Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2021/976 E. 2021/821 K. 01.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/976
KARAR NO : 2021/821
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/04/2021
NUMARASI : 2021/107 D.İş – 2021/129 D.İş Karar
TALEP: İhtiyati Hacze İtiraz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/07/2021
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün İhtiyati Hacze İtiraz Eden … ve İhtiyati Haciz İsteyen Karşı Taraf … vekillerince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ TALEP: İhtiyati hacze itiraz edenler vekili itiraz dilekçesinde özetle; ihtiyati haciz isteyen karşı tarafın genel hüküm olan MÖHUK’un 48. Maddesi gereğince yabancılık teminatı yatırması gerekmesine rağmen davacı tarafından yatırılmış bir yabancılık teminatı bulunmadığından ihtiyati haczin kaldırılması gerektiğini, davacı vekilinin ihtiyati haciz talep dilekçesinin vekaletnamesinin ekinde sunduğu Varşova Noterliği belgesinde, … şirketi temsile yetkili olduğunun belirtilmesiyle yetinildiğini, söz konusu kişilerin ihtiyati haciz talep eden şirketi temsile yetkili olup olmadığına ilişkin herhangi bir ticaret sicil kaydının ya da belgenin bulunmadığını, müvekkillerinin adreslerinin Antalya’da olması sebebi ile yetkili mahkemenin Antalya Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, müvekkillerinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, dosyaya müvekkilleri ile davacı arasında imzalanmış tek bir sözleşme bile sunulmadığını, dosyadaki belgeler incelendiğinde altında müvekkillerinin ya da davacının imzasının bulunduğu ve müvekkillerinin borcunun bulunduğunu gösteren hiçbir kayıt bulunmadığını, müvekkilleri açısından bağlayıcı olmaya bu kararın IATA tarafından uygulanması sebebiyle müvekkillerinin satış ekranlarının haksız olarak kapatıldığını, teminat mektuplarının paraya çevrildiğini ve müvekkillerinin büyük bir zararı uğratıldığını, bununla birlikte hiçbir şekilde davacıya karşı müvekkillerinin bir borcu bulunduğu anlamına gelmemek üzere, taraflarınca davacının da vekilliğini yürüttüğü IATA’ya karşı açılan ve İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/732 Esas sayılı dosyasının konusunu oluşturan tazminat davasındaki iddialarının da göz önünde bulundurulduğunda davacının huzurdaki talebinin yargılamayı gerektiğinin açık olduğunu, davacı hakkında Mersin 2. İş Mahkemesi’nin 2015/394 Esas sayılı dosyasında 20.486,98 TL için açılmış bir dava varsa da mahkemece bu dava dosyasının getirtilip incelenmediğini, ortada yapılan bir yargılama ve alınan bir bilirkişi raporunun bulunmadığını, davacının ihtiyati haciz için gerekli olan yaklaşık ispat yükümlülüğünü yerine getirmediğini, müvekkillerinin söz konusu haksız haciz sebebiyle uğradığı zararların takdir edilen teminat miktarıyla karşılanmasının mümkün olmadığını, bu nedenlerle davacı tarafça yatırılmış bir yabancılık teminatı da bulunmadığından itirazın görüleceği duruşmaya kadar ihtiyati haczin uygulanmamasını ve uygulanan hacizlerin kaldırılması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin talep eden üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA : İhtiyati haciz isteyen vekili itiraza karşı cevap dilekçesinde özetle: müvekkili şirket tarafından yabancılık teminatının ödenmesine gerek bulunmadığını, yabancılık teminatının aranacağı durumların; yabancı uyruklu gerçek veya tüzel kişi olmak, Türk mahkemelerinde dava açmak, davaya katılmak, icra takibinde bulunmak, teminat göstermekten muaf olmamak olduğunu, bu şartların değerlendirildiğinde müvekkili şirketinin teminat göstermesine gerek bulunmadığının açıkça görülmekte olduğunu, vekaletnamede imzası bulunan … isimli kişilerin müvekkili şirketi temsile yetkili olduğunu, bu hususa ilişkin yapılmış olan itirazların hukuki temelden yoksun afaki beyanlar olduğunu, davalının birden fazla olması durumunda davanın, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabildiğini, aleyhinde ihtiyati haciz talebinde bulunulan … Ticaret A.Ş.’nin adresinin “… Şişli İstanbul” olduğu göz önüne alındığında yetkili mahkemenin İstanbul Adliyesi Mahkemeleri olduğunun açıkça görüldüğünü, ihtiyati hacze itiraz eden şirketlerin … Ticaret A.Ş.’nin adresinin Antalya’da bulunduğunu öne sürerek mahkemeyi yanıltma gayreti içerisinde olduklarını, IATA ile borçlu Acenteler Arasında İmzalanan Yolcu Acentesi Satış Anlaşmasının, IATA’ya Akredite Havayollarını ve aleyhine ihtiyati haciz talep edilen borçlu acenteleri bağlayıcı nitelikte olduğunu, borçluların emsal olarak gösterdikleri İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/732 E sayılı dosyasının reddedilmiş olup bu dosyanın incelendiğinde borçluların itirazlarının haksız ve mesnetsiz olduğu açıkça görülebilir olduğunu, borçlu şirketlerin müvekkili havayoluna ait biletleri satabilmeleri IATA’nın havayollarını temsilen borçlu şirketler ile imzaladığı Yolcu Acentesi Satış Anlaşması ile mümkün olduğunu, 2013 yılından bu yana müvekkili havayoluna ait uçak biletlerini satan ve bu satış bedellerinden komisyon elde eden borçlu acentelerin davada Yolcu Acentesi Satış Anlaşmasında müvekkili havayolunun imzasının bulunmadığını iddia ediyor olmasının açıkça kötü niyet göstergesi olduğunu, IATA’nın havayolu firmalarının alacaklarını teminat altına alabilmek adına yetkilendirdiği seyahat acentelerinden teminat mektubu aldığını, bu teminat mektubunun miktarının seyahat acentesinin risk portföyüne ve acentenin bulunduğu ülkenin lokal finansal kriterlerine göre değişim gösterdiğini, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için yaklaşık ispatın yeterli olduğunu ve bsp kayıtlarında davalıların borçlu olduğu açıkça görüldüğünü, bu nedenlerle borçluların itirazlarının reddini, mahkemece verilmiş olan ihtiyati haciz kararının devamını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İhtiyati haciz talep eden vekili tarafından, IATA’ya akredite olan aleyhine ihtiyati haciz istenen şirketlerin sattıkları bilet bedellerini ihtiyati haciz isteyen havayolu şirketine aktarmadıklarından bahisle ihtiyati haciz kararı verilmesi talep edilmiş, Mahkemece talep kabul edilerek ihtiyati haciz kararı verilmesinin ardından aleyhine ihtiyati haciz talep edilenler vekilince karara itiraz edilmesi üzerine, ilk derece Mahkemesi tarafından istinaf incelemesine konu ihtiyati hacze itiraz hakkında, “Yabancılık teminatı gerekçesiyle itirazda bulunulmuş ise de 1954 Tarihli Hukuk Usulüne Dair Lahey Sözleşmesi’ne taraf olan ülkeler arasında Polonya’da bulunmakta olup, bu hususa ilişkin itiraz yerinde değildir. Vekaletnamede yetkiye ilişkin ticaret sicil kaydı bulunmadığı itirazında bulunulmuş ise de noter tarafından düzenlenen vekaletnamede vekalet veren kişinin Girişimciler Siciline göre yetkisinin bulunduğunu tespit edilmiş olup, bu hususa ilişkin itiraz yerinde değildir. Taraflar arasında sözleşme bulunmadığı, iddia edilmiş ise de 3. Kişi IATA kuruluşu ile sözleşmenin bulunması, IATA sözleşmesi, BSP sistemi dikkate alındığında taraflar arasındaki borç ilişkisinin de katılma yoluyla oluşması nedeniyle bu itirazın yaklaşık ispata etkisinin bulunmadığı anlaşılmıştır. 3. Kişi IATA’ya ait sunulan begeler tek taraflı düzenlenen belgeler olduğu itirazında bulunulmuş ise de bu husus yargılama konusu olabilecek bir itirazdır. IATA ile Karşı tazminat davasının bulunduğu, alacak yargılamayı gerektirdiği itirazında bulunulmuş ise de bu hususların ihtiyati haczin şartlarına bir etkisi bulunmamaktadır. Teminat miktarı az olduğu itirazında bulunulmuş ise daha fazla zarara uğrayacağının ve yasal sınırda alınan teminatın yetersiz kalacağına ilişkin yaklaşık ispat yerine getirilmediği anlaşılmış olup, bu hususa ilişkin itiraz yerinde değildir. İhtiyati hacze itiraz edenler yetki itirazında bulunmuş olup, davalılardan birinin adresinde ihtiyati haciz talep edilebilir ise de bunun için davalılar arasında davaların birlikte görülmesini gerektirecek şekilde irtibat bulunması ve bu nedenle ihtiyari dava arkadaşlığı kurallarının uygulanabilir olması gerektiği ancak somut olayımızda aleyhine ihtiyati haciz talep edilenler açısından ihtiyari dava arkadaşlığı kurallarının uygulanmasını gerektirecek bir irtibat bulunmadığı, buna göre şirket merkezi İstanbul olmayan … Ticaret ve A.Ş ile … şirketi açısından yetki itirazının yerinde olduğu, şirket merkezi İstanbul olan -… Ticaret A.Ş açısından yetki itirazının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.” gerekçesi ile … Ticaret A.Ş. Ve … Ticaret A.Ş. yönünden yetki itirazının kabulüyle ihtiyati haczin kaldırılmasına, … Ticaret A.Ş yönünden ise itirazın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : İhtiyati hacze itiraz eden … Ticaret A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; İhtiyati haciz isteyen karşı tarafın yabancılık teminatı yatırması gerektiğini, Varşova Noterliği belgesinde, … şirketi temsile yetkili olduğunun belirtilmesiyle yetinildiğini, söz konusu kişilerin ihtiyati haciz talep eden şirketi temsile yetkili olup olmadığına ilişkin herhangi bir ticaret sicil kaydının ya da belgenin bulunmadığını, müvekkillerinin yerleşim yeri itibariyle yetkili Mahkemenin Antalya Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, ihtiyati haciz kararı incelendiğinde kararın verilme sebebine ilişkin hiçbir gerekçenin yer almadığını, karşı taraf vekili tarafından Uluslararası Hava Taşımacıları Birliğinin (“IATA”) birtakım kayıtlarına dayanılarak müvekkili … Ticaret A.Ş.nin başvurucuya borçlu olduğu belirtilmiş ise de dosyaya müvekkili ile davacı arasında imzalanmış tek bir sözleşme sunulmadığını, müvekkilinin borcunun olduğunu gösteren hiçbir kayıt bulunmadığını, ihtiyati haciz talebinde delil olarak dava dışı IATAnın kayıtlarına dayanıldığını, müvekkili … Ticaret A.Ş. ve … Ticaret A.Ş. tarafından IATAya karşı açılmış olup İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/732 E. sayılı dosyasından görülen tazminat davası bulunduğunu, dolayısıyla da davacının alacak talebinin yargılaması süren bir ihtilafa dayandığını, müvekkillerinin mal kaçırma ihtimalinin bulunmadığını, IATA tarafından tek taraflı olarak hazırlanan belgelere dayanılarak ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini, IATAya karşı açılan ve İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/732 E. sayılı dosyasının konusunu oluşturan tazminat davasındaki talepler göz önünde bulundurulduğunda davacının huzurdaki talebinin yargılamayı gerektirdiğini, Vadesi gelmiş bir borcu bulunmadığı gibi müvekkilinin söz konusu şirkete herhangi bir borcu bulunmadığından ihtiyati haczin reddine karar verilmesinin gerektiğini, müvekkillerinin haciz tehdidi altında geri dönülmez zararlara uğrama tehlikesi içerisinde olduğundan istinaf talebinin değerlendirileceği tarihe kadar ihtiyati haczin uygulanmaması ve uygulanan ihtiyati hacizlerin kaldırılması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini gerektiğini beyanla, ilk derece Mahkemesince … Ticaret A.Ş. açısından ihtiyati hacze yapılan itirazın reddine ilişkin verilen kararın kaldırılmasına ve bütün ihtiyati hacizlerin kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.İhtiyati haciz isteyen alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İİK’nın 50. Maddesinin atfı ile uygulanacak HMK’nın 7. Maddesine göre davalılardan birinin yerleşim yerinde dava açılabileceğini, borçluların aynı topluluğu ait şirketler olup yetkililerinin aynı kişi olduğunu, bu şirketler hakkında talep edilen ihtiyati haczin temelini oluşturan vakıaların ve hukuki sebeplerin aynı veya birbirine benzer olduğunu, borçlulardan … Ticaret A.Ş. Ve … Ticaret A.Ş.’yi sırf kendi yerleşim yeri mahkemesinden başka bir mahkemeye getirmek amacı taşıdığının ispatlanamadığını, her üç şirket hakkında aynı mahkemeden talepte bulunulmasının usul ekonomisine uygun olduğunu, yapay bir davalı oluşturma durumunun söz konusu olmadığını, borçlulardan … Ticaret A.Ş. Ve … Ticaret A.Ş. Aleyhine ihtiyati haciz kararı verilmesi şartlarının oluştuğunu, borçlular hakkında başlatılmış birçok icra takibi ve verilmiş ihtiyati haciz kararı bulunduğunu beyanla, ilk derece Mahkemesince … Ticaret A.Ş. Ve … Ticaret A.Ş. Yönünüden verilen yetki itirazının kabulüne ilişkin kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE :Talep, IATA kayıtlarına dayanılarak verilen ihtiyati haczin itirazen kaldırılması, istemidir.İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, ihtiyati haciz şartlarının bulunup bulunmadığı, mahkemenin yetkili olup olmadığı noktasındadır.Dava dışı IATA ile aleyhine ihtiyati haciz talep edilen şirketlerden … Ticaret A.Ş. 01/02/2013 tarihinde, … Ticaret A.Ş. 26/10/2016 tarihinde, …. Tic. A.Ş. 04/04/2013 tarihinde Yolcu Satış Acentesi Anlaşması imzalamışlardır. Aleyhine ihtiyati haciz istenen şirketler, IATA’ya akredite acenteler olup, online seyahat vasıtalarıyla acenteler ile hava yolu şirketleri gibi seyahat ürün tedarikçilerini buluşturarak uçak bileti satışı yapıldığı aleyhine ihtiyati haciz istenen tarafın da kabulündedir.2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 257/1. Maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. İİK’nın 258/1. Maddesine göre de ihtiyati hacze İİK’nın 50. maddesi atfı ile Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümlerine göre yetkili mahkeme tarafından karar verilir.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu(HMK)’nun 6/1 maddesine göre; genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu(HMK)’nun 7/1,2 maddesine göre ise; davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. Ancak, dava sebebine göre kanunda, davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmişse, davaya o yer mahkemesinde bakılır. Birden fazla davalının bulunduğu hâllerde, davanın, davalılardan birini sırf kendi yerleşim yeri mahkemesinden başka bir mahkemeye getirmek amacıyla açıldığı, deliller veya belirtilerle anlaşılırsa, mahkeme, ilgili davalının itirazı üzerine, onun hakkındaki davayı ayırarak yetkisizlik kararı verir.Aleyhine ihtiyati haciz istenen … A.Ş. ve … A.Ş.nin yerleşim yeri Antalya olmakla birlikte, …A.Ş.’nin adresi ise Şişli/İstanbul’dur. Dosya içeriğine göre aleyhine ihtiyati haciz talep edilen her üç şirket hakkındaki alacak iddiası aynı sebepten kaynaklanmakta olup bu şirketlerden her birinin yetkilisinin de aynı kişi olduğu anlaşılmaktadır. HMK’nın 7/2 maddesinde belirtildiği şekliyle davanın davalılardan birini sırf kendi yerleşim yeri mahkemesinden başka bir mahkemeye getirmek amacıyla açıldığına ilişkin herhangi bir iddia ve ispat bulunmadığı gibi bu yönde bir belirti de mevcut değildir. Bu halde HMK’nın 7/1 maddesi uyarınca birden fazla aleyhine ihtiyati haciz kararı verilmesi istenen şirket bulunması karşısında bu şirketlerden birinin yerleşim yeri mahkemesinden ihtiyati haciz talep edilmesinde herhangi bir engel bulunmamaktadır. Yetkinin HMK’nın 7/1. Maddesine göre tayin edilebilmesi için davalılar arasında ihtiyari veya zorunlu dava arkadaşlığının bulunmasına da gerek yoktur. Buna göre … A.Ş. yönünden yetkili olan mahkemenin …A.Ş. ve … A.Ş yönünden de yetkili olduğunun kabulü gerekirken mahkemece bu iki şirket yönünden yetki itirazının kabulü ile ihtiyati haciz kararının kaldırılması isabetli görülmemiştir.2004 sayılı İİK’nın 258/1. Maddesinin ikinci cümlesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin ”alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması” yeterlidir. Mahkemenin ”alacağın varlığına kanaat edinmiş olmasından” anlaşılması gereken alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin veya tam olarak ispat edilmesi değildir. Diğer hukuki himaye tedbirlerinde olduğu gibi ihtiyati hacizde de amaç davaya ilişkin yargılamadan farklı olarak, maddi hukuka dayanan hak bakımından nihai bir karar verip, uyuşmazlığı esastan sona erdirmek değildir. Yani ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için ispat gerekmez, yaklaşık ispat için delil sunulması yeterli olup, alacaklının ilişkisinin varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin olarak ispat etmesi aranmamaktadır (Yargıtay 19. HD’nin 12/12/2019 Tarih, 2019/2300 E-2019/5531 K). Dosya kapsamındaki dilekçelerden anlaşılacağı üzere talep eden havayolu şirketi ile IATA arasındaki hukuki ilişki çerçevesinde ancak IATA’nın BSP sistemine üye olan acentelerin ihtiyati haciz isteyen havayolu şirketine ait biletleri satabilecekleri, bu bağlamda borçlu şirketlerin acente sıfatıyla IATA’ya akredite oldukları, taraflar arasında katılma yoluyla sözleşme ilişkisinin kurulduğu, acentelerin bilet satışına ilişkin elde ettikleri gelirden belirlenen miktarların ihtiyati haciz isteyen havayolu şirketine aktarmamaları ihtimaline binaen ortaya çıkacak zararın engellenmesi adına IATA tarafından acentelerden teminat mektubu alındığı, somut uyuşmazlıkta da borçlu sıfatı bulunan acentelerin ihtiyati haciz isteyen havayolu şirketine bilet satışından elde edilen bedelleri vermediklerini, aleyhine ihtiyati haciz istenen acentelerin IATA Uluslarası Hava Taşımacılığı Birliğine teminat olarak 28.078.000 USD tutarında teminat mektubu verdiklerini, bu teminat mektubunun ihtiyati haciz talep eden şirkette dahil olmak üzere başka havayolu şirketlerine IATA tarafından yapılması gereken ödemelerin teminatı olduğunu, borçluların havayolu şirketlerine tahakkuk etmiş borçlarını ödememeleri üzerine IATA’nın uhdesinde tutuğu teminat mektuplarını bozdurduğunu ve alacakları oranında havayolu şirketlerine dağıttığını ancak bu durumda dahi ihtiyati haciz talep edenin toplam borç miktarının karşılanmadığını, sonuç olarak … A.Ş.’nin 357.029,70 TL, … A.Ş.’nin 323.556,90 TL, … A.Ş.’nin 988.247,10 TL bakiye borcunun bulunduğunu ve bu meblağlar için ihtiyati haciz talep ettiklerini beyan etmiştir.Bu noktada çözümlenmesi gereken dosya kapsamındaki mevcut belgelerin talep dilekçesinde bahsedildiği şekilde mevcut bir alacağın varlığını yaklaşık ispat düzeyinde karşılamaya yeter olup olmadığıdır. Taraflar arasındaki ticari ilişki çerçevesinde talep edenin dilekçesinde dayandığı BSP sisteminde talep edenin alacaklı olduğunu gösterir alacak kayıtlarına ilişkin olarak … isimli belge çıktılarının incelenmesinde talep eden adına tahakkuk ettirilmiş tutarlar görülmekle taraflar arasındaki hukuki ilişkinin tabi olduğu sistemin işleyişinin kendine özgü kuralları gözetildiğinde, söz konusu belgelerde bu tutarların borçlularla ve talep eden arasındaki sözleşmesel ilişki kapsamında borçlular tarafından üstlenilen edimin yerine getirilmemesi sebebiyle doğmuş olduğu hususunda yaklaşık ispat düzeyinde kanaate ulaşılmıştır. Alacağın varlığı ve miktarı konusunda yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiği kanaatine varıldığından ve borçlu … A.Ş. yönünden mahkemenin yetkili olması nedeniyle HMK’nın 7/1. Maddesi uyarınca mahkemenin diğer borçlular yönünden de yetkili hale gelmesi nedeniyle ihtiyati haczin şartlarının oluştuğunun kabulü gerekir. Bu durumda, mahkemece … A.Ş.’nin ihtiyati hacze itirazının reddine karar verilmesi isabetli ise de, … A.Ş. ve … A.Ş. yönünden yetki itirazının kabulü ile ihtiyati haczin kaldırılması isabetli olmamıştır.İhtiyati hacze itiraz eden … Ticaret A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde ihtiyati haciz kararının infazının durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiş ise de, bu talebin hukuki dayanağı bulunmadığı gibi istinaf aşamasında ihtiyati tedbir kararı verilmesi mümkün değildir. Bunun yanı sıra ilk derece mahkemesince isabetli şekilde ortaya konulduğu gibi Polonya 1954 Tarihli Hukuk Usulüne Dair Lahey Sözleşmesi’ne taraf olan ülkeler arasında olup, yabancılık teminatı aranmasına gerek yoktur. Ayrıca ihtiyati haciz isteyen tarafından sunulan Varşova Noterliği tarafından düzenlenen vekaletnamede, … şirketi temsile yetkili olduğu belirtilmiş ve vekaletnameye apostil şerhi verilmiş olup, bu kişilerin temsile yetkili olduklarına ilişkin ticaret sicil kaydının dosyaya sunulmamış olması ihtiyati hacze engel değildir.HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; ilk derece mahkemesinin ihtiyati haciz kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından ihtiyati hacze itiraz eden … vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun reddine; buna karşın mahkemece yetki itirazına ilişkin olarak ihtiyati hacze itiraz eden … Ticaret A.Ş. ve … Ticaret A.Ş. yönünden yetki itirazının kabulü ile ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesi isabetli görülmemiş ve bu nedenle ihtiyati haciz isteyen vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının ihtiyati hacze itirazın kabulü yönünden kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılmasına gerek bulunmadığından Dairemizce esas hakkında yeniden karar verilmek suretiyle tüm borçlular yönünden ihtiyati hacze vaki itirazların ayrı ayrı reddine karar verilmiştir
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle;İhtiyati hacze itiraz eden borçlu … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE; İhtiyati haciz isteyen vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE, istinaf incelemesine konu İlk Derece Mahkemesince verilen ek kararının HMK’nın 353(1)b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,1-Mahkemece verilen 02/03/2021 tarih, 2021/107 D.İş – 2021/129 Karar sayılı ihtiyati hacze vaki itirazların ayrı ayrı REDDİNE, 2-İhtiyati haciz isteyen alacaklı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Uyarınca 1.125,00 TL avukatlık ücretinin ihtiyati hacze itiraz edenlerden alınarak ihtiyati haciz isteyene verilmesine,3-Karar kesinleştiğinde HMK gider avansı tarifesinin 5. Maddesi uyarınca artan gider avansının ihtiyati haciz isteyene; artan delil avansının ihtiyati hacze itiraz edenlere ayrı ayrı iadesine,4-İstinaf Yargılaması Yönünden;a-İstinaf karar harcı ihtiyati hacze itiraz eden borçlu … tarafından peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,b-İstinaf kanun yoluna başvuran ihtiyati haciz isteyen … tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde kendisine iadesine,c-Ek karardan sonra ihtiyati haciz isteyen tarafından yapılan istinaf başvuru harcı 162,10 TL ve posta ve tebligat gideri 60,6‬0 TL olmak üzere toplam 222,70 TL yargılama masrafının ihtiyati hacze itiraz eden borçlulardan alınarak ihtiyati haciz isteyene verilmesine,Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362(1)-f ve İİK’nın 265/son maddeleri uyarınca kesin olarak oy birliği ile karar verildi. 01/07/2021