Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2021/602 E. 2021/710 K. 07.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/602
KARAR NO : 2021/710
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/12/2020
NUMARASI: 2019/394 Esas – 2020/648 Karar
DAVA: Zayi Belgesi Verilmesi
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 07/06/2021
Hasımsız olarak görülen davada ilk derece mahkemesince ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması uterine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ DAVA: Davacı vekili, müvekkili şirketin tüm ticari defter ve belgelerinin saklanması amacıyla … AŞ ile 01/09/2009 tarihinde “Depolama, Belge Yönetimi Hizmet Sözleşmesi” ve 05/11/2014 tarihli “Finans ve Muhasabe Departmanı Arşiv Sözleşmesi” imzalandığını, bu şirketin depolama tesislerinde 11/06/2019 tarihinde büyük çaplı bir yangın meydana geldiğini, 19/06/2019 tarihinde itfaiye raporunun düzenlendiğini, müvekkiline ait belgelerin yer aldığı 1.932 adet kutunun yandığını ve belgelerinin zayi olduğunu, sözkonusu 1.932 adet kutunun envanterinin barkod ve muhteviyat bilgisinin excel kaydında yer aldığını, 1.932 adet kutu içeriğinde genel itibariyle, 2009, 2010, 2011, 2012, 2013, 2014 yılları 213 sayılı VUK uyarınca muhafazası ve ibrazı zorunlu olan yevmiye, kebir, envanter, damga defterleri ve diğer kayıtlar, 2009, 2010, 2011, 2012, 2013, 2014 yılları satış faturaları, 2009, 2010, 2011, 2012, 2013, 2014 yılları alım faturaları, 2009, 2010, 2011, 2012, 2013, 2014 yılları ithalat dosyaları, ayrıntısı daha sonra bildirilecek ilaç ruhsat dosyaları ve sair ticari defter ve belgeler bulunduğunu belirterek zayi olan tüm ticari defter ve belgelerle ilgili olarak TTK’nın 82.maddesi uyarınca zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:İlk derece mahkemesince, davacı tarafça dosyaya hangi belgelerin, ticari defterlerinin zayi olduğuna ilişkin tam olarak eksiksiz ve açık bir şekilde beyanda bulunulmadığı, dava dışı arşivleme hizmeti veren şirket tarafından mahkememize gönderilen excell tablolarında hangi belgelerin zayi olduğuna ilişkin yeterli ve açık bilgilerin yer almadığı, bilirkişi raporunda, davacı tarafça dosyaya sunulan flash bellek ile celp edilen excell tablolarının birbiri ile uyuşmadığı, davacı tarafça yangından hasar gördüğü beyan olunan 1932 kutunun içeriğine ulaşılamadığından ve 1932 adet kutunun içeriğinde yer alan belgelerin ne olduğunun ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin “hangi belgelerin zayi olduğuna ilişkin eksiksiz ve açık beyanda bulunulmadığı” gerekçesinin dayanaksız olduğunu, zira, yangında zayi olan 1.932 adet kutunun barkod ve muhteviyat bilgisini içeren Exel kaydını “…” şirketinden temin edilerek dava dosyasına sunulduğunu, ayrıca, dava dışı … şirketinden müvekkili defter ve kayıtlarına ilişkin ayrıntılı kutu içeriklerinin hem yazılı, hem de USB olarak temin edildiğini, bununla birlikte, 31.12.2019 tarihli dilekçeyle taleplerinin somutlaştırıldığını, somutlaştırılan talebe ilişkin ekler USB içinde dilekçe ekinde dosyaya ibraz edildiğini belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE :Dava, TTK 82/7. maddesi gereğince hasımsız açılan zayi belgesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmiştir. İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.6102 sayılı TTK’nın 82/7. maddesinde; “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.” şeklinde düzenleme yapılmakla tacirlere ticari defter ve kayıtlarını saklama ve ibraz hususunda zorunluluk getirilmiştir. Bu durumda, davacının eldeki davayı açmasında hukuki yararı olduğu gibi, talebin TTK’nın 82/7. maddesinde öngörülen hakdüşürücü süre içinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Somut olayda, davacı tarafça, ticari defter ve kayıtlarını saklamak için “arşiv ve depolama hizmeti” sözleşmesi kapsamında, dava dışı ….AŞ’den depolama ve arşivleme hizmeti alındığı, meydana gelen yangın neticesinde, davacı şirkete ait 1.932 kutu içinde muhafaza edilen ticari defter ve kayıtların zayi olduğu iddia edilmiş olup, talep dilekçesinde, dosyaya itfaiye raporu, 1.932 adet kutunun envanter ve barkod numara bilgilerini içeren Exel kaydı dosyaya ibraz edilmiştir. Bununla birlikte, ilk derece mahkemesince, davacı taraftan, 1.932 adet kutunun barkod ve muhteviyat bilgisini içeren exel kaydını ve dava dışı ….AŞ’den 1.932 adet kutu içeriğinin hem excel formatında hem de USB içeriğinde dosyaya kazandırıldığı gibi, “talep sonucunun açıklanması” yönünde davacıya verilen kesin mehil sonucunda, davacının 31.12.2019 tarihli dilekçesiyle talep sonucunu somutlaştırdığı ve talebinin ayrıntılı dökümünü USB bellek içeriğinde dosyaya sunduğu anlaşılmaktadır. Diğer yandan, ilk derece mahkemesince, hükme esas alınan bilirkişi raporu yetersiz incelemeye dayalı olduğu gibi denetime de elverişli değildir. Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda, … şirketi tarafından dosyaya sunulan davacı şirkete ait 1.932 kutunun içeriğini gösteren USB bellek üzerinde inceleme yapılmadan, dosyaya sunulan excel kayıtları üzerinde karşılaştırmalı olarak inceleme yapıldığı belirtilmiştir. Oysa ki, davacı tarafın talebini somutlaştırdığı 31.12.2019 tarihli dilekçesinde, dökümü yapılan tacir tarafından saklanması zorunlu olan defterler ve belgeler kapsamında, yeni bir bilirkişiden rapor alınarak varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı yanılgılı gerekçeyle karar verilmesi doğru değildir. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.a.6 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, esasa dair istinaf nedenleri incelenmeksizin, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile, istinafa konu ilk derece mahkemesi kararının HMK.’nun 353(1)a-6. maddesi gereği KALDIRILMASINA; 2-Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-Davacı vekilince yatırılan istinaf karar harcının istemi halinde kendisine iadesine,4-Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yapılacak yargılama sırasında değerlendirilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile, HMK.’nın 362(1)-g maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.