Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2021/732 E. 2021/606 K. 20.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/732
KARAR NO : 2021/606
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ-NUMARASI : 10/02/2021 – 2021/94 Esas (Derdest dosya)
DAVA: İtirazın İptali
TALEP : İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 20/05/2021
Taraflar arasında görülen davada ilk derece mahkemesince ihtiyati haciz isteminin reddine dair ara kararının davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ DAVA: İhtiyati haciz isteyen davacı vekili dava dilekçesiyle, müvekkilinin davalı şirketin ortaklarından olup, şirket hesabına banka havalesi ile borç olarak gönderilen 125.000 TL paranın iadesi amacıyla keşide edilen ihtarın sonuçsuz kalması üzerine alacağın tahsili için yapılan icra takibine haksız itirazın iptali ile takibin devamına ve şirketin borçlarını ödeyememesi nedeniyle aleyhine yapılan birçok icra takibi bulunduğunu belirterek alacağın tahsilini teminen davalının menkul, gayrimenkul malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARI: Mahkemece, talebe konu paranın vadesinin gelip gelmediği belirli olmadığı gibi davanın henüz tensip aşamasında olup, davalıların sorumlu olup olmadıklarının bu aşamada tespit edilemeyeceği, dava konusu ile ilgili olarak taraflar arasında çekişme bulunduğu, alacağın varlığının yargılama ile ortaya konulabileceği bu durumda İİK 257. maddesindeki koşullar oluşmadığı gibi aynı maddenin 2. fıkrasındaki hallerin de gerçekleştiğinden söz edilemeyeceği gerekçesiyle ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmiştir.Bu karara karşı, ihtiyati haciz isteyen davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesiyle; banka dekontunda açıkça “borç olarak gönderilen para” ibaresinin yazılı olduğu bu durumda İİK 258. maddesindeki yaklaşık ispat koşulunun oluştuğu, aynı mahiyette olan ve İstanbul 8.Asliye ticaret mahkemesinde görülen davada ihtiyati haciz verildiği, ihtiyati haciz verilmemesi halinde borcun ifasının imkansız hale geleceği, davalı şirket aleyhine yapılan çok fazla takip bulunduğu ve borçlarını ödemeyerek takiplere kötüniyetli olarak itiraz ettiği şirketin içinin boşaltıldığı, davanın müvekkili lehine neticelenmesi halinde dahi alacağını tahsil edememe durumu ile karşı karşıya kalacağını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak ihtiyati haciz verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava, ortağı olduğu davalı şirkete borç olarak verildiği iddia edilen paranın tahsili amacıyla yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkin olup, dava içinde İİK’nın 257 vd. maddeleri uyarınca ihtiyati haciz talep edilmiştir.İlk derece mahkemesince, ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen ara karara karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönleriyle sınırlı olarak yapılmıştır. İİK.’nın 257/1.maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı ihtiyati haciz talebinde bulunabilir. İ.İ.K’nın 258/1.maddesinin 2. cümlesine göre: “İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur.” Bu madde uyarınca İhtiyati haciz talep eden, İ.İ.K’nun 257/1. maddesi kapsamında bir para borcunun alacaklısı olduğunu, borcun rehinle temin edilmediğini ve borcun vadesinin gelmiş olduğunu yaklaşık olarak mahkemeye kanaat getirecek ölçüde ispat etmek durumundadır. İİK.’nın 257.maddesi hükmü uyarınca varlığı ihtilaflı ve tespite muhtaç olan bir alacak talebi yönünden ortada muaccel bir para alacağı bulunduğu söylenemeyecektir.Somut olayda, davacının iddialarının doğruluğu ve haklılığı yapılacak tahkikat neticesi delillerin değerlendirilmesi neticesi anlaşılacağı, dosyanın bulunduğu aşama itibariyle davacının alacağının varlığı ve muacceliyetinin yargılamayı gerektirdiği, davanın esası bakımından haklılığının yaklaşık olarak ispatının sağlanamadığı sonuç ve kanaatine varılmış olup, ilk derece mahkemesi ara kararında bir isabetsizlik görülmediğinden ihtiyati haciz isteyen/davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR : Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle;1-İhtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-İstinaf karar harcı başlangıçta peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,3-İhtiyati haciz talep eden davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)f. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.