Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2021/2064 E. 2021/1498 K. 09.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2064
KARAR NO: 2021/1498
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 14/10/2021 – 24/08/2021
NUMARASI: 2021/492 Esas
DAVA: Alacak
TALEP: İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 09/12/2021
Taraflar arasında görülen alacak davasında, ilk derece mahkemesince verilen ara kararlarına karşı davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı (ihtiyati haciz isteyen) vekili, müvekkili şirketin davalı şirketten Kadıköy … Noterliği’nin 13.06.2017 tarihli … nolu yevmiyesi ile noter evrakına göre, … Plakalı 2017 Model, … Şase nolu , … Motor Nolu … marka aracı satın aldığını, davalı şirketten satın alınan … Plakalı dava konusu araçla ilgili olarak, Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2018/135 Esas sayılı dosyasından mağdur sıfatı ile dinlenmek üzere, duruşma gününün 09/02/2020 olduğuna dair davetiyenin gelmesinin akabinde, duruşma günü beklenmeksizin Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2018/135 Esas sayılı dosyasına 07.12.2020 tarihi itibarıyla vekalet sunuduğunu, dosyanın UYAP üzerinden yapılan incelemesi sonucunda, sanığı aracı ithal eden şirket yetkilisi … (… Ltd. ŞTİ ) olan ceza dosyasında, sanık hakkında sahte evrak tanzimi ile eksik gümrük vergisi ödenerek aracın ithal edildiği gerekçesi ile 5607 Sayılı Kaçakçılık İle Mücadele Kanuna Muhalefet ve Resmi Belgede Sahtecilik suçlarından dolayı sanığın cezalandırılması ve ayrıca dava konusu … plakalı aracın müsaderesi talepli, ( benzer şekilde 400’den fazla başkaca şirket ve şahıslara ait araçlar mevcuttur), 05.02.2020 tarihli, 2020/812 Nolu iddianame ile Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2020/36 Esas sayılı dosyasında dava açıldığı ve aralarındaki bağlantı nedeniyle aynı mahkemenin Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2018/135 Esas sayılı dosyası ile birleştirildiğinin tespit edildiğini, müvekkili şirkete ait dava konusu … Plakalı araç dahil tüm araçların trafik kayıtlarının gelmesinin hemen akabinde CMK 128 /4 maddesi uyarınca araçlar üzerinde tedbir şerhi konmasına karar verildiğini, neticeten müvekkilinin 16.10.2020 tarihinden itibaren artık dava konusu araç üzerindeki tedbir nedeniyle ortaya çıkan gizli hukuki ayıptan ötürü, “ mülkiyet hakkının en temel özelliği ve hakkın özü olan başkasına devretme hakkını kullanamadığını, davalı şirkete gönderilen 11.12.2020 tarihli ihtarnamenin sonuçsuz kaldığını ileri sürerek dava konusu aracın kasko bedeli 650.000-TL üzerinden ihtiyaten hacze hükmedilmesine, dava konusu aracın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesine, olmadığı takdirde, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 650.000, 00 TL’nin temerrür tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesinin 10.08.2021 tarihli ara karar özetinde; … plakalı aracın Kadıköy … Noterliği kanalıyla … yevmiye numarası ile davalı şirket tarafından davacıya satıldığı, Bakırköy CBS’ nin 2019/113764 Soruşturma numaralı iddianamesi ile; dava konusu aracın da aralarında olduğu araçlar hakkında, araçların ithalatçısı hakkında resmi belgede sahtecilik suretiyle hakkında dava açılmasının talep edildiği, bu minvalde yargılamanın yapıldığı Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2018/135 Esas sayılı dosyasında davacı şirketin katılan olarak davaya kabul edildiği, aynı zamanda dava dilekçesi ekinde dosyaya ibraz edilen bilirkişi teknik raporunda davaya konu aracın 08/12/2020 tarihindeki rayiç bedelinin 650.000,00 TL olduğuna ilişkin görüş tanzim edildiği, ihtiyati haciz talep edenin dilekçesine eklediği belgeler incelendiğinde, alacağın varlığı, miktarı ve muaccel olduğu hususunda kanaat uyandırıcı nitelikte olduğu ve bu haliyle de İİK’nın 257/1. maddesindeki şartların mevcut olduğu ve 258. Maddesindeki yaklaşık ispat koşullarının da oluştuğu anlaşıldığından, davacının ihtiyati haciz talebinin kabulü ile 650.000,00 TL üzerinden %15 teminatla davalının taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyati haczine karar verilmiştir.
İTİRAZ: Davalı vekili, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, hal böyleyken, davaya konu bir alacağın olduğu düşünülse dahi, zamanaşımına uğrayan bu talep için ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini, davacının tüm hukuki ayıp iddiaları yargılamaya matuf olup taraflar arasında müvekkilin borçlu olduğu, vadesi gelmiş ve rehinle temin edilmemiş bir para borcunun söz konusu olmadığını, müvekkili şirketin araç alım satım ve filo kiralama işi ile iştigal etmekte olup şirket adına kayıtlı gayrimenkullerin haricinde ilgili şirketin mülkiyetinde yalnızca araç olarak yaklaşık 200 otomobilinin olduğunu, bu otomobillerden bir tanesi dahi huzurdaki davada ihtiyati hacze hükmedilen miktarı karşılamaya yetecek değerde olduğunu şartlar böyleyken davacının soyut bir şekilde iddia ettiği “malların kaçırılması ihtimali”nin bulunmadığını, hiçbir şekilde kabul etmemekle birlikte, ihtiyati haciz kararının yerinde olduğu kabul edilse bile Kadıköy 24. Noterliği’nin 13.06.2017 tarihli …nolu yevmiyesi ile noter evrakına göre dava konusu … plakalı aracın satış bedeli 250.000,00 TL iken, ihtiyati haczin 650.000,00 TL üzerinden verildiğini belirterek ihtiyati hacze itiraz etmiştir. İlk derece mahkemesinin 24.08.2021 tarihli ara kararında özetle; ihtiyati haciz kararının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takibe konulduğu, davalı aleyhine ihtiyati haciz kararının tatbik edildiği, davalıya ait araçlar ve taşınmaz kaydı üzerine haciz şerhlerinin işlendiği, ayrıca bir çok bankaya 89/1. Haciz İhbarnameleri gönderildiği, bu haliyle yapılan değerlendirmede de, ihtiyati haciz kararının tatbik edilmiş olması nedeniyle davacının, İİK. 266 ve devamı maddeleri gereğince teminat karşılığı ihtiyati hacizlerin kaldırılmasına ilişkin talebinin, ihtiyati haciz kararını uygulayan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesinden istenileceği gerekçesiyle ihtiyati haciz kararının kaldırılması talebinin oy çokluğuyla reddine karar verilmiştir.
İTİRAZ: Davalı vekili bu kez 17/09/2021 havale tarihli dilekçesi ile; önceki itiraz nedenlerini yineliyerek ilk derece mahkemesinin 10/08/2021 tarihli ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN 14.10.2021 TARİHLİ ARA KARAR ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan duruşma sonucunda, işbu davanın, dava konusu araçtaki hukuki ayıp nedeniyle aracın aynen iadesi ile ayıpsız misli ile değiştirilmesi, bu mümkün olmadığı takdirde aracın değerinin tazmini talebine ilişkin olduğu, incelenen dosya kapsamından; … plakalı aracın Kadıköy … Noterliği’nin 13/06/2017 tarih ve … yevmiye numaralı Araç Satış Sözleşmesi ile davalı şirket tarafından davacıya satıldığı, Bakırköy CBS’ nin 2019/113764 Soruşturma numaralı iddianamesi ile; dava konusu aracın da aralarında olduğu araçlar hakkında, araçların ithalatçısı hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan cezalandırılması talebiyle dava açılmasının talep edildiği, bu minvalde yargılamanın yapıldığı Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2018/135 Esas sayılı dosyasında davacı şirketin katılan olarak davaya kabul edildiği, söz konusu dosya kapsamında 06/10/2020 tarihli ara kararı ile dava konusu araç üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verildiği, Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2018/135 Esas sayılı dosyası kapsamında dava konusu araç üzerine konulan ihtiyati tedbirin halen devam ediyor olması nedeniyle dava konusu aracın halen hukuki ayıplı olduğu ve ihtiyati haciz talep edenin dilekçesine eklediği belgelerin, alacağın varlığı, miktarı ve muaccel olduğu hususunda kanaat uyandırıcı nitelikte olduğu, bu haliyle de İİK’nın 257/1. maddesindeki şartların mevcut olduğu, bu anlamda İİK 258. maddesindeki yaklaşık ispat koşullarının da oluştuğu anlaşıldığından davalı vekilinin, ihtiyati haciz kararının tamamen kaldırılması yönündeki talebinin yerinde olmadığı, mahkemenin 10/08/2021 tarihli ara kararı ile, dava konusu aracın günümüz kasko değerinin 650.000,00-TL olduğu dikkate alınarak, bu değer üzerinden ihtiyati haciz kararı verilmişse de, aracın satışına ilişkin Kadıköy … Noterliği’nin 13/06/2017 tarih ve … yevmiye numaralı Araç Satış Sözleşmesi ile aracın 250.000,00-TL bedelle davacıya satıldığı gözönünde bulundurulduğuna ve davacının araç için daha yüksek bir bedel ödediği ve kasko değerinin farklı olduğu, kasko değeri üzerinden karar verilmesi gerektiği yönündeki iddiaların esas hakkındaki yargılamada dikkate alınması gerekli hususlar olduğu değerlendirilerek, davalı tarafın bu yöndeki itirazının kabulü ile davalının 250.000,00-TL miktarındaki malvarlığının haczine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmakla mahkemenin 10/08/2021 tarih ve 2021/492 E. Sayılı ara kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan itirazın kısmen kabul kısmen reddine, 10/08/2021 tarih ve 2021/492 E. Sayılı ara kararının kaldırılmasına, davacının İhtiyati haciz talebinin kısmen kabulü ile; 2004 Sayılı İİK’nun 259. maddesi gereğince, dava konusu aracın noterdeki satış bedeli olarak kararlaştırılan 250.000,00-TL’nin %15’i oranında belirlenen, 37.500,00-TL teminat karşılığında 2004 Sayılı İİK’nun 257/1 maddesi gereğince, 250.000,00-TL’lik alacak ile sınırlı olmak üzere davalının taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyati haczine karar verilmiştir. Davalı vekili tarafından 24.08.2021 ve 14.10.2021 tarihli ara kararlarına karşı istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ A-Davalı vekilinin 24.08.2021 tarihli ara kararına karşı istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin 24/08/2021 tarihli ara karar ile, ihtiyati haczin tatbik edildiğinden bahisle ihtiyati hacze itiraz talebinin reddine karar verilmiş ise de, İİK m. 266 ve İİK m. 264/3 birlikte değerlendirildiğinde, ihtiyati haczin kaldırılması talebinin Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görevi kapsamında kaldığını, bu bakımdan kararın tatbiki, teminat altına alınması ve kaldırılmasına ilişkin tüm yetki, derdest davayı gören Asliye Ticaret Mahkemesi tasarrufunda olduğunu belirterek ilk derece mahkemesinin 24.08.2021 tarihli ara kararının kaldırılmasını istemiştir. B- Davalı vekilinin 14.10.2021 tarihli ara kararına karşı istinaf dilekçesinde özetle; zamanaşımı hususunun mahkeme tarafından açıkça gözardı edildiğini, muaccel bir alacağın varlığında bile alacak zamanaşımına uğradığından dava edilemeyen eksik bir borç haline geleceğinden, bu kapsamda verilen ihtiyati haciz kararı da hukuka aykırı olacağını, eldeki hukuki ayıba ilişkin bir dava olup, davacının ayıba ilişkin iddialarının akıbetinin henüz belli olmadığı ve yargılamaya muhtaç olduğundan davacının muaccel alacağının varlığından söz etmenin mümkün olmadığını, müvekkili şirketin mal kaçırdığı iddiası soyut ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu, yaklaşık ispat olgusunun gerçekleşmediğini belirterek ilk derece mahkemesinin ara kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE: Talep, ayıplı satış nedeniyle dava konusu aracın misli ile değiştirilmesi olmadığı takdirde, sözleşmeden dönülerek araç satış tutarının davalıdan tahsili için açılan dava içinde ihtiyati haciz istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince, ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmiştir. Davalı tarafça, ihtiyati hacze itiraz edilmesi üzerine, ilk derece mahkemesinin dosya üzerinden verdiği 24.08.2021 tarihli ara kararıyla, ihtiyati haciz kararı tatbik edilmiş olduğundan, davalı talebinin ihtiyati haciz kararını uygulayan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesinden istenileceği gerekçesiyle ihtiyati haciz kararının kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir. Davalı, bu kez 17/09/2021 havale tarihli dilekçesi ile; önceki itiraz nedenlerini yineliyerek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını istemesi üzerine, ilk derece mahkemesince usulüne uygun olarak açılan mürafaa sonucunda, yukarıda açıklanan gerekçe doğrultusunda, itirazın kısmen kabulüne karar verilerek, ihtiyati haczin noter satış tutarı üzerinden devamına karar verilmiştir. Bu ara kararlarına karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, ihtiyati haciz şartlarının bulunup bulunmadığı noktasındadır. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için İİK’nın 257.maddesindeki şartların oluşması gerekir. İİK’nın 257/1.maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı… ihtiyati haciz talebinde bulunabilir. İİK’nın 258/1. Maddesinin 2. Cümlesine göre: “İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur.” Bu madde uyarınca İhtiyati haciz talep eden, İİK’nın 257/1. Maddesi kapsamında bir para borcunun alacaklısı olduğunu, borcun rehinle temin edilmediğini ve borcun vadesinin gelmiş olduğunu yaklaşık olarak mahkemeye kanaat getirecek tarzda ispat etmek durumundadır. Nitekim Yargıtay 19 HD 2015/4882 E 2015/12767 K 30.09.2015 T. Ve Yargıtay 11. HD 2016/2214 E 2016/2481 K 07.03.2016 T. Emsal kararında da belirtildiği üzere; İcra ve İflas Kanunu’nun 258/1. maddesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin, alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması yeterlidir. Mahkemenin “alacağın varlığına kanaat getirmesinden” anlaşılması gereken, alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin bir şekilde ispat edilmesi değildir. Bu hükme göre alacaklının, alacağının varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin şekilde ispat etmesi aranmamakta, bu konuda mahkemeye kanaat verecek delillerin gösterilmesi yeterli kabul edilmektedir. Bu açıklamadan sonra, somut olaya gelindiğinde; davacı tarafça ayıplı araç satışından dolayı aracın misli değiştirilmesi olmadığı takdirde sözleşmeden dönülerek satım bedelinin tahsilinin istendiği, dosya kapsamından dava konusu aracın noterde düzenlenen 13/06/2017 tarihli araç satış sözleşmesi ile davalı şirket tarafından davacıya satıldığı, dava konusu aracın da aralarında olduğu araçlar hakkında, araçların ithalatçısı hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan cezalandırılması talebiyle açılan Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2018/135 Esas sayılı dosyasında davacı şirketin katılan olarak davaya kabul edildiği, söz konusu dosya kapsamında 06/10/2020 tarihli ara kararı ile dava konusu araç üzerine ihtiyati tedbir konulduğu ve halihazırda araç üzerine konulan ihtiyati tedbirin devam ettiği, bu bakımdan davalı satıcının, satılanı ayıplı olarak devretmekte ağır kusurlu ise, zamanaşımı sürelerinden yararlanamayacağı, dava konusu aracın ayıplı olduğu iddiasına yönelik dosyaya yansıyan tüm deliller birlikde değerlendirildiğinde, İİK 258. maddesindeki yaklaşık ispat koşullarının oluştuğu anlaşıldığından ilk derece mahkemesinin 14.10.2021 tarihli ara kararı ve gerekçesi yerindedir. Öte yandan, davalı tarafın ihtiyati hacze itirazının usulüne uygun olarak ilk derece mahkemesinin 14.10.2021 tarihli ara kararı ile karşılanmış olduğundan, ilk derece mahkemesinin 24.08.2021 tarihli ara kararına karşı istinaf başvurusu konusuz kaldığından bu yöndeki istinaf başvurusunun reddi gerekmiştir. Açıklanan bu nedenlerle istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; 1- İhtiyati hacze itiraz eden davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-İstinaf karar harcı başlangıçta peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-İhtiyati hacze itiraz eden davalı vekili tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)f. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 09/12/2021