Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2022/1283 E. 2022/912 K. 08.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1283
KARAR NO: 2022/912
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/06/2022
NUMARASI: 2022/141 D.İş. – 2022/151 Karar
TALEP: İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 08/09/2022
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün ihtiyati haciz isteyen davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
TALEP: İhtiyati haciz talep eden vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkilinin helva üretim sektörüyle ilgili malzeme tedarikiyle uğraştığını, … . Metal Mutfak Eşyaları ticaret unvanlı şahıs şirketi yetkilisi … ile anlaşarak tepsi siparişi verdiğini, müvekkilinin 12/03/2021 tarihinde 10.000 USD, 13/03/2021 tarihinde ise 7.500 USD karşılığı 56.250,00 TL olmak üzere toplamda 17.500 USD tutarındaki parayı karşı taraf hesabına peşin olarak yatırdığını, ancak karşı tarafın 8.950 USD’ye denk gelen siparişi 14 ayı aşkın süredir ifa etmediğini, eksik ifaya rağmen müvekkiline ücret iadesi de yapılmadığını, karşı tarafın başka şirketlere karşı da benzer girişimlerde bulunduğunu ve adres değişikliği yaptığı bilgilerine ulaşıldığını, bahsi geçen sebeplerle borçlu ile işletmesinin yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır taşınmaz mallarla alacakların ve diğer hakların ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu kararı veren ilk derece Mahkemesince ihtiyati haciz talebi hakkında yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda, ” Tüm dosya kapsamı ile ihtiyati haciz talep eden taraf iddiaları ve dosyaya sunulan deliller, İİK’nın 257. madde kapsamı, muacceliyet ve yaklaşık ispat kriterleri göz önüne alındığında, ihtiyati hacze karar verilebilmesi için rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun bulunması gerekmekte olup, dosyadaki delillerden dava konusu para borcunun muaccel olup olmadığı, vadesinin gelip gelmediğinin henüz anlaşılmadığı ve yaklaşık ispat koşulunun tam olarak gerçekleşmediği, whatsapp mesajlarının yetersiz olduğu dikkate alındığında yasal şartları oluşmayan talebin aşağıdaki şekilde reddine” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati haciz talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; önceki beyanlarını tekrarla, dosya içerisinde müvekkilinin karşı tarafla anlaşması gereği peşin para ödediğinin whatsapp üzerinden gönderilen dekontlardan da anlaşılacağını, peşin ödemeye rağmen karşı tarafın eksik ifada bulunduğunu, müvekkilinin 29/09/2021 tarihli ve 13/01/2022 tarihli para iadesi yapılması yönündeki taleplerinin de görmezden gelindiğini, yine karşı tarafın resmi bir adresinin de bulunmadığını ve kaçma şüphesinin olduğunu, zira davalının işyerinin sicil adresinden başka bir adresine taşıdığını böylece web sitesinde farklı bir adres göstererek zarar verici eylemlerini başka firmalara karşı da devam ettiğini beyanla, ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını ve ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE: Talep, İcra İflas Kanunu 257. maddesi gereğince değişik iş üzerinden ihtiyati haciz istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yaklaşık ispat gerçekleşmediğinden haciz isteminin reddine karar verilmiş, bu karara karşı talep eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi Hukuk Muhakemeleri Kanunu 355. Maddesi gereğince istinaf sebepleri ile re’sen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır. Taraflar arasındaki ticari satım sözleşmesi kapsamında eksik yapıldığı iddia edilen ifa sebebiyle halen teslim edilmemiş emtia için önceden yapılan ödemenin iadesi, talep edilmektedir. Dosya içerisinde yazılı bir satım sözleşmesi bulunmamakla birlikte; … Bankası’na ait 10.000 USD tutarında ve 56.250 TL tutarında ödemelerini gösterir dekont çıktısı ile bazı whatsapp yazışmaları mevcuttur. İİK’nın 258/1. maddesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin ”alacağın varlığı ve mikterı hakkında kanaat edinmiş olması” yeterlidir. Mahkemenin ”alacağın varlığına kanaat edinmiş olmasından” anlaşılması gereken alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin veya tam olarak ispat edilmesi değildir. Burada aranan ispat, kesin bir ispat olmayıp yaklaşık ispattır. Somut olayda, taraflar arasında mal tesliminden kaynaklanan borç/alacak ilişkisi bulunduğu anlaşılmaktadır. Satım sözleşmesinden kaynaklanan edimlerin, alıcı ve satıcı tarafından aynı anda ifa edilmesi TBK’nın 207. maddesi gereğince esas olup, satım sözleşmesinden doğduğu söylenilen alacağın, vadeye bağlandığına ilişkin bir kanıt dosya içerisinde yoktur. Taraflar arasında teslimi konusunda anlaşmaya varılan emtianın miktarının ne kadar olduğunu, yine anlaşmaya rağmen eksik yapıldığı iddia edilen emtia miktarını ve bu miktarın parasal karşılığını ispata yarar herhangi bir belge de dosya içerisinde mevcut değildir. Sonuç itibariyle; dosyaya ibraz edilen dekont çıktıları ve whatsapp yazışmaları, İİK’nın 258. maddesi anlamında, alacağın varlığı ve miktarı konusunda kanaat oluşturmaya yeterli değildir. Yukarıda açıklanan gerekçelerle, ilk derece mahkemesinin ihtiyati haciz talebinin reddine dair değişik iş üzerinden verdiği karar hukuka uygun bulunduğundan, ihtiyati haciz isteyen vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; 1-İhtiyati haciz isteyen vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-İhtiyati haciz isteyen davacı tarafından başvuru sırasında istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,3-İhtiyati haciz isteyen davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)f maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 08/09/2022