Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2021/512 E. 2021/503 K. 16.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/512
KARAR NO : 2021/503
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 31/12/2020
NUMARASI: 2020/961 Esas
DAVA: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/04/2021
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasında talep edilen ihtiyati haciz isteminin reddine yönelik olarak verilen ara kararına karşı süresi içinde ihtiyati haciz isteyen davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA : Davacı vekili, taraflar arasında alım satıma dayalı ticari ilişki bulunduğunu, müvekkilinin davalı şirkete medikal ürünler sattığını, faturalara dayalı cari hesap alacağından dolayı alacaklı olduğunu, alacağın tahsili için davalı aleyhine başlatılan icra takibinin yetkiye ve borca itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiş, aynı zamanda davalının müvekkilin alacağını sonuçsuz bırakmak için araç ve taşınmazlarını 3. şahıslara devrettiğini, mal kaçırmak amaçlı hareket ettiğini belirterek davalı aleyhine ihtiyati hacze hükmedilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince, alacak yargılamayı gerektirdiğinden İİK 257.maddesinde aranan yasal şartların oluşmaması nedeniyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı talep eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; davaya dayanak faturalar e fatura olup, teslim alan imzasının aranmadığını, dosyaya sunulan faturalara ve diğer delillere göre, alacağın varlığının yaklaşık ispat ölçüsünde ispatlandığını belirterek ilk derece mahkemesinin ara kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE :Talep, itirazın iptali davasında talep edilen ihtiyati haciz istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince, yaklaşık ispat gerçekleşmediğinden talebin reddine karar verilmiştir.
İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için İİK’nın 257.maddesindeki şartların oluşması gerekir. İİK’nın 257/1.maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı… ihtiyati haciz talebinde bulunabilir.
İİK’nın 258/1. Maddesinin 2. Cümlesine göre: “İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur.” Bu madde uyarınca İhtiyati haciz talep eden, İİK’nın 257/1. Maddesi kapsamında bir para borcunun alacaklısı olduğunu, borcun rehinle temin edilmediğini ve borcun vadesinin gelmiş olduğunu yaklaşık olarak mahkemeye kanaat getirecek tarzda ispat etmek durumundadır. Nitekim Yargıtay 19 HD 2015/4882 E 2015/12767 K 30.09.2015 T. Ve Yargıtay 11. HD 2016/2214 E 2016/2481 K 07.03.2016 T. Emsal kararında da belirtildiği üzere; İcra ve İflas Kanunu’nun 258/1. maddesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin, alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması yeterlidir. Mahkemenin “alacağın varlığına kanaat getirmesinden” anlaşılması gereken, alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin bir şekilde ispat edilmesi değildir. Bu hükme göre alacaklının, alacağının varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin şekilde ispat etmesi aranmamakta, bu konuda mahkemeye kanaat verecek delillerin gösterilmesi yeterli kabul edilmektedir.
Bu açıklamadan sonra somut olaya gelindiğinde; taraflar arasında faturalara dayalı cari hesap ilişkisinin bulunduğu, dava konusu faturalara dayalı alacağın varlığı ve miktarı konusunda dosyanın bulunduğu aşama itibariyle yaklaşık ispat olgusunun gerçekleşmediği sonuç ve kanaatine varıldığından talep eden alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
Açıklanan nedenlerle istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf yoluna başvuran tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.