Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2021/25 E. 2021/59 K. 21.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/25
KARAR NO : 2021/59
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 25.09.2020 (Ara Karar)
NUMARASI : 2020/396 Esas
DAVA: Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 21.01.2021
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün İhtiyati tedbir talep eden eden vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ TALEP: İhtiyati tedbir talep eden eden davacı vekili talep dilekçesinde özetle; ayıplı olduğu iddia edilen aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi istemli davada, davacıya satılan malın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesi gerektiğini, davalıların sektörü göz önünde bulunduğunda sektörde birkaç yılda bir yeni ürünlerin üretildiğini, bu süreç sonuçlanana kadar dava konusu aracın modelinin değişeceğini, davalının dava konusu aracın ellerinde kalmadığını iddia edebileceğini belirterek dava konusu uyuşmazlığa konu aracın aynısından 1(bir) adetinin yargılama sonuna kadar davalı tarafından tedbiren saklanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu ihtiyati tedbir talebi hakkında ilk derece Mahkemesi tarafından “Mahkememiz dosyasının incelendiğinde, davacı vekilinin tedbir talebi istemine ilişkin alacağın varlığının yargılamayı gerektirmesi, ayrıca telafi edilemez bir zarar doğma ihtimalinin olmadığı göz önüne alınarak davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine,” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : İhtiyati tedbir talep eden eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yargıtay’ın istikrar kazanan kararları uyarınca, müvekkili şirket tarafından açılan davanın kabul edilmesinin gerektiğini, dava sonucunda verilecek hüküm ortadayken, ihtiyati tedbir kararı verilmemesinin davalılar’ın hukuka aykırı hareketlerinin yanlarına kar kalmasına sebebiyet vereceğini, ihtiyati tedbir kararı verilmediği takdirde, açılan davanın müvekkili şirket lehine sonuçlansa dahi, 2019 model aracın bulunmasının mümkün olmayacağını, dava sonucunda artacak araç fiyatları da düşünüldüğünde, müvekkili şirket’in hükmedilecek tutar ile benzer bir araç almasının mümkün olmadığını, son dönemde binek ve ticari araçlara uygulanan ÖTV oranlarının artırılması sonrasında müvekkili şirket tarafından 535.000,- TL (KDV dahil) olarak alınan aracın hali hazırdaki satış fiyatının 650.000,- TL (KDV dahil) olduğunu, yargılamanın daha uzayacak olduğu da göz önünde bulundurulduğunda, müvekkili şirket’in ekonomi karşısında mağdur olacağını beyanla, İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını ve ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE :Talep, ayıplı olduğu iddia edilen aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi istemli davada, davanın kabul edilmesi ihtimaline binaen dava konusu uyuşmazlığa konu aracın aynısından 1(bir) adetinin yargılama sonuna kadar davalı tarafından tedbiren saklanması şeklinde ihtiyati tedbir kararı verilmesi, istemidir. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, ihtiyati tedbir şartlarının oluşup oluşmadığı noktasındadır.6100 sayılı HMK’nın 389/1. Maddesinde, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği düzenlenmiştir. Buna göre uyuşmazlık konusu olmayan mal varlığı değerleri hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesi mümkün değildir. Dava konusu araç …. plakalı araç olup, davalı tarafından tedbiren saklanması talep edilen araç ise somut olarak belli olmadığı gibi dava konu aracın aynısından olması ifade edilmekle birlikte dava konusu değildir. Bu haliyle esasen dava konusu ve somut olmayan bir aracın yargılama sonuna kadar saklanması için davacıya yükümlülük yüklenemeyeceğinden Mahkemenin ihtiyati tedbir talebinin reddine dair kararında herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından ihtiyati tedbir talep eden eden davacı vekilinin yerinde olmayan istinaf isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR : Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle;1-İhtiyati tedbir talep eden eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-İstinaf karar harcı ihtiyati tedbir talep eden eden davacı tarafından başlangıçta peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,3-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yapılacak yargılama sırasında değerlendirilmesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)f. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 21.01.2021