Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2021/1690 E. 2021/1300 K. 05.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1690
KARAR NO: 2021/1300
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/06/2021
NUMARASI: 2021/169 Esas – 2021/649 Karar
DAVA: Pay Tescili
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 05/11/2021
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün müdahale talebinde bulunan … tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA:Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin ortağı dava dışı …’dan B.çekmece … Noterliği 29.09.2014 tarihli Limited Şirket Pay Devri sözleşmesi ile davalı şirkette bulunan 1.300.000TL değerindeki payların tamamını satın aldığı, noter huzurunda yapılan sözleşme neticesinde payların sicile tescilinin yapılması isteminin sonuçsuz kaldığı, bu nedenle B.çekmece …Noterliği’den 30.10.2020 tarihli ihtarın gönderilerek devralınan hisselerin tescil talebinin bildirildirildiği buna rağmen gereği yerine getirilemediğinden dava açmak zorunda kaldığını belirterek hisse devri sözleşmesine konu payların adına kayıt ve tescili ile sicilde ilanına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalıların cevap dilekçesi sunmadıkları anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, TTK 595. maddesinde, limited şirketlerde hisse devrinin ne şekilde yapılacağının düzenlendiği, anılan maddeye göre, şirket payını devralan davacının öncelikle şirkete veya payını devreden ortağa başvuru yapması gerektiği, davadan önce gönderdiği tebligatın şirketi temsile yetkili olmayan …’ya yapıldığı, bu hususun davacının da kabulünde olduğu dolayısıyla davadan önce şirkete veya payı devreden ortağa başvuru şartı gerçekleşmediğinden davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, asli-fer’i müdahale talebinde bulunan ve şirketin diğer ortağı olan … tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Müdahale isteminde bulunan … istinafında, TTK 595. maddesindeki pay devri koşullarının oluşmadığı, davacının devraldığı payların onayı için yokluğunda yapılan 29.07.2015 tarihli genel kurulun mahkeme kararı ile iptal edildiği ve kesinleştiği, aynı konuda yeniden dava açılmayacağı, hisse devir sözleşmesi 2014 tarihli olup, TBK 147/5 maddesine göre 5 yıllık zamanaşımı süresi geçtiğinden davacının talep hakkının kalmadığı dolayısıyla davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın usulden değil, esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava, limited şirket pay devri sözleşmesi ile devralınan payların tescili istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçe doğrultusunda davanın usulden reddine karar verilmiş, bu karara karşı şirket ortağı … tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleriyle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık yönüyle re’sen yapılmıştır.Dosyanın incelemesinde; istinaf başvurusunda bulunan …’ın hisse devir sözleşmesinde paylarını devreden taraf ve aynı zamanda şirket ortağı olduğu, yargılama sırasında 13.04.2021 tarihli dilekçesiyle; davaya davalı şirket yanında fer’i müdahale isteminde bulunduğu daha sonra ibraz ettiği 15.04.2021 tarihli dilekçesiyle ise; davacı ile davalı şirket ve sicili davalı göstererek asli müdahillik talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece 26.02.2021 tarihli tensip ile duruşma günü 25.03.2021 tarihi olarak belirlenmiş ve bu celse, davacı hazır olduğu halde dava dilekçesi okunarak hisse devir sözleşmesi ve ihtarname asıllarının sunulması için davacıya süre verilerek duruşma 01.04.2021 tarihine ertelenmiştir.Anılan duruşmada, davalı şirketin iki ortaklı olup, ortaklar arasında menfaat çatışması olabileceğinden davalı şirkete eldeki davaya münhasıran … temsil kayyumu olarak atanmış ve bu ara karar ticaret sicil gazetesinin 04.06.2021 tarihli nüshasında ilan ettirilmiştir. Bu aşamadan sonra Covid -19 tedbirleri gözetilerek talik edilen bir duruşmadan sonra en son ,davalı şirkete atanan temsil kayyumu, davacı ve asli müdahale talep eden … hazır bulunduğu halde 17.06.2021 tarihli duruşma yapılmış ve davanın usulden reddine karar verilmiştir. Şirketteki bir kısım paylarını davacıya devreden ve halen şirket ortağı olan …’ın önce davalı şirket yanında fer’i müdahil ve sonrasında asli müdahale talebi ile ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmeden yargılamaya son verilmesi doğru değilse de; müdahale dilekçelerinin içeriği ve dosya kapsamına göre, adı geçenin davalı yanında fer’i müdahilliğine karar verilebileceği, asli müdahil olarak kabul edilmesinin mümkün bulunmadığı anlaşılmaktadır.6100 sayılı HMK’nın 66. ve devamı maddeleri uyarınca, fer’i müdahilin yanında katıldığı tarafla birlikte hareket etmek mecburiyetinde olmasına göre, karara karşı tek başına istinaf başvuru hakkı bulunmamaktadır.Feri müdahil ancak yanında müdahale talebinde bulunduğu tarafın istinaf yoluna başvurması halinde, onunla birlikte istinaf yasa yoluna başvurabilecektir. İlk derece mahkemesince gerekçeli karar davalı şirkete atanan kayyumlara tebliğ edilmiş olup, davalı şirket tarafından istinaf yoluna başvurulmamıştır. Bu nedenle fer’i müdahil olarak kabul edilebilecek …’ın da istinaf isteminin sıfat yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Açıklanan nedenlerle; 1-Feri müdahil …’ın istinaf başvurusunun sıfat yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE, 2-Karar örneğinin istinaf başvurusunda bulunan feri müdahile tebliğine, 3-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırılan istinaf karar harcının feri müdahile iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 346/1 maddesi ve aynı Kanun’un 366/1. maddesi gereğince, tebliğ tarihinden itibaren bir haftalık süre içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.05/11/2021