Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2021/790 E. 2021/889 K. 07.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/790
KARAR NO: 2021/889
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/10/2020
NUMARASI: 2018/271 Esas – 2020/474 Karar
DAVA: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 07/07/2021
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Fona devredilen ve müvekkili banka ile birleşen … A.Ş ile dava dışı şirket arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine davalının müteselsil kefil olduğu, kullandırılan kredinin geri ödemesi yapılmadığından hesabın kat edilerek alacağın tahsili amacıyla yapılan takibe davalının haksız itiraz ettiğini belirterek anılan icra dosyasında davalının itirazının iptaline, takibin devamına ve alacağın %20′ si oranda icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, itirazın iptali davası açılabilmesi için itiraz üzerine durdurulmuş bir takibin olması gerektiği, davaya esas icra dosyası incelendiğinde; davalı tarafından yasal süresi içerisinde itiraz dilekçesi sunulmasına rağmen icra dairesi tarafından takibin durdurulması talebinin reddedilerek takibin devamına karar verildiği, alacaklı banka tarafından takip kesinleştiğinden haciz işlemlerine geçildiği, bu durumda davacının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, mahkemenin tespitinin hatalı olduğu, itirazın iptali davası açılmasında hukuki yararın bulunduğu, takip durdurulmuş olması bile müvekkili bankanın itirazın iptaline karar verilmediği sürece alacağının tahsil edemediği, bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanı kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, Fona devredilen ve davacı banka bünyesinde devren birleştirilen banka genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla yapılan icra takibine müteselsil kefil olan davalının itirazının iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçe doğrultusunda davanın usulden reddine karar verilmiş, bu karara karşı, davacı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK 355. maddesi gereğince ileri sürülen istinaf sebepleri sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık yönüyle re’sen yapılmıştır. … A.Ş, Fona devredilen bankalardan olup, muhtelif bankalar ile birlikte … A.Ş bünyesinde birleştirilmiş ve ünvan değişikliği ile Birleşik Fon Bankası adını almıştır. Bu durumda davacı bankanın fon bankası olması nedeniyle 5411 sayılı Bankacılık Kanunu hükümlerinin uygulanması gerekmekte olup, 5411 sayılı yasanın 138/5. maddesine göre, Fonun alacaklı olduğu ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu uyarınca yapılan takiplerde borçlular tarafından yapılan itirazlar satış dışında takip işlemlerini durdurmaz. Bankacılık Yasasında, Fon alacaklarının tahsil kabiliyetinin artırılmasını teminen Fona bazı yetki ve imtiyazlar tanınmıştır. Bunun amacı kamu menfaatinin korunması olup, esasen yasanın genel gerekçesinde ayrıntılı olarak açıklanmıştır. Fon alacağının tahsilinin kolaylaştırılması kamu menfaatinin bir sonucu olarak ortaya çıktığından, kanun koyucu, itirazın iptali davasında borçlunun takibe itirazının sadece satış işlemini durduracağını öngörmüştür. Somut olayda, alacaklının fon bankası olması dikkate alınarak icra müdürlüğünce davalının yasal süresi içerisinde borca itirazı üzerine İİK 66. maddesi yerine 5411 sayılı yasanın 138/5 maddesi uygulanarak ve isabetli olarak takibin durdurulması istemi reddedilerek takibin devamına karar verilmiştir. İtiraz üzerine Fon, haciz işlemlerine devam etse bile; alacaklı olup olmadığı veya alacağının miktarının saptanması için mahkeme kararına ihtiyaç bulunmaktadır. İtirazın iptali davası neticelenmeden fonun alacağını tahsil etmesi mümkün değildir. Bu nedenle icra takibine itiraz üzerine ve Fonun itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı bulunmakta olup, kamu menfaati gözetilerek 5411 sayılı yasada fona bir takım imtiyazlar tanınmış olması itirazın iptali davasının görülmesine engel teşkil etmediği gibi hukuki yararının bulunmadığı sonucu da çıkarılamaz. O halde mahkemece yargılamaya devam edilerek davacı bankanın alacaklı olup olmadığı ve varsa alacağının miktarının belirlenerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın hukuki yarar dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi isabetli olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
KARAR:Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE, istinaf incelemesine konu İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353(1)a-4 maddesi uyarınca USULDEN KALDIRILMASINA, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine, 2- Davacı taraf harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 3-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince yapılacak yargılama sırasında değerlendirilmesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362(1)-g. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 07/07/2021