Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2022/1349 E. 2022/997 K. 27.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1349
KARAR NO: 2022/997
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 07/07/2022
NUMARASI: 2021/956 Esas – 2022/689 Karar
TALEP: Zayi Belgesi Verilmesi
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 27/09/2022
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
TALEP: Talep eden vekili dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin 2016 yılına ilişkin yasal defterleri ve 2016-2017 yıllarına ait yasal belge ve dokümanları şirket iş yeri taşınması sebebi ile şirket ortağı ve müdürü olan …’nun kullanmış olduğu araç içindeyken 09/11/2021 tarihinde meydana gelen hırsızlık neticesinde, diğer kıymetli eşyalarıyla birlikte çalındığını, durumun derhal kolluk kuvvetlerine bildirildiğini, hırsızlık olayı sonucunda müvekkilinin 2016 yılına ait yevmiye, kebir ve envanter defterlerine, alış – satış faturaları, tahsilat ve ödeme makbuzları, alınan ve ödenen banka dekontları ve ekstreleri ökc fişleri, noter makbuzları, 2017 yılına alış-satış faturaları, tahsilat ve ödeme makbuzları, aşınan ve ödenen banka dekontları ve ekstreleri, ökc fişleri, noter makbuzlarının çalındığını beyanla söz konusu ticari defter ve belgelerin zayi olduğuna dair zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu ilk derece Mahkemesince talep hakkında, ” araba bagajının ticari defter, fatura ve belgelerin olağan saklama yeri olmadığı gibi uzunca sayılabilecek bir süre söz konusu şekilde muhafaza edilmesinin olağan olmadığı, bu itibarla istemde bulunan şirketin tutmak ve saklamakla yükümlü olduğu ticari defter, fatura ve belgelerin özenle korunmadığını, gerçekleştiği iddia olunan hırsızlık olayında söz konusu defter, fatura ve belgelerina raba bagajında bulunduğu ve bu şekilde zayi olduklarına ilişkin kesin ve inandırıcı herahngi bir kanıtın dosyaya yansımadığı anlaşılmakla gerekli dikkat ve özen gösterilmeyerek, ticari defter, fatura ve belgelerin kaybına neden olunduğu sonucuna varılarak, istemin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketten ilgili döneme ait vergi incelemesi dolayısıyla 2016-2017 yılı ticari defterlerinin ibrazı istendiği, taşınma dönemine denk geldiğinden bu defterlerin herhangi bir karışıklığa maruz kalmaması ve müfettişe incelemeye götürebilmesi için mali müşavire teslim etmek amacıyla … plakalı aracın bagajına koyduğu ve bir süre defterlerin aracın bagajında kaldığı, Akabinde şirket yetkilisi … tarafından kullanılan aracın camı kırılmak suretiyle 09.11.2021 tarihinde araç içinde ve bagajda bulunan bir kısım kıymetli eşyalarla birlikte ticari defter ve belgelerde çalındığı, olay nedeniyle şirket yetkilisinin şikayette bulunduğunu, müvekkil şirketi yetkilisinin aracında hırsızlık yapıldığı, emniyet tarafından yapılan olay yeri araştırması ve tutanaklarla sabit olduğu, soruşturma sonucunda hırsızlık olayının sübuta erme ihtimalinin dikkate alınması gerektiği, olayın kesin ve inandırıcı başka türlü ispatının mümkün olmadığı, uygulamada iş yeri taşıma işleminin kısa zamanda mümkün olmadığı, ticari defterlerin incelemeye götürülecek olduğundan aracın bagajında bulunmasında herhangi bir olağan dışılık olmadığı, müvekkil şirketin vergisel bir sorunu olmadığı, vergi incelemesi gereksinimin kendisiyle ilgisi olmayan ve unvan benzerliğinden kaynaklanan bir sebepten dolayı olduğu, otodan hırsızlık olayları kadar iş yerinden hırsızlık olaylarının da sık yaşandığı, müvekkilin taşınma ve yeni iş yerine yerleşme işlemlerini tamamlamayan müvekkil şirket yetkisilinin, ticari defterleri bagajında muhafaza etmekle dikkatli ve özenli davranmış, taşınma karmaşasından olumsuz etkilenmemesi için basiretli davrandığı beyanıyla, ilk derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını ve talebin kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE: Talep, tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgelerin kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğradığı iddiasına dayalı zayi belgesi verilmesi istemidir. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, zayi belgesi verilmesine konu defterlerin TTK’nın 82/7. Maddesinde sayılan veye bu sayılanlara benzer nedenlerden dolayı zayi olup olmadığı, zayi belgesi verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasındadır. 6102 sayılı TTK’nın 82/7. Maddesinde; Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebileceği düzenlenmiştir. Tacirin bu maddeden yararlanabilmesi için bir taraftan defterlerin korunması amacıyla gereken dikkat ve ihtimamı göstermiş bulunması, diğer taraftan da ziyaa uğramanın onun iradesi dışında meydana gelmiş olması zorunludur. Araç bagajının ticari defter, fatura ve belgelerin olağan saklama yeri olmadığı açıktır, istemde bulunan her ne kadar belgelerin araçta bulunma nedeninin iş yeri taşınması olduğundan bahsetse de, mahkemece de tespit olunduğu üzere, şirketin söz konusu hırsızlık olayı ile iş yeri nakli arasında 1 aya yakın sürenin geçtiği anlaşılmaktadır. Davacının defter ve belgeleri kendisi belirttiği gibi araç bagajından çalındığı, basiretli bir tacirin kural olarak ticari defter ve belgelerini işletme merkezinde muhafaza etmesi ve korunması için gerekli önlemleri alması gerekmekteyken araç bagajında bulundurulması hayatın olağan akışına aykırı olup, gerekli muhafaza önlemleri alınmadığını göstermektedir. Bu halde davacının ticari defter ve kayıtlarının kaçınılmaz sebepten kaynaklandığı ispatlanamamış durumdadır. Bu haliyle TTK’nın 82/7. Maddesindeki koşullar oluşmamış olup mahkemece davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Davacı tarafından başvuru sırasında istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)ç. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.27/09/2022