Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2022/1633 E. 2022/1177 K. 25.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1633
KARAR NO: 2022/1177
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/06/2021
NUMARASI: 2021/58 Esas – 2021/550 Karar
DAVA: Zayi Belgesi Verilmesi
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/10/2022
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün talep eden vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin 09/10/2020 tarihinde 1 Sıra Numaralı Elektronik Defter Genel Tebliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Sıra No:3) ile “4.4. e-Defter Dosyaları, Berat Dosyaları ve Muhasebe Fişlerinin Muhafaza ve İbrazı” başlıklı bölümünde yer alan düzenlemede e-Defter dosyaları ile bunlara ilişkin berat dosyalarının ikincil kopyalarının Gelir İdaresi Başkanlığı’nın bilgi işlem sistemlerinde saklanması zorunluluğu getirildiği, davacının iş bu tebliğ kapsamında GİB sistemine evvelce yüklenmiş olan E-Defterlerin İkincil kopyalarının GİB Bilgi İşlem Sistemlerine aktarılmak istemiş ise de Şubat 2020 dönemine ilişkin e-Defterler şirketimize ait bilgisayar ve sunucuları ile depolama alanlarında tespit edilemediği, bu kapsamda derhal Özel Entegratör Hizmeti alınan GİB’den yasal izinli sistem entegratörü olan “… A.Ş.” ye GİB sisteminde yer alan ve ekte defter bilgileri mecvut Şubat 2020 dönemi E-defterlerin ikincil kopyalarının GİB sistemine yüklenebilmesi amacı ile müvekkile iletilmesi talep edilmiş ise de ilgili firmada yapılan araştırmada 2020 Şubat Ayına ilişkin verilere ulaşılamadığını bildirdiğini, Pandemi döneminde şirket idari merkezi ve mağazaları kapatılmış ve kısmi/uzaktan çalışma düzeninine geçilmiş olup sistemlere uzaktan erişim ve aktarım esnasında yaşanan ve nedeni henüz tespit edilemeyen sorun nedeni ile var olan ve Gelir İdaresi sistemine yüklenen 2020 Şubat verilerine ulaşmak mümkün olamadığı, bu kapsamda 2020 Şubat dönemine ilişkin e-Defterler için zayi belgesi talebi zorunlu hale geldiği, Ayrıca 25/01/2021 tarihinde yayımlanan Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (sıra No: 524) ile de İçişleri Bakanlığınca alınan tedbirler kapsamında geçici süreliğine faaliyetlerine tamamen ara verilmesine/faaliyetlerinin tamamen durdurulmasına karar verilen işyerlerinin bulunduğu sektörlerde faaliyette bulunan mükellefler itibarıyla mücbir sebep hali ilan edilmesi uygun bulunduğu, davacının kozmetik sektöründe faaliyet göstermekle açık kalacak istisna iş koluna tabi olmasından dolayı zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu kararı veren ilk derece Mahkemesince eldeki dava hakkında yapılan yargılama sonunda, ” Davacının, dava açmakta hukukî yararının bulunması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 114/1-h uyarınca bir dava şartıdır. Dava şartlarının mevcut olup olmadığını Mahkeme her aşamada re’sen araştırır. Dava şartları tamam değilse HMK madde 115/2 gereğince davanın usûlden reddi gerekir. İdari başvuru yapılmadan ve sonucu beklenmeden dava açılması nedeniyle davacının işbu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Dava konusu olayda ikincil kopyaların yüklenmesi amacı ile yapılacak işlem esnasında asıl defterin zayi olduğunun tespit edildiği, e-defterlerin zayi olduğu Gelir İdari Başkanlığına yüklenmesi gereken ikincil kopya zorunluluğu kapsamında işlem yapıldığında fark edildiği, bu nedenle kurumda hali hazırda yüklü bir ikincil kopya olmadığı, entegratöre gerekli başvurunun yapıldığı ancak ikincil örneğin temin edilemediği, müvekkil şirketin ilgili mevzuatlar gereği özel entegratör hizmeti aldığı GİB’den yasal izinli sistem engegratörü olan … şirketinden GİB sisteminde yer alan e defterlerin ikincil kopyaların GİB sistemine yüklenebilmesi amacıyla müvekkil şirkete iletilmesi hususunda talepte bulunulduğu, Ancak ilgili firma tarafından yapılan araştırmada 2020 şubat ayına ilişkin verilere ulaşamadığı, ikincil örnekler içişn kuruma başvuru yapıldığı, müvekkil şirketin zayi belgesi talep etmekte hukuki yararı bulunduğu, beyanla, ilk derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE: Talep, tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgelerin kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğradığı iddiasına dayalı zayi belgesi verilmesi istemidir. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, zayi belgesi verilmesine konu defterlerin TTK’nın 82/7. Maddesinde sayılan veye bu sayılanlara benzer nedenlerden dolayı zayi olup olmadığı, zayi belgesi verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasındadır. 6102 sayılı TTK’nın 82/7. Maddesinde; Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebileceği düzenlenmiştir. Ticari defterlerin elektronik ortamda tutulması halinde de aynı düzenleme geçerlidir. Elektronik Defter Genel Tebliği’nin 4.4.1.e) maddesine göre e-defter dosyaları ile bunlara ilişkin berat dosyalarının ikincil kopyalarının, gizliliği ve güvenliği sağlanacak şekilde e-defter saklama hizmeti yönünden teknik yeterliliğe sahip ve Başkanlıktan bu hususta izin alan özel entegratörlerin bilgi işlem sistemlerinde ya da Başkanlığın bilgi işlem sistemlerinde 1/1/2020 tarihinden itibaren asgari 10 yıl süre ile muhafaza edilmesi zorunludur. Tebliğin 7.1. Maddesine göre ise, e-defter tutanlar, Vergi Usul Kanununda belirtilen “mücbir sebep” halleri nedeniyle e-defter veya beratlarına ait kayıtlarının bozulması, silinmesi, zarar görmesi veya işlem görememesi ve e-defter ve berat dosyalarının muhafaza edildiği e-defter saklama hizmeti veren özel entegratör kuruluşlardan veya Başkanlıktan ikincil örneklerinin temin edilemediği hallerde, söz konusu durumların öğrenilmesinden itibaren tevsik edici bilgi ve belgeleri ile birlikte 15 gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yetkili mahkemesine başvurarak kendisine bir zayi belgesi verilmesini istemelidir.213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 13. Maddesinde, sahibinin iradesi dışındaki sebepler dolayısiyle defter ve vesikalarının elinden çıkmış bulunması mücbir sebepler olarak kabul edilmiştir. Ancak Vergi Usul Kanunundaki bu düzenleme vergisel yükümlülüklerle ilgili olup, TTK’nın 82/7. maddesinde ticari defterlerin sahibinin elinden rızası dışında çıkmış olması hali, zayi belgesi verilmesini gerektiren bir olay olarak sayılmamış olduğu gibi tadadi olarak sayılan bu sebeplerle de benzerlik göstermediğinden sırf ticari defterlerin sahibinin elinden rızası dışında çıkmış olmasının ticari defterlerin TTK’nın 87/2 maddesinin aradığı şartlarda zayi olduğunun kabulü mümkün değildir. Elektronik Defter Genel Tebliği’nin 7.1 maddesinde sadece Vergi Usul Kanununda belirtilen “mücbir sebep” ve ikincil örneklerin temin edilememesi halinin aranmış olması TTK’nın 82/7. Maddesindeki hususların aranmayacağı anlamına gelmez. Zira Elektronik Defter Genel Tebliği’nin 7.1 maddesindeki düzenleme TTK’nın 82/7. Maddesindeki düzenlemenin kapsamını değiştirecek nitelikte değildir. Dolayısıyla tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgelerin kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğradığı iddiasına dayalı zayi belgesi verilmesi isteminde TTK’nın 82/7. koşullar aranmalıdır.Bilgi işlem sistemlerinde muhafaza edilen elektronik defter ve beratların silinmesi, zarar görmesi, virüs bulaşması, siber saldırı v.b. nedenlerle ulaşılamaz hale gelmelerini önlemek için mükelleflerin, e-defter ve beratlarının muhafaza ve ibrazı konusunda ve ayrıca kullandıkları bilgi işlem sisteminin sağlıklı biçimde çalışabilmesi ile ilgili yeterli teknik ve güvenlik önlemlerini almaları, bu kapsamda bilgi işlem sistemlerinde yaşanabilecek sorunlar nedeniyle elektronik defter ve beratlarını farklı ortamlarda yedeklemeleri basiretli bir iş adamından beklenen bir davranış olup Elektronik Defter Genel Tebliği’ne de uygundur.Davacı şirket tarafından Gelir İdari Başkanlığı sistemine ikincil kopyaları yüklerken Şubat 2020 dönemine ait e defterlere ulaşamadığının fark edildiğini ve bu suretle ticari defterin zayi olduğunu ileri sürülmüş ise de, Elektronik Defter Genel Tebliği uyarınca ticari defterlerin ikincil örneklerin tutulması gerekli olup, bu gerekliliğin zayi tarihi itibariyle yerine getirilmediği davacı tarafın beyanlarıyla sabittir. Zayi belgesi verilmesi istemine konu ticari defterlerin ikincil örneklerinin tutulmaması karşısında, kanunda tahdidi olarak sayılmamakla birlikte isteme konu ticari defterlerin yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sonucu yada bunlara benzer bir sebepten dolayı basiretli bir iş adamının göstereceği tüm dikkat ve özenin gösterilmesi halinde dahi önlenemeyen bir sebepten ötürü zıyaa uğradığının ispatlanamadığı nazara alındığında Mahkemece zayi belgesi verilmesi talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından zayi belgesi verilmesini talep eden vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle;1-Talep eden vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Talep eden tarafından başvuru sırasında istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-Talep eden tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)ç. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 25/10/2022