Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2022/283 E. 2022/209 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/283
KARAR NO: 2022/209
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/12/2021
NUMARASI: 2021/348 Değişik İş-2021/390 Karar
TALEP: İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 24/02/2022
İlk derece mahkemesince verilen ihtiyati haczin reddine dair kararın ihtiyati haciz talep eden alacaklı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
TALEP: Alacaklı vekili, keşidecisi …, 11.12.2018 keşide tarihli, 540.000-USD bedelli bonoya dayalı olarak alacağının tahsilini teminen vefat eden keşidecinin mirasçıları aleyhine şimdilik 100.000 USD alacak için ihtiyati haciz verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Borçlular vekili, ihtiyati hacze dayanak bononun sahte olduğu, alacaklının kızı olan … tarafından muris imzasının taklit edilerek tanzim edildiği, daha önceden yine sahte başka bir senede dayalı olarak müvekkillerinin malvarlığının haczedildiği dolayısıyla mal kaçırma ihtimallerinin bulunmadığını belirterek ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmesini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, açılan duruşma sonucunda, borçlular tarafından sunulan özel inceleme raporuna göre, ihtiyati hacze dayanak senetteki keşideci imzasının borçluların murisine ait olmadığının anlaşılması ve imza sahteliği nedeniyle savcılık soruşturmasının bulunması karşısında ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, alacaklı vekili tarafından istinaf başvurunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Alacaklı vekili istinaf dilekçesiyle; İİK’nın 257. maddesi gereği rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısının borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği, dava konusu olayda, vadesinde ödenmeyen ve rehinle temin edilmeyen bononun söz konusu olduğu, İİK’nın 257. maddesi şartlarının oluştuğu, (Yargıtay 11.H.D.E.2014/9395 K.2014/11979 T.24.06.2014) İhtiyati hacze itiraz sebeplerinin İİK. 265 md. sınırlı olarak sayıldığı, senede ve senet üzerindeki imzaya ilişkin sahtecilik iddiası ve bu yöndeki itirazlar yargılamayı gerektirdiğinden ve de İİK 265 sayılı itiraz sebeplerden olmadığından dolayı itiraza konu edilemeyeceği, mahkemeye yapılan itirazların borcun esasına ilişkin olamayacağı, borçlu borca, borcun esasına ilişkin bir itirazda bulunamayacağı, ayrıca vadesi gelmiş dava konusu alacak ile ilgili yaklaşık ispat kuralı gereği itirazın reddine karar verilmesi gerektiği, verilen kararın kanuna aykırı olduğu, Yüksek yargı kararlarında, imzadaki sahtelik iddiasının menfi tespit davasına konu olabileceğinin ifade edildiği, buna göre vadesi gelmiş ve ödenmemiş kambiyo alacağı ile ilgili karşı tarafça (borçlu) alınan “Uzman Görüşü” niteliğindeki rapor ile senet üzerindeki imzanın borçluya ait olmadığının tespit edildiği ve bu konuda Bakırköy C. Savcılığı tarafından soruşturma yürütüldüğünü gerekçe göstererek ihtiyati haciz talebimizi reddetmesinin açıkça hukuka aykırı olduğu, Kaldı ki, Bakırköy C. Başsavcılığı tarafından yürütülen 2021/109546 sayılı soruşturma dosyası ile 2021/99307 sayılı soruşturma dosyası şikayet konuları ve tarafları aynı olduğundan … sayılı dosyada birleştirilerek bu soruşturmada, senet üzerinde imza incelemesi yaptırıldığı ve Adli Tıp Fizik ihtisas Dairesi tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda senet üzerindeki imzanın borçlu …’in eli ürünü olduğunun tespit edildiği, mahkemenin vadesi gelmiş ve ödenmemiş senede bağlı alacak ile ilgili ihtiyati haciz talebi için duruşma günü tayin etmesi, ihtiyati haciz talebi olmasına rağmen duruşma gününü 1 ay sonraya vermesi ve neticeten borçlu tarafın mal kaçırmasına sebebiyet vermesi ve kararın hukuka aykırı olması nedeniyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve borçlu vekilinin, ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Talep, bonoya dayalı olarak İİK 257. maddesi kapsamında ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçe doğrultusunda ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmiş ve bu karara karşı, alacakı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 257/1. maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Aynı yasanın 258/1. maddesinin ikinci cümlesi hükmüne göre, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin ”alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması” yeterlidir. Somut olayda, ihtiyati hacze dayanak bononun; 11.12.2018 keşide, 01.11.2021 vade tarihli 540.000-USD bedelli bononun keşidecisi borçluların murisi …, , lehtarı …, senedin arkasında, hamilin, lehtar …’in cirosu ile senedi iktisap eden ihtiyati haciz isteminde bulunan … olduğu görülmüştür. Borçlular vekilince, bonodaki keşideci imzasının murise ait olmadığı beyan edilerek imzanın adı geçenin eli ürünü olmadığı yönünde özel bilirkişi raporu ibraz edilmişse de; bonodaki imzaya itiraz edilmesi ihtiyati hacze engel teşkil edecek nitelikte olmayıp, ancak açılacak bir davada iddia veya açılan bir davada savunma olarak ileri sürülebilecek nedenlerden bulunmasına göre ihtiyati haciz koşullarının oluşup oluşmadığının tespitinde dikkate alınamaz. Öte yandan alacaklı vekilince dosyaya ibraz edilen Adli Tıp Kurumu Grafoloji Dairesininn 03.01.2022 tarihli raporunda, ihtiyati hacze dayanak senetteki keşideci imzasının borçluların murisinin eli ürünü olduğunun tespit edildiği de görülmekte olup, bonoya dayalı ihtiyati haciz isteminde İİK 257 ve 258. maddesindeki koşulların oluşmasına göre, talebin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle reddine karar verilmesi isabetli olmadığından alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve alacağın %15’i oranındaki nakdi veya süresiz ve kesin teminat mektubu niteliğindeki gayri nakdi teminat karşılığında istemin kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-İhtiyati haciz isteyen alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE; istinaf incelemesine konu Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/12/2021 tarihli, 2021/348 D. İş-2021/390 Karar sayılı ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin kararının HMK’nın 353(1)b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 2-İhtiyati haciz talebinin KABULÜ ile; 100.000 USD alacak yönünden alacağın % 15 ‘ine tekabül eden 147.000‬-TL teminat (nakit veya kesin-süresiz banka teminat mektubu) karşılığında İİK.’nin 257/1 maddesi gereğince kabulü ile borçlu menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarından borca yetecek miktarın İHTİYATEN HACZİNE, 3-İİK’nın 261. maddesi uyarınca İhtiyati haciz kararının uygulanması, verildiği tarihten itibaren on gün içinde talep edilmediği takdirde, tedbir kararının kendiliğinden kalkacağının İHTARINA, 4-Teminata ilişkin ara kararın yerine getirilmesi ve kanuni süresi içerisinde kararın uygulanmasının talep edilmesi halinde kararın İcra Müdürlüğünce infaz edilmesine, 5- İleride açılacak esas takip veya davada haksız çıkan tarafa yükletilmek üzere alacaklı yararına hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Uyarınca 1.405- TL maktu avukatlık ücretinin aleyhine ihtiyati haciz talep olunan borçlulardan alınarak ihtiyati haciz isteyen alacaklıya verilmesine, 6-Alacaklı tarafından ilk derece aşamasında yatırılan 157,00 TL (59,30 TL başvuru harcı, 97,70 TL peşin harç toplamı) harç giderinin ve 11-TL tebligat giderinin açılacak esas takip veya davada haksız çıkan tarafa yükletilmesine, 7- Artan gider avansının, HMK gider avansı tarifesinin 5. maddesi uyarınca ihtiyati haciz isteyene iadesine, 8-İstinaf yargılamasına ilişkin olarak; a-İstinaf kanun yoluna başvuran alacaklı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde yatırana İADESİNE, b-İhtiyati haciz isteyen alacaklı tarafça istinaf aşamasında yapılan istinaf başvuru harcı 162,10 TL, posta masrafı 97,10-TL olmak üzere toplam 259,2‬0-TL yargılama masrafının aleyhine ihtiyati haciz talep olunan borçlulardan alınarak, ihtiyati haciz isteyen alacaklıya verilmesine, 9-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362(1)-f maddesi ve İİK’nın 258/3. maddeleri uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 24/02/2022