Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2022/1480 E. 2022/1132 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1480
KARAR NO: 2022/1132
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/06/2022
NUMARASI: 2022/568 D.İş – 2022/580 Karar
TALEP: İhtiyati Tedbire İtirazın Reddi
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 18/10/2022
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün İhtiyati Tedbire İtiraz Eden vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
TALEP: İhtiyati tedbire itiraz eden vekili itiraz dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu 17. İcra Hukuk Mah 2022/369E 2022/387K sayılı kararı ile … şirketinin bu icra dosyasında borçlu olduğuna karar verilmiş ve bu karar üzerine … şirketinin mallarına haciz eklendiğini ve bu nedenle sayın mahkemenin gerekçesinde yer alan tedbir isteyenin borçlu olmaması sebebine itiraz ettiklerini, Tedbir isteyen İstanbul Anadolu 17. İcra Hukuk Mah. 2022/402E sayılı dosyası ile takibin durdurulması yönünde dava açmış olup sayın mahkeme tedbir isteyen şirketi haksız bularak tedbir talebini reddettiğini, cevap vermek için süre verildiğini, işbu davanın devam ettiğini, böyle bir dava varken ve halen devam ederken huzurda aynı taraflar ve talepler ile dava açılması HMK anlamında mümkün olmadığını, derdestlik itirazlarının olduğunu ve karşı tarafın tüm itirazlarını reddettiklerini, gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde 15’inden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat karşılığında icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilebileceğini, buna göre, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında borçlu %115 oranında teminat yatırarak icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmesine engel olabileceğini, yoksa teminat yatırmış olsa dahi icra takibi durduramayacağını, alacaklı haciz işlemlerine devam edebileceğini, Hal böyle iken %25 teminat alınarak tedbiren bankadan gelecek paranın alacaklıya ödenmemesi kararının doğru olmadığını, Uygulama %115 teminat üzerine paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde iken sayın mahkeme tam aksine %25 teminat ile paranın ödenmemesine karar verdiğini, Alınması gereken teminat %115 olmalı iken eksik teminat alınarak verilen tedbir kararı da doğru olmadığını, teminat miktarının artırılmasını ve ihtiyati tedbirin kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ D.İŞ KARARI: İhtiyati tedbir talep eden vekili tarafından, takip alacaklısına borçlu olunmadığından bahisle, takibin geçici olarak durdurulması, davacının mal varlığı, hak ve alacakları üzerindeki hacizlerin kaldırılması ve banka hesapları üzerinde bloke konulan meblağının alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmiş, Mahkemece talebinin kısmen kabulü ile tedbir talep edenin banka hesapları üzerinde bloke konulan meblağının alacaklıya ödenmemesi için %25 teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilmesinin ardından aleyhine ihtiyati tedbir talep edilen vekilince karara itiraz edilmesi üzerine, istinaf incelemesine konu ek kararı veren ilk derece Mahkemesi tarafından ihtiyati tedbire itiraz hakkında yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda, ” itiraz eden … Limited Şirketin’den alacaklıdır. Borçlu şirket sadece okul ile ilgili işletmesine devretmiştir. İhtiyati tedbir alan borçlu şirketi devir almamış, şirket adına işletilen okulu sadece devir almıştır. M.E.B yazısından anlaşıldığı üzere devir alan devir aldığı okula ilişkin tüm borçlardan sorumludur. Bu nedenle alacağın devire konu okul işletmesi ile ilgili olup olmadığı, yargılama gerektirecek olup bu nedenle devir alan şirketin okul işletmesi dışındaki borçlardan sorumlu tutmak mümkün değildir. İlama bağlı alacak araç devrine ilişkindir. Araç şirket adına kayıtlıdır. Yargılamada aracın okul işletmesinde kullanıp kullanılmadığı, diğer işlemlerde kullanılıp kullanılmadığı araştırılacaktır. Mahkeme hükmü elbette tartışılmaz ama hükme konu borçtan o davanın tarafı şirket mi yoksa dosyamızdaki tedbir talep edenin mi sorumlu olacağı bu inceleme sonunda ortaya çıkacağından, o ana kadar çok zarar doğmaması için tedbir kararının yerinde olduğu anlaşılmakla; tedbir kararına itirazın reddine,” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbire itiraz eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … E. Sayılı dosyası ile borçlu … Ltd Şti aleyhine ilamlı icra takibi başlatıldığını, borçlu şirket ve devralan şirketler özel eğitim işletmesine sahip olup devir alan şirketin devredilen şirketin tüm borçlarını devralmak zorunda olduğunu, bu sebeple İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğünden devre ilişkin gönderilen yazıda … Merkezi (… Limited Sirketi)’nin ruhsat ve isletmesinin … Merkezi (… Limited Sirketi)’ye, … Merkezi (… Limited Sirketi)’nin ruhsat ve isletmesinin … Merkezi (… San Tic A.ş)’ye devredilmis olup, Ilgi (a) Yönetmeliginin 14. Maddesi c) (Degisik:RG-19/2/2020-31044) kurumu devralacak kisilerin kurumun vadesi gelmemis olanlar da dâhil olmak üzere, tüm borç ve alacaklarını ve devir almadan önce kurumda yapılan inceleme/sorusturma/denetim sonucunda verilen idari para cezalarını ve kapatma cezasını da kabul edecegini gösterir noterlikçe düzenlenen devir senedi hükmü kapsamında düzenlenen devir sözleşmelerini yazı ekinde sunduğunu, Üsküdar … Noterliği 22.06.2018 tarihli … yevmiye nolu, Üsküdar … Noterliği 25.06.2021 tarihli … yevmiye nolu işletmenin devir sözleşmelerinde devralan şirketin devreden şirketin tüm borçlarından sorumlu olduğunu, bu devirlerin tahsil kabiliyetinin önüne geçilmek üzere yapıldığını, … şirketi, … şirketi ve Yeditepe şirketinin aynı adreste faaliyet gösterdiğini, son devir alan … şirketi halen aynı adreste faliyet göstermeye devam ettiğini, İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … E. sayılı dosyasında da … Şirketinden tahsilat yapılması için devir senetleri ve yönetmeliğe dayanılmış müdürlük talebi reddetmiş red kararı üzerine İstanbul Anadolu 17. İcra Hukuk Mah 2022/369E 2022/387K sayılı kararı ile … şirketinin tüm borçtan sorumlu olduğuna karar verilmiş olduğunu, şu anda iki adet mahkeme kararı mevcut olup tedbir isteyen şirketin aynı minvalde dava açmasının mümkün olmadığını, teminat yönünden de karara itiraz edildiğini, …’in davasının 6 yıl sürdüğünü, devir alan şirketlerin aynı adreste aynı konuda aynı kişilerle aynı öğrencilerle eğitime devam edildiğini, yapılan devirlerin zaten aynı kişiler tarafından yapıldığını, …’ın iki şirketinde yetkilisi olup son devir senedini de kendisinin imzaladığını, yapılan devirlerin danışıklı ve hileli olduğunu, alacaklının bu şirketlere ait kurumda işçi olarak çalıştığını, dava konusu aracın da bu şirkete ait kurumun öğrencilerini taşıdığını, verilen tedbirin alacaklının bir 6 yıl daha alacağını almasına engel teşkil edeceğini beyanla, ilk derece Mahkemesince verilen ihtiyati tedbir kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE: Talep, takip alacaklısına borçlu olunmadığı iddiasıyla yapılan talep üzerine verilen ihtiyati tedbirin itirazen kaldırılması, istemidir.İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, ihtiyati tedbirin şartlarının bulunup bulunmadığı noktasındadır. Aleyhine ihtiyati tedbir talep edilen … tarafından … Limited Şirketi hakkında İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında ilamlı icra takibi yapılmıştır. İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün 15/06/2022 tarih ve … E. – … K. Sayılı ilamı ile …’nin İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasındaki takibe borçlu olarak dahil edilmesine karar verilmiştir. Bunun üzerine ihtiyati tedbir isteyen tarafça, borcun devralınan işletme ile ilgisi bulunmadığından takip alacaklısına borçlu olunmadığı iddiasıyla yapılan talep üzerine verilen ihtiyati tedbirin kaldırılması talep edilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu(HMK)’nun 389/1. Maddesi, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir, şeklindedir. HMK’nın 390/2 maddesine göre de, tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … E. Sayılı dosyasına İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nden devre ilişkin gönderilen yazıda “… Merkezi (… Limited Sirketi)’nin ruhsat ve isletmesinin … Merkezi (… Limited Sirketi)’ye, … Merkezi (… Limited Sirketi)’nin ruhsat ve isletmesinin … Merkezi (… San Tic A.Ş)’ye devredilmis olup, Ilgi (a) Yönetmeliginin 14. Maddesi c) (Degisik:RG-19/2/2020-31044) kurumu devralacak kisilerin kurumun vadesi gelmemis olanlar da dâhil olmak üzere, tüm borç ve alacaklarını ve devir almadan önce kurumda yapılan inceleme/sorusturma/denetim sonucunda verilen idari para cezalarını ve kapatma cezasını da kabul edecegini gösterir noterlikçe düzenlenen devir senedi hükmü kapsamında düzenlenen devir sözleşmelerini yazı ekinde sunduğunu, Üsküdar … Noterliği 22.06.2018 tarihli … yevmiye nolu, Üsküdar … Noterliği 25.06.2021 tarihli … yevmiye nolu işletmenin devir sözleşmelerinde devralan şirketin devreden şirketin tüm borçlarından sorumlu olduğu” bildirilmiştir. Aleyhine ihtiyati tedbir istenen … tarafından İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … E. Sayılı dosyası ile borçlu … Ltd Şti aleyhine ilamlı icra takibi başlatılmış olmakla birlikte … Ltd Şti’nin işletmesinin sırasıyla … Limited Sirketi’ne ve sonra … Tic A.Ş.’ye devredilmiş olması ve devir sözleşmelerinde devre konu kurumun tüm borç ve alacaklarından devralan şirketin sorumlu olacağının düzenlenmiş olması karşısında, ihtiyati tedbir isteyenin iddialarıyla ilgili olarak yaklaşık ispat şartının gerçekleştiğinin kabulü mümkün değildir. Hal böyle iken mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddi yerine kabulüne karar verilmesi isabetli olmamıştır. HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; Mahkemece ilama konu borçtan o davanın tarafı şirket mi yoksa dosyadaki tedbir talep edenin mi sorumlu olacağı inceleme sonunda ortaya çıkacağından o ana kadar çok zarar doğmaması için tedbir kararının yerinde olduğundan bahisle eldeki dosyada ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesi yukarıda açıklanan gerekçelerle isabetli görülmemiş ve bu nedenle ihtiyati tedbire itiraz eden vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılmasına gerek bulunmadığından Dairemizce esas hakkında yeniden karar verilmek suretiyle ihtiyati tedbire itirazın kabulü ile tedbirin kaldırılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; İhtiyati tedbire itiraz eden vekilinin istinaf talebinin KABULÜ İLE; İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/568 D.iş sayılı dosyası üzerinden verilen 19/07/2022 tarihli ihtiyati tedbire itirazın reddine ilişkin ek kararın HMK’nın 353(1)b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 1-İhtiyati tedbir kararına vaki itirazın KABULÜ İLE; Mahkemece ihtiyati tedbir talebinin %25 teminat karşılığından kısmen kabulüne ilişkin verilen 30/06/2022 tarihli 2022/568 D.iş , 2022/580 K. Sayılı ihtiyati tedbir kararının KALDIRILMASINA,2-İhtiyati tedbire itiraz eden tarafından yapılan masraf bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, 3-İhtiyati tedbire itiraz eden kendini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 3.000,00-TL vekalet ücretinin karşı taraftan alınarak, itiraz edene verilmesine, 4-İstinaf aşamasına ilişkin olarak; a-İhtiyati tedbire itiraz eden tarafından yatırılan istinaf karar harcının istemi halinde kendisine iadesine, b-İstinaf kanun yoluna başvuran tarafından yapılan istinaf başvuru harcı 220,70-TL yargılama giderinin karşı taraftan alınarak ihtiyati tedbire itiraz edene ödenmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nun 362(1)-f maddesi ve İİK’nın 265/son maddeleri uyarınca oy birliği ile kesin olarak karar verildi.18/10/2022