Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2021/766 E. 2021/884 K. 07.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/766
KARAR NO: 2021/884
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/11/2020
NUMARASI: 2020/235 Esas – 2020/724 Karar
DAVA: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 07/07/2021
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasındaki ticari ilişki nedeniyle davalı şirket tarafından verilen 2018 ve 2019 keşide tarihli muhtelif tutarlı çeklerin bankaya ibrazında karşılıksız çıktığı, çek bedellerinin tahsili için yapılan takiplerin de sonuçsuz kaldığı, davalı şirket aleyhine Bakırköy 1. Asliye Ticaret mahkemesinde açtıkları doğrudan iflas davasının kabulle sonuçlandığı ve davalı şirketin iflasına karar verildiği, diğer davalıların davalı şirketin yönetim kurulu üyeleri olduğu ve yurt dışına kaçtıklarının öğrenildiği, TTK 553. ve devamı maddeleri gereğince kusurlu hareketleri ile yükümlülüklerini ihlal etmelerinden dolayı alacaklılara karşı sorumlu bulundukları, davalı şirketin iflas etmesinin alacaklı tarafından sorumluluk davası açılmasına engel teşkil etmediği, müvekkili şirketin alacağını ödemeyerek 1.950.169 TL zarara uğramasına neden olduklarını belirterek yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğunun belirlenmesiyle birlikte zararın tazminine karar verilmesini talep etmiş, 13/07/2020 tarihli celsede ve 20/07/2020 tarihli dilekçesinde, sehven zararın tazmini isteminde bulunulduğu, yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğunun tespitini talep ettiğini beyan etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle, harca esas değer gösterilmediği, talebin ne olduğunun anlaşılamadığı, anonim şirketin sorumluluğunun kendi sermayesi ile sınırlı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; arabulucuya başvurulmadan dava açıldığı gibi harca esas değerin de gösterilmediğini belirterek davanın dava şartı yokluğundan olmadığı takdirde esastan reddine karar verilmesini savunmuştur. Davalı şirkete TK35.maddesine göre tebligat yapılmış ve cevap dilekçesinin sunulmadığı görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, TTK 553 ve devamı maddeleri gereğince, yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna ilişkin davada, tazminatın şirkete verilmesinin talep edilmesi gerektiği gibi şirketin iflası halinde alacaklı davacının öncelikle iflas masasına başvurması gerekirken bu koşulu yerine getirmediğinden dava açma ehliyetinin bulunmadığı ayrıca davacı tarafından tazminatın şirkete değil, kendisine ödenmesi istenmesi nedeniyle de aktif husumetinin bulunmadığı, ıslah dilekçesiyle, davanın, davalı yönetim kurulu üyelerinin davacı şirketi zarara uğrattıkları zarar miktarının tespiti davası olarak değiştirildiği, bu durumda da hukuki yaranın bulunmadığı gerekçesiyle davanın aktif husumet/dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketten olan alacağının ödenmeyerek 1.950.169 TL zararına neden olunduğu, davalı şirket hakkında iflas kararı verildiği ve iflas iradesi tarafından sorumluluk davası açılmazsa alacaklıların bu davayı açabilecekleri, TTK 553 ve devamı maddelerinde alacaklıların sorumluluk davası açabileceğinin belirtildiği, alacaklının uğradığı doğrudan zararın kendisine ödenmesini isteme hakkının bulunduğu, şirket yönetim kurulu üyelerinin bilerek ve isteyerek şirketi paravan olarak kullanıp, şahsi mal varlıklarını artırarak menfaat sağladıkları, alacaklıları doğrudan zarara uğrattıkları, bu durumun tespitinin istenmesin de hukuki yararın bulunduğunun açık olduğu, mahkemece hiç delil toplanmadan ve değerlendirme yapmadan müvekkilinin zararının dolaylı zarar olduğundan bahisle davanın aktif husumetten reddine karar verilmesinin hatalı olması nedeniyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, TTK 553. ve devamı maddeleri gereğince şirket yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğu nedeniyle zararın tespiti davasıdır. İlk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçe doğrultusunda davanın aktif husumet-dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş, bu karara karşı, davacı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf nedenleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık yönüyle re’sen yapılmıştır. Davalı şirketten alacaklı olduğunu ileri süren davacı tarafından açılan dava, hem şirkete hem de şirketin yönetim kurulu üyelerine yöneltilmiştir. Davalı gösterilen şirket dava açıldığı tarih itibarıyla iflasta olmasına rağmen şirketin sicil adresine TK 35. maddesine göre tebligat yapılarak yargılamaya devam edilip sonlandırıldığı gibi yargılama neticesinde verilen gerekçeli karar da davalı şirketin sicil adresine TK 35. maddesine göre tebliğ edilmiştir. Dava açılmadan önce hakkında davalı şirket hakkında iflas kararı verildiğine göre, müflis davalı şirketin iflas tasfiyesinin yürütülme şekline göre, iflas müdürlüğüne veya iflas idare memurlarına tebligat yapılarak taraf teşkilinin sağlanıp yargılamaya devam edilmesi gerekirken iflasta olan davalı şirketin sicil adresine tebligat yapılıp yargılamaya yokluğunda devam edilmesi ve kararın da aynı yöntemle tebliğinin sağlanması doğru olmadığından; taraf teşkilinin kamu düzeninden olmasına ve istinaf aşamasında da re’sen nazara alınmasının gerekmesine göre, davacı vekilinin istinaf nedenleri incelenmeksizin HMK 115. ve HMK 355. maddelerine göre ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
KARAR:Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE, istinaf incelemesine konu İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353(1)a-4 maddesi uyarınca USULDEN KALDIRILMASINA, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine, 2-Davacı tarafça yatırılan istinaf karar harcının istemi halinde kendisine iadesine, 3-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince yapılacak yargılama sırasında değerlendirilmesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362(1)g. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 07/07/2021