşürücü sürede açılmadığı sonucunu doğurmayacak olup, mahkemenin aksi yöndeki değerlendirmesi yerinde görülmemiş ve buna göre davanın hakdüşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Bilgi işlem sistemlerinde muhafaza edilen elektronik defter ve beratların silinmesi, zarar görmesi, virüs bulaşması, siber saldırı v.b. nedenlerle ulaşılamaz hale gelmelerini önlemek için mükelleflerin, e-defter ve beratlarının muhafaza ve ibrazı konusunda ve ayrıca kullandıkları bilgi işlem sisteminin sağlıklı biçimde çalışabilmesi ile ilgili yeterli teknik ve güvenlik önlemlerini almaları, bu kapsamda bilgi işlem sistemlerinde yaşanabilecek sorunlar nedeniyle elektronik defter ve beratlarını farklı ortamlarda yedeklemeleri basiretli bir iş adamından beklenen bir davranış olup Elektronik Defter Genel Tebliği’ne de uygundur. Davacı şirketin merkezinde bulunan bilgisayarda meydana gelen teknik arıza nedeniyle bu bilgisayarda kayıtlı olduğu iddia edilen ticari defterlerin zayi olduğu ileri sürülmüş ise de, Elektronik Defter Genel Tebliği uyarınca ikincil örneklerin tutulduğu ve bunlara da ulaşılamadığının ispatlanamadığı gibi ticari defterlerin bilirkişi incelemesine konu bilgisayar harddiskinde saklandığı da ispatlanamamıştır. Bu durum karşısında, kanunda tahdidi olarak sayılmamakla birlikte isteme konu ticari defterlerin yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sonucu yada bunlara benzer bir sebepten dolayı basiretli bir iş adamının göstereceği tüm dikkat ve özenin gösterilmesi halinde dahi önlenemeyen bir sebepten ötürü zıyaa uğradığının ispatlanamadığı nazara alındığında Mahkemece zayi belgesi verilmesi talebinin reddine karar verilmesi sonucu itibarıyla doğrudur. Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Davacı tarafından başvuru sırasında istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)ç. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 08/09/2022