Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2022/1975 E. 2023/454 K. 04.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1975
KARAR NO: 2023/454
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/07/2021
NUMARASI: 2016/519 Esas – 2021/415 Karar
DAVA: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 04/05/2023
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün tavzih talep eden davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
TALEP: Tavzih talep eden davacı vekili dilekçesinde özetle; açılmış olan davanın kabul edilmiş olmasına karşın, işbu davada talep edilen hakka ulaşılamamakta olduğunu, lehe verilen kararı icra edebilmek adına bir dava daha açma gibi bir durumla karşılaşmanın söz konusu olduğunu, icra müdürlüğünün cevabından da anlaşılacağı üzere, kararın icrasının tereddüt yaratıyor olması kapsamında, HMK m.305 gereğince hükmün tavzihine ihtiyaç bulunduğunu, bu doğrultuda, mahkemece verilmiş olan karar kapsamında, davaya konu çekin kime istirdat edileceği hususunda HMK. m. 305 kapsamında tavzih talep etme zarureti hasıl olduğunu beyanla, verilen kararın, icra müdürlüğü yönünden yeterince açık olmaması ve yine icra müdürlüğü açısından icrası tereddüt yaratmakta olması dolayısıyla istirdatına karar verilen çekin kime istirdat edileceği hususunda kararın tavzih edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Karşı taraf/davalı tavzih talebine karşı cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu kararı veren ilk derece Mahkemesince eldeki tavzih talebi hakkında yapılan inceleme sonunda, “hükümlerin tashihi, tavzihi veya tamamlanması bu kuralın dışında değildir. Hal böyle olunca da somut olayda; tashih talebine konu mahkememiz kararında maddi hata içeren, belirsiz, çelişkili, açık olmayan bir hüküm söz konusu olmadığı ve mahkeme kararında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçların, tashih, tavzih veya tamamlama yolu ile sınırlandırılması, genişletilmesi ve değiştirilmesinin de mümkün olmadığı anlaşılmakla; davacı vekilinin hükmün tashihi talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde ek karar verilmiştir. Davanın istirdat davası olduğu, talep edilen işlemin icra müdürlüğünce yapılması gereken işlem olduğu bu talebin icra dairesinden talep edilmesi gerektiği gözetilerek mahkememizce bu aşamada yapılacak bir işlem olmadığından davacı vekilinin talebinin reddine, şeklinde verilen mahkememiz kararının devamına, …” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Tavzih talep eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk derece Mahkemesince açılmış olunan işbu çek istirdatı kapsamında, mahkemece davanın kabulüne karar verildiğini, kararın kesinleşmesini takiben, ilk derece mahkemesinin kararı, davaya konu çekin takibe konulduğu İstanbul … İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyasına sunularak, çekin tarafımıza iadesi istenildiğini, İcra Müdürlüğünce verilen 17.12.2021 tarihli kararla, ilk derece mahkemesince verilen karar kapsamında, çekin kime iade edileceğinin açıkça belirtilmediği gerekçesiyle talebimiz reddedildiğini, red kararı kapsamında, ilk derece mahkemesinden, icra müdürlüğüne yönelik, çekin kime iade edileceğine ilişkin bilgi verilmesi talep edildiği ancak mahkemece dosyadan el çekildiği gerekçe gösterilerek, 15.06.2022 tarihli ek karar ile talebimizin reddine karar verildiği ve icra müdürlüğü işlemine karşı icra hukuk mahkemesinde şikayet yoluna başvurula bileceği belirtildiği, mahkemece yapılan tavzih incelemesi neticesinde, HMK m.294-298 gerekçe gösterilerek, hakimin gerekçeli karar ile dosyadan el çektiği ve daha önce verilen kararın dışına çıkılarak, taraflardan birinin sorumluluğunu azaltılamayacağı veya arttırılamayacağı belirtildiği, gerekçeli kararda açık olmayan bir hükmün söz konusu olmadığı gerekçesiyle tavzih talebimiz reddedildiğini, söz konusu karar usul ve yasaya aykırı olduğunu, işbu istinaf dilekçemizin ekinde de sunduğumuz icra müdürlüğü kararı kapsamında, çek kapsamında birden fazla sorumlu olması dolayısıyla, çekin kime iade edileceği kararda açıkça yazılmadığı gerekçesiyle, çekin tarafımıza iadesi talebinin reddedildiğini, bu kapsamda, ilk derece mahkemesince verilen gerekçeli kararın uygulanmasında, tereddüt olduğunu, tarafımız kanaatince, ilk derece mahkemesinde açtığımız istirdat davası kapsamında, davacı olarak davamızın kabul edilmesi ve çekin istirdatına karar verilmesi neticesinde, davaya konu çekin, tarafımız dışında istirdat talebinde bulunmamış olduğunu, 3. bir kişiye iade edilmesi mümkün olmadığını, diğer taraftan icra müdürlüğü nezdinde tereddüt oluştuğu da son derece açık olduğunu, bu kapsamda, HMK m.305 uygulanarak, hükmün tavzih edilmesi gerekirken, HMK’da böyle bir hüküm yokmuş gibi, davadan el çekildiği gerekçesiyle, ilk derece mahkemesince tavzihten kaçınılmasının usulsüz olduğunu beyanla, ilk derece Mahkemesince verilen 15/09/2022 tarihli kararın kaldırılmasını ve tavzih talebinin kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE: Talep, HMK’nın 305. Maddesi uyarınca hükmün açıklanması, talebidir. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, tavzih koşullarının bulunup bulunmadığı noktasındadır. Davaya konu çekin kargoda çalınması sebebine dayalı olarak açılan çek istirdatı davasında mahkemece, Davanın kabulü ile, davaya konu … Bank Kayseri şubesinin … numaralı 29/02/2016 vade tarihli 71.280,50 TL bedelli çekin istirdatına, karar verilmiş ve bu karar taraflarca kanun yoluna başvurulmaması üzerine 09/09/2021 tarihinde kesinleşmiştir.Davalının dava konusu çeke dayanarak takibe geçtiği İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında çekin kime iade edileceği hususunda mahkemeden bilgi sorulmuştur. İstirdat(iade) davası 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu(TTK)’nun 763. Maddesi uyarınca açılmakta olup, bu maddede, elden çıkan çekin mahkemeye sunulmaz ise, mahkemenin, iade davası açması için dilekçe sahibine uygun bir süre vereceği düzenlenmiş olması karşısında dava konusu çekin eldeki davanın davacısına iade edileceği açıktır. Bu haliyle mahkeme kararında bir çelişki veya infazda tereddüt yaratan bir durum söz konusu değildir.Her ne kadar tavzih talep eden davacı taraf, Davalının dava konusu çeke dayanarak takibe geçtiği İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından çekin kime iade edileceği hususunda tereddüt yaşandığı belirtilmiş ise de, anılan icra dosyası eldeki mahkeme kararının infazına ilişkin bir icra takibi olmadığından, HMK’nın 305. Maddesindeki tavzih koşullarının oluştuğunun kabulü mümkün değildir. Bu haliyle mahkemece tavzih talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından tavzih talep eden davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; 1-Tavzih talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Tavzih talep eden davacı tarafından başvuru sırasında istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,3-Tavzih talep eden davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)a maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.