Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2021/2096 E. 2021/1658 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2096
KARAR NO: 2021/1658
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/06/2021
NUMARASI: 2021/220 Esas – 2021/425 Karar
DAVA: Şirketin İhyası
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/12/2022
Taraflar arasındaki Şirketin İhyası davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın hak düşürücü süre yönünden reddine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacının, davaya konu … Ticaret Limited Şirketi’ni hasım göstererek Bakırköy 4. İş Mahkemesi’nin 2020/175 esas sayılı dosyasında hizmet tespiti davası açtığını, ancak davalı şirketin ticaret sicilinden terkin edildiğini öğrendiklerini, bu nedenle … Ticaret Limited Şirketi’nin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, talebe konu şirketin TTK’nin geçici 7. Maddesi uyarınca resen terkin kapsamına alındığını ve tebligat ve ilan prosedürlerinin yerine getirilmesinin ardından 9.10.2015 tarihinde sicil kaydının resen terkin edildiğini, davalının mahkeme hükmü olmaksızın bir şirketi tekrar sicile tescil yükümlülüğü bulunmadığını, davalının davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacaklarını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:İlk derece mahkemisnce davacının , açtığı hizmet tespiti davası nedeniyle iş bu davayı açmakta hukuki menfaati mecut ise de işbu ihya davasının şirketin sicil kaydının silindiği 09/10/2015 tarihinden itibaren 5 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra bu davanın açıldığı ve ,davaya konu şirketin sicil kaydının silindiği tarihte davacı veya davalı olduğu bir dava bulunduğunun tespit olunmadığı gerekçesiyle davanın hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; işbu davayı açmaktaki amaçlarının, Bakırköy 4. İş Mahkemesi nezdinde açılan hizmet tespiti davasında taraf teşkilinin sağlanarak yargılamaya devam edilebilmesi olduğunu, diğer hasıma 18/02/2015 tarihinde terkin edilen …Ticaret Limited Şirketi’nin başka bir mahkemede ihyasına karar verildiğini,davya konu şirketin İstanbul Ticaret Sicilinden 18.02.2005 tarihinde resen terkin edildiğini,terkin kararına derdest davada ihye için verilen süre ile mutalli olduğunu , öğrenme süreleri itibariyle de hak üşürücü süre geçmediği belirterek , resen nazara alınacak nedenler ve izah etmiş oldukları istinaf nedenleri ile birlikte değerlendirilerek istinaf başvurusunu kabulü ile davanın 5 yıllık hak düşürücü süre yönünden reddine ilişkin usul ve yasaya aykırı kararın bozularak ortadan kaldırılmasına, davanın kabulüne, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:Dava, TTK’nın geçici 7. maddesine göre terkin edilen şirketin derdest dava dosyası nedeniyle tüzel kişiliğinin ihyası istemine ilişkindir. Mahkemece davanın Hak düşürücü süre nedeniyle davanı reddine karar verilmiş ,karara karşı davacı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur.TTK’nın geçici 7. Maddesi uyarınca , 01.07.2015 tarihine kadar sayılan halleri tespit edilen ya da bildirilen şirketlerin tasfiyeleri, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılır. TTK’nın geçici 7. maddesinde belirtilen şartların gerçekleşmesi halinde ticaret sicil memurluğu tarafından şirketin sicil kaydı terkin edilir. Terkin edilmeden önce, TTK’nın geçici 7/4-a maddesi uyarınca, kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanır. Yapılacak ihtar, ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderilir. TTK’nın geçici 7/2. maddesine göre, davacı veya davalı sıfatıyla devam eden davaları bulunan şirket veya kooperatiflere bu madde hükümleri uygulanmaz. TTK’nın geçici 7. maddesine uyarınca yapılan terkin işlemine karşı açılan davalarda husumetin yasal hasım olmayan sicil müdürlüğü yöneltilmesi yeterli olup,ayrıca tasfiye memuruna yöneltilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır. Somut olayda davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından davaya konu şirketin TTK geçici 7. Madde kapsamında; 30/12/2012 gün ve 28513 sayılı resmi gazetede yayınlanan ” Münfesih olmasına veya sayılmasına rağmen tasfiye edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler ile Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin” Tebliğ’in 5. Maddesi uyarınca 09/10/2015 tarihinde münfesih olmaların nedeniyle ticaret sicil gazetesinde gerekli ilan yapılarak süresi içerisinde bir başvuru yapılmadığından sicil kaydı resen terkin edilmiştir. Davacı taarfından Sicilden terkin edilen şirket hakkında Bakırköy 4. İş Mahkemesi’nin 2020/175 Esas sayılı dosyası ile açılan hizmet tespiti davasının derdest olduğu ve davada taraf teşkilinin sağlanması yönünden için eldeki davanın 31/03/2021 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Sicil dosyasında davaya konu … Ltd.Şti ve şirket temsilcilerine tebliğat yapıldığına ilişkin herhangi bir mazbata / belge sunulmadığı gibi ve sicil dosyasında da rastlanılmamıştır.Buna göre yasa hükmünde öngörülen ihtar koşulunun yerine getirildiği hususu, davalı tarafça ispat edilememiş olup, usulüne uygun geçerli bir terkin işlemi bulunmadığından terkin edilen şirket yönünden davaya konu ihya talebi TTK nın gecici 7 maddesinde öngörülen hak düşürücü süreye tabii değildir. Davacının devam eden dava dosyası nedeniyle şirketin ihyasını istemekte haklı ve hukuki yararı mevcut olup, terkin edilen şirket yönünden ihya koşulları oluştuğunun kabulü gerekmiştir. Davada İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. madde çerçevesinde yapılan terkin işleminin hatalı olup,davalı tarafından davaya karşı konularak müdürlük işleminin yerinde olduğundan bahisle davanın reddinin istendiği de nazara alındığında; somut olayda HMK’nın 312/2. maddesinin uygulanma koşullarının bulunmayıp, HMK’nın 326. maddesi uyarınca davalı sicil müdürlüğü yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu olacaktır.(Y.11 H.D 31/05/2021tarih ve E: 2021/3311-K: 2021/4580) Re’sen sicilden terkin edilmiş şirketler bakımından ihya kararı verilmesi halinde şirketlerin tasfiye haline gireceğine ilişkin bir yasal düzenleme bulunmadığından bu şirketlere tasfiye memuru atanması da gerekli değildir.(Y11H.D 04/12/2014 tarih ve E:2014/12860 -K:2014/19016/) Buna göre mahkemece davanın hak düşürücü süreye tabii olmadığı ve yapılan terkin işleminin de usulüne uygun olmadığı hususu gözardı edilerek yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile davanın yazılı gerekce ile reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır. Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile dosyada toplanacak başkaca delil bulunmadığı ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir hususta bulunmadığından,kararın kaldırılmasına derdest dava dosyasındaki işlemlere hasren şirketin ihyası ile ticaret sicil müdürlüğüne tesciline ve ilanına davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davalı sicil müdürlüğünden tahsiline karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile; istinafa konu ilkderece mahkemesi kararının HMK 353(1)b-2 uyarınca KALDIRILMASINA; 2-Davanın Kabulü ile; İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasında sicile kayıtlı … Ltd.Şti ‘nin derdest Bakırköy 4. İş Mahkemesi’nin 2020/175 esas sayılı dava dosyasının sonuçlandırılması(taraf teşkilinin sağlanması ve kararın infazının temini) işlemleri ile sınırlı olarak resen terkin kararının iptali ile tüzel kişiliğinin ihyasına, yeniden ticaret siciline kayıt ve tesciline, 3- Kararın ticaret sicil müdürlüğünde ilanına,4-Alınması gereken Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,5-Davacı tarafından yapılan 59,30 -TL başvuru harcı, 59,30TL peşin harç, 30,60 -TL tebligat gideri olmak üzere toplam 149,20-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6-İlk derece mahkemesinde yapılan yargılama sırasında davalı tarafından masraf yapılmadığı anlaşıldığından, bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, 7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T.’ne göre hesaplanan 4080,00- TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 8- Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının HMK 333 maddesi gereğince yatıran tarafa iadesine,9-İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları a-Davacı vekilince yatırılan istinaf karar harcının istemi halinde kendisine iadesine, b-Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan istinaf başvuru harcı 162,10 TL, posta gideri 81 TL olmak üzere toplam 243,10 TL yargılama masrafının davacıdan alınarak davalıya verilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 361/1. maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay İlgili Hukuk Dairesi’ne TEMYİZ YASA YOLU açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi