Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2022/1701 E. 2022/1396 K. 16.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1701
KARAR NO: 2022/1396
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/06/2022
NUMARASI: 2022/425 Esas – 2022/414 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/12/2022
Taraflar arasındaki İtirazın İptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Söz konusu takipte davalı şirket tarafından İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası üzerinden yapılan takibe yönelik itirazın iptaline, her ne kadar asıl alacak ödenmiş ise de takibin faiz, icra giderleri ve icra vekalet ücreti üzerinden takibin devamına, borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazı nedeniyle %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince davanın mutlak ticari dava olmadığı,davalı üniversitenin tacir sıfatı olmadığından İstanbul Bam 43.HD 2022/6E-2022/515K) davanın nispi ticari dava da olmadığı görülmekle uyuşmazlığa bakmakla görevli mahkemelerin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu gerekçesiyle davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.Bu karara karşı davalı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle davacı tarafından müvekkili kurum aleyhine başlatılan takibin haksız olduğunu, mahkemenin HMK md. 122 uyarınca dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmeden verilen bu kararın hukuka aykırı olduğunu, ayrıca verilen kararda yargılama giderleri ile vekalet ücretine ilişkin bir karar oluşturulmadığından görevsizlik kararı veren mahkemenin hükümleri arasında bulunması gerekirken bu hususa yer verilmediği belirtilerek ilk derece mahkemesi kararına HMK 331/2 maddesi uyarınca ” davaya görevli mahkemede devam edilmemesi durumunda, mahkemece talep üzerine dosya üzerinden durumun tespiti ile yargılama giderlerinin hüküm altına alınmasına” bendinin eklenmesi talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, satım sözleşmesi sözleşmesi uyarınca düzenlenen fatura alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.Mahkemece davalı üniversitenin tacir olmadığı ve davada genel görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur.6100 sayılı HMK. 114-(1)-c) maddesi uyarınca; görev mahkemeye ilişkin olumlu dava şartıdır. HMK. 1 maddesi uyarınca; mahkemelerin görevi ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir. Mahkeme tarafından dava şartlarının bulunup bulunmadığı, davanın her aşamasında re’sen araştırılır. Dava şartının bulunmaması halinde, HMK.’nın 115/2. maddesi uyarınca; davanın usulden reddine, karar verilir.Dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmeden dosya üzerinden görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi, 6100 sayılı HMK’nın 115/1. ve 138. maddeleri ve usul ekonomisi uyarınca mümkündür(HGK’nın 11.04.2019 tarih, 2017/15-2141 esas ve 2019/442 karar).Ticari davalar TTK. 4. maddesinde; mutlak ve nispi ticari dava olarak düzenlenmiştir. Uyuşmazlığın Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen bir hususa ilişkin olması veya davanın ticaret mahkemesinde görüleceğine dair açık bir yasal düzenlemenin bulunması halinde mutlak ticari dava, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan uyuşmazlıklarda ise; nispi ticari dava sözkoınusu olup, ticaret mahkemesi görev alanı içinde kalacaktır. TTK.’nın 5. maddesine göre; Asliye Ticaret Mahkemeleri, tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ile özel kanunlardan doğan özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer dava ve işlere bakmakla görevlidir.Somut olayda uyuşmazlık TTK 4. maddesinde sayılan sözleşmeler arasında bulunmayan TBK da düzenlenen satım sözleşmesinden kaynaklanmasına göre mutlak ticari dava niteliği bulunmamaktadır. Bu durumda dava da ticaret mahkemesinin görevli olup olmadığının belirlenebilmesi bakımından davanın nispi ticari yani uyuşmazlığın her iki tarafın ki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olup olmadığının da tespiti önem arz edecektir.Davacı şirket tacir olup, davalı vakıf üniversitesi tacir olmadığından (YHGK’nın 13.05.2015 tarih ve E:2014/13-566-K:2015/1339) davaya bakmakla görevli 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi gereğince genel görevli asliye hukuk mahkemesi olduğundan mahkemece davanın görev dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamıştır.HMK 297 maddesinde hükmün kapsamı açıklanmış olup, mahkeme kararlarının hüküm fıkrasında kararın dayanağı olan kanun metninin tam olarak hüküm fıkrasında yazılması gerektiğine yönelik bir düzenleme bulunmamaktadır.İlk derece mahkemesince isabetli olarak yargılama giderinin HMK 331/2 maddesi uyarınca görevli mahkemece değerlendirilmesine karar verilmiştir. Anılan madde hükmü açık olup,bu düzenleme davanın taraflarının bir hakkının kullanılmasına veya bir yükümlülüğü yerine getirmesine ilişkin olmayıp, davaya görevli mahkemede devam edilmemesi halinde yargılama giderinin ne şekilde hükmedileceğini ilişkin mahkemeye yönelik bir düzenleme olması da gözetildiğinde kanun maddesinin tam metinin gerekçeli kararın hüküm fıkrasında yazılmaması HMK 297 maddesi uyarınca bir eksiklik değildir.Açıklanan nedenlerle, mahkeme kararında düzeltilmesini gerektirir bir eksiklik bulunmadığından davalı vekilinin yerinde olmayan istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Davalı harçtan muaf olduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362(1)g. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.16/12/2022