Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2022/410 E. 2022/246 K. 03.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/410
KARAR NO: 2022/246
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/01/2022
NUMARASI: 2022/54 D.iş – 2022/54 Karar
TALEP: İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 03/03/2022
Taraflar arasındaki ihtiyati haciz istemi hakkında kararda yazılı nedenlerden dolayı talebin reddine yönelik olarak verilen karara karşı süresi içinde ihtiyati haciz isteyen/alacaklı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması uterine dosya içindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
TALEP: Talep eden alacaklı vekili, müvekkili şirketin gıda ihracat-ithalat sektöründe faaliyet gösterdiğini, … AŞ’ne 1080 adet 18 LT’lik biryağ satışı gerçekleştirdiğini, karşılığında alınan 02/09/2021 keşide tarihli 252.000 TL bedelli müşteri çekinin süresi içerisinde muhatap bankaya ibrazında karşılığının çıkmadığını, çeke dayalı olarak ihtiyati haciz kararı alındığını, ihtiyati haciz talepli takibin kesinleştiğini, borçlunun herhangi bir malvarlığı bulunmadığının tüm faaliyetlerini karşı taraf …AŞ üzerinden yürüttüğünün anlaşıldığını, her iki şirketin kayıtlı adreslerinin aynı olduğunu ve aynı adreste faaliyet gösterdiklerini, borçlu …AŞ tek ortaklı anonim şirket olup, …’in tek ortak olduğunu, karşı taraf borçlu …AŞ ortakları ise … ve … olduğunu, …’in ise, …’in eşi olduğunu, ayrıca … soyadını haiz kişiler tarafından da … resmi instagram hesapları takip edilmekte olup; bu husus da … yönüyle organik bağı ispatlar mahiyette olduğunu, her iki şirketin faaliyet konularının aynı olduğunu, organik bağ ilişkisinin ispatlandığını belirterek 261.649,35 TL alacağa yeter miktarda; karşı taraf/borçlunun menkul, gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine (uygun görülecek teminat mukabilinde) mükerrer tahsilata esas olmamak kaydıyla ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ İlk derece mahkemesince, davacının talebinin ihtiyati haciz talebi olduğu, her ne kadar dosyaya bir takım evrak sunulmuş ise de, dosyadaki iddiaların bu aşamada soyut iddialar olduğu, iddiaları destekler mahiyette dosyaya somut bir delil sunulmadığı, davacının alacağının varlığının ve organik bağ iddialarının yargılamayı gerektirdiği, yine karşı tarafın mal kaçırma hazırlığı içinde olmasına ilişkin de herhangi bir delil sunulmadığı, bu haliyle yaklaşık ispat koşuluğunun gerçekleşmediği gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı talep eden alacaklı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Alacaklı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; dosyaya sunulan bilgi ve belgelerden her iki şirket arasındaki organik bağ ilişkisinin yaklaşık ispat ölçüsünde ispatlandığını, her iki tüzel kişilik ve ortakları tüzel kişilik perdesini ve ayrı bir malvarlığı olma ilkesini suiniyetli şekilde kullandıklarını, telebin reddinin doğru olmadığını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE. Talep, ihtiyati haciz istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince ihtiyati haciz talebinin reddine dair verdiği karara karşı talep eden alacaklı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönleriyle sınırlı olarak yapılmıştır. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için İİK’nın 257.maddesindeki şartların oluşması gerekir. İİK’nın 257/1.maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı… ihtiyati haciz talebinde bulunabilir. İİK’nın 258/1. Maddesinin 2. Cümlesine göre: “İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur.” Bu madde uyarınca İhtiyati haciz talep eden, İİK’nın 257/1. Maddesi kapsamında bir para borcunun alacaklısı olduğunu, borcun rehinle temin edilmediğini ve borcun vadesinin gelmiş olduğunu yaklaşık olarak mahkemeye kanaat getirecek tarzda ispat etmek durumundadır. Nitekim Yargıtay 19 HD 2015/4882 E 2015/12767 K 30.09.2015 T. Ve Yargıtay 11. HD 2016/2214 E 2016/2481 K 07.03.2016 T. Emsal kararında da belirtildiği üzere; İcra ve İflas Kanunu’nun 258/1. maddesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin, alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması yeterlidir. Mahkemenin “alacağın varlığına kanaat getirmesinden” anlaşılması gereken, alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin bir şekilde ispat edilmesi değildir. Bu hükme göre alacaklının, alacağının varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin şekilde ispat etmesi aranmamakta, bu konuda mahkemeye kanaat verecek delillerin gösterilmesi yeterli kabul edilmektedir. Somut olayda, ihtiyati haciz talep eden alacaklı şirket ile … AŞ arasında satıma dayalı ticari ilişkinin bulunduğu, bu kapsamda verilen müşteri çekinin karşılıksız çıktığı, çekin borçlu şirket hakkında ihtiyati hacze konu edildiği, takibin kesinleştiği ve fakat borçlu şirketin herhangi bir mal varlığının bulunmadığı, borçlu ile karşı taraf … AŞ arasında organik bağ olduğu, bu bağlamda her iki şirketin tescilli adresinin ve faaliyetlerinin aynı yerde olduğu, faaliyet alanlarının benzer olduğu, borçlu şirketin tek ortağı olan …’in karşı taraf … AŞ ortaklarından …’in eşi olduğu, organik bağ nedeniyle tüzel kişilik perdesinin kaldırılması suretiyle … AŞ’nin borcundan … AŞ’nin de sorumlu tutulması gerektiği ileri sürülmüş ise de, tüzel kişilik perdesinin aralanması istisnai bir kurum olup, salt organik bağ içinde olmalarının yeterli olmadığı, başka bir ifadeyle ticari merkez, faaliyet alanının aynı olması, şirket ortaklarının akraba ve/veya eş olması kriterinin çok ötesinde tüzel kişilikler arasında iktisadi bütünlüğün ispatının şart olduğu, bu bakımdan dosya kapsamı itibariyle yaklaşık ispat olgusunun somut olayda gerçekleşmediğinden ilk derece mahkemesinin ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin vermiş olduğu kararda herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı kanaatine varıldığından; HMK’nın 353/1.b.1. ve İİK’nın 258/3. maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-İhtiyati haciz talep eden alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Davacı tarafından başvuru sırasında istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 03/03/2022