Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2022/1864 E. 2022/1429 K. 20.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1864
KARAR NO: 2022/1429
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/09/2022
NUMARASI: 2021/705 Esas – 2022/500 Karar
DAVA: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 20/12/2022
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine 40.000,00-TL tutarındaki senet ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldığını, ancak söz konusu icra takibine dayanak senedin araç kiralama sözleşmesi imzalanırken hile ile alındığını ve bu bonoya ilişkin müvekkilinin borcu bulunmaması nedeniyle işbu davayı açma zorunluluğu doğduğunu, öncelikle teminatsız olarak veya müvekkilinin ekonomik imkanlarının yetersiz olması sebebiyle uygun görülecek bir miktarla İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takibinin durdurulması için ihtiyati tedbir taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin … plakalı araçtan kaynaklı motor hasar ve onarım bedeli alacığına karşılık davacı tarafından 40.000-TL bedelli 10/09/2021 vade tarihli bonaya ilişkin borcunu ve senedi haksız ve mesnetsiz olarak inkar ettiğini, bu nedenle müvekkili aleyhine ikame edilen haksız ve mesnetsiz davanın reddine, dava değerinin %20 den az olmamak kaydıyla davacı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu kararı veren ilk derece Mahkemesince eldeki dava hakkında yapılan yargılama sonunda, “Somut olayda davacı vekili, davalı tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine kambiyo senedine dayalı takip başlatıldığını, taraflar arasında … plakalı aracın kiralanmasına ilişkin takip konusu senet metninin de yer aldığı 04/08/2021 tarihli Araç Kiralama Sözleşmesinin imzalandığını, sözleşmenin sonuna hile ile yerleştirilen metnin senet olarak takip konusu edildiğini, talep edilen miktar yönünden müvekkilinin davalıya borçlu olmadığını belirterek müvekkilinin belirtilen takipte talep edilen alacak yönünden davalıya borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir. Dosya kapsamında yer alan sözleşme ve takip konusu senet sureti ile davalı tarafça kira sözleşmesi dışında bir hukuki ilişkinin bulunduğunun ileri sürülmediği nazara alındığında eldeki davada taraflar arasındaki temel ilişkinin araç kira ilişkisine dayandığı, davaya bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğu, görevle ilgili düzenlemelerin kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle taraflarca ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerektiği anlaşılmakla mahkememizin görevsizliğine, …” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemenin, taraflar arasındaki temel ilişkinin araç kira ilişkisine dayandığından bahisle davaya bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğunu ileri sürmüşse de temel ilişkinin kaynağının ilgili araç kira özleşmesi olmadığını, çünkü söz konusu senet alacağının kira alacağından kaynaklı olmayıp davacı … nın müvekkili …’ ne ait olan … plakalı araca verdiği hasarı karşılamak için bizzat davacı tarafın ilgili zararı tazmin edeceğini beyan etmesi üzerine hazırlanan bonoya ilişkin olduğunu, somut olayımızda da davacının aracı kiraladıktan sonra araç uyarı vermesine rağmen müvekkiline haber vermeden ve servis talebinde bulunmadan kullanmaya devam etmiş ve bunun sonucunda aracın motorunun yandığını, aracın motorunun davacının kusuru ile yandığı için davacı meydana gelen bu hasarı karşılayacağını kabul etmiş fakat bu zararı nakit olarak ödeyemeyince borcuna karşılık 25/08/2021 tanzim, 10/09/2019 vade tarihli, 40.000,00-TL. meblağlı takibe ve davaya konu bonoyu imzalayıp müvekkiline verdiğini, takibe konu bedelin kira sözleşmesinden kaynaklı olmayıp davacı tarafça düzenlenen kambiyo senedi olan bonoya dayandığını, açıklanan nedenlerle İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/705 Esas 2022/500 Karar sayılı 13/09/2022 tarihli kararının istinaf incelemesi sonucu kaldırılarak, dosyanın görevli Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, Yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, kıymetli evrak(bono) nedeniyle borçlu olmadığının tespiti(menfi tespit) davasıdır.İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkeme noktasındadır. Taraflar arasında bir araç kiralama sözleşmesinin bulunduğu ihtilafsızdır. Davacı tarafça bononun araç kiralama sözleşmesi imzalanırken hile ile alındığı ileri sürülmekte, davalı tarafça ise kiralanan araca gelen zararın tazmini için bononun alındığı savunulmaktadır. Buna göre iddialar farklı olsa da, iddia ve savunmanın temelinde araç kiralama sözleşmesi bulunmaktadır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu(HMK)’nun 4/1-a maddesine göre, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarının sulh hukuk mahkemelerinde görüleceği düzenlenmiştir. Taraflar arasındaki ihtilaf kira ilişkisinden kaynaklanmakta olup, bu uyuşmazlığın çözümünde sulh hukuk mahkemeleri görevlidir. Davalı tarafça, bononun kira alacağına karşılık değil araca verilen zarar nedeniyle alındığı ve ticaret mahkemesinin görevli olduğu ileri sürülmüş ise de, kiralanana verilen zararlara ilişkin uyuşmazlıkların çözümünde de sulh hukuk mahkemeleri görevlidir. Bu nedenle mahkemece sulh hukuk mahkemesine görevsizlik kararı verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; ilk derece mahkemesince verilen görevsizlik kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE, istinaf incelemesine konu İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353(1)a-6 maddesi uyarınca USULDEN KALDIRILMASINA, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine,2-Davalı tarafça yatırılan istinaf karar harcının istemi halinde kendisine iadesine, 3-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince yapılacak yargılama sırasında değerlendirilmesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362(1)g maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 20/12/2022