Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2021/2197 E. 2021/1672 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2197
KARAR NO: 2021/1672
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/10/2021
NUMARASI: 2019/298 Esas – 2021/685 Karar
DAVA: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/12/2021
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davalılar … AŞ ve … San.AŞ vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili, davalı … AŞ / … AŞ ile müvekkili arasında 01.10.2013 tarihinde yetkili servis sözleşmesi imzalandığını, davalı şirketin imzalanan sözleşmedeki yükümlülüklerini yerine getirmediğini, … Yetkili Servisi ile haksız rekabet ortamı doğmasına yol açtığını, güven ve dürüstlük ilkesine aykırı olarak da sözleşmeyi feshettiğini, … şirketleri ile … şirketlerinin davacı ile yapılan sözleşme yürürlükteyken davacının haklarını yok sayarak yetkili servis hizmetlerinin … şirketlerine gördürülmesi konusunda gizli olarak anlaştıklarını, 18.03.2019 tarihinde imzalanmış bulunan yetkili servis sözleşmesinin fesih halleri başlıklı 38.maddesi uyarınca sözleşmenin 15 günlük ihbar öneline uyularak feshedilmiş olacağının taraflarına ihbar ve ihtar edildiğini, müvekkili ile … AŞ arasında imzalanan sözleşme uyarınca satış ve yetkili servis hizmeti yapma konusunda yetkilendirildiğini, davalı … AŞnin talep ve talimatları doğrultusunda müvekkilinin hem yetkili servis hizmetlerine hem de aksesuar satımı hizmetlerine yönelik yaptırımlar yaptığını, sözleşmenin kurulduğu yıldan bu yana markanın ilgili bölgede tanınması ve müşteri çevresinin genişlemesi yolunda ciddi çalışmalar yaptığını, sözleşmenin sona ermesiyle müvekkilinin kendi çabalarıyla yarattığı müşteri çevresini davalı şirketin yapmış olduğu anlaşma doğrultusunda … AŞye bırakarak çekilmek zorunda kaldığını, müvekkilinin uzun süreli maddi ve manevi emekleri sonucunda uğrayacağı menfaat kaybı ile davalı şirketin sözleşmenin sona ermesinden sonra da bu müşteri çevresinden yararlanmaya devam etmesi nedeniyle elde edeceği kazancın denkleştirilmesi gerektiğini beyanla davalıların ortak kusuruna dayanan haksız rekabet teşkil eden eylemleri sonucunda müvekkilinin taraf olduğu sözleşmenin haksız feshedilmesi nedeniyle doğan şimdilik 10.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi zararın haksız fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren işleyecek ticari işlerde uygulanan temerrüt faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu davalılardan tahsil edilerek kendilerine ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARAR ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sırasında, davacı vekilinin 14/10/2021 tarihli dilekçesi ile davadan tüm davalılar yönünden feragat ettiklerini beyan ettiği, vekaletnamesinde feragata yetkili olduğu gerekçesiyle davanın feragat nedeniyle reddine, talep edilmediğinden yargılama masraflarının tarafların kendi üzerinde bırakılmasına, vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiştir. Bu karara karşı davalılar … Ticaret AŞ ve … San.AŞ vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İSTİNAF SEBEPLERİ:Davalılar vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; davacının davadan feragat ettiğini bildirir beyanın taraflarına tebliğ edilip vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi olup olmadığı sorulmadığını, yargılama ve vekalet ücreti taleblerinin olmadığına ilişkin beyanlarının bulunmadığı gibi sulh anlaşmasına da müvekkili şirketlerin taraf olmadığını, dolayısıyla müvekkil şirketler lehine vekalet ücretine temsil edilen iki davalı şirket için de ayrı ayrı olmak üzere, maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesinin ara kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE: Dava, yetkili servis hizmet sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle uğranıldığını iddia olunan maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesince, davacının davalılar hakkındaki davasından feragat ettiğinden feragat nedeni ile davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davalılardan … Ticaret AŞ ve … Elektronik San.AŞ vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davalılar vekilinin istinaf sebebi vekalet ücretine yöneliktir. Davacı vekilince, Uyap sisteminden e-imzalı olarak gönderilen 12/10/2021 tarihli dilekçesind; “… şirketleri ile müvekkilimiz arasında “Avukatlık Kanunu 35/A Uyarınca Uzlaşma Tutanağı-Protokolü yapılmıştır. Protokol uyarınca davalı … şirketleri müvekkilimize ödeme yapmış olduklarından davadan feragat ediyoruz. Müvekkilimizin gördüğü lüzum üzerine tüm davalılar yönünden davadan feragat etmekteyiz. Davalı …’un, müvekkilimiz davacının feragat beyanını kabul ettikleri, feragat nedeniyle yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmeyecekleri de Uzlaşma Protokolünde kabul ve beyan edilmiştir.” şeklinde beyanda bulunduğu, daha sonradan sunmuş olduğu 14.10.2021 tarihli dilekçesine davacı ile davalı … Şirketleri arasında imzalanan sulh ve ibra protokolü başlıklı sözleşmeyi eklediği görülmüştür. HMK’nın 307. maddesi uyarınca feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Feragat, davayı sona erdiren taraf işlemlerinden olup kesin hüküm gibi sonuç doğurur. Feragat hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. Dosyaya sunulan Sulh ve ibra protokolü başlıklı sözleşmenin taraflarının davacı ile davalı … Şirketleri olup, bu sözleşmeye diğer davalılar … Tic.AŞ ve … AŞ’nin taraf olmadığı ve fakat davacının feragat beyanının davanın tüm davalılarını kapsadığı sabittir. Hal böyle olmakla beraber, davalılardan … Tic.AŞ ve … AŞ’nin vekalet ücreti taleplerinin olmadığı yönünde mahkemeye herhangi bir beyan ya da bildirimlerinin bulunmadığına göre, ilk derece mahkemesince kurulan hükümde bu davalılar yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru değildir. Davacı, ön inceleme duruşması yapıldıktan sonra davasından feragat ettiğinden, maddi ve manevi tazminat talepleri bulunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret tarifesi (AAÜT)’nin 6. maddesi uyarınca, her bir kalem yönünden ayrı ayrı vekalet ücreti takdiri ve manevi tazminatın tümden reddi nedeniyle takdir edilecek vekalet ücretinin hüküm tarihindeki maktu vekalet ücretini aşmaması gerekir. Bu durumda, aynı sebebe dayalı açılan davanın vaki feragat nedeniyle reddine karar verildiğinden kendilerini vekille temsil ettiren davalılar … Tic.AŞ ve .. AŞ lehine maddi ve manevi tazminat bakımından ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmiştir. Açıklanan bu nedenlerle davalılar … Tic.AŞ ve … AŞ vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1.b.2 maddesi gereğince kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının vekalet ücreti yönünden düzeltilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalılar … Tic.AŞ ve … AŞ vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ İLE; istinaf incelemesine konu İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353(1)b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE, 2-Davacı tarafça peşin olarak yatırılan 341,55 TL harçtan, 59,30 TL karar ve ilam harcının düşümü sonucu başkaca harç alınmasına yer olmadığına, kalan 282,25 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, 3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Davalılar … Tic.AŞ ve … AŞ yargılama sırasında kendilerini vekille temsil ettirdiğinden maddi tazminat talebi yönünden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … Tic.AŞ ve … AŞ’ye verilmesine, 5-Davalılar … Tic.AŞ ve … AŞ yargılama sırasında kendilerini vekille temsil ettirdiğinden manevi tazminat talebi yönünden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … Tic.AŞ ve … Elektronik AŞ’ye verilmesine, 6-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine, 7-Devletçe karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine, 8-İstinaf Yargılamasına İlişkin Olarak; a-Davalılar … Tic.AŞ ve … Elektronik AŞ vekilince her bir müvekkili için ayrı ayrı yatırılan istinaf karar harcının istemi halinde kendisine iadesine, b-Davalılar … Tic.AŞ ve … AŞ vekilince istinaf aşamasında yapılan istinaf başvuru harcı (162,10 TL + 162,10 TL) 324,20 TL, tebligat posta gideri 74,50 TL olmak üzere toplam 398,70 TL yargılama masrafının davacıdan alınarak davalılar … Tic.AŞ ve … AŞ’ye verilmesine, c-Kararın, HMK’nın 359/4 maddesi uyarınca Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraflara resen tebliğine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.