Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2021/796 E. 2021/695 K. 07.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/796
KARAR NO: 2021/695
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/02/2021 (Ara karar)
NUMARASI: 2021/120 Esas
TALEP: İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 07/06/2021
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
TALEP: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile yapılan sigorta ihbarı neticesinde müvekkili şirket aleyhine asılsız SİSBİS kaydı olduğunu, SESBİS kaydının tüm girişlerine rağmen süresinde kaldırılmaması sebebiyle müvekkilinin şirketin zarara uğradığı ve sigorta poliçesi düzenlenmesine engel olan davalının müvekkili şirketi her geçen gün zarara uğrattığını ileri sürererk, SİSBİS kaydının dava sonuçlanıncaya kadar kaldırılması suretiyle ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu ihtiyati tedbir talebi hakkında ilk derece Mahkemesi tarafından, “ihtiyati tedbir istenen kanunun yargılamayı gerektirir nitelikte olması nedeniyle 6100 sayılı HMK m. 389’daki koşulları taşımayan ihtiyati tedbir talebinin reddine,” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile dava dışı … Sigorta Şirketi(… Sigorta) arasında 31/05/2019 başlangıç 31/12/2019 bitiş tarihli … numaralı Makine Kırılması Sigorta Poliçesi adı altında poliçe düzenlenmiş olup müvekkili şirket adına kayıtlı olan … Marka … serisi … şase numaralı silaj makinesinin kesici bıçaklarının kırılması ve kırılan bıçakların makine içinde akış yoluna karışarak ürünün tüm aksamlarına zarar vermesi suretiyle hasar oluştuğu, … Sigortanın 118.000,95 TL olan hasarın 96.784,50 TL’sini tenzili muafiyet çıkararak hasarın yalnızca 21.216,45 TL’lik kısmını karşıladığını, müvekkili şirket ile … Sigorta arasında düzenlenen mezkur Makine Kırılması Sigorta Poliçesinin 31/12/2019 tarihinde sonra ermesinin akabinde müvekkili şirket ile davalı … Sigorta (yeni unvanı … Sigorta A.Ş) arasında 21/01/2020 başlangıç tarihli Makine Kırılmasına ilişkin poliçe düzenlendiğini, bu yeni düzenlenen poliçeye istinaden müvekkili şirket yetkilisi tarafından daha önce … Sigorta’da hasar dosyası açtırıldığı ve teminat ödemesi yapıldığı hususundan tamamen bihaber şekilde hiçbir kötü niyet taşımaksızın davalı … Sigorta nezdinde 27.01.2020 tarihinde hasar dosyası açıldığını, müvekkili şirketteki takip elemanlarının bu işlemde hata yapmasının sebebinin eskiden müvekkilinin sigorta acenteliğini yapan … Sigorta’nın primleri düzenli ödenen sigorta poliçelerini iptal ettirerek, poliçeler için ödenen primleri kendi hesabına aktarmak suretiyle haksız çıkar temin etmesinden kaynaklandığının ortaya çıktığını, acentenin suç teşkil eden bu hukuka aykırı işlemleri hakkında Amasya Cumhuriyet Başsavcılığının 2019/6484 Soruşturma dosyası ile suç duyurusunda bulunulduğunu, davalı … Sigortanın da bu acente ile arasındaki acentelik sözleşmesini feshettiğini, davalı … Sigorta/… Sigortanın 13.02.2020 tarihinde yapılan ekspertiz çalışması sonucunda hasarın … Sigorta sorumluluğunda olmadığını, hasarın teminat dışı olduğunu ve dosyanın kapatılması gerektiğini müvekkili şirkete e-posta kanalı ile ilettiğini, bu cevaba istinaden müvekkili şirketin, silaj makinesindeki hasara dair davalı … Sigorta nezdinde açtırılan dosyanın sehven açıldığını anlayıp derhal 27.02.2020 tarihli Feragatname’yi davalı … Sigorta’ya sunarak hasar bildiriminin sehven yapıldığını bildirerek açılan hasar dosyasının kapatılmasını talep ettiğini, ancak buna rağmen davalı tarafından bahse konu hasarın 31/08/2019 tarihinde … Sigorta tarafından teminat kapsamında değerlendirilerek ödemenin yapıldığı ve ardından davalı … Sigortaya başvurulmasını gerekçe göstererek 16.03.2020 tarihinde … bildirim numarası ile mühendislik branşında sigorta suiistimali yapıldığı iddiasıyla müvekkil şirket hakkında SİSBİS kaydı bildiriminde bulunulduğunu, dava konusu SİSBİS kaydına ilişkin sigorta işleminin … sigorta acentesinin suç teşkil eden eylemleri sonucu doğduğunu, müvekkili şirketin bu acentenin işlemleri sebebiyle bahis konusu hatalı sigorta işlemini yaptığını ve hatasını öğrendiği an derhal bu sigorta işleminden feragat ederek işlemi geri aldığı gerçekleri karşısında ilk derece mahkemesinin ihtiyadi tedbir talebinin reddine karar vermesinin hatalı olduğunu beyanla, İlk Derece Mahkemesince verilen ara kararın kaldırılmasını ve ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE: Talep, sigorta suistimali nedeniyle ilgili yönetmelik hükümleri gereğince davacı hakkında oluşturulan SİSBİS kaydının kaldırılması suretiyle ihtiyati tedbir kararı verilmesi, istemidir. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, ihtiyati tedbir şartlarının oluşup oluşmadığı noktasındadır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu(HMK)’nun 389/1. maddesine göre; mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Bunun yanı sıra uyuşmazlık konusu hakkında tedbir kararı verilebilmesi için HMK’nın 390/3. Maddesi uyarınca tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. Ayrıca, asıl uyuşmazlığı çözecek mahiyette ihtiyati tedbir kararı verilemez. İhtiyati tedbir talep eden eden davacının asıl davadaki talebi, hakkında oluşturulan SİSBİS kaydının kaldırılmasına ilişkindir. İstinaf incelemesine konu ihtiyati tedbir talebi de aynı mahiyettedir. Dolayısıyla davacı tarafın talep ettiği ihtiyati tedbir asıl uyuşmazlığı çözecek niteliktedir. Asıl uyuşmazlığı çözecek şekilde ihtiyati tedbir verilmesinin mümkün olmadığından HMK’nın 389 vd. maddeleri uyarınca şartları oluşmayan ihtiyati tedbir isteminin Mahkemece reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; 1-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-İstinaf karar harcı ihtiyati tedbir talep eden davacı tarafından peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-İhtiyati tedbir talep eden davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)f. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 07/06/2021